14 Mart 1939 Kim haber verdi? (Baş tarafı 1 inci sahifede) arsa halinde satılığa çıkarmıştır. | n ve mevkiinin güzelliği | mak için birçok talipler çıkım: £ Belediye bu» | rada inşaata vermediğinden, t Mipler arsaları satın almaktan vazgeç- | mişler, hattâ alan bazı kimselerde mahkemeye giderek satışı feshettir- mişler, paralarını geri almışlardır. | Belediyenin bu sahada inşaata izin | vermemesinin iki sebebi vardır: Bi rinci sebep şehrin ortasındaki bu ye şil sahanın, İleride bir park haline konulmak üzere, olduğu gibi muha- | fazasını temin etmek, ikinci sebep te çok büyük ve lüzumsuz bir masraf al- tına girmekten oçekinmektir. : Yeni | Yollar ve Yapılar. kanunile hükmü baki tutulan “Ebniye kanununun 16 ncı maddesi mucibince tarla halin- de bulunan bir saha if edilerek arsa heline getirildi aa ta izin verilmesi için evvelâ bütün yolların ve kanalizasyonun yapılma- s1 lâzımdır. Bunları yapmak, arsala- rın sahiplerine düşen bir vaziledir. Belediye, arsa sahipleri bunu yap- madan inşaata izin V e ozaman | bu masrafı da kendisi göze almak mecburiyetindedir. Bahsettiğimiz sa- hada ne yol, ne de kanalizasyon var- dır. Bu sebeple belediye inşaata izin vermemiştir. Emlâk bankası bu suretle satışın durduğunu görünce yolların ve ka- malizasyon tesisatının kaça mal ola- cağını tetkik ettirmiştir. Tetkik ne- ticesinde, arazinin çok arızali olma- sı yüzünden, yol ve lâğım inşaatına sarledilecek paranın, arsaların satı- şile elde edilecek paradan fazla ol- duğu anlaşılmış, bunun üzerine ban- ka satıştan vazgeçmiştir. B. Prost İstanbulun imar plânını tanzim etmeğe başladığı zaman bu sahanın güzelliğine hayran olmuş ve aynen bahçe ve park halinde mü- hafazasını düşünmüştür. Fakat Emlâk bankasının büsbütün #tifadeden mahrum kalmaması için €sas plânında yalnız kenardaki bir kısım arsaların inşaat sahası olabi- leceğini göstermiştir. Bu sırada belediye Dolmabahçede bir stadyom yaptırmağı düşünmüş ve buna, ait bir plân hazırlanmasına başlanmıştır. Şehrin esas plânı he- nüz tasdik edilmediğine göre yapıla- cak plânın yalnız biran evvel inşası- na lüzum görülen stadyom sahasına hasrı lâzımgelirken belediye imar müdürlüğü bunu Vali Konağına ka- dar uzanan bütün sahaya teşmil et- miş ve bu sahada inşaata müsaade eğilecek kısmı plânda göstermiştir. İşin en şayanı dikkat noktası bu- rasıdir, İmar pifnlarının, arazi &p&- külâsyonuna, meydan vermemek Üze- Amerikada büyük kar fırtınası Nevyorkta ve civarında mü- him zararlara sebep oldu New-York 13 (A.A.) — Bir kar fırtı- nası ve onu takib eden rüzgür ve yağmur, üç gündenbeti New - York ve civarında tahribat yapmaktadır. Fırtınâ beş kişinin ölümüne bir çok kimsenin yaralanmasına ve bir çok otomobil kazasına sebebiyet ver- miştir. En mühim hasarlar, parklarda ve varoşlarda vukuagelmiştir. Buralar- da beş binden fazla ağaç harap ol- muştur. Eriyen karlar, münakalâtı ağırlaş- urmış ve havsi metro rayların büz tutmaması için bütün gece işlemiştir. Irak kralının doğum yıldönümü Irak kralı birinci Gazi hazretleri- nin doğum yıldönümü münasebetile martın yirmi birinci günü akşamı “Teşvikiye palâsta bir suvare verile cektir. Çin harbi Hohgkong 13 (A.A) — Yünglung - Ho istikametinde ilerliyen Çin kuv- vetleri Yangkiasinangı zabdetmişler ve Vamiatsi istikametinde ileriye yü- rüyüşlerine devam etmekte bulun- muşlardır. j Bunun için beyhude masraftan çeki- munda, zengin bir zat plândan gizlice | r edilmiş ve üzerinde inşaat yapılmasına, müsade edilecek arsala- rı satın almak üzere Emlâk bankasi- na müracaat etmiştir. Banka bu zata $u cevabı vermiştir; «Biz bu arsaları birkaç defa mü- zayedeye çıkardık. İptidaları satım alanlar, üzerinde inşaata izin beril. mediğinden, arsaları iade ettiler Sonraları talip çıkmamağa başladı. nerek vazgeçtik.» 'B. Hayri buna şu suretle mukabele etmiştir: «Biz bu arsaları, iade etmemek | üzere almağa talibiz. Siz salılığa | çıkarın.» Banka keyfiyeti merkeze bildirmiş, oradan da arsaların, üzerinde inşaa- ta izin verilmese bile, iade edilemiye- ceğine dair senet alınmak suretile müzayedeye konması bildirilmiştir. Bunun üzerine arsalar tekrar satılı- ğa çıkarılmıştır. Fakat burada inşaata izin verilece- ğinden kimse haberdar olmadığı için müzayedeye giren olmamış neticede, birkaçı müstesna olmak üzere, inşaat sahasına dahil bütün arsalar B. Hay- ri tarafından ucuz bedelle satın alın- mıştır. Şurası da dikkate şayandır ki ban- ka bostanlar sahasındaki bütün ar- saları müzayedeye çıkardığı halde B. Hayri ancak üzerinde inşaata izin verileceklere talip olmus, yesil saha halinde kalacak ârsalardan bir Karış yer bile satın almamıştır. Bu da plân- dan tamamen haberdar olduğunu t€- yid etmektedir. Emlâk bankası, bir kısım arsaları nı olsun satlığından memnun görü- nürken hakikatte bu işte büyük para kaybetmiştir. Çünkü plân kendisine tebliğ ve ilân edilmiş olsaydı pek çok talip çıkacağından arsaları birkaç misli fazlasına satmak kabil olacak- ht. Şimdi şu sual akla geliyor: B. Hay- ri, gizli tutulması Jâzımgelen, bu plândan ne suretle haberdar olmuş- tur? Belediye imar müdürlüğünden isti- fa eden B. Ziyanın, arazi alım satı- mile meşgul olmak üzere B. Hayri ta- rafından kurulan şirketin müdürlü- günü deruhte ettiği geçende yazıl- mıştı. Bu tetkik edilecek bir nokta- dır. Belediyede müfettişler eski ve karışık işlerle meşgul oldukları bir sırada bunu da €saslı bir surette tetkik etmelidirler. Buradaki arsalara alt dikkate şa- yan daha bâzı noktalar vardır. İle- ride bunlardan da bahsedeceğiz. Sah'fe 1i Silâhları azaltmak mümkün olacak mı? (Baş tarni: 1 inci sahifede) lâhları azaltmadan evvel, zaten silâh- sz olan Almanyayı müşterek emniyet de birlikte yürümesi lâ zim geldiğine karar verildikten sonra, âskeri mütehassıslar, aylarca hangi silâhlarn srf müdafaa âleti oldu- ğunu ve hangilerinin sadece taarru- za yaradığını münakaşaya koyuldu- Jar. En basit aklı selim bir yumrukla bir bastonun bile bazen müdafaayâ, bazen taarruza hizmet edebileceği ha- kikatini ortaya koyuncaya kadar Al- manya konferanstan, sonra da Millet. ler Cemiyetinden çekildi gitti, O zaman Almanyanın istediği, silâh bahsinde diğer devletlerle «hukuki müsavat» idi. Fransa bunu bir türlü kabul etmedi. Bir iki sene sonra Al manyanın dilediği gibi silâhlanması- na bir şey diyemiyen Fransa, vaktile «hukuki müsavat» prensibini kabul elseydi -silâhlar ortadan kalkmış ol- masaydı bile- herhalde- bugünkü si- Jâh yarışı olmaz, Avrupa politikasının şekli değişirdi. İngiliz » Fransız siyase- tinin son yıllarda Avrupadaki bezi- meti, Almanyanın bugün âleme mey- dan okuyarak, zorla yerine getirdiği dileklerin küçük bir kısmını olsun, vaktile kendiliklerinden kabul etme- miş olmalarından İleri gelmiştir. Silâhların tehdidinden tekrar sık sık bahsediliyor. Böyle bir imkân var mıdır? Silâhlanma, Almanya için yalnız askeri değil, aynı zamanda iktisadi bir zarurettir. Almanya geceli gündüzlü silâh yaparak fabrikaların işletiyor, işçilerini çalıştırıyor, ve bu silâh ve mühimmatı satarak kendine -altın para ile satın alamayacağı iplidal maddeleri, bilhassa yiyecek alıyor. Avrupada harp korkusunun devamı Almanyanın lehinedir. Hastalık ha- Tini alan bu korku ortadan kalkar, silâhlar azaltılırsa binlerce fabrika kapanacak, yüz binlerce mele iş- siz kalacak, ham madde ve yiyecek sa- tın almak için dışarı bir şey satamı- yacaktır, Almanya, silâhları azaltma- ya razı olmak için evvelâ kendisine ham madde ve yiyecek temin edilme- | sini, yani müstemleke meselesinin İs- tediği şekilde hallolunmasını, sonra da iktısaden ve paraca yardım edil. mesini İstiyecektir. İngiltere de işe esasen buradan başlamıştır. Berline iktısadi heyetler göndererek bu mese- Jeleri konuşuyor. Bir devletin silâhtan vazgeçmesi İçin ya taarruza uğramaktan kork- maması, yahut silâh kKuvvetile elde etmek istediği gayeleri olmaması lâ- zımdır. Böyle bir vaziyetten çok uzak- tayız. Avrupada, günün birinde ta- arruza uğramaktan korkan devletler var, zira maksadlarını silâh kuvveti. le yerine getirmek istiyen hâlâ tat- min olunmamış devletler eksik de- E Bu hâl karşısında silâhların tahdi- inden bahsetmek hayaldir. Bu, ancak, umumi bir tasfiye ile beraber olabile- >ektir. Necmeddin Sadak Tramvay çarptı Beyoğlunda Hava sokağında otuz ran Lâtif isminde biri, dün İstiklâl caddesinden geçmekle iken vatman Mehmedin idaresindeki tramvay ara- basının sâdmesine uğramış, teğavi edilmek üzere hastaneye yatırılmiş- tir. Karpat Ukraynasına mütemadiyen Çek kıtaatı ve tank sevkolunuyor (Baş tarafı 1 inci sahifede) | trop da hazır olduğu halde Hitler ta Budapeşte 13 (A.A.) — Slovakyadan gelen haberlere göre, mütemadiyen Karpat Ukraynasına Çek kıtaalı sev- kolunmaktadır. Bratislavada halkın sokağa çıkması yasak edildi Bratislava 13 — Kabine dün akşam toplanmış ve vaziyeti tedkik ederek icab eden kararları vermiştir, Şehir sükünet içindedir. Fakat sokaklar bomboştur. Halkın, mühim bir sebeb olmadıkça evlerinden çıkması yasak edildiğinden herkes evinde ( otur- maktadır, Tramvaylar ve otobüsler boş olarak sefer ediyor. Alman parmağı Paris 13 (A.A.) — Fransız matbua- tı Çek - Slovakya gerginliğinde Al manyanın parmağını görmektedir. Jour gazetesi, Slovakyanın esas iti- barile Macaristana ütihakı lâzım gek diği mütaleasını ileri sürüyor, Brno'da Çekler «Yaşasın Benes» diye bağırmışlar Berlin 13 (A.A.) — Gazeteler Çek- lerin kabacasına Almanlara taarruz etmek suretile Slovakyada büyük bir tethiş hareketi yapmakta olduklarını yazıyorlar, Völkiseher Beobahter di- yor ki: «Brno'daki Çek polisinin Almanları uğrayan Almanları tevkif etmesi şa- yanı dikkattir, Bu hal pek az zaman evvel vukua gelmiş olan ve tekerrürü Çeklerin hiç bir şey öğrenmemiş ol- duğunu gösteren hadiseleri hatırlat- maktadır.» Gazeteler dün «Kahramanlar gü- nüş nü tesi etmiş olan Çekoslovak- ya Almanlarının hasmane nidaları hücuma maruz kaldıklarını, bu nida- ların Hitler ve Almanya aleyhine tev- cih edilmiş olduğunu, Gamalı Haçla bayraklara karşı bilhassa Brno'da ateş edilmiş olduğunu da yazmakta- dırlar, Alman istihbarat bürosunun Brno'- dan aldığı bir telgrafa nazaran dün Çekler nümayiş yaparak «Yaşasın Kızıl cephe, yaşasın Stalin, yaşasın Benes» diye bağırmışlar ve sokakları dol . Tuna geçidi kapandı 'Engerau 13 (A.A) — Çek Kkıtaatı bura civarındaki Tuna geçidini kapar mışlardır. Bu tedbire rağmen ve Slo- vakyadan kaçıp buraya gelen mülte- ciler Bratislavaya ve Blumaneuye mü- temadiyen Çek takviye kıtaatı ve tankları geldiğini bildiriyorlar. Amerikadaki Slovakların kararı vak lideri Dr, Heltke, Bratislava ve Prağa birer telgraf göndererek Ame- rikada yaşıyan Slovakların müttefi- kan Çekoslovak federasyonu tarafta- rı olduklarını ve iki milletin yekdi- ğerinden ayrılmasını istihdaf eden her türlü harekete muhalefet etmeğe karar verdiklerini bildirmiştir. rafından kabul edildiği bildirilmekte- dir. Çeklerin Alman gençlerine tecavüzü Olmutz 13 (A-A.) —D.N.B: Dün akşam, Mâsafyk meydanında Çekler bir genç Alman grupuna tecavüz ede- Tek dövmüğlerdir. Çek polisi işe kariş- muş ve tıpkı Benes rejiminde olduğu gibi taarruza “ uğrıyanları tevkif et- miştir. Prostnitzde komünistler Almanya ve onun rüesası aleyhinde ağır itti. hamları havi beyannameler dağıtmış. lar ve halkı Almanlar aleyhine tahrik etmişlerdir. Bratislavadâ meçhul kimseler Al manların “yaptıkları büyük tezahür esnasında bir bomba atmışlardır. Bu nümayişe iştirak eden Almanlardan bir kısmı Cümhuriyet meydanından geçerken de yine bir bomba patlamış. tır. Tirnau istasyonu civarındaki fab- rikada da bir bomba patlamış ve mü- him hasar yapmıştır. Çek nazırları arasında ihtilâf Prag 13 (A.A.) — D.N. B. Nazırlar Meclisi daimi içtima halindedir: Haber “alındığına göre, Nazırlar vakya ve Ukraynadaki hareketlerini şiddetle protesto etmiş, ötedenberi Almanya ile kayıtsız ve şartsız olarak