3 Ekim 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

e Dedikodu buhranı... Muharebenin biç ümid edilmiyen garip bir faydası meydana çıktı, Siz belki şimdi içinizden; «Muharebenin faydası da olur mu?» diyecek ve bıyık altından güleceksiniz, , Fakat ben de size sorayım: Sen bir Ay içinde evlerde, meclislerde, top- Jantılarda, hattâ iki üç kişi bir araya geldiği zaman ortada bir eksiklik ol- duğu dikkatinize çarpmıyor mu?.. Muhakkak farkında olmuşsunuzdur. Muharebe bâşladığı gündenberi orla- da bir eksiklik, bir buhran var. Fakat oldukça hoşa gidecek bir buhran... Ben size bunu hemen söyliyeyim. «Dedikodu guhranı..» Artık en dedi- koducu muhitlerde bile eskiden ol- duğu gibi; — Ahmed nişanlısından ayrılıyor- müş... Mehmed Ayşeyi seviyormuş... Fatma, Zeyneb için demiş ki... Şu Ali kadar fena insan görmedim, birader ne hasedei, ne fena kalbli insan... Velinin yaptığı kepazelikleri duydun Aman işitmediysen anlata- yım... taraında dedikodular hemen hemen kalmadı denilecek derecede eksildi. Dünya ve harp dedikodusundan, şahsi dedikodu yapmağa vakit kalmı- yor ki... Şimdi ağızlarda, var mı Majino, Var mı Zigiricd.. Var mı Moskova, var mı Londra, var mı Paris, var mi Berlin... Var mı istihkâm, var mı tay- yare, var mı top... Bunlar ortada iken Ayşeler, Fatmalar, medler dedikodu mevzuu kurtuldular... Hocanın hikâyesini bilir misiniz? Otuduğu köyde herkes Hocanın yap- tıklarından bahseder dururmuş. Kö- yün en belli başlı mevzuunu Hoca teşkil ediyormuş. Ayni köyde bir de Kadı varmış. Kadının karısı adamca- Eıza göz açtırmazmış.. Lâkin birgün karısı uzak bir yere misafirliğe gidin- ce Kadı, köyde yalmz kalmış, çapkın- liNa başlamış... Ter gece işret, her gece kadın ve eğlence... Artık bütün köy halkı Kadıdan bahsetmeğe baş- lanmış. Bir gün Hocaya: — Hocam, demişler, artık kimse seni ağzına almıyor.. Hoca gülmüş: — Eğer, demiş, Kadının karısı mi- safirliğini biraz dâha uzatacak olur- sa köy halkı beni büsbütün unuta- slmaktan .......... AL İzmirde Jig maçları İzmir (Akşam) — Lig maçlarına başlanmıştır. “Oyunculardan bir ço- ğunun Jisansları henüz Ankaradan tasdik edilerek gönderilmediği için takımlar, noksan kadrolarile çıkmış- lardır. İlk müsabaka Demirspor - Ateşspor “takımları arasında yapık mış, Ateşspor takımı 5.- 3 gölle oyu- nu kazanmıştır. İkinci müsabaka Üçok - Yamanlar spor takımları arasında yapılmış, zâ- yıf kadro ile oynıyan Üçök takımı, Baidin gayretile 2-1 golle, güç halle Balip gelmiştir. Müsabakaların yapıl- seyirci vardı, #4 Yeni teşkil edilen istanbul ikinci ağır ceza mahkemesi, Ersurum ağır ceza mah- kemesi reisliğinden akledilen reis B. Rem- zi ve âza B. Atıf ve B. Halilden müteşekkil olarak dün mibah vazifeye başlamıştır. Mahkeme dün dört davaya bakmıştır. #* Dün 1930 da Beşiktaş tramvay hat- larında kısa famlalarla cereyan kesilmiş ve bu hal 15 dakika devam cimiştir. — Bizim Karadeniz vapurlarındâ büyük bir değişiklik yapılmış bay Ahmedler, Meh- | | iş Müteahhidlerin bir müracaatı Bir kisim teahhüdlerini yeri- ne getirmeğe imkân olmadı- ğını söylüyorlar Bir kısım mütenhhidler ticaret odasına müracaat ederek harb başlamadan önce giriştikleri teatıhüdleri bugün yerine getir» menin maddeten İmkânsiz olduğunu söy- Temişler, Taziyetlerine bir çere bulunmasını istemişlerdir. Ticaret odası bu gibi müteahhidleri üze ayırmıştır. Birincisi, teahhüde giriştikten sonra, icab ettikçe hariçten mal getirenler. İkincisi de, Almanyaya mal sipariş estikle- Fi halde siparişleri gönderilmeyenler, üçün: cüsü de, malları yolda olanlar. Oda, birinci ip mütrahhidierin mazeretlerini varid gör- memekte, diğerlerinin Ise, şimdilik tenha - lerini yerine getiremediklerinden dolayı kanım! takibattan vikhyeleri iâzım gel- diği kanaatinde bulunmaktadır. Müteah- hidlerin vaziyetleri hükümete de arzedi- lerek bir karar ahnacaktır. Japonyaya yapılan ihracat Şimdiye kadar Japonyaya yapılacak ih- racatın takas müamelelerinde döviz kıy- meii esas olarak taluluyordu. Görülen lü- zum üzerine badema takas muamelelerin- Ge “Türk parası ile olan kıymetinin esas tutulması kararlaştırılmıştır. Ham madde ! Stokları biten müesseseler hakkında tetkikler yapılıyor İktisad ve Ticaret Vekâletleri, her vü» yetteki alâkadar memurlârna gönderdik- eri tebliğlerde, ham madde tedarikinde müşkülüt çeken fabrikalar ile Avrupa men- geli mal satan firmaların ve stokları bi- ten ticarethanelerin bugünkü durumlarını tedkik etmelerini bildiri Mintaka tiğnret müdürlüğü ile mıntaka iktisnd müdürlükleri, dünden itibaren bu mesele ile meşgul olmağa başlamışlardır. Dün sabahtan itibaren şehrimizin bir çek sanayi ve tlearet erbabı rmntaka ticaret ve iktisad müdürlüklerine davet edilerek kendilerinden izahat istenmiştir. Tedkikler, âzami bir hafta içinde tamam- lanacak ve netice, birer rapor ile aid oldu- Bu Vekhletlere bildirilecektir. genişliğinde açılacak Tozkoparan ile Şişhane yokuşu arasın- daki Aynalıçeşme caddesinin 15 metre ge- nişliğinde açılması kararlaştırıiımıştır. Cad- denin denize nazır kısmındaki binalardar. hanları istimlâk edilecektir. Cadde Teps- başından caddeye &apilan köşedeki Cüm- buriyet bahçesinden itibaren asfalt olarak inşa edilecektir. Burada yiktirilacak bina- Yarın yerinde bir uçurum meydana gel*- ceğinden yolun kenarında bir duvar yapı- lacaktır. Caddenin üzerinde bulunan Cüm- huriyet bahçesi yeniden tanzim edilecek, buraya modem bir garino İle gazinonun önüne bir de taras , tarasın av- kanında dn yeşil saha vücude getirilecek- Cihangir asfalt yolunda bozukluk Cihangir asist yelu geçenlerde ikmal edilmişti. Fakat yolun henüz kati kabul muamelesi yapılmadan bazı kısımlarının yapılacak tamirin parası müteahhide taz- min etsirilecektir. #ahifemizde Cemal Nadir'in şu eserleri vardır: Propaganda barbinin bir kurbanı!,, Hap yap, para kapı. Fotograf tahiilleri!.. hayvanlar ayni vapurlarda Aynalıçeşme © oaddosi 15 mekesl Kari mektupları Fenersiz bir sokak Şiglinin en 'işlek sokaklarından “bisi olan Şişli tramvay istasyonu civarında İskete sokağında bir tek fener bulun- maması yüzünden, sokak zifiri karan- hık içindedir. Zaten sokak kaldıtımları da pek harap olduğundan, akşamları saat altıdan sonra basılan yeri göre- bilmek imkânsızdır. Kiymetli Valimiz ve Belediye Relsi- mizin bu gibi yan sokaklara da atfı ns- zarla sokağımıza hiç olmazsa birlâmba âikmesine müsaade buyurmalarım çok Tica ederiz. Emekli Rüzumat memuru Adli * Feneri bozuk sokak Ortaköyde Gözlükcü sokağında dört- yol ağzındaki Iimbanın da İki gündür yanmadığından şikâyet “edilerek na- zarı dikkati celbetmemiz ayrıca rica edilmektedir. Bir kızı cebren evinden alan 3 delikanlı Muhakeme edilen ikisi bu işte âkaları olmadığını söylüyor Hüseyin, Muzaffer ve Hasan ağlarında üç delikanlı geceleyin bir oyun yerinde tesadüf ettikleri Perihan ve Saime adların- da iki genç kızın arkasına takmışlar ve oyundan sonra kızlar Salmenin annesinin evine girince üç delikanlı zorla kapıyı aç:p eve girerek Perihanı yakalamışlardır. ÜÇ arkadaş Perthanı sürükliyerek evden çıka- rıp karşıdaki yangın yerine götürdükleri sırada bekçiler yetişerek ku kurtarmışlar, mütecavizler de yakalanıp adliyeye “teslim edilmişlerdir Dün ikinci ağır ceza mahkemesinde Bus hakemelerine başlanan maznunlardan Hü- seyin bu işte alâkası olmadığını söyledi. Diğer maznun Hasan da kabahati, majike- meye gelmeyen üçüncü maznun Murafiere yükletti. Muzafferin araştırılıp mahkeme- ye getirtilmesi ve şahidlerin dinlenmesi için muhakeme başka güne bırakıldı. Küçük haberler: zehirli gaz kursları k Halka mahsus senide dünden itibaren bazı kasalarda, faaliyete başlamışlardır. # Şimdiye kadar Taksimde Ayyıldız Pa- İasta bulunan Polonya general konsolosu Ayazpaşada Gümüşsuyu sokağında Azar» yan aparlımanına nakledilmiştir. # Ibrahim adında biri sarhoş arak Sultanahmedde yüksek duvarlar üzerinden yürürken muvazenesini kaybedip düşmüş, ağır surette yaralanmıştır. Ibrahim Cer- Tunpaşa hastanesine kaldırılmıştır. 4 Büyükderede oturan Mustafa, Yaşar ve karısı Hayrünnisa, Arif ve karısı Ayşe kavga etmişler, iki karı koca bir olarık Mustafa - yı dövmüş ve yaralamışlardır. Polis, #uçiu- Jarı yakalamış, yaralıyı tedavi altına aldır- mıştır. 4 İhracı memnu eşya listesinde olup da bilâhare ihracına müsaade edilen eşyaya ald tarife ve liste, dün, gümrükler başmü- dürlüğüne tebliğ edilmiştir. # limanlar umum müdür muavini B. Hümid Saraçoğ'u, Hataydaki “edkiklerini bitirerek şehrimize dönmüştür. Öğrendiği. mize göre, Bkenderün llmanınm inkişafı ve Buriye İle iş yapılması imkânları etra- fında hazırlanan proje hükümete verilmiş« tir. 4 Ticaret Vekâleti ticaret müsteşarı B, Ta» İd Nazmi, bugün Avrupadan gelecektir. B. Halid Nazmi, Pariste, Fransız - Türk Hicaret anlaşmasını Imza eden heyetin riya- setinde bulunmuş, bilihare Londraya gi- derek Türk - ingiliz ticaret mü- zakere etmiş, tekrar Parise dönmüştü, 4 Mesleki kurs açmakla mükellef mües- seseler, dün mükellefiyetletini yerine ges tirmeğe başlamışlardır. Mesleki kurs aç- mıyan sanayicilerden ceza alınacaktır, * Balkan namında bir Bulgar vapuru, Akdenizden Ilmanımıza gelmiştir. Balkan, Mananımıza cam, eczayı tıbbiye, madeni €ş- ya, briket kömür getirmiştir. Ayrıca, Bul- garistandan 50 bin kilo mangal kömürü buna bir çare bulmuş, şimdiden son- ra insanlar ayrı... 6 teşrinlevvele tesadüf eden İstanbulun Kurtuluş bayramı önümüzdeki cuma gü- Şişhane yokuşu, Galatasaray yolile Taksi- me gelecektir. Burada Cümhuriyet Abidesi önünde nutuklar söylenecek, bir geçidi Tes- mi yapılacaktır. Akşam, İstanbulu işgalden kurtaran ordu şerefine vilâyet tarafından Perapalamta bir ziyafet verilecektir. Mersin ve İskenderun seferleri Mersin ve İskenderun limanları için hü- saade etmişti. Dün, Denizyolları umum müdürlüğüne gelen bir emre göre, bu s6- terler sah ve cuma olmak üzere haftada ikiye çıkarılmıştır. Diğer taraftan bütün “Türk şileplerinin Türk suları dahilinde $8- fer yapmalarına izin verilmiştir. — m B. Prost geliyor Bu defa İstanbulda iki ay kadar kalacak Belediye mahafili, şehircilik mütehassısı 'B. Prost'un bugünkü irenle şehrimize gel mesini beklemektedir. B. Prost buradan ayrılırken Üsküdar ve Kadıköyünün ima- rına dair nâzım plânlarının esaslarını ha- ırlamış ve ikmali için imar müdürlüğüne talimat vermişti. Bu plânlar hazırlanmış- tır. Plânlar umumi meğlis tarafından Kkâ- bul edildikten sonra tasdik edilmek üztre Nafin Vekâletine gönderilecektir. Mütehasns bundan başka İstanbul ve Beyoğlunun Eminönü - Unkapanı ârasm- daki sahanın tafsilât plânlarını da ikmal edecektir. B. Prost'un bu sefer şehrimizde iki ay kadar kalacağı tahmin ediliyor. Eski Nişantaşı “alı “Konağı “caddesindeki “Gör cuk bahçesi sahasında bu bavalinin lâğım- Tarı yardır. Bahçenin inşasi münasebetile buradaki Mğımların da mevkilerinin 4 diştirilmesine lüzum görülmüştür. Şunu hatırlatmak isteriz ki Nişantaşı, Maçka ve havalisinin bu iiğımları Abdülmecid za- manında Teşvikiye mahallesinin pilmak lâzım gelmiş, fakat o zaman bu ane lâğımlardan daha mükemmel bir Hi- dım yapılanşıyacağı dan bun- dan vazgeçilmişti. Binaenaleyh eski lâğım- Yarı bozarak yenisi yapılırsa aynı mükem- meliyette olacağı şüphelidir . Selâmiçeşme - Bostancı ara- sında yaya kaldırımı yi Vali B. Lütfi Kırdar Selâmiçeşme ile Bos- tancı arasındaki tramvay yayı, kaldırımlarının yeniden inşa edilmesini em retmiştir. Yaya kaldırımlar 3,5 metre gs- Bişliğinde olacaktır. İtfaiye mektebi dün açıldı İstanbul iHfatye mektebi dün açılmıştır. Mektebin bu seneki mevcudü 28 talebeden #baretttir. ekâleti, wilâşetlerin de itfaiye mektebine talebe göndermeleri ni vilâyetlere tebliğ etmişti. Bu tebliğ fize- rine aynca vilâyetlerden de beş talebe mekteb derslerine iştirak etmiştir. İstanbul Basın kurumu kongresi İstanbul Basın Kurumu Rejsliğinden: İstanbul Basın Kurumu, senelik xoutad umumü heyet toplantısmı 5 Birinelteşrin 939 perşembe günü saat 14 de Kurum mer- keşinde yapacaktır. Muhterem âzamızın Hayvanlar ayrı seyahat edecek» lermişt.... B. A. — Eyvah öyleysel7.. ii Harbin sebebi ne imiş? Elindeki güzete ile yelpazelenerek kompartımana girdi, yuvalarından fırlayan gözleğini çevire çevire bir, müddet etrafa bakındıktan sonra kars şumdaki boş kanapeye oturdu. Tem muzda yelpazelenir gibi gazeteyi das ha hızlı sallıyarak bana döndü: — Hava çok serin değil mi?.. — Evet, sonbahar serin geçiyor. | Dedim. Bu defa gazeteyi benim yü“ züme doğru sallamağa başladı. Başıs" mi yana çevinmemden hiddetlenir gibi oldu, sert bakışlarla sordu; — Nereey gidiyorsunuz?.. . — Çekmeceye kadar, 4 Tüâdetle homurdandı: (ij — Hımmınm... Orada ucuz et saia- dığını haber 'aldın öyle mi”. Peki amma, ben güzeteyi sallarken sen ni“ çin geriye çekiliyorsun”.. Muharebe de birbirlerile çarpışanları düşünü sene!... | Bir sigara yaktı, dumanımı yüzüne üfliyerek dini dizime vurdu: — Abdala her şey malüm olur, derler. Söyle bakalım; Avrupada ni- çin muharebe oluyor”. İki karış top- Tak için mi7... — Pek iyi bilemiyorum. Diyerek kalkıp savuşmak istedim. Ceketimin eteğinden çekti: 1 — Hayır, gitme, Bilmiyorsan gö ben sana öğreteyim de, başka bir yer- de sorarlarsa böyle alik alık bakım. ma, Eğer sıkıldınsa yelpazelerim se ni... Gazeteyi dörde büküp yüzüme çar- pacak gibi sallıyarak anlatmağa baş» Tadı: — Bu muharebe toprak için olmu- yor. Toprak için insan birbirini tep- zağa sokar mı?.. Deli mi bunlar?.. Başını uzattı, burnunu burnuma değdirerek gözlerimin içine baktı: demektir şu totaliterler, demokrasi- ler, aristokrasiler?.. Nereden, hangi dâhinin kafasından çıktı o anarşiler, #monarşiler, otarşiler?.. Söylesene?.. — Anlıyamıyorum. Diye tekrar kalkmak istedim. Gene eteğimden çekti: ? — Otur şuraya, Anlamıyorsun de. ğü mi?.. Elbet anlamazsın. Bunları icad edip mikrop gibi ortaya atanlar — Evet... Deyip sözü kestim. O tekrar dirime vurdu: , Mikroptan abdal!?. Siz, birbirlerile boğuşanla rın yanına gidiniz. , Kandilli bir temenna çakıp kapi dan çıktı, Cemal Refik e B. A. — Bir fırtınada gemiyi kur. tarak için hayvanlar denize atılırdı...”