Bir ispanyol gazetesi diyor ki: “Atatürk, askeri deha ile devlet ada- mı ve filozof dehasını cemetmişti,, Kanserle mücâdele haftası Yapılacak toplantılar ve kan- 23 sonleşrin çarşambâ gününden itibaren kanserle mücadele haftası başlıyacaktır. O gün Radyum ve Rönt- 2 mn m Egede tütün piyasası açıldı, satış başladı Ilk gün içinde dokuz milyon. Barselon 19 (AA)'— mektedir. Bu makalede yeni Türki- yenin uful eden şefinin yapıcı ve sulhçu eseri çok büyük bir hayran- lığı ifade eden tabirlerle sena edil miştir. Ecnebi misafirler Büyük Kah sine iştirak edecek olan ecnebi misafirler Ankarada Ankara 19 (AA) Atatürkün cenaze merasiminde memleketleri or- dularını temsil edecek olan askeri kıtalar, bu sabahtan itibâren şehri- mize muvasalata başlamışlardır. İran kıtası sabah saat 8 de, Bulgar ve Yugoslav kıtaları 8,40 da, Emden kruvazörüne mensup Alman Kkıtaatı saat 14,10 da Ankara garına muvasa- lat etmişler ve Ankata gürnizon ko- mutanı general Kemal Gökçe, mer- kez komutanı, her kıtanın mensub olduğu sefaret ataşemiliterleri ve s8- faretler erkânı tarafından Karşılan- mışlardır. İstasyon dışında başlarında mu. zika olduğu halde yer alan bir aske- ri kıtamız misafir kıtalara selim res- mi teati ekmiş ve misafir kıtalar bun- dan sonra mihmandarlarile birlikte ikametlerine tahsis olunan mahallere gitmişlerdir. İran ve Yugoslav kıtaları Harp oku- luna, Bulgar kıtası Polis okuluna, Alman kıtası Gazi terbiye enstitüsü. ne misafir edilmişlerdir. Bülgar, Irak ve Fransız mandası altmdaki memleketler heyetleri de bu sabah şehrimize muvasalat etmiş- ler ve İstasyonda Hariciye Vekâleti protokol şefi ve askeri ve mülki zevat tarafından merasimle karşılanmışlar ve haklarında askeri ihtiramat ifa MEŞ'UM 'Nakleden: (Vâ - Nü) — nirseniz nasıl takip ettirirsiniz? Çok basit, efendim. Bir kere tarifi verilen şahıs şeklinde kimler varsa göz hapsinde tutarız. — Bu iş nasıl yapılır? — Emir alır almaz birkaç sivil me- mür kendilerini belli etmeden şüpheli “ çolan adanın peşini bırakmazlar. Her hareketini takip ederler. — Bu emri veren siz misiniz? —Bu işe asıl polis karışır. Bana bir- . İ dehâsını cemetmiş idi» ERENER EAARAEEREEEEREAEEAEAAAEE SEE BEER Aşk ve macera romanı Bu makalelerin fıkralarından biri; <İnkisama uğramış, tesil edilmiş, âhtigar haline getirilmiş olan Türki- yeyi kuvvetli, ileri ve mütecanis bir millet haline getiren adam ölmüş tür. Sakaryanın gazisi, müsterlile- rin galibi ve İzmirin fatihi, tarihte en ziyade hayranlığa lâyik nümune- erden biri olarak kendini göstere- cektir. Müşarünileyh, nefsinde as- keri dehâ ile devlet adamı ve filozof İzmirde bir yangın İzmir Halkevi bahçesindeki açık hava sahnesi yandı İzmir (Akşam) — İzmir Halke- vinin bahçe kısmındaki açık hava sahnesinde geceleyin yangın çıkmış, rüzgârın tesirile genişlemiştir. Yan- gın, Halkevi binasına da sirayet teh. Nkesi arzetmişse de İtfaiyenin fev- kalâde gayret ve fedakârlığı sayesin- de derhal söndürülmüştür. Yapılan tahkikatta civardaki evlerde oturan üç küçük çocuğun geceleyin sahne kenarında ateş yaktıkları, oynadıkla- rı ve yangının bundan ileri geldiği anlaşılmıştır. İzmir Emniyet müdürü terfi 1 birinci kânun 937 den muteber ol- mak kaydile üçüncü sınıf emniyet müdürlüğünden ikinci sınıfa terfi et- tirilmiş, emri vilâyete gelmiştir. B. Salâhaddin Aslankorkud, İzmirde vazife gördüğü kısa bir zamanda za- bıtayı tensik ve ıslah etmiş ve İzmir zakıtasını diğer vilâyetler için örnek olabilecek obir dereceye yükseltmiş- tir. Kendisini tebrik ederiz. ral Tutenles ve protokol şefi B. Core- agadan mürekkeb bulunan bir heyet temsil edecektir. Barselondan tayyare ile hareket etmiş olan heyet, pazar günü öğleden sonra Ankaraya varacaktır. Bir çok vilâyetlerden gelen heyetler Ankara 19 (AA.) — Atatürkün ce- naâze merasimine iştirak etmek üze- re Yilâytlerden gelen heyetler muh- telif istikametlerden trenlerle pey- derpey şehrimize gelmekte ve kendi- lerine tahsis edilen İkametgâhların- ân misafir edilmektedirler, KADIN Tetrika No, 70 ti. Hiç ip ucu olmıyan, katiyen umul. mıyan bazı katillerin ne şekilde ele geçtiklerini, polisin ne gibi harikulâ- de keşiflerde bulunduğunu uzun uzun anlattı. Genç kadın bu sözleri işittikçe kal- binin darlandığını, müthiş bir korku- nun içini kapladığını hissediyordu. «— Demek bir polisin fak bir şüp- hesi en yüksek mevkide bir insanı göz hapsine almağa kâfi geliyor?... Acaba ben de takip ediliyor mıyım? Şayed Rauf Didarla rekabetimden bahsettiy- se memurların dikkatini uyandırmış. tır.a diye düşünüyordu. Tebessüm etmek için bütün gayre- tini toplıyarak Bedie sordu; — Demek katilin hayatı, istikbali sizin elinizde öyle mi? Pek müthiş bir mesuliyeti a! anemi, MP) tesi günü saat 15 te Üniversite kon- ferans salonunda umuma mahsus toplantı vardır. Programı şudur; (Açı- dış nutku, Röntgen ve Curio'lerin ha» yalı hakkında bir musahabe ve kan- sere dair halka mahsus konferans). 1oji enstitüsü şu tebliğde bulunmak- tadır: Kanser halkın bayati için tehlikeli bi? düşmündır. Orta ve ileri yaşlardaki ölüm- lerin bir çoğu bu haslalıktandır. Bundan de Ki kanser herkes için tehli- keli bir hastalıktır. Tehlikeyi belirten işaretler — Kanser vücudde ya ur veya açık yara halinde bir taşkınlıktır. Fakat her ur ve açık yara kanser değildir. Kanserin . tehlikelerinden biri de çok defa başlangıçta ne ağrı ve ne de ehem- miyetli bir hastalık alâmeti göstermeme- sidir. Bundan dolayı şu tehlike işaretle- rine dikkat etmelidir, Harici kanserler — Derinin içinde ve altındaki, alelhusus memedeki her türlü kabarcıklar, düğümler meme başının bü- >ülmesi vebozulması;'muannit ve günün birinde büyümeye veya şeklini değiştirme- Ge yan siğiller, benler ve cild ieke- leri, bir bürlü kapanmak bilmiyen çıban yaraları ekseriya kanser şüphesi verir, Kariser eski bir açık yara veya onun ka- panmış nedbesi üstürde de çıkabilir. Bu şeyleri görür görmez size rahatsızlık ver- mesini beklemeden hemen hekime gi- diniz. Ağrım da olsa vücudünüzde bir deği- şiklik olunca kayıdaır kalmayımz ve ona dikkat ediniz. Bu işin erbabı olmıyan şarlatan müte- tabbiblerdeh, ve teklibeli koca karı iüç- larından sakınınız ve hekime gidiniz. İç hxâ kanserleri: — İç âzldaki kanser- ler gözle görülür, el ile hissedilir bir we kuzuratta, idrarda, kuzmuklta kan, kadın- ların gayri muayyen* zamanda kan 78» yi etmesi ve kanlı ifrazat, cinsi mfnase- betlerden sonra kanamalar, hayızdan ke- silen kadınlarda yeniden hayızın zuhuru ile beraber vücudün #ayıflamıya başla- masi gibi hâller datma kanser için şüphe vermelidir. Bu beller bilhasın «35. yaşım geçmiş kadınlarda telilike işaretidir. Kanser iyi edilmeş bir hastabk değil- dir. Bu hastalık vaktinde farkına vani- mak ve maksada uygun bir tedavi tatbik edilmek şartile ekseriya kati ve devamlı surette iyi edilebilir. Kanseri iyi etmenin tek yolu vaktinde teslim etmek veya röntken, radlum tatbik etmektir. 'Tedavl vasıtalarından hangisinin mü- essir olacağını tayin etmek yalnız heki- min işidir. Bu sayılan alâmetleri farkeder vücude çabuk eee bir derttir. Her şüpheli alâmet karşısında hekime mücaraat et ve esaslı muayene ve ted- kik ettir!. — Öyle amma biz de son derece ih. tiyallı hareket ederiz. Elimizde kati vesikular olmadan hüküm vermeyiz... Reşid paşanın Kızı heyecan içinde idi. Muhalabının yüksek zekâsına, kati surette emin oluşu onu son derece en- Ertesi günü genç kadın sokağa çi- karken otomobilinin pençeresinden et- rafına baktı. Acaba yalıyı gözettiyen var mıydı? Kimseler yok. Yalnız ma- lüm feryadile «Eskiler alayım!..» diye bağıran bir eskici Yahudi... Leman hanımın otomobili geçdik- ten sonra adam sallana sallana yü- A irani a eğ üm Eskiler alıyorum... Peyman ha. denim Yarmağ... Eski satıyormuş. Arka» daşım söyledi... Yeldim... Kapıcı omuzlarını #ilkerek: — Pekâlâ... Bahçeye gir de iç kapı- yı çal. Torbası arkasında Yahudi tavsiye — Ben eskiler alırım... Bu işe yeni başladım, müşteri tutmak istiyorum. kilodan fazla tütün satıldı İrmir (Akşam) — Ege mıntaka. sında tütün piyasası ayın 14 ünde açılmış, bütün Amerikan tütün kum- panyaları, Herman Spiter ve Fele- menk kumpanyıları, Türk Tütün Limited ve yer ürünleri Türk Anonim satılan tütün mikdarı dokuz milyon kilodan fazladır. Bu suretle bir gün- de fevkalâde mühim bir mikdara ba- liğ olan tütün satışı, Ege munlaka. sında ilk defa görülmüş oluyor. Bir günde dokuz buçuk milyon kilo tü- tün satışı, büyük bir rekordur. Fiat. ler fevkalâde kalitelerde 100 - 110 kuruştur. Daha aşağı kalite fiatleri ise 75 - 90 kuruş arasındadır. İkinci ve uçuncü günler, piyasadaki salış- lâr, ayni harareti muhafaza etmiş, rekalteden 14 milyon kilo tamamen satılmiştır. Yalnız Amerikan tütün kumpan- yalarının mübayaa edecekleri mik- dar, bu yıl yirmi milyon kiloyu bu- Pazarlıksız satış İzmirde bir heyet fiatleri kontrol edecek İzmir (Akşam) — İzmirde pa- zarlıksız satış kanununun tatbikatı üzerinde tedkikler yapan İktisad Ve- kâleti iç ticaret umum müdürü B. Mümtaz Rek ile Vekâlet hayat paha- lığı şubesi müdürü B, Şevket Sürey- ya Ankaraya gitmişlerdir. , İzmirdeki tedkikleri esnasında ti- .garet odasinda esnaf ve mağaza sa- hibleri ve tüccarla görüşen, onların dilekleri üzerinde duran B. Mümtaz Rek, bazı satıcıların ihtikâra sapa. rak etiketlere yüksek fiat koymaları yüzünden etiketlerdeki fiatleri kon- trol için bir teşekkül vücüde getirme- ği kararlaştırmışlardır. Bu teşekkül, ticaret odası ile bele- diye memurlarından mürekkeb ola- cak, toptan satışlara nazaran salıci- ların kazançlarını tayin ederek eti- ketlere yazacakları nisbet dahilinde- ki fazlalık üzerinde çalışacak, ihti- kâra tesbit ederek hakla- rmda kanuni takibat yapacaktır. Hayat ucuzluğunu temin için faali- yet gösterecek bu teşekkülün mesai. sinden iyi ve halkın menfaatine ns- ticeler beklenmektedir. | Jacaktır. Rekolte otuz milyon kilo olduğuna göre bu sene tütün mahsu- lünün satılmaması ve elde kalması gibi bir tehlike mevcud değildir. Dİ- ğer mahsullerimizde olduğu gibi tü- tün mahsulünde de satışların bu ha- rareti sebebile müstahsilin eline mü- y açma ğa geldikleri vakit İzmir tüccarlarile hasbihallerinde söyledikleri söz, ta- mamen tahakkuk etmiştir. Bu yıl, bir refah ve bolluk yılı olmuştur. Her mıntakanın tütünlerine veri- len satış fiatlerini yazıyorum: 72 köyü ihtiva eden Güvurköy mıntakasında 95 - 105 kuruş, Akhi- sarda 80 - 100 kuruş, Somada 85 - 95 kuruş, Ödemiş ve Tirede 70 kuruş, Milâsta 30, Muğlada 75 kuruş, Çeş me, Karaburun, Urlada "70 kuruştur. Bazı yerlerde zamanında tamamen kurutulmıyarak yeşil vaziyette denk haline getirilen tütünlere de 65 ku- ruş üzerinden fiat verilmektedir. Bu fiatler, geçen seneki tütün fia- tinin aynidir. Yarış yüzünden Bir otomobil bir köylüye çar- parak hem köylüyü, hem eşe- ğini öldürdü malul — Ödemiş - Ada. gide yolu üzerinde feci bir otomobil otomobil gelmiş, korne çalarak yol istemiştir. Mecid, yol vermemiş, bu sebeble iki otomobil arasında müt- hiş bir yarış başlamıştır. Eşeğine binerek tarlasından köyü. ne dönmekte olan 18 yaşında Meh. med adında bir genç, karşıdan oto. mobilleri görünce şosenin kenarına çekilmek istemiş, fakat hareketinde geç kalmıştır. Mecidin otomobili mütbiş bir sü- ratle yol alırken eşeğe ve üzerinde bulunan Mehmede çarpmış, hayvan ve sahibini sürükliyerek öldürmüş- tür. KÜÇÜK İLÂN İyi para vereceğim... Rekabet meselo- si. Sizde iyi mallar olduğunu duy- dum, — Doğru... Tam sırasında geldin. Satacak şeylerim var. Her zaman ge- len eskiciden de memnun değilim... Pek bedavacı... Sen işime gelirsen bun- dan sonra hep seninle alışveriş yapa- rım, — Bak yoreceksin. Ben namuslu adamım. — Peki amma çok eşya var. Onları buraya nasıl taşırım, ötekine alışmış- tım. Yukarı çıkarıyordum. — Ben de yelirim... Hizmetçi kız tereddüde herifin yü- züne baktı. Adamın ciddi ve namuslu hali vardı. Muhatabına emniyet ver. miş olacak ki: — Hayal, öyle ise gel... Hazır hünım- elendi yok iken rahat rahat pazarlığı- mızı yaparız. Peyman öne düştü. Alıcının gözle- ri sevinçle parlamıştı, fakat kız bunu farketmedi bilet... Üst katta Lemanın mahud tuvalet odasının yanındaki dört bir tarafı el. bise dolablarile çevrilmiş odaya gir. diler. İşte o zaman satıcı ile alıcı ara- sındaki mutad pazarlık başladı. Ya- hudi kendini medhettiği kadar vardı. Malların kıymetine göre para teklif ediyordu. 'Ebiselere, paltolara bakdıktan son- Kapıları açık bırakarak, kız, dışarı koştu. Eğer birdenbire geri dönseydi, Yahudiye emniyeti derhal zall olur. du. Zira kız uzaklaşır uzaklaşmaz, he den geçirdikten sonra, başka bir dola bın kanadını aralayınca, memnuni- yetle: «— İşte,.. Erkek elbiseleri... - dedi. « Ayakkabılar... ölçüye bakayım...» Ayakkabıyı, hemen cebinden çıkar. dığı bir kâğıda bastırdı. Şimşek süra- tile çizgisini aldı.