26 Aralık 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

26 Aralık 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM BİR HİKÂYE Yaz, kış İstanbulun en uzak sây- Üyelerinden birinde otururdu. Gayet münzevi yaşardı. Evlenmeği düşün- mez, koşmazdı. Doktordu. Fakat ne mua- yenehanesi, ne de hastaları vardı. Boğazın tâ ucundaki tenha bir köy- de, bir sırtın üzerindeki köşkünde İlmi iedkiklerle uğraşırdı. Seneler- denberi bazı müthiş yılanların 76- hirlerinin kanser üzerindeki tesirle-” riyle meşguldü. Sıcak yerde besledi- ği yılanları vardı. Rüstem Raslmin bir tek zevki var- dı. Akşama kadar kütübhanesinde, küçük lâboratuvarında çalıştıktan sonra geceleyin şöyle bir köşkünden çıkmak, elleri cebinde köyün tenha Sokaklarında dolaşmak, sahile kadar İnmekti, tileri çok severdi. Deniz topladığı b çakıl taşını dalga- lar üzerinde sektirirdi. Sonra evine döner ihtiyar dadısı- mın hazırladığı yemeğini yer, gene biraz kitab okur ve yatardı. Günleri, aynı boyda kesilmiş, aynı kâğıddan yapılmış bir takvimin yaprakları gibi birbirine benzerdi. Yalnız deği- gen günlerin tarihleri idi Rüstem Rasim de bu değişen ta- rihlerle alâkadar bile olmazdi O akşam geç vakte kadar mıştı. Hava almak için sokaf ğı zaman vakit iyiden iyt: ilerle- mişti. İskele yolu tarafından köye doğru ilerliyen bir kaç kişi farketti, Demek İstanbuldan kalkan son va- pur da gelmişti. Bu tenha ve sapa köye son vapur Oldukça erken gelirdi. Rüstem Ra- &im iskele yoluna doğru İlerlerken karşısma mütereddid, genç bir kadın dikildi. İskelenin önünde yanan lâm- banın ışığında Rüstem Rasim onun yüzünü görebiliyordu. Genç kadın çekingen bir tavırla: — Affedersiniz dedi, Çitteçamlar denilen yere nereden gidilir? Genç kadının sorduğu yer iskele- den epeyce uzaktı. Tepede idi, Gece- nin bu sastinde, karanlıkta oraya gitmek epey zordu. Rüstem Rasim; — Gideceğiniz yer buradan çok uzak... dedi, tepede... Şöyle yürüye- ceksiniz, karşınıza keçi yolu gibi bir şey çıkacak... O yoldan İerliyccek, tepeye çıkacaksınız... Keşki daha €rken gelen bir vapurla gelmiş olsay- dınız. Bu vakit oraya çıkmak sizin İçin epey müşkül olacaktır. Genç kadın sıkılmış gibi: — Evet... dedi, gideceğim yeri ha- tarlıyorum. Sekiz sene evvel bir kere daha gelmiştim. Fakat yolu tama- mile unuttum. Çok karanlıktır de « gil mi? — Tabit, Allahın dağı... Oraya k&- dar elektrik çıkmaz ki... — Ne yapsam acaba... Rüstem Rasim kadınlarla konu- Şurken pek beceriksiz olurdu. Fakat bu genç kadına âdeta acımıştı. Ona karşı şefkat duyuyordu. Hemen: — İsterseniz sizi oraya kadar çı- karayım!.. dedi. Genç kadın cevab verdi: — Ah pek teşekkür ederim. Fa- kat size dehşetli zahmetli olacak... — Ne zahmeti efendim? Ben de zâten biraz hava almak için evden çıkmıştım. Beraber yürümeğe başladılar. Bi- Tez evvel Rüstem Rasimin bahsetti. ği keçi yolunun önüne gelmiştiler. Dar yoldan ilerlemeğe başladılar, Te. pe ölduükça dikti. Daha hava kararır- ken ortalığa basmağa başlıyan sis gittikçe koyulaşıyordu. Uzun müd. det konuşmadılar. Rüstem Rasim söyliyecek bir söz bulamıyordu. Genç kadın bir şey söylemek için: — Köyünüz dalma böyle sisli mi dir? dedi, Rüstem Rasim cevab verdi: — Arasıra, bu mevsimlerde sis ba- sar... Bundan sonra genç adam kendi. 8inin de şaştığı bir cesaretle sordu: — Affedersiniz, bu gideceğiniz Yerde kimin evini arıyorsunuz? — Dadımın evini... Belki bilirsi- niz ismi Ayşedir. Kocasının adı da Hilmi... Orada meyva bahçeleri var... çalış- çıktı- kadın maceraları peşinde de | Uzun müddet askerde çavuşluk et- miş te... Kocasına herkes Rasim Rüstem: — Bildim, bildim... dedi, Çavuş çok iyi bir adamdır. Geçenlerde has- talanmıştı da beni çağırmışlardı, Genç kadın sordu: — Siz doktor musunuz? — Güya... Lâkin hastam, muaye- nehanem yoktur. Kendi kendime ça- lişiyorum. Fakat Çavuş hastalanın- ca akıllarına gelmiş, beni çağırmış- lardı. Genç kadınla böyle konuşa konu- şa İlerlerlerken âdeta samimi olmuş- lardı. Şimdi Rüstem Rasim onu tatlı tatlı dinliyordu. Genç kadının su şi- rıltısını andıran tatlı bir sesi vardı. Anlatıyordu. İsmi Lemanmış. Bura- da oturan dadısını sekiz senedenbe- ri görmemiş. Üç senedir İzmirde imiş. İzmirden İstanbula geleli bir hafta olmuş. Bügün birdenbire aklı- na dadısı gelmiş. Hemen gi MİŞ, son vapurin köye gelmiş. Dadısına bir sürpriz yapacakmış. Rüstem Rasim bunları dinlerken birdenbrie dehşetli bir şey hatırlamış gibi: — Fakat dedi, Çavuşla dâdınız iki gün evvel köye gittiler... Bakınız şimdi hatırladım. Köyde Çavuşun babası vefat etmiş, tarlalar kendisine kalmış. Bunun için iki gün evvel kalkıp, gittiler. Leman olduğu yerde kalakaldı: — Emin misiniz? — Tabii... Köye giderken sizinle vedaa gelmediler mi? — Hayır... Beni İzmirde biliyor. lardı... — İşte zaten oraya da geldik. Bu evde ölururlardı. Onuda böşalttı- lar, Gittiler. Maamafih kapıyı çala. ım. Kapıyı boşyere dakikalarca çak dılar. Dönerken Leman dehşetli bir şaşkınlık İçinde idi; — Şimdi ne yapacağım? dedi. Son vapura yetişebilirim değil mi? — Maalesef son vapur çoktan gitti, — Aman demeyiniz... — Evet... Son vapurun gittiğine eminim... Leman gittikçe artan sordu: — Burada otel vardır değil mi? — Ne yazık ki o da yok... — O halde ne yapacağım ben? Rüstem Râsim bir an düşündü. Sonra karşısındakine büyük bir em- niyet veren bir sesle: — Sizin için yapılacak iki şey var. «Çavuş» der.a bir telâşla BIR GECE MANZARASI dır: Ya sandalla karşıya geçmek... Oradan bir otomobil filân bulunur. Fakat sis te son derece koyulaştı Emrederseniz bizim köşke buyuru- nuz. Benim de dadım var. Bize mi- #afir olursunuz. Leman: — Sizi rahatsız etmiyeyim... dedi, Sandalla karşıya geçerim, zannedi- yorum. Rüstem Rasim genç kadının köş- künde kalması için fazla israra ce- saret edemedi. Beraber sahile indi- ler. Sisten gözgözü görmüyordu. Bu saatte, bu siste, karşıya geçecek İc- dakâr sandalcıyı bulmakta pek müş- külât çektiler. Nihayet ihtiyar bir kayıkçı: — Ben giderim!.. dedi. Leman, Rüstem Rasime teşekkür ederek ondan ayrılmak istedi. Lâkin Rüstem Rasim: — Hayır... dedi, sizi bu saat ve bu havada yalnız bırakamam. Kar- şıya kadar sizi geçireyim. Nasil olsa sandal dönecek ben de dönerim. Leman: — Rica ederim, deği, size pek zah- met olacak... Hem sonra nasıl dö- nersiniz. — Siz beni düşünmeyiniz. Rüstem Rasim böyle söyliyerek sandala bindi. Lâkin ileriyi görme- nin, deniz üzerinde ilerlemenin im- kânı yoktu. Belki bir saat deniz üze- rinde nafile yere bocaladıktan son- ra sandalcı: — Nafile... dedi, karşıya geçemi- yeceğim. Gene köye döneceğiz... Hakikaten ihtiyar osandalcının hakkı vardı. Rüstem Rasim bu sisli havada öksürmeğe başlıyan Lemana: Çare yok... dedi, bizim misafi- rimiz olacaksınız, Leman şimdi, saatlerdenberi ken- disine yardıma çalışan bu genç ada- ma karşı içinde derin bir emniyet duyuyordu: — Peki... dedi, Köye döndüler. Sıcak bir odada karşılıklı yemek yediler. Gece yar sına kadar tatlı tatlı konuştular, Sâ- bahleyin denize bakan geniş pcnce- relerin önünde beraber kahvaltı ete tiler. Rüstem Rasimin evine âdeta şimdiye kadar bilmediği bir neşe gelmişti. İhtiyar dadı bile Lemanı pek beğenmişti. Sisli gecenin yol arayıcıları üç gün sonra İstanbula nişan yüzükle- rini ısmarlamak için indiler... Hikmet Feridun Es GRiPiN varkeri bu ıztıraba katlanılır mı? Baş, diş ağrıları, nezle, kırgınlık ve üşütmekten mütevellit bütün ıztırapların başlamasile beraber aklınıza gelen ilk isim olmalıdır. Mideyi bozmadan, kalb, ve böbreklere dokunmadan En seri, en tesirli, en kat'i netice İcabında günde 3 kaşe ahnabilir, İsmine dikkat ve Gripin yerine başka bir marka verilirse giddetle reddedinir. ADYOLİ ile SABAH, ÖĞLE ve AKŞAM her yemekten sonra muntazaman dişlerinizi fırçalayınız İnhisarlar U. Müdürlüğünden 1 — Şartnamesi mucibince satın alınacak beher kilosu (14) kuruş mu- hammen bedelli (3000) kilo arap sabunu için 20/X11/938 tarihinde elde edi- len fiat lâyik hadde görülmediğinden açık eksiltmesi (10) gün temdit edil. miştir. 2 — Eksiltme 30/X11/938 tarihine rastlayan curja gün üsaat 1430 da Kabataşta Levazım ve mübayaat şubesindeki alım kölhisyonunda yapılaca- ğından isteklilerin ihale için tayi nedilen gün ve saatte © 7,5 güvenme parâ- Jarile birlikte yukarda adı geçen komisyona gelmeleri ilân olunur. (9400) I — Şartnamesi mücibince mağ eke ve 7/X1/938 tarihinde ihale edileceği ilân edilen 50 kiloluk 150.000 adet ve 100 kiloluk 180.000 adet tuz çu- valının muhammen bedelleri değiştirildiğinden yeniden ayrı ayrı kapalı zarf usulle eksiltmeye konmuştur. 1I — Muhammen bedelleri 50 kilolukların beheri”25 kuruş hesabile 37500 Jira ve muvakkat teminatı 2812.50 lira; 100 k'lolukların beheri 43 kuruş hes& bile 77400 lira ve muvakkat teminatı 5120 liradır. İzmirde teslim edildiği tak» dirde beherine 50 kiloluklar için 25 santim ve 100 kiloluklar için de 50 santim zam edilir. MI — Eksiltme 2/1/9359 tarihine rasllayan pazartesi günü 50 Jik çuvallar saat 15 de 100 lük çuvallar saat 15,30 da Kabaraşta levazım ve mübayaat şu besindeki alım komisyonunda yapılacaktır. IV — Şartnameler 50 likler 1.37 lira ve 100 lükler 3.87 lira bedel mukabi. linde İnhiserlar umum müdürlüğü Levazım ve mübayaât şubesile Ankara ve İzmir baş müdürlüklerinden alınabilir. V — Mühürlü teklif mektubunun kanuni vesaik ile “© 7,5 güvenme parâ- sı makbuzu veya Banka leminat mektubunu ihtiva edecek olan kapalı zarf- ların ihale günü eksiltme saatlerinden yarımşar saat evveline kadar yukarda adı geçen alım Xomisyonu buşkanlığına mâkbüz mukabilinde verilmesi lâzım. dır. (9170) * I — İdaremizin Afyonkarahisarında şartname ve projesi mucibince yap» tıracağı barut deposile bekçi evi insaatı heyeti umumiyesi birden açık eksilt- meye konmuştur. TI — Keşif bedeli barut deposunun (4312.07-.lira, bekçi evinin (2851.77) lira ki ceman (7163) lira (84) kuruş ve muvakkat teminatı (537.29) Ilradır. II — Eksiltme 28/X11/v38 tarihine rastlayan çarşamba günü saat 4 de Kabataşta Levazım ve mübayaat şubesindeki alım Komisyonunda yapıla” caktır. IV — Şartnnme ve projeler (36) kuruş bedel mukabilinde İnhisarlar umum müdürlüğü Levazım ve mübayaat şubesile Afyonkarahisar müdürtü. günden alınabilir. V — Eksiltmeye iştirak etmek istiyenlerin İnhisarlar umum müdürli- ğü inşaat şubesinden veya mahallinin Nafia müdürlüğünden fenni ehliyet vesikası almaları :âzımdır. VI — İsteklilerin kanunen kendilerinden aranılan vesaik ile V inci mad- de de yazılı fenni ehliyet ve “© 7,5 güvenme paralarile birlikte yukarda adı geçen komisyona gelmeleri ilân olunur. (9009) * I — İdaremizin Paşabahçe fabrikası için şartnamesi mucibince salın alı- nacak bir adet devvar ve seyyar bir buçuk tonluk elektrikli iskele vinci kapalı zarf usulile eksilimeye konulmuştur. Hi — Muhamtmen bedeli sif İstanbul 13000 lira ve muvakkat teminatı 975 Yradır. TI — Eksiitme 17/1/939 tarihine raslayan salı günü saat 15 de Kabataşta Levâzım ve mübayaat şubesindeki alım komisyonunda, yapılacaktır. IV — Şartnameler patasiz olarak her gün sözü geçen şubeden alınabilir, V — Eksiltmeye iştirak etmek istiyen firmaların mufassal fenni teklifle. rile beraber katoloklarını kaldırma indirme ve firen tertibatını açık olarak gös- terc resimleri katoloklarını birinci sınıf bir firma olduklarını gösterir evra- kı ihale tarihinden en az yedi gün evveline kadar İnhisarlar umum müdürlü- ğü müskiret fabrikalar şubesine vermeleri ve tekliflerinin kabulünü mutazam- İ mın vesika almaları lâzımdır. Aksi takdirde eksiltmeye iştirak edemezler, VI — Mühürlü teklif mektubunu kanuni vesaik ile beşinci maddede yazı h eksiltmeye iştirak vesikası ve “6 7,5 güvenme parası makbuzu veya banka teminat mektubunu ihtiva edecek olan kapalı zarfların eksiltme günü en geç saat 14 de kadar yukarıda adı geçen alım komisyonu bşkanlığına makbuz mu- kabilinde verilmesi lâzımdır. . (6810) I — İdaremizin Paşabahçe b Da yaptırılacağı ve 28/12/938 tari- hinde ihale edileceği ilân edilen 15202.40 ra muhammen bedelli beton arme döşemelerle sair müteferrik işlerin eksiltmesi görülen lüzum üzerine bir hafta sonraya talik edilmiştir. II — Eksiltme 3/1/939 tarihine rastlayan salı günü saat 15 de Kabataşta levazım ve mübayaat şubesindeki alım komisyonunda yapılacaktır, II — Mühürlü teklif mektubunu kanuni vestik ile inşaat şubemizden alı- nacak ehliyet vesikası ve 9 7,5 güvenme parası makbuzu veya banka teminat mektubunu ihtiva edecek olan kapalı zarfların eksiltme günü en geç saat 14 de kadar yukarıda adı geçen alım komisyonu başkanlığına makbuz mukabili verilmesi lâzımdır. (9409) eksiltme saati Cinsi Miktarı Muhammen bedeli “1,5 teminat beheri tutarı li. Kr. Li, Kr. lira Kr. Dosya dolabı 3 adet 150.— 450. — 33 75 15 Boya levâzımı 22 kalem 400.— 30 — 15,90 I — İdaremizin Yavşan tuzlası için şartnamesi mucibince yaptırılacak Üç adet dosya dolabı ile 'Tekirdağ şarap fabrikası için satın alınacağı ve 20/10/ 938 tarihinde ihale edileceği ilân edilen 22 kalem boya levazımının müfredat, Histesi tavzih edilerek yeniden açık eksiltmeye konmuştur. IU — Muhammen bedellerile muvakkat teminatları hizalarında gösteril. 11 — Eksiltme 6/1/939 tarihine raslayan cuma günü hizlarında yazılı saatlerde Kabataşta levazım ve mübayaat şubesindeki alım komisyonunda yâ. pılacaktır. IV — Şartname ve listeler parasız olarak her gün sözü geçen şubeden alınabilir. V — İsteklilerin eksiltme için tayin edilen gün ve sâallerde “4 7,5 güven- me paralatile birlikte yukarıda adı geçen komisyona gelmeleri ilân olunur, R (9304) —

Bu sayıdan diğer sayfalar: