emi mikerimdhe iii Mh e, da ŞEHİR HABERLERİ Mükâfat kazanan bir şiir Fransız akademisi Lowis - A, Ro- bert isminde bir şaire, eserinden do- layı mükâfat vermiş, Edibin sanatına nümune olarak «Gözler» isimli man- Zumesi neşrediliyor. «Şiir tercüme edilemez!» diye bir söz vardır; ve ne yazık ki doğrudur. Kafiyelerin ve kelimelerin bünyevi İmtizaçlarından doğmuş güzellikler Ana dilden yabancıya geçerken söner, kaybolur... Bumu bilmekle beraber, nesren satır satır birkaç kupleyi türkçeleştirdim. Kıymetinden pek çok kaybettirdiğimi de önceden itiraf ederim. Gözler vardır ki pastel yumuşaklığında Mat bir mavilikte, Cezair menekşesi rengindedirler. Sakin bir mihrabı andırırlar, İşlerinde zâhid bir rah eğilir. Semadan baharın tazeliğini Saf bir DMeryemin sükünmu içmişlerdir. Zamanın müebbed ve derin mesafesinde Affeden bir bakışın sırrına erişmişlerdir. Hâileler dolu ufukları bilmiyora benzerler; Kalblerimiz üzerine inen şeffaf kuşlar gibi, Göklerden zafer şarkılarile Ve daussılalı safirlerin bâkir selukluğile dönerler. Denir suları gibi heyecan dolu gözler de vardır. İri dalgaların bhıçkırığı ile munzzeb kurşuni gözler. Acı bülyalı fikirlerin tâ içerisine Soğuk namlulu bıçaklar gibi saplanırlar. Lâkin bazan de zafer şimşeğile parlar, Yıkılmış saraylardan geceleyin belirirler. Gazapları sıçrıyan dalgalar gibi, Fırtınadan başı dönen gümüşi yılanlar gibi dinelir. Böylece devam ediyor. Demode $a- yılan sıfatları, teşbihleri bol bol kul- lanmaktan, omevzun yazmaktan, «pastel - autel» tarzındaki kafiyeleri intizamla sıralamaktan «Aman! İb- tizale düşeceğim!» diye korkmuyor. Buhar kadar müphem hisleri teren- üm etmekle beraber, şiirinin tercü- mesinden bile elâlem gene bir şey- ler anlıyabiliyor. #s# Demek, «Ne yapalım? Avrupada da manasız şiirler yanılıyor ve beğenili- yor. Biz de ille sürüden ayrılmamak meeburiyetindeyiz. Yoksa gülünç oluruz!» nazariyesi hiç te doğru de- gil. Fransada, 1939 modeli manzumeler arasında birinciliği kazananlar, gene İ bizim anlıyabildiğimiz tarzda mısra- larını işliyorlar. Fransızca gibi her kelimesinin kafiyeleri üzerinde bin bir üstadın emek sarfettiği bir Usanda, gençler hâlâ «Gözler» diye detalarla yazılmış ezeli mevzular hakkında bi- le yeni ve güzel mefhumlar bulabili- “yor, sez Bu satırları yazarken dimağım, gü- nün mevzuu olan sözlerle dolu: «Ze kâ ve istidad... Onlar fıtridirler; âlâ... Elde etmek üzere çabalıyacağımiz şeyler başkadır: Muntazam, metodik, yorulmak bilmiyen çalışma!» Edebiyatçıdan ve bi meyanda şa- irden de ayn Meselâ baştan sanla, muntazam teknikle, türkçenin henüz nazım dilinde işlenmemiş cümle şekillerile hattâ bir kere bile mısraa geçmemiş kelimelerile - bunların ka. fiyelerinden istifade ederek - yazılmış manzum piyesler... Bunlardan bir taneye değil, bin ta- neye Fhtiyacımız var. İşte şairin de | B. Ali Çetinkaya bir ki güne | meşgul olacaktır, Seçim hazırlığı Şehir içinde 7311 müntehibi sani seçilecek Mebus intihabına esas teşkil eden nufus defterlerine göre, İstanbul be- lediye hududu dahilinde intihab edi- lecek müntehibisanilerin miktarı 1311 olarak tesbit edilmiştir. Mülhakatın çıkaracağı müntehibisanilerin sayısı henüz malüm değildir. Bunlar da tes- bit edildikten sonra bütün İstanbul vilâyetinin müntehibisani sayısı belli olacaktır. Evvelce müracaat edenlerden baş- başı mütekaldi B. Osman Nuri Kuban İstanbul intihabı mebusan teftiş he- yeti relsliğine müracaatla İstanbul için müstakil koymuştur. 'Teftiş heyeti dünkü toplantısında müntehibievvellerin oreylerini ata- cakları sandıkların yerlerini tesbit et- mekle meşgul olmuştur. Nafıa Vekili kadar geliyor Nafia Vekili B. Ali Çetinkaya bir iki güne kadar Ankaradan şehrimize ge- lecektir. Vekil şehrimizde bir müddet kalarak satın alınan tramvay ve tü- nel müesseselerinde meşgul olacaktır. Nafia Vekili şehrimize gelmesinden istifade ile Vekâlete bağlı İstanbulda ki diğer müesses&lerdede tedkikler yapacak, ezcümle Sirkeci meydanının Açılması için yapılmakta olan inşaat işlerini gözden geçirecektir. B. Al Çetinkaya mühendis mektebinde de Cuma günü 300 seyyah geliyor Cuma günü Satumia vapurile şeh- rimize üç yüz seyyah gelecektir. Sey- yahlar on gün müzeleri gezecekler, | cumsrtesi günü bir Şirketi Hayriye vapurile Boğazda gezinti yaptıktan sonra ayni günün akşamı limanımı- zı terkedeceklerdir. o... ki şairlik en fazla metoda uymaz bir şubedir diye meşhurdur.) Şayet sa- natkârın harikulâde istidadı varsa bunu mesaisi içinde göstersin; piye- sinin parlak parçaları olsun. Yok, katiyen derbederlikten kurtulamıya- cak müstesna bir dehâ ise, onun da önünde hürmetle şapkamızı çıkarırız. Fakat şu da tasdik edilmeli: Sanat- kârlarm ancak mahdud bir kısmı bu kabil marazi şahsiyetlerdir. Münek- kidlerin, estedlerin vazifesi, gençlere bu istisnalar gibi olmağı değil, olma- mağı telkin etmeği âmirdir. Manzum piyesi misal diye göster dim. Tabii şairden istenilen sade pi- yes değildir, Devrimize göre, Rübabı Şikesteler bekliyoruz. Yani öyle kül liyat ki, her kuplesinde bir emek, bir cehd, bir derin lisan bilgisi, bir sa- natkârlık, hattâ ilim görülsün. Şairden bile «intizamı, metodu, yo- rulmak bilmiyen mesaiyi» bekledik- erener enasasesssasesaanansasANsana «muntazam, metodik, yorulmak bil- miyen» çalışması için saha... (Halbu- ka dün de Kâğıdhane köyünde yüz- | olarak namzedliğini | Karilerimizin mektupları Bebek - Istinye yolu, yola engel olan nedir? Karia Vekâleti İstanbula büyük bir iyilik etti. Yarım milyon lira vererek Bebekten İstinyeye kadar olan Bo- Bazın en güzel kısmını geniş bir âs- falt yolla şenlendirmek fırsatını ka- zandırdı. Yol bir yıl evvel bir müie- ahhide dört yüz elli bin Uraya ihale edilmiş ve mültcahhld derhal Rume- Mhisam mezarlığından işe başlamıştı. Fakat bu yolu açmak için beledi- yeye düşen bir vazife vardı. Yola te- #adüf eden ve bir tahta yığınından ibaret olan eski yalıları istimlâk et- mek. Belediye bu işe yedi ay evvel başladı. Bir kızım arsalar ve bir kaç Yalı istimlâk edildi. Fakat müteahhi- diy işe devam etmesi için yol istika- metine düşen bütün köhne yalıların istimlâk edilmesi Hzımdı. Belediye ile yalı sahiplerinin bir Virlü uyuşamamaları, işin mahke- meye düşmesi meseleyi uzattıkça uzaltı. Dünyanın en güzel bir nokta- sını -imar etmek İçin başlanan bu bayırlı işin bir an evvel metlcelenmesi ancak belediyenin elini çabuk tutup istimlâk musmelelerini — bitirmesile kabildir. Kış bitmeden bu iş biterse yolda bütin yaz rahat rahat yapıla- cak ve İstanbul halkı en tabil me- siresine kavuşmuş olacaktır. — Ç, Denizbankta 40 memur açıkta kaldı Bunlar İktisad Vekâletine bağlı müesseselere yerleştirilecek İ Denizbank umum müdürlüğünden: Denizbank kadrosunda yapılan tasar- ruf münasebetile muhtelif tarihlerde gazetelerde yapılan neşriyat aşağıda- ki şekilde tavzih olunur: «Denizbankın ihtiyaçtan fazla gö- rünen maaş ve masraflarının hakiki ihtiyaç derecesine intibak ettirilmesi için İktisad Vekâletince bütçe karar- namesile verilen direktif üzerine ban- kaca alınmış olan tasarruf tedbirleri neticesinde onu eskidenberi Deniz- bank müesseselerinde çalışanlardan olmak üzere kırk memur açıkta kal- mıştır, N : Bunların kıdemleri sırasınca İkti- sad Vekâletine bağlı teşekküllere yer- leştilmeleri Vekâletçe takarrür etmiş bulunmaktadır.» © Tazminat verilecek mi? Denizbanktan açıkta kalan me- murlara tazminat verilip. verilmiye- ceği henüz katiyetle bilinmernektedir. Devlet sermayesile idare edilen mües- seselerin takaüd sandıkları hâkkın- daki 3137 sayılı kanunda üç seneden az hizmeti olup ta kadro harici kalan memurlara ikramiye verilmiyeceği tasrih edilmekte ise de, 3410 numa- ralı kanun, meclisi idare kararile taz- minat veya ikramiye verilebileceğine işaret etmektedir. Bu vaziyete göre, Denizbanktan açıkta kalan memurlara tazminat verilebilmesi için Denizbank idare meclisinden karar çıkması icab et- mektedir. Halbuki Denizbankın idare meclisi henüz mevcut değildir. Şu hale nazaran memurların ikramiyeleri me- ten sonra, diğer şubelerdekilerden haydi haydi! (Yâ - Nü) Bay Amca selesi, Denizbank idare meclisinin te. şekkülünden sonra halleğilecektir. 7 Parlayıcı maddeler ” hal işe başlanacaktır. Etrüsk isteni- Yangın tehlikesi- ne karşı yeni bir tedbir Belediye, yangın tehlikesine karşı benzin depoları için bir talimatname tanzim etmişti, Talimatnameye göre benzin depoları yer altında olacaktır. Bu depoların höcrelerine konulacak benzin ve perlolun miktarı da tahdid edilmiştir. Son Bahçekapı yangını gecesi itfa- iye, Küçük Ticaret hanından altı va- ril ispirto ile iki varil sanayle mah- sus yağ çıkarmıştır, Belediye, bu gi bi ticaret yerlerinde muhafaza edile- cek bütün tutuşturucu maddelerin bi- rer listesinin, yerleri gösteritmek su- retile, sahipleri tarafından itfaiyeye bildirilmesini muvafık görmüştür. Bu listeyi elinde bulunduracak itfaiye, yangın esnasında kolayca parlayıcı maddeleri boşaltacak ve ateşin büyü- mesine imkân bırakmıyacaktır. Etrüsk vapuru Esaslı tamirden sonra sefere çıkacak Etrüsk vapurunda tedkikat yapan Alman mütehassıslar bir iki güne kadar bir netice elde edecek ve key» fiyeti Denizbankta toplanan Türk - Alman teknisyenlerinden mürekkep umumi heyete bildirecektir. Etrüsk vapurunun şimdilik sefere çıkarılmıyacağı anlaşılmaktadır, Umu- mi heyet vapurda yapılacak tadilât ve tamiratı tesbit ettikten sonra der- len şekilde tadil olunduktan sonra tekrar sefere çıkacaktır. Bu seferden önce vapur esaslı şekilde tecrübe edi- lecektir, Alman heyeti dün öğleden sonra tekrar Denizbanka gelmiş ve Türk mühendislerinden mürekkep bir he- yetle temas ve müzakerelere devam etmiştir. Kadıköy tapu sicil muhafızı taltif edildi Kadıköy Tapu sicil muhafızı B. Ya- kup Devrim, halka gösterdiği kolay- lık yüzünden Tapu müdürlüğünce takdir edileiştir. Hususi mektepler inzibat isyonu Hususi mektepler İnzibat komiş. yonu dün Maarif müdürü B, Tevfik Kut'un reisliği altında toplanmış, her muallime gönderilen rey puslalarının tasnifi neticesinde komisyon azalığı- na Beyoğlu Maarif müdürü B. Ete min ve yedek âzalığa da 20 nel mek. arespan | İnsanların ömrü uzarsa doyurusanız 250 yıl yaşamak kabil. a ebedi hayata dair şimdiye kadar bir çok rivayet ler dönüp dolaştı. Lâkin bunların kat bu sefer Hindistandaki otu yiyip te 250 sene yaşayacağını söyliyen Avrupanın en tanınmış Aâlmilerinden biridir. Buun için dünya gazeteleri bu meseleden ehemmiyetle bahsedi- yorlar. yaşamak imkânını elde edelim. Ha- yal değil mi bu? Ondan sonra bir ot, bir ot daha, bir ot daha derken is. ter misiniz insanların âsırlardanberi meşgul oldukları ezeli sırrı elde ede lim: Ebedi hayat. Ondan sonra yer- yüzünün manzarası tabif olacaktır. Meselâ bir kahvede oturan — Bana bir nargile... Şu küçüğe de bir lokum... Lokumu yiyen miniminiye so- ruyorsunuz; — Evlâdım kaç yaşındasın sen? Lokumu yutmağa çalışırken size cevab veriyor; — Ya ben balon isterim!.. diye iki gözü iki çeşme annesinin koluna ya- tep muallimlerinden B. Ali Rizanın intihap edildikleri anlaşılmıştır. Banka Komerçiyale'nin bilânçosu Milâno'daki Banka Komerçiyale İtalyana Müdüriyeti Merkeziyesi 1938 senesi bilânçosunu tedkik etmiş ve yüzde dört nisbetinde dividand tev- ziini 27 Mart 939 tarihinde toplana- Yangın yerinde 1. cak olan heyeti umumiyeye teklif eylemeği 3 Mart 939 tarihinde karar altına almıştır. DA / — Şu yangın epey zarar verdi am- ma İstanbula gene bir ders oldu bay Amca!... Vakia bu ders yeni değil- .. Her yangında «su, ul» diye fer- yad eden itfalye borusunun akisleri... devam eder... Ve mesele bir mikdar parladıktan sonra yangın yeri gibi külleni», gideri. > . Yangından sonra da bir ha 8 tutuşur, bu derd de yeniden mlevle. hir ye İstanbul bir ders daha alırl... Si