Milli kü > ys me karşılaşmaları N emmi Beşiktaş, Vefayı3-0 mağlüb etti “ wi .. “4 Dün Taksim stadında Beşiktaş ile “ifefa »ellli küme için karşılaştılar ve sh beyaz takım üstün bir oyundan gnra 3-0 Vefaya galip geldi. oi Beşiktaşlılar Vefa ile birinci karşı. Mmalarını kendi sahalarında yap- 4gb$ ve 3-3 beraberlikle bitirmişlerdi. ayü müsabaka hadiseli bir şekilde ni- gili yetlendiğinden dünkü karşılaşma Avli meraklı ve © ehemmiyetliydi. rkaç zamandanberi çok güzel gi- af” havalar dün birdenbire yağmur P bora ile bözulmuş oldu; ' aç kış ortas gevem etti mii Havanın bu vaziyette oluşu stada açın ehemmiyeti ile mütenasip bir “Üheraklı kalabalığı topliyamamıştı. $ yüz lirayı geçmiyen bir hasilât dde takriben iki bini bulmıyan bir se- Wilirci önünde iki takım da mutad me- psi Özildiler, le TAKIMLAR VE HAKEM dal, Beşiktaş: Mehmed Ali - Taci, İbra- im - Hüseyin, Bedii, Feyzi . Hayâti, Malak, Nazım, Şeref, Eşref. Vefa: Azad - Vahid, Saim - Sefer, | sütü, Şükrü - Necib, Hakkı, Gazi, Sulhi, Mehmed, Hakem: Şazi 'Tezcan, Vefa takımında kaleci Safa ile ge- ğa im sakatlanan Muhteşem yer Rumıştı. Beşiktaşta da Hüsnü yoktu. OYUN BAŞLIYAR Saat 1730 da Beşiktaşlılar oyuna başladılar ve hemen ilk dakikalarda meBâkimiyeti ele alarak Velayı tazyik Şenberine soktular. Fakat maç çok Pavaş ve o nisbette de zevksiz oynanı- yejordu. Beşiktaşın. Şeref n > erlemesine mukabil Vefalılar da or- tadan Beşiktaş müdafaasını yarmağa milim Bilhassa Hakkının ener- nil, Işlârı Beşiktaşa bir iki tehlikeli hak Bu tehlikelerden kendile- e kurtaran Beşiktaşlılar daha çok a kalesine İnmeğe başladılar, ye EŞİKTAŞIN BİRİNCİ GOLÜ bei ci dakikada sağdan ortalanan vi enne e lin Nazım kale yakı- İle Beşik “P etti ve yerden bir plâse ie e ilk golünü yaptı in çanla den sonra iki taraf da biraz li m gibi oldular, Fakat bu can- İn m Çok az devam etti ve iki tara- — eda temposu ağırlaştı, Oyun — ha bir şekle girdi. Tam bu $i- a $ “Ca yeni bir Beşiktaş hücumü Vefa» “ Ya ikinci bir göle mal oldu. 2 EŞİKTAŞIN İKİNCİ GOLÜ üncü dakikada Beşiktaşın sol- şe bir hücumda Şereften Ya geçen topu Hakkı Ani ve si- ik imi gole çevirdi. Bu golden beşik ahlar , hücuma geçtiler ve ” taş kalesi önünde birbirini takib mi yaptıktan sonra şu kadrolarile , , Müsabaka heyecansız oldu. Siyahbeyazlılar üstün bir oyun çıkardılar İ dir; bunlar olsa, olsa çuval, Dünkü milli küme maçından evvel hakem ve oyuncular halkı selâmlarken eden akınlarda bulundular. Bu ari- da Vefalı Hakkının fevkalâde bir şi- tünü Mehmed Ali ancak kornerle dur-| Gurabildi, Yine Sulhinin bir şütü Be- | şiktaşa avut oldu. | Devrenin sonuna kadar Vefahlar | daha canlı bir oyun gösterdiler ve bi- rinci haftaym 2-0 Beşiktaş lehine bitti. İKİNCİ DEVRE | İkinci devreye Vefalılar başladılar. | Fakat rüzgür altında olmaları rakib- lerine yardım etti ve Beşiktaş İlk da- | kikalardaki mütevazin oyununa on be- şinci dakikada nihayet vererek hâki- miyeti tesise muvgffak oldu. Devre nin 15 inci dakikasından sonra müte madiyen Beşiktaşlılar hücuma geçli- ler. Buna mukabil Vefalılar şiddetli esen rüzgâra mükavemetle beraber kalelerini Beşiktaş tazyikinden kur- tarmağa arada sirada muvaffak olu- yorlardı. Beşiktaşın daha fazla hücu- muna rağmen Vefalhlar da bazan şahsi hücumlarla Beşiktaş kalesinin önüne kadar Iniyorlarsa da şüt ala- mamak yüzünden iş göremiyorlardı. Devre bu vaziyette otuzuncu dakika- ya kadar devam etti ve bundan sonra yine ağırlaştı. Oyun tekrar zevksiz hir cereyan aldı, Beşiktaşın soldan yapmağa çalıştığı hücumlar boşa gi- | derken Vefanın da muannid müdz- faası rakibine fırsat bırakmıyordu. Maç bu suretle nihayete ererken hiç ümid edilmiyen bir zamanda Beşik- taş bir fırsattan istifade ederek üçün- eli golü de yapmağa muvaffak oldu. | BEŞİKTAŞIN ÜÇÜNCÜ GOLÜ Son dakikalarda soldan ilerliyen bir Beşiktaş hücumunda âni olarak or- talanan topu Hakkı vole bir şütle üçüncü defa Vefa kalesine atarak Beşiktaşın üçüncü golünü yaptı ve birinci karşılaşmalarında gürültülü bir oyundan sonra $-3 berabere biten bu maç dün çok temiz ve sakin bir oyunla 3-0 Beşiktaşın galebesile bitti NASIL OYNADILAR? | Vefa takımı bu mevsim yaptığı müsabakaların muhakkak ki en fe- nasını dün oynadı. 'Takımda adetâ | muhacim hattı yok gi Beşiktaş gibi fırsatcı bir takımın karşısında müdafaa ancak bu kadar dayanabi- lirdi, Müğafaanın kurtardığı topları geriden almak zahmetine katlanamı- yan muhacim hattı bari ilerde elleri- ne düşen fırsatlardan istifade edebi! seydi, Nerede!.. Ne onu yaptılar, ne öbürünü yaptılar ve bütün oyun | müddetince yalnız sahada dolaştılar, Kalecinin yediği göllerde hatası yoktu. Emektar müdafi Saim taki- mmn en fi çalışan oldu. | Vahid zararsız, Sefer biraz sert idi. Müdafaada oynadığı müddetçe Hek. kı muvaffak oldu. Lütfi elinden gele- ni yaptı. Muhacim hattı yukarıda iz gibi çok bozuktu Beşiktaş takımında oyunun nazımı olan Hakkı başta olmak üzere Şeref, | yal, İ n iyi idiler. Yerden oy- nadıkları müddetçe oyuna bâkim ol- dular. Takımın elemanları da üzerle- | rine düşen vazifeleri muvaffakıyetle başardılar. Bugünkü hareketleri TAKSİM STADI : Pera < Kurtuluş spor Saat 10 Beylerbeyi « Kadıköy » 14 Süleymaniye, Şişli - Kasımpaşa, Galata » Galatasaray-Fenerbahçe » FENERBAHÇE STADI : Gül kupası atletizm müsabakaları 15.45 17.30 Saat 14 Ankara, İstanbul, İzmir hakem komiteleri seçildi Beden terbiyesi genel direktörlüği tarafından teşkil edilen futbol yük- sek hakem komitesi son toplantısın- da Ankara, İstanbul - İzmir bölgele- rinde birer hakem komitesi tesis et- meğe karar vermiş ve bu komiteler- de vazife alacakları seçmiştir. Öğren- diğimize göre bu komitelere şu zevat seçilmişlerdir. İstanbul: B. Fethi Başaran, B. Ca- fer, B. Nuri Bosut, B. Nihad Bekdik, B. Rüştü. İ Ankara: B. Sami Cemal, B. Mit- hat, B, Halil, İzmir: B. Hüseyin Hulki, B, Mus. | tafa, B. Hüseyin. Futbol federasyonu reisi vekilliği Beden terbiyesi genel direktö; zat işleri müdürü B. Ziya Ate; Danyalın istifasile münhal bul futbol federasyonu başkanlığına ve- kâlet etmesi kararlaştırılmışlır. Sene- lerdenberi spor işlerinde ve bilhassa Ankara bölgesi başkanlığı ile futbol federasyonu ikinci reisliğinde değerli hizmetleri görülen B. Ziya Ateşe yeni vazifesinde muvaffakiyetler dileriz. | işini müzakereye kor! İ mek için gizli teşebbüslere girişmek İ başlamışlardı. Bu cüretli müteşebbis. | lerin başında mebusan meclisinde Sİ- MEŞRUTİYETTE SARAY ve BABIALİ Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur. Tefrika No, 43 Cemiyeti hafiye nasıl meydana çıkarıldı ve mesele ört bas mı edildi Şimdi artik eski kitaplarımızın kıy- metini takdir ile elden çıkarılmama- sma dikkat ediyoruz. Mili ve hususi kütüphanelerimizi garbın böyle kıy- metli eserlerile de zenginleştirmeğe çalışıyoruz. Bu hareket gittikçe genişliyor. | Ecnebiler tarafından Avrupaya gön- | derilen, burada yangınlarda yanan yahud kıymeti bilinmiyerek çürüyüp giden hadsiz hesapsız kitap zayiatına rağmen kimbilir uumümi ve hususi Kütüphanelerimizde yahud mahzen- lerde hâlâ ne kiymetli ilmi ve tarib! bâzineler meçhul ve medfun bulun- maktadır. Elbette bunlar da meydana çıkamlacaktır. Biz burada yalnız kitaplardan kütüphanelerden biraz bahsettik Depolarda, mahzenlerde çürüyen, lüzumsuz ve faydasız diye hattâ meş- rutiyetten sonra yakılan, çalınan ve satılan kıymetli tarihi vesikalar mik- tarını adedle tayin etmek gayri kabil- sandık, ve denklerle sayılabilir! (1) Nerede bulunuyordunuz? Said paşa sekizinci sadaretinde (7 şevval 1329 » 7 şaban 1330) bir ara hastalanmıştı Almanya elçisi baron Marschall Ha- riciye Nazırı Asım beye: — Said paşa vefat ederse sadarete en müstahak iz. Diye takdirkârane bir cümle sarfe- der, Said paşa iyileşir ve Asım beyde | kendisini istirkap duyguları uyandığı- | nı sezmeğe başlar; o da eski bir Babiğli| efendisi inceliğile Asım beyi tazipten | zevk alır. Bir gün vükelâ meclisinde harleiye- id müzakere edilecek meseleler nı Asim bey hayli gecikir; niha- yet gelir; meclise girer, girmez gecik- mesine sebep göstermiş olmak üzere Sald paşayı Bilmezsiniz, efendim diyorlar! der, Said paşa bu (bilmezsiniz!) sözün- a fakat renk vermez. Sözün sırasını getirir; kendisinin birinciden başlıyarak dördüncüye kadar başve- kâlet ve sadaretlerinde frenklerle mü- zakere ve hallettiği siyasi meseleleri hassaten Mısır meselesinin geçirdiği müşkül safhaları izah eder de sonra hiç tavrını bozmıyarak Asım beye: — Efendim! O zaman zatıâliniz ne- rede bulunuyordunuz? Sualini irad eyler. Asım beyden: — Kalemde, efendim! Cevabını aldıktan sonra o günün incinir (Cemiyeti hafiye) meselesi Meşrutiyetin ilânından iki sene geç- miş Idi, ki İttihad ve Terakki cemi- yetine muhalif olanlar onu yıkmak, yerine kendi teşekküllerini ikame et- üzere kendilerinde kuvvet görmeğe nop mebusu Riza Nur bey görünür Riza Nur bey mebusan meclisinde ne kadar şiddetle vaki olsa İttihad ve 'Terakkiyi devirmeğe imkân olamıya- cağırı takdir ederek İttihad ve Tergk- ki cemiyetinin Abdülhamide karşı yap- tığının aynini İttihad ve Terakkiye yapmağa kalkışmış, gizli bir cemiyet teşkiline tevessü! eylemişti. Bü cemiyet hakkında matbuata in. tikal eden malümat icmal suretile top- lanınca şu neticeye varılır; 1910 senesinin ilk yarısında mühey- yiç bir makale neşrinden dolayı diva- nı harbe sevkolunan birisinin üstü araştırılınca gizli bir cemiyetin teşki- lâtına müteallik bir nizamname ile bazı isimler ve numaralar bulunur. Bunun üzerine hükümet tahkikata tevessül eder. Mayıs içinde Riza Nur beyin hükü- âleyhinde tertibatla bulunduğu hakkında kavi bir zan hasıl olduğu için hareketleri tarassud altına ah- nır. Yapılmakta devam edilen tahki. kat teşkil edilmiş bir cemiyeti hafiye- min Iki şubeye ayrılmış olduğunu mey- dânâ çıkan; nüfuzlu şahsiyetlerin İ bir huruç yapmaktı Bunlardan birisinin Riza Nur, diğe rinin de Mustafa Natık beylerin riya» setleri altında çalışmakta olduğu an- laşılır Şubelerin teşkilâtı İttihad ve 'Terak» ki teşkilâlını andırıyordu. Riza Nur ğlunda Yazıcı sokağında 27 1 aparlımandaki dairesinde yapılan araştırmada bulunan evrak kendisinin divanı harp tahkik heye- tince isticvabını müstelzem olacak kuvvette görülür. Riza Nur beyin di- vanı harp tahkik heyetine gönderil- mesi Üzerine mebusan meclisi reisi Ahmed Riza bey Serasker kapısına derek tevkifin sebepleri hakkında Mahmud Şevket paşadan izahst alır İkinci şube reisi Musta! de yakalanır. Evvelâ ini de diğer tevkif edilenler yüzüne k şı kendilerini tahlif edenin o © nu söylemeleri üzerine itirafa mecbur kalır, Tahkikat gizli cemiyetin İstanbuk da ikinci derecede on şubesi ve taşrü- da da şubeleri bulunduğunu, bu şü- belerin er birinde birer fedai bu- lunmak lâzım geldiğini, fakat Izmit- li bir fedaiden başkası bulunmak ka- bil olamadığını gösterir. Bu fedal de tutulur. Cemiyette dahil olmak töh- metile bazı zabitler de tevkif edilir Bir sene kadar Riza bey Pari. se gitmişti. O sırada İttihad ve Terak- kinin eski ve yeni muhaliflerinder Pa- riste bul nlara (Anken)de bir ziya- fet tertip edilmiş, Riza Nur bey de bu ziyafette hazır bulunmuştu. Gizli bir cemiyet teşkili acaba o 4- rada mı İekarrür etmişti? Burası meç« hul. Tahkikatın verdiği neticeye göre: Gizli cemiyet'son içtimamı İstan. bulda Feneryolunda bir evde akdetmiş, mühim azanın cümlesi bu içtimada hazır bulunmuştu Azadan rı iŞ başinda bulman öldürülmesini teklif ettiler; b apabilmek dailere ihtiyaç gösterdi. Cemiyette ise bu kabil adamlar yoktu ' 6 İkinci teklif işeriat isteriz!) diye Bu kabul olu; du; icrası da yakın olan ramazan gin lerine talik edildi. Tertip iklizasinca islim kadını ki- yafetinde bazı düşkün kadınlar evve- lâ âlenen irti edeceklerle halkın efkârını galeyana getirecek, sonra bu galeyandan istifade edilmek Üzere ce- miyet veislerinden biri yanına toplıya- erinde bayrakli *) diye ortaya atıl cak, halkı sürükliyerek hükümeti i Fakat ne bu arzular ve karari, bik edildi; ne de cemiyeti hafiye dola- yisile kimse mahküm oldu! ebusan meclisinde tahkikat esna. sında yapılan cebir ve şiddetler kında gürültüler, kıyametler kop Hükümet bu meseleyi daha ziyade lamik etmekten vaz geçti! Riza Nur bey ve refikleri edildiler (Cemiyeti hafiye) işi birkaç ii zarın külân kapması yahud mulu leri ezmek İçin mi ortaya atılmıştı? Bütün ihbarların aslı yok muydu? Tahkikat esnasında cemiyeti hafiye tahliye | ve şubeleri hakkında verilen malü cebir ve tazyiklerin, işkencelerin neti. tesi olarak söylenilen ve söyletti sözlerden mi ibaretti? Yoksa teşebbüsün aslı vardı da hi. İ kümet herhangi bir sebep ve hikme. te mebni ise bunu sonra ört, bas çt- mek mi İstemişti? Buraları kapalı kalmış hele bizce bu meselenin etrafile izah ve tenvirine imkân bulunamamıştır. karıştığı İşe çok gare yor Meseleye hakkile vukufu Ol yarsa meydana koymaları tarihe ? met olur. anlaşilıs (Arkası var) (0) İstanbul Osman Nurinir müraealt Vüâyeti mektupçusu bay «Minailim Cevdet) eserine