Medeni insanın müdahalesi İmzasmı iyi okuyamadım, Galiba, *İhsan,... Fakat bir bayan... Bana he- asabiyetle, -pek güzel bir me- deni asabiyetle- şu satırları yazıyor; mecburiyetini bana vicdanım mtetdi, Basit şekilde anlatacağım. Bu işte benim hiç bir suretle alâkam Yak... Bunu size şerefimle temin ede- « Tanınmış bir ailenin kızıyım. Bugün (7/9/938) öğle vaktine ya- tek tramvaylardan birine bindim. ca bir zat, iç kapıyı kapatmak vatmana: — Açık dursun! - dedi. “Buna cevaben, vatman: — Usulen kapı kapalı durmalıdır! - © ederim, kapansın! - diye ilâve etti. Bunun üzerine şişman zat, ayağını ya dayıyarak: hasta isen in! - cevabını verdi. Derken mesele avlendi. Polis geldi, Belediye nizamına göre kapının kapa- lâzım geldiğini söyledi. Bu da kir etmedi. Bundan sonra bir kontrol Vaziyet kendisine nakledildi. ın kapatılması icap ettiğini bu yol- “uya söyliyecekken tramvayın sevk ve ni eline alarak yatmana da: Vatmanın arabadan inmesi üzerine «Vazifeyi terkettiğine» dair za- z tutularak şişman zata ve yanında- K arkadaşına i imza ettirildi. Şimdi efendim, ben kadın aklımla m « haklı, kontrolü haksız bulu- Kadar makamlardan soralım: km, tramvayın iki taraf pencereleri Mçikken bir yolcunun keyfi için iç ka- da açmak ve tramvayın içindeki- trole verilmiş mi?.. Bu şekilde bir kam ekmeksiz bırakması reva Li kalıis... Zira ancak birkaç ferdi alâka- Tiki ediyorum Bayan İksan, bu hâdisenin teheyyü- ka, biç hizmeti görmek üzere... Medeni vazife görmek üzere... — Nene gerecek... Geç git... tiz Öyle ya... Biz mi kaldık düzelte- pi em nafile iş açmıyalım... Etliye sütlüye karışmamak... «Ne çis karizm,. . Meselâ çocuklar Musluz. kirariar; aldırmayız... Külhanbeyin Miri, Saf bir kızın yüzünü kızartır, ba- izi çeviririz... Gişelerde sizin de, evvel gelen iki ihtiyar kadınn zuhur eder: «Geç yiğitim!» mua- mi reva görürüz... Bu «Aldırma geçerizmsin içinde sırf İ bir alâka ile sesini yükselten- , hak, mama iyiye e İN ep cl Ve ARE nce bugunde... AMEBEZEREBİRNE ge emye e salezl namına mah- “— Meşhur olmanın biraz da talih olduğunu zannediyorum bay Meri “Şahidi olduğum bir vakadan bahset- kalan kısmını da siz tamamlayın... vabın verdi. - Üstelik ben de rahatst- | NM. Kurander hastalığımı arttırır. Ri- İetle vatmanı hastalandırmak hakkı bu| Tın etrafı rahatsız edecek şekilde çar da nöbetini atlıyan bir alikıran baş kes ie, bunun için kalem, mürekkep sarfe- Yoksul çocuklar Yardım, bütün ilkmekteplere teşmil edilecek Resmi. ilkmekteplerin önümüzdeki aybaşı tedrisata başlamaları mukar- rer bulunması dolayısile Maarif Vekâ- kn, Bomonti istasyonunda ikinci mev» | Jeti alâkadarlara lâzımgelen tebligatı yapmıştır. Öğrendiğimize göre, bu 88- ne ilkmekteplerde fakir ve yoksul ç0- cuklara yardım teşkilâtı göçen sen©- lere nisbetle daha ziyade genişletile- cektir, Fakir çocuklara mektepte bir öğle yemeği vermekte olan bu teşkilât ge- çen senelerde; bazi ilkmekteplere in- hisar etmekte idi. Bu sene; bu teşki- lâtın her ilkmektepte tatbiki karar- laşmış bulunmaktadır. Yemekter: baş- — Ben sıcaktan rahatsız oluyorum. ka, kitab tedarikine de vüsati yetmi. yen çocuklara kitab ihtiyaçları da meccanen temin edilecektir. Bu işleri yapacak olan heyetlerin daha muntazam ve esaslı bir şekilde çalışabilmelerini temin için maariften daimi bir müzaheret ve mürakabe eni, belediyenin nizamına göre ka- | göreceklerdir. Radyo gürültüsile en ki hastasın, hemen in! « mücadele başlıyor Gece saat on birden sonra hal- kı rahatsız edenler tecziye edilecek Emniyet direktörlüğü, şehrin muh- Yorum. Gazeteniz vasıtasiyle bir de alâ- telif yer ve bilhassa bazı le aralarında gece geç vakille- re arm radyo çalınarak civarın râ- hatsız edilmekte olduğunu gördüğü cihetle, saat ondan itibaren radyola- lnmaması hakkında bir karar it haz edilmesini belediyeden istemişti. Belediye, bu hususta icab eden ted- kikatı yapmıştır. Şimdiki halde; el- İlk bakışta sudan gibi görünen bir | de mevcud gürültü ile mücadele ka- nununâ nazaran; gece on birden son- Lâkin ben başka türlü te. | Tâ gürültülü çalgı çalınması yasak- tır. Buna nazaran, bu hususta ye- niden bir karar almmasına şimdiki Ünü saatlerce içinde saklamış. Sonra | halde mübrem bir lüzum hissedilme. mürekkep sarletmiş, postaya | mektedir. - yorulmuş, pul yapıştırmış... Ken. İçin Üni şahsen alâkadar etmiyen bir is | sek sesle otrafı rahatsız edecek şekli- bütün bunları yapmış... Bir vatans| de radyo, gramofon ve emsali çâ- Yalnız, saat on birden sonra yük- lanlar hakkında gürültü ile mücade- le kanunu ahkâmının şiddetle tatbi- ki alâkadarlara bildirilmiştir. Kilidi bıçakla açarken Aksarayda Horhorda, omanavlık eden Mehmed, dükkândaki çekmece- sinin anahtarını kaybetmiş, kiliti bi- çakla açmağa uğraştığı bir sırada bı- u koparır, ağaç dallarını | Çak ayağına düşerek yaralanmıştır. GERE EEE EEE kemeye şahid yazılanlar, bu buyları yü. zünden ufak tefek belâlara uğrasalar bile «zarar yok!s diyenler olduğunu gördükçe insan memnun oluyor... Vat- man, kontrolör yahud şişman hayın haklı olmasından ziyade, beni bu cihet alâkadar etti... Bu kabil yurddaşların çoğalması ne mükemmel bir içtimai kontrol temin eder. (Vâ-Nü) ... Bazan bir isme raslıyorsun ki cicili bicili balon gibi herkesin gözü onun üstünde!... Mi | ŞEHİR HABERLERİ Karilerimizin fikri Diğer pazarlıklar kalkarken taksilerin pazarlığı duracak mı? Pazarlık gıda maâdeleri üzerin- den, hattâ giyeceklerden kalkı- yor. Bunlar muğlak işlerdir, yine de kalkıyor işte... Halbuki pek daha basit ve kaldırılması kolay bir pazarlık vardır: Taksilerinki! Evvelâ: 4 — Gece zammı istemek Lâğve- dilmelidir, Zira, ancak «gece züm- mı vermemi» diyenlerden isteni. yor. 2 — Bavul taşıyan otomobil $0- jörlerinin de müşteriden bavul nakliye bedeli istemeleri kaldınıl- malıdır. Zira, bu da önceden ih- bar etmiyenlerden alınıyor. ve kavgalara sebebiyet veriyor. Saniyen: Şoförler aralarında ahdüpey- man ederek pazarlık usuliyle müşteri kabul etmemelidirler. Bunu bir mesleki şeref, mesleki tesanüd bilmelidirler... Şüyed diğer vesaiti nakliyeden taksilere daha fazla müşteri cel- betmek için fiat ucuzlaması yap mak mümkünse bunu umumiyet #tibarile yapmalı, pazarlık tara kalkmalıdır. Sirkeci meydanı Tanzim plânını şehircilik mü- tehassısı tedkik edecek Sirkeci meydanının tanzimine de- vam edilmektedir. Devlet Demiryol- ları | şehir plânile alükasını göz önünde tutarak, Sirkeci meydanının açılması işleri üzerinde Belediyenin mütalea- sını almağa karar vermişti. Dokuzuncu işletme müdürlüğü bu hususta Belediyeye müracaat etmiş ve şehircilik mütehassısı B. Proste ile bugün bir temas yapılmasını istemiş- tir, Mütehassıs vakit bulduğu takdir- de bugün dokuzuncu işletme müdür. lüğü ile Sirkeci meydanının açılması işleri üzerinde temaslarda bulunacak- tar. B. Proste meydanın plânlarını ted- kik ettikten sonra #krini söyliyecek- | tir. Plânlar muvafık görülmediği tak- dirde Ladil edilecektir. Bu tadilâtı da B. Proste tesbit edecektir. Mütehassıs Sirkeci istasyonunda yapılmakta olan yeni banliyö paviyonu vesair insaat işlerini de mahallinde gözden geçire- cektir. , Küçükpazarda yangın Dün sabah saat dokuzda Büçük- pazarda Menmedpaşa yokuşunda bayan Nazmiyeye aid 38 numaralı ik ikatlı ahşab evden yangın çıkmış, döşemeler ile tahta kaplamalardan bir kaç metre yandıktan sonra yeti- şen itfaiye tarafından söndürük maüştür. .. Bazı isimler de görüyorsun ki anan bile yok!... Meselâ bendeniz!... dokuzuncu işletme müdürlüğü | Şehrin imarı B. Prost st bugünden jitibaren çalışmağa başlıyor Evvelki gün Patrla vapurile şehri- mize gelen şehirelilk mütehassısı B. Prost, bugünden itibaren çalışmalara başlıyacaktır. Mütehassıs bugün İs. tanbul Belediyesinde meşgul olacak, Vali ve Belediye relsi B, Muhiddin Üs- tündağ' tarafından kabul edilecektir. Vali ile mütehassıs şehir plânı işleri üzerinde görüşeceklerdir. B. Prost bundan evvelki gelişinde şehir plânı işleri hakkında direktifler verdikten sonra memleketine dön- müştü. Belediye imar şubesi bu direk- tifler dahilinde çalışmalarını bitirmiş ve mütehassısın tedkikine arzedilmek üzere projeler hazırlamıştır. Projeler bugün mütehassısa verilecek ve B. Prost bu projeler üzerinde tedkika- | ta başlıyacaktır. Projeler mütehassıs tarafından tedkik ve tasvib edildikten | sonra esas şeklini alacaklardır. Yüzü, gözü kanlar içinde bir sarhoş Kâzım tanımadığı bir adam tarafından dövüldüğünü söylüyor Yüzü gözü kanlar içinde bir adam sallana sallana evvelki gece Kadı- köy merkezinden içeri girmiş ve bir tarafa yıkılıp kalmıştır. Bu adamın etrafını alan zabıta memurları, ilk bakışta son derece sarhoş olduğunu anlamışlar, bir ta- raftan ayütmak birleri almışlardır. Bu adam, neden sonra kendine ge- | lince: — Ben Kuruçeşmede otururum!.. İsmim Kâzımdır. Bu akşam bu ta- el bir yere eğlenmek üzere gel . Çok içmişim!. Ne yaptığımı slbeli Yolda bir adam be- ni adamakıllı gövdü, bu hale getir- di. Fakat kendisini de tanımıyo- rum!.. Ne yapmak lâzımsa yapınız!. Zabıta memurları, Kuruçeşmeli Kâzımın, Kadıköyde niçin geceledi- ğini, kimin tarafından döğülüp yâ- ralandığını tesbite uğraşmaktadır. Ayni zamanda Kâzım hakkında da sarhoşluk suçundan kanuni takibat icra edilmektedir. Nişantaş bekçisini otomobil yaraladı Nişantaş bekçisi Ömer; Teşvikiye caddesinden geçmekte iken 1365 nu- maralhı hüsüsi bir otomobilin 'sad- mesine marüz kâlârak yaralanmıştır. Bekğinin zâbıtaya müracaatı üzeri: ne olomobili kullanan hakkinda lâ- zımgelen takibat yapılmaktadır. Yeşilköyde yangın Yeşilköyde Şerbetçi ocaddesinde komiser B, Mazlüma aid binada dün yangın başlangıcı olmuş, derhal ye- tişen itfaiye taraflından söndürül- müştür, Bay m Nİ a e ea YE e e e gezmede!.. Methetmek gibi olmasın amma, kırk tane Hâzımı, elli tane Vasfiyi ce- bimden çıkarırım, lâkin kime ânla- tarsın?... için icab eden ted- Gazetecinin vazifesi Tayyare cemiyeti reisi B. Fuad Bul ca gazetecileri İnönü kampına götür- dü. Büyük paralar, büyük emekler sarfedilerek yapılan bu kamptaki ça- lışmaları en küçük teferrüatına kadar birer birer gazetecilere gösterdi. Âde- ta Türkkuşunun çalışmalarına dair matbuat mümessillerine, dolayısile ef- kârı umumiyeye hesap verdi. oŞu ka- dar zaman içinde şunu, şunu yaptık.» dedi. Ve yapılan şeyleri de gösterdi. Bundan bir müddet evvel Adliye Ve- kili B. Şükrü Saraçoğlu gazetecileri hususi bir vapurla İmralı adasındaki asri hapishanelere götürdü. Gazeteci- leri hapishanenin en küçük koğuşuna, en küçük deposuna kadar soktu. Onla. rın en küçük suallerine bile uzun uzun cevap verdi. Ve matbuat mümessilleri. ne her fırsatta rica etti: — Biz çalışıyoruz. Fakat nihayet biz de insanız... Gözümüzden kaçınmış şey» ler olabilir, Göreceğiniz eksikleri gaze- telerinize yazınız. İcap edenleri de mek- tupla, birkaç satırla bana bildiriniz. İmkânı olanları derhal yapayım... Siz benim davetlim değil, İmralıda efkârı umumiyenin birer müfettişisiniz... Hükümetin başındaki adamlarımız Sık sık böyle yeni müesseselerimizi, im- kılâbımızın yoktan vücude getirdiği | yenilikleri göstermek için gazetecileri alıyorlar, icap eden yerlere götürüyor- lar, onlara lâzım gelen şeyleri, yaptık- ları işleri yakmdan gösteriyorlar. Bütün bu hareketler matbuatın, ef- kârı umumylenin önünde yapılan bir «hesap verme. bir «çalışma muhase. besindir. Ve biz bunları gördükçe ns kadar memnun oluyoruz. Muhakkak ki bu gibi işlerde, yapılan yenilikleri, çalışma eserlerini görmek için icap eden yerlere ne kadar büyük bir şevkle koşuyoruz. İnönüne beraber gittiğimiz, Türkiyes nin spor teşkilâtını mükemmel bir ha- le getirmek için mecliste çalışan bir saylavımız arkadaşlarma: — Yapılan her güzel şeyi gazetecile- dolayısile millete göstermek elzem- Onun, uzaktan kulak misafiri oldu- ğum bu sözlerini candan alkışladım. Yaptığı işi gazeteciye göstermek is- teyen insan herhalde ortaya çıkardı. İı eserin güzelliğini, faydasını, herkes gibi kendisi de anlamış demektir, Ga» zeteciye kapısını açan adam, herhalde ona iyi birşey gösterecek, iyi birşey söyliyecek faydalı ve çemiyet için ça- lışan insandır. İmralıyı niçin gazeteciye gösteriye» Tuz? Çünkü İmralı yeryüzünün en mo dern hapishanesidir, İnönüne niçin gas zeteciyi davet ediyoruz? Çünkü İnönü bütün Balkanlarda eşi olmıyan bir yerdir. Birçok yenilikler yapıyorüz. Birçök eserler vücude getiriyoruz. Adliye Ve. kilimüzin dediği gibi gazetecinin efkâ- riüniümiye müfettişi gibi bütün bu yes nilikleri, vücwde gelen eserleri görüp yazması hem güzel birşey, hem de onun en mühim vazifelerinden biridir. Gazetecinin efkâri umumiye müfet- tişi olarak telâkkisinin memleketle kökleşmesini bütün kalbimizle temen- ni ederiz. Hikmet Feridun Es .. Göze çarpmak için nasl bir fevalâ- dallk yapmalıyım bilmem B. A — Türlü çaresi var bayım: Meselâ bir gün caddede hep sağdan yürü, yahut kalabalık tramvaylarda kadınlara yeğ ver...