18 Ekim 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

16 Teşrinlevvel 1939 AKŞAMDAN AKŞAMA Sanat ve şefkat işlerinde kızlarımız Kadınlara yakışan bazı faaliyetler vardır. Bunların başında bilhassa gü- zel sanallar ve şefkat işleri gelir, Ötedenberi düşünürdüm: — Bu kadar yüksek mektep mezu- Mu, lisanaşına genç kızmız evleni- Yor; evlendikten sonra evlerile ve ço- Cuklarile pek meşgul olmuyorlar; zira külteti hizmetçiler, dadlar yükleni- Yor. Dışarda da bir vazifeye girmi- Yorlar, — Öğleye kadar siltinmek; Sonra ahpab çaylarında ve sinema- akşamları ise davetlerde do- bir münevver insanı tatmin ©der mi? Bunlar, bari güzel sanatlar- la meşgul olsalar! Hem kendileri oya- lanır, asabiyetten kurtulurlar; hem de cemiyete bir hizmetleri dokunur, Dünkü haberler arasında okudum: Edebiyat şubesinden 21 erkeğe mu- kabil 23 kız talebe mezun olmuş. İşte, mükemmel! Tam onlara göre mes- lek. İnşallah içlerinden çokları iyi kocalara varırlar. Evlerinde kütüp- haheleri ve yazı masaları olur; her biri rahat ve refah içinde bir tercüme külliyatını, bir lügat kitabını, bir te- tebbü işini üzerine alır; muhalledat meydana getirirler, (Zira, malüm ya; Edebiyat fakültesinden mezun olan hayale müstenid şiirler yazacak değil, böyle işlerle uğraşacaktır.) Erkek için pek dağdağalı olan asri hayat orta- sında zengin ve münevver aile kadın- lafının vaziyeti bir manevi ideale ömür vakfetmeğe müsaidir, Belki de ancak onlar bu fanteziyi oyapabile- cek yegâne bahtiyarlardır. Keza, şefkat işleri! Bizde ne kadar aksaktır... Her kadın edebiyat fakültesi me- #unu, yahut güzel sanatlar heveslisi olamaz. Fakat her kadının kalbinde şefkat vardır. Onlara bu haslet, gü- zellik ve şıklık gibi yaraşır. Türk kadının hayir cemiyetlerin- de çalışış nisbetini diğer medeni ka- dınlarınkinden aşağı görmeğe kalbi- miz katiyen kail olamıyor, İşitiyoruz; Gönüllü hemşire kaydedilenler ara- Sında Fransız sefiresi de varmış. Bu- hu büyük bir sempati ile karşılarız. Uzun müddet Avrupada bulunmuş ©lan BR. Fethi Okyar'ın kerimesi de Ayni tehalükü göstermiştir. İstiyoruz ki, «gönüllü hemşire» sözü ortaya çı- kınca, on binlerce, yüz binlerce gü- zide Türk kızı ve kadını bu işe talip Çıksın. Vaziyeti münasib olan bayanların bu güzel içtimai ve vatani yardıma eve seve hazırlanmaları Türk kadın- lığının mutad necib tezahürlerinden İ biri olacaktır. Bir yerimiz kanayınca, evde anne- mize, hemşiremize, kızımıza koşarız. Onlar da yaramızı can ve gönülden Yıkar, sarar, bağlarlar. Memleket Mmikyasında da bu böyledir. İhtiyacı- bs (Vâ - Nü) ban Hatayda belediye seçimi Antakya 17 (AA) — Hatayda ya- Pılmakta olan belediye seçimi, An- lâkya müstesna olmak üzere, diğir && ve nahiyelerde sona ermiş ve ©. H. Partisi namzedleri ittifakla se. Silmiştir. Seçim Antakyada bir kaç gün daha devam edecektir. l EHİRNR HABERLERİ Belediyenin imar işleri Vali dün de bununla meşgul oldu, | Beyazıtta da bir gazino yapılacak Vali ve Belediye Relsi B. Lütfi Kırdar, | dün İstanbulda bulunan Nafi Vekâleti Bahçeler mütehassısı B. Luvo İle birlik! Belediye İmar müdürlüğüne giderek muh- telif imar mevzuları üzerinde meşgul ol- muştur. Vali, evvelâ, B. Luvo'nun, Vali konağı karşısında ve Taksimde yapılacak çocuk bahçeleri için hazırladığı projeyi gözden geçirmiştir. Müteakiben İmar müdürlüğü- nün muhtelif imar işlerine ait etüd ve ma- ketleri hakkında izahat almıştır. Bilhassa | Benzin sarfiyatı /Tahdid hakkında Belediyeye malümat gelmedi Benzin sarfiyatının tahdidi hakkında Dahtliye Vekâleti tarafından hazırlanan 1â-| yihaya dair. Belediyeye henüz mslümat gelmemiştir. Öğrendiğimize göre memleks- #imize vasati 50 milyon ton benzin ithal edilmektedir. 1088 senesi benzin ithalâtı- mız 40,519,000 ton idi. Türkiyede 932 sene- sinde 432 otobüs mevcud icen şimdi 550 ka- dardır, Benzin, sarfını tahdid edecek kanun mu- &ibince hususi otomobillere ve tramvay veya sait vesait olan yerlere işliyen olo- büslere benzin veplimiyeceği söyleniyor. Hükümet, petrol ve benzin ihtikârına | meydan verilmemesi İçin icab eden tedbir- | leri almıştır. Bir müddet evvel Ankaraya | giden İstanbuldaki petrol ve benzin şirke leri direktörlerinin şehrimize döndüğü, yazmıştık. Direktörler, Ankarada hüküme- te, mevcüd petrol ve benzin stokları hak- kında malümat vererek kati fiatleri tesbit etmişlerdir. Gazi köprüsü Ağaç parkeler yüzünden çıkan ihtilâf helledildi Gazi köprüsü üzerine tefriş parkeler yüzünden Belediye ile arasında çikan ihtilâr halledilmiştir. £ ket ile Belediye srasında yapılmış muka» veleye göre, köprüye düşenilecek ağaç par- keler arasında çimento dökülmesi icab ederken şirket, bitüm dökülmesinin daha iyi olacağını Belediyeye bildirmiş, , beher metre murabbat başına 55 kuruşluk bir İark istemişti, Belediye, köprünün alacağı metaneti düşünerek; bu tekli kabul e, mişti. Yağan yağmurlar dolayisile parke- ler sişince, bitümün yerinden çıktığı gö- rülmüş, bu yüzden şirket ile Belediye ara sında ibtilâf çıkmıştır. girket, yeniden ferşedeceği parkeler nra- | sina çimento dökebilmek için, Belediyeden | masraf İstemişse de, Belediye bunu kabul etmemiştir. Neticede şirket, hatasını lim ederek parkeler arasına çimenle rek Gazi köprüsü tefrişatıni yeniden yap- mağı kabul etmiştir. k Ankaradan gelen malümata göre, Be- lediye memurlarına ail Barem cedvelleri dün imza edilmiştir. X Kasımpaşada Dabikhane meydann» da oturan ve akıl hastalığına müptelâ bu lunan Şükrü adıria biri, dün sokakta de laşırken birdenbire asabi buhran geçirmiş ve: kendini kaybederek yerden ea dığı büyük bir taşı oradan geçen yedi ya- şında İsmet adında bir çocuğun başna atıp ağır yaralamıştır. ) Evveler ekseriyet olmadığından dola- | yı Haliç sirketi heyeti umumiyesi toplana- mamıştı. Bu toplantı 8 teşrinisanide yapıs lacaktar, X Mesidiyeköyünde Kemal v8 Mehmed adlarında İki Kişi dün şakalaşırlarken mü- nakaşaya ve nihayet kavgaya tutuşmuşlar- dir. Kavgada Mehmed, Kemali başından ağır surette yaralamıştır. Kemal hastaneye | Kaldırılmış, Mehmed yakalanarak tahkixa- ta başlanmıştır. Bay Amca ve Milli piyango!... ksimde yapılacak büyük Şehir tiyatrosu ie Tepebaşında yapılacak kışlık tiyatro plânları üzerinde durmuştur. Taksimde ya- pılacak tiyatro plânlarını, beynelmilel şöh- reti haiz Fransız mimarlarından B. Leon Ferec, Tepebaşındaki kışlık tiyadro plânını da B. Arif Hikmet hazırlıyacaktır. Beledi- ye, B. Leon Fere ile mulabık kalmıştır. Mi- mar, plânlarını Pariste hazırlıyarak bura- ya gönderecektir. Bundan sonra Vali, Mecidiyeköyünde yaplırılacak 1009 yataklı hastane işi ile Karilerimizin mektubları Tehlikeli bir çukur 10 gün açık kalır mı? Beyoğlunda İstiklâl caddesin- den Cümhuriyet Halk Partisine giden Nur Ziya sokağında 10 gün evvel umumi mecra çök- müştür. Bu yüzden hasıl olan çukur o zamandanberi açık dur. maktadır. Gidiş gelişe'ciddi bir tehlike teşkil eden bu çukurun -mecra tamir edilerek- kapalılması için nazarı dikkoti celbetmenizi rica ederim. Ayni sokakta oturan bir okuyucunuz. Bir romörkör bir sandala çarptı Sandal parçalandı, içindeki- ler kurtarıldılar Dün öğle üzeri, içinde dört yolcu bulu- Ban bir sandal Azapkapısından Halice doğ- ru giderken arkadan gelen bir römorkör çarparak sandalı parçalamış. içindekiler denize dökülmüşlerse de hepsi kurtarılmış- laraır, Kazaya uğrıyan sandal sahibinin ve yol- cularin hüviyetleri henüz anlaşılamamı, tır. Zabıta tahkikata devam ediyor, X Zincirlikuyudan Şişliye gelirken Zin- | cirlikuyu civarında süratle #ürdüğü otomo- bilile Tahir adında birine çarparak tehlike- li surette yaralıyan şoför Bürhan dün Ad- İ liyeye teslim edilmiştir. * Bakırköyünde Evkaf tahsildarı iken tahsilât defterlerine rakam ilâvesi surel le 98 lirayı ihtilâs yolile zimmetine gi mekten maznun Ibrahim Hakkının muh, kemesine dün ikici ağırceza mahkeme. sinde başlanmıştır. Mahkemede magnun suçu inkâr etmiştir. Şahidlerin çağırılması için muhakeme başka güne bi ir, Sarayburnunda Nafia Vekâletine ali antrepolarda çalışan 17 yaşında Ali dün eşya sandığı sökerken demir manivelâ ka- zaen ayağına düşerek kemiklerini parçala- mıştır, Ali hastaneye kuldırıl, kimsenin ilişiği olmadığı salaşılmıştır. * İngiliz kredisi ile İnsilterede yaptırı- lacak 1i geminin inşasına alt miünakasa müddeti bir ay daha temdid edilmiştir, 4 Karadenizde Podima limaninin 12 mil açığında bir mayın görülmüştür, İ ÇOCUK DÜNYASI Hediye kazananların isimleri 10 uncu sahifemizdedir. — Tayyare pi Yangoya bıraktı bay Amca... Yangosu yerini Milf / | met ettikten... ... Yıllarca hava müdafaamıza hiz. | Bi , kazada | T çok fakirlere servet dağıt- i | meşgul olmuştur. Hastane, buradaki! Kato- lik mezarlığı karşısındaki arsada yaptırı- lacak, dün de yazdığımız gibi, B. Prosvun imar plânında bazı tadilât yapılacaktır. Hastane plânı tasdik edilmiştir. Plân tö3- dikten gelir gelmez bu iş için bir münaka- sa açılacaktır. Son olarak ta Vali, Boyazıtta İnkilâp mü- zesinin alt tarafında yapılacak istimlâk yerinde inşa edilecek gazino meselesile meşgul olmuştur. Bu gazino şarkvari olacak ve plânlarını bir Türk mimarı hazırlıyacaktır. i Bir nevi un Fabrikada maya yaptırılırsa | ekmek fiati yükselecek mi? Bölsdiye, “tek un çeğidini Kabul ederek değirmencilere bildirmiştir. Şimdiye ka- dar değirmeneciler, iki tip un imal ederek bunları biribirine karışlarırlar, böylelikie nizami un çeşmisini elde ederlerdi. Bundan böyle 600 randımanlı tek un çeşidi imal edilecektir. Yeni un ile 23 teşrinievvelden itibaren ekmek yapılacaktır. ilerden, imal ettik- nm üzerine «Şehrin unu» yaftasırın yapıştırılmasını da iste- mektedir. Değirmenciler hariçten bu yafta- dan yapışlarılmış gayri nizami un gelirilp satılması ihtimalini ileri sürerek final #de- cekleri un çuvallarının üzerine «İstanbul gehrinin unu lâvhasının yapışlırılmasını teklif etmişlerdir. Fırıncılar, maya fabrikasında maya vap- tırılmasında israr edildiği takdirde şimdiki ekmek narhına 20 para ilâve edileğeğini de Belediyeye bildirmişlerdir. Mürekkep pahalı Buna çare bulacak tedbir aranıyor Dün İstanbul kep satıcıları toplan: kadar öden meseleleri görüşmüşlerdir, Bü- hassa Şişe fiatle; fevkalâde pi ya mal olduğu üzerinde görüşmeler yapılmış ve cam fabrikasının daha ucuz mürekkep #işesi imal edip edemiyeceğinin sorulma- sna karar verilmiştir. Şimdiki halde mü- yekkep şişelerinin düzinesi 30 kuruşa mal olmakta, halbuki beher şişe, mürekkebi ile beraber talebeye 5 kuruşa satılmaktadır, Mürekkepçiler, Avrupada olduğu gibi, | kavanaozlar halinde mektep kooperatifle- rine mürekkep satılmasını düşünmektedir. Bu takdirde mürekkep fiatlerinin eskisi gibi ucuz olacağını ileri sürmektedirler, Mürekkep fiallerinin yükseltilmesi bilhas- #â fakir talebeyi zarara sokacaktır. İstimlâk edilecek yerler Belediye, şair Tevfix Fikretin Bebökteki sÂşiyan. 1 İle Sultanahmedde yapılacık Belediye sarayı yerinin, menafll umumiy? namına istimlâklne karar vermiş; bu ka rarı, tasdik edilmek üzere Dahiliye Vekâ- letine arzetmiştir. Birliğinde mürek- ak kendilerini alâ» Hataya gönderilecek telgraf ve mektuplar Hatay'a gönderiler telgraf ve mektuplar Üzerine Antakya kelimesinin yazıldığı gö- rüldüğünden, Dahiliye Vekâleti, vilâyetle- re gönderdiği tamimde badema Antakya yerine Hatay yazılmasının teminini bil- Girmiştir. Kâğıd fiatleri İbtikirla mücadele kotnitesi dün öğleden evvel Mmtaka Tie yt müdürlüğünde top- lanarak şehrimizdeki kâğılçıları dinlemiş- tir. Kâğıtçılar, hariçten Kolaylıkla kâğit getirilemediğinden dolayı fintlerde yüksek. lik olduğunu beyan etmişlerdir. Komis- yon, kAğıtşılara 31 ağustos akşamına kadar olan fiatlerin, bundan sonraki satışlarda esas tutulmasını, aksi hareket edenlerin ceralandırıdacağını bildirmiştir. ... Hattâ bazı tiyatro sanatkârları- muza bile destek olduktan sonra ne şerefli bir intikali... | keçi tramvaylarının durduğu Sante 3 A İSTANBUL HAYATI Hepsi sırnaşıkmış! Birkaç sene evvel bir ahbap vast- tasile tanışmışlık. Fakat kendisile pek seyrek görüşüyorduk. Geçen gün yolda karşılaştık: — Hah, iyi tesadüf, Ben de biraz öleberi almağa gidiyordum. Haydi beraber gidelim. Diye koluma girdi. Eminönünden Sirkeciye doğru giderken kâh sağım- da yürüyor, kâh sola geçip yanıma $0- kuluyor, bazan birdenbire bir dükkâ- na girip derhal çıkıyor, arada bir şapkasını kaşlarına kadar indirip ba- şını öne eğerek beni hızla sürüklü- yor... Matımudpaşadan Kapalıçarşıya çi- kacaktık. Yenicami kemerine doğru yürüdüm: — Hayır, dedi. Bu tarafa gidelim. O yolda, görüşmek istemediğim barı kimseler var, Sırnaşık adamlar vesse- lâm. Bahçekapıya gelince sola sapıp Sir- yere geçtik. Biraz ileride bir han pasaj na girdik Babiâlinin yarsına ke dar çıktıktan sonra tekrar sağa dö- nüp tenha sokaktan Mahmudpaşaya geçtik, Bir aralık: — Yahu, bu kadar yolu niçin do- laşıyoruz? Doğru yoldan gitsek şim- diye kadar işimizi bitirip dönerdik. Dedim. Yüzünü ekşitti: — Söyledim ya, azizim. Oralarda bir sürü sırnaşık adamlar var, Mahmudpaşa yokuşunu çıkarken birdenbire sağ tarafımdan sola geçti. Sonra tekrar sağa geldi. Derin derin içini çekti: — İşte; sırnaşığın biri de karşıma çıktı, Yukarıdan İnen bir adamcağız bi- zim ahbabın önüne dikildi, Fakat o ağzını açmağa vakit bulamadan bizimki şapkasını çıkarıp yerlere ka- dar eğildi: — Oo, maşallah. Ben de seni ara- mağa gelecektim. Şimdi nereye gidi- yorsun?.. — B. (K...) m dükkânına uğraya- cağım. — Hah, isabet, isabte. Ben de ora- dan öteberi alacağım. Fakat bu ar- kadaşın şuracıkta bir işi var. Şimdi 6 İşi yapıp derhal döneceğiz. Sen dükkânda bekle, ben geleceğim. Adam kaşlarını çattı: — Azizim, bu defa da her zamanki gibi olmasın ha. Paraya çok ihtiya- cım var. Bugün hesabı her halde görmelisin. Bir sürü diller dökerek adamcağım savdı. O uzaklaşınca gene koluma girdi: — Gördün ya sırnaşığı!.. İşte, hep- si böyle münasebetsizdir. Tam sır- naşık, Diye adamcağızın aleyhinde bir hayli atıp tuttu. Ben de, bize uzun uzun yollar dolaştıran diğe sırnaşık- ların mahiyetini anladım. Çarşıda çorap aldığı dükkincıya bütün bir on liralık verdi. Adam bu- nu bozamıyacağını söyleyince bana döndü: — Sende varsa bana dört lira ver de, sonra inde ederim, Düşündüm; ben de sonradan mü- nasebetsiz : bir sırnaşık olmayı göze , alamadım: — Üzerimde hiç para yok. Deyip savuştum. Cemal Refik B, A,— Evet, hele arkada MW piyango gibi hayırı bir evlât birak. tıktan sonra!...