öğ. Sahife $ AKŞAMDAN AKŞAMA Pa in Harb olmadan harb ihtikârına tahammül yoktur ! Harb oluyor. Fakat uzak sahalar- da! Buna rağmen, eczanelerin bir çok- larına müracaat edenlere; — Filânea ilâç yok... - diyorlarmış. — Nasıl olur? ... Aspirin bile isteseniz arzunuz Ne oldu? Mevcudu kalmâdi mı? Ha- Yır, yirmi dört saat İçinde bütün ilâç- ların, yiyeceklerin ve kumaşların tü- kenmesine imkân yoktur, Depolarda saklanarak fazla finalle satılmak için tedbir alınıyor. Ayni hareketler başka emtia üze- rinde de olabilir. Bundan da «Harb zenginleri. doğabilir, Birçok memleketler daha şimdiden bu gibi açıkgüzlere karşı tedbirlerini almıştır;. bunları şiddetle tecziye edi- yor. Harb umumileşirse bile harb ihti- kârma tahammül yoktur! Değil ki şimdiden... Efkârı başka Diplomatik teşebbüsler Almanya - Polonya muharebesi cereyan ederken de devam etti, Polonya ile görüşüp Daniziz ve Ko- ridor hakkında uzlaşması teklif edil. di. Hattâ Leh sefiri Alman Hariciye Naxırını bile ziyaret etti, Fakat Von vee kendisini kabul etmedi. » Madem ki azim Şey- Hanımabla benim efkârım başka... Almanya küçük uzlaşmaları kabul etmedikçe, yahud kabul eder gibi gö- rünüp yeniden füliyata geçtikçe hep bu şarkı aklıma geliyor, ya Bü Türk milleti maddeten, manen mücehhezdir Herkesin kendine göre hir hesabi | var. Meselâ: Hitler şöyle dedi; — Alman - Sovyet paktı Almanya» ya uzun bir harb yapmak imkânını bxhşeden iktisadi bir müttefik temin etmiştir, Sovyet ricali şöyle diyor: — Alman - Sovyet paktının bize bahşedeceği masuniyet ve iktisadi im- | kişaf sayesinde bu yeni harpten son- ra bizim siyasetimiz dünya ortasında hâkim olacaktır, Fakat ekseriya evdeki hesaplar çar. Şıya uymaz, Hele bu hercümercin ne kadar devam edeceğini, kimin sürük- Whip kimin kalacağını şimdiden kes- #irmek katiyen kabil değildir. Mubakkak olan bir şey varsa: Mili şuuruna hâkim enerjik mileltleri ne bir emperyalist istilâsı, ne de yabancı bir ideoloji zebun edebilir. Bahusus Türk milleti maddi ve ma- nevi bütün tehlikelere karşı müceh- hezdir. in Dur bakalım ne olacak Hâlâ tereddüd edenler oluyor: — Acaba harb umumileşecek mi? Şöyle bir fıkra vardır; Evin küçük beyi Zenci halayığı gözüne kestirmiş, Geceleyin odasını kurcalamış, Fakat mama dadi bağır. mamış: — Dur bakali, ne olaja? - dermiş, Delikanlı ayaklarının ucuna basa rak odaya girmiş. Arab yine: — Dur bakali, ne olaja? Zx Yatağa yaklaşmış, usulle efendim yanma yatmış; Zenci hep aynı tered- düdde: — Dur bakali, ne olaja? Olan olmuş.., Bu iş de ona benziyor... Olan oluyor; hâlâ pek çokları: «Dur bakalım, ne olacak?, diyorlar, ii Mecidiyeköyünde hastane Dün Vali arsa üzerinde tedkikler yaptı Şişlide Mecidiyeköyü arkasında bin kişilik bir hastane yapılmasına karar verilmesi üzerine B. Prostun plânın- da bazı değişiklikler yapılması icab etmiştir. B. Prost bu sahayı sayfiye mahalli olarak ayırdığından şimdi hastane yapılacak yere giden yolla- Tin istikamelini değiştirmek lâzımdır. Plânda yapilacak tadilâta Nafla Vekâleti namına Yapı ve yollar umum müdürü B, Muammer nezaret ede- cektir, Vali B, Lütfi Kırdar yanında B, Muammer ve İmar müdürü B. Hüsnü olduğu halde dün Mecidiye. köyüne gitmiş ve arsada tedkikat yap muş, yolların geçeceği yerler tesbit edilmiştir. Hastanenin plânı geldik- ten sonra hastanenin inşasına başla- nacaktır. Nikâh kâğıdları Yarından itibaren namzedlere meccanen dağıtılacak Bir aya yakın zamandanberi şehri. mizdeki evlenme dairelerinde nikâh kâğıdı bulunmamakta idi. Alâkadar- lar, bu yokluğun sebebini şu suretle izah etmektedirler: Hükümet nüfus siyaseti bakımından evlenmeleri ço- ğaltmâk için düğün masvaflarını azaltmış, bu cümleden olürak nikâh evrakınm namzedlere meccanen ve- | rilmesini emreylemişli. O Larihtenili- baren, ücret mukabilinde verilen ni- kâh kâğıtları toplattırılmış ve mec cani evrakın tabına başlanmıştır. Yeni nikâh kâğıtları basılışı bit- | miş ve Ankaradan şubelere gönderil- miştir. Şehrimizdeki bir kısım nikâh dairelerine nikâh kâğıdı gelmişse de bazılarina henüz yeni evrak tevzi edil. memiştir. Yeni nikâh kâğıtları, yarın sabahtan itibaren namzedlere mecca- nen verilecektir, istimlâk işleri Nafia Vekâleti İstanbula bir mümessil gönderdi Umumi meclis tarafından teşkil edilen istimlâk komisyonları salı gü- nü bir içtima yapacaklardır, Bu top- lanftıda Belediyeler bankasından al nan paradan üç milyon lira ile istim- lâk edilecek yerler tesbit edilecektir. İstimlâk işlerine Eoinönünden dö vam eiledcektir. Diğer taraftan Nalin Vekâleti İs- tanbuldaki istimlâk işlerini yakından takib etmek üzere Vekâlet hukuk müşavirlerinden bir zatı İstanbula göndermiştir, Dün Belediyede, Bele- diye rel$ muayini B, Rifat, hukuk iş- leri müdürü W. Ferid, istimlâk müdü- rü B. İsmail Hakkidan mürekkep bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıda Vekâlet mümessiline İstanbulun is- timlâk işleri etrafında malümat veril. miştir, Belediyenin elinde bulunan üç mil- yon ilradan başka diğer istimlâk sa- halarma sarfedilmek üzere Vekâle- tin de burada yapacağı tedkikztı mü- teakib İstanbula yardımda bulun. ması ihtimali çoktur. Su taşıyanların temiz olma» sına dikkat edilecek Şehirdeki içme suyu hakkında umumi meclisten çıkmış bir talimat. name vardır, Bu talimatname Sıhhi. ye Vekfletince tasdik ve kabul edil. dikten sonra derhal tatbik edilecek- tir. Ancak Belediye son zamanlarda su taşıyan saknaların çok pis ve peri- şan kıyafetli olduklarını görmüştür. Su kaplarile yakından temas eden sakalar için yeknasak bir kıyafet ka- bul ve bunların üstbaşlarının temiz olmasına bilhassa dikkat edilecektir, Yolda giderken düşüp öldü Kumkapıda Nişancada oturan ka. sap Sallm isminde biri, İstasyon cad- desinden geçmekte iken Ani bir kan ağ a Karilerimizin dilekleri Telefon rehberi Bir kariimiz yazıyor? «— Aman bayım,-bizn yardım et. Ellerinde telefon defteri, önünüze şıkarlar. Meselâ, diyelim ki, Darülâce- zenin numarasını arıyorlarmığ; - bu- lamamışlar. Yeni adı aDüşkünler Evi» olduğu için ona da ha Siz. tecrübelisiniz; söylüyorsunuz. Lükin bunun için mev- zuu bahis müessesenin nereye bağlı olduğunu bilmek şarttır... Vilâyete mi? Sıhhiye Vokiletine mi?.. Sahifeleri çeviriyorsunus. Orada da değil, öbür tarafta da.. Aklınıza geliyor ki yali doktor Lütfi Kırdar İstanbula gelir gelmez Darülâcezeyi teftiş etmişti; bunu gazetelerde okumuştunuz. «Belki Belediyeye bağlıdır.» deyip buraya da bakıyorsunuz. Pakat oranın da sıhhi müesseselerinde yazılı değil, Taharri- yatımza devam! Meğer «Müteterrik Belediye müsssesatı. urasımda imiş. Telefon rehberi, idari teşkiğt mü- #ehasamları için deği, halk içindir. Yeni tab'ı ona güre olinalı. Zannede- tiz, önümüzdeki sene için hazırlık şimdiden yapılır. Islah çaresi düşü- müksüzr Bir hastaneye, bir tiyatroya telefon etmek için onun İk sine merbut bulun! n3 lüzum vardır? Bunların firmaları var; hurufu heca Sıris'le açar, bakar- Sın. Velev iki yöto adi unu öğremeğe bundan ne kadarık zarar yerdir?» B.K. Bir tramvayla bir araba çarpıştı Araba parçalandı, vatman ve arabacı yaralandı Dün Kadıköyden Bostancıya. git mekte olen vatman İsmeilin idare- sindeki tramvay Kizıltoprağa geldi- Bi bir sırada mukabil cihetten gelen Vahan adında birinin faytonile kar- şılaşmıştır. Fayton, sıkı bİr süratle, tramvayı önleyip geçmek istemiş, fakat bu s- rada süratle ilerlemekte olan tram- vay, arabaya bindirmiştir. Çarpışma çok şiddetli olmuş, ara- ba küâmilen hurdehaş olmuştur. Tramvayın ön ve şan camlarından bir kaçı kırılmış, valman İsmaili de sad- me neticesinde camlara çarparak yüzünden yaralanmıştır. Arabası parçalanan Vahan, soka» ğın bir tarafına yıkılmış kalmış ve başından ehemmiyetli surette yara almıştır. Hadiseden haberdar edilen zabıta; tahkikata, elkoymuş, yaralı vatman ile arabacı tedavi allına alınmışlardır. İkinci bir kaza Boslancıdan hareket eden vatman Rızanıri idaresindeki tramvay araba- sı Kızıltoprakta elektrik deposu önü- ne geldiği bir sırada Fenerbahçeden gelmekte olan, Bölor isminde birine aid 183 numaralı hususi otomobille çarpışmış, her ikisi de hasara uğra. mıştır. Polis, bu isin de tahkikatına elkoymuş glup vatman ile şoför ya- kalanmıştır. Galatada tütüncü dükkânı. nın duvarını delenler muha- keme ediliyorlar Geceleyin Galatada tütüncü Musta. fanın dükkânının duvarını delerek pa- ra, sigara ve saire çalmaktan maznun 'Hirant ve Kâmil ile, bunlara gözcülük yapmaklan maznun Recebin muha- kemeleri dün asliye dördüncü ceza mahkemesinde yapılmış, müddelumu- mi her üçünün de cezalandırılmaları- nı istemiştir. İddianame okunduktan sonra maz- nunlardan Kâmil ayağa kalkarak: — Bay rels, işin doğrusunu söyli yeyim. Dükkânın duvarını ben deldim ve hırsızlığı da ben yaptım. Diğer maz- nunların hiç bir âlâkaları yoktur, Ce- zayı bana veriniz. Demiştir. Maznunların sabikalarının! Mektepler 25 eylülde açılıyor Bir komisyon ders saatlerini tesbit etti 25 eylülden itibaren bütün mek- tepler açılarak derse başlıyacakla- rından Maarif Vekületinde toplanan bir komisyon, sabah ve akşam ders saatlerini tesbit etmiştir. Liselerle orta ve muallim mektepleri sabahları saat 8 de açılacak, uzak semtlerden gelen talebe saat 8,5 da derse başlı- yacaklardır. Çift tedrisat yapan mek- tepler derslerine saat 7,45 de başlıya- caklardır. Öğle vaktı saat 13 de tatil yapıla- cak, saat 14,5 dan saa! 16 ya kadar talebe etüdlerle meşgul olacaktır. Ders saatleri haricindeki vakitler, | spor, musiki gibi diğer işlere tahsis edilecektir, Kamyondan düştü Kafası parçalanarak öldü Kemerburgazdan gelmekle olan bir kamyon Osmaniye telsizi civarın- dan geçerken fazla sarsılmış, kamıyo- nun içinde bulunan Dursun adında bir işçi kamyondan düşmüştür. Tepe- üstü düşen Dursunun kafası taşa çar- parak parçalanmış ve işçi derhal öl müştür, Adilye doktoru B. Enver Ka- ran tarafından yapılan mu4yene ne- ticesinde cesedin gömülmesine ruhsat verilmiştir. Kaza etrafında müddei- umumilik tahkikata başlamıştır, İki çocuk yaralandı Sarıyerde oturan Niko isminde bir çocuk, arkadaşı Şevketi, Kadıköyde de Şefik isminde bir çocuk. beraber oyun oynadığı Tuluu taşla başından yaralamıştır. Poliş yaralananları te- davi altına aldırmış, yaralıyanları da yakalamıştır... | Usküdar tra tramvayları İstanbul tramvay idaresine bağlanması düşünülüyor Dahiliye Vekili B. Faik Öztrak şehrimizde bulunduğu zaman şehrin muhtelif “İşleri sırakında Üsküdar İramvaylarının vaziyetile de yakın- dan meşgul olmuştu. Halk, bilet üc. retlerinin fazlalığından şikâyet et- mişti B. Faik Özlrukın ve Vekâlet mahalli idareler umum müdürü B, Rükneddinin yaptığı tedkikler neti. cesinde şirketin masrafile gelirinin ancak başabaş geldiği görülmüştür, Şirketin İş bankasile Evkafa 750 bin lira borcu vardır, Halbuki şirke- tin varidatı, ancak masrafını kapat- tığına göre, Evkafa ve İş baksama borcunu ödemesine imkân yoktur. Bu itibarla hissesinin çoğu Belediye- ye ald olduğundan Üsküdar tramvay- larmın Ga İstanbul tramvay idare sile birleşmesi münasib görülüyor, Bu hususta Dahiliye Vekâleti Evkaf umum müdürlüğiyle temas edecek- tir. Bu tedbirle Üsküdar tramvay ida- resinin masrafı asgari hadde İnecek ve borçlarını da ödeme İmân temin edilecektir, B. Prost 4 eylülde geliyor Bir müddettenberi Pariste bulunan şehircilik mütehassıs B. Prostun, fevkalâde bir sebeb. ve mazeret çık- mazsa, 4 eylülde şehrimize gelmesi bekleniyor. B, Prosta bu sefer Fran. sanın diğer bir şehircilik mütehassısı B. Vuayt da refakat edecektir. B. Prost, Karabük şehrinin plânmı yap- tığı zaman B. Vuayt da kendisine yar. dım etmiştir. Belediye İstanbulun imâr plânına yardım etmesine de esas itibarile karar vermiştir, Geldiği zaman B, Vuayt ile da bir mukavele yapılacak ve Belediye imâr işlerinde Proj e bilikte çalışmanı | ISTANBUL HAYATI Harbin başlaması Olacak, olmuyacak, diye herkes fi- kir yürütürken nihayet ok yaydan fır. timatomların kargacık burgacık yazı- ları barut dumanlarile silindi. Gürül tülü bir toplantı, karışık bir nota, far- faralı bir nutuk derken toplar gürledi, tayyareler havalandı; medeniyetin ha- zırladığı türlü türlü ölüm ejderleri biran içinde faaliyete geçti, Aylardanberi harp dedikodusu zihin. lerde öyle yer etmiş, sulh o kadar $i- lik kalmıştı ki, harbin başlaması ha. © beri halk arasında fevkalâde bir tesir bile yapmadı. İlk günü gazetelerin ko. caman serlevhalarını görenler; — Zaten olacağı belli idi, Diye dudak büktüler. Siyasi vaziye- tin gidişi, harp olup olmıyacağı etra- fında türlü türlü mütalâalar beyan eden kulaktan dolma diplomatlar hir- denbire sustular, Şimdi herkes dört elle gazetelere sarılıyor. Sokaklarda, mahalle aralarında o kahvehanelerin, gazinoların önleri öğle ve akşam üzer- leri tiklim taklım doluyor. Kadın, er. kek, çoluk çocuk ayak üstü bekleşiyor.. lar, radyodan havadis dinliyorlar, İki i üç kişi bir araya gelince derhal karşı- | Jıklı sualler sıralanıyor; — Çabuk bitecek mi, yoksa devam edecek mi dersin?,, — İngiltere, Fransa işe başladı mı?.. İtalya harp etmiyecekmiş öyle tedenberi gazete aleyhtarlığı yapan bir ahpabın evine uğradım. Odasında duvara bir Avrupa haritası asmış, Ö- nünde bir yığın gazete, elinde bir çu- buk. Gazetelerdeki harp vaziyetini çu. bukta hurilada takip ediyor, — Siz gazete okumazdınız. Şimdi etrafınıza bir sürü gazete yığmışsınız. Dedim. Kaşlarını çattı: — Alay mi ediyorsunuz?.. Böyle za- manda şarkı okunmaz ya... Kenar mahallelerde bir eve gazete girdi mi, bütün komşular oraya koşu- yorlar. Sokaklarda toplanan yalmayak. başıkabak afacanlar bile saklambaç, hursız, polis oyunlarını bıraktılar, Kö- şe başlarında başbaşa verip harp de. dikodusu yapıyorlar. Gazete müvezzi- lerinin hepsi diplomat kesildiler, Kol tuldarndaki gazete destelerini dağıt. tıktan sonra mahalle arasında konus ii ei siyasi nutuklar veriyor. Cemal Refik rna mmar İki çock pencereden düşer yaralandı Galatada Külhan sokağında oturan allı yaşlarında Samoel isminde bir çocuk pencereden düşmüş, yaralan» mıştır. Yeşildirekte oturan beş yaşlarında Doğan İsmindeki çocuk da pencere. den #akarken omuvazenesini kaybe. derek. sokağa düşmüş, ağır suretle yaralandığından hastaneye kaldırı. mıştır. Şilede orman işleri Şile (Akşam) — Kazamız çevre- sinde başlıyan Orman tahdidi işi için tayin edilen 7 ve 10 numarali orman tahdid komisyonları tam teşkilâtları ile köylerde faaliyete başlamışlardır. Köylülerimiz Oorman işleri halle dileceği için sevinç duy duymaktadırlar, Şilede zirai rai kredi kooperatifi Şile (Akşam) — Kazamızda köy. j lerimize bir yardım Olmak üzere Zi raat bankası bir zira! kredi koopera- tifi açmağa karar vermiştir. Koapera. life girecek ortakların toplu bir hak de kaymakamlığa (müracaatta bu- lunmağa başladıkları görülmektedir. Bu hususta köylerde yapılan tedki- katın müsbet neticeler verdiği köy- İünün alâka ve sevincinden anlaşıl- maktadır. Ev, Apartıman kiralamak için