8 Ağustos 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

ij ş amd nm 3 Ağustos 1997 AKŞAM Sahife 7 O, ! Çeşme plâjına rağbet artıyor Bu sene plâjda bütün evler tutul- e Tag Bura bu sene halkın fazla gün ,— Karşılaşmıştır. Plâjdan her vin halk istifade ediyor, el Sağlık kazanmak için emre daha çoktur. Çeşme Kaplıca kaplıe eki bütün otel ve evler, plâj ve a Mevsimini geçirmek Üzere Yerlerden gelmiş olanlar ta” tutulmuştur. Kaplıtayar, gelenler çoktur, Çeşme Yakınıığı arasının güzelliği, İzmire hiiea e SOK yakınında bulunan iyi Sularile tabiatin bir sağlık Yünzi halindedir. Vaktile bilhassa, Mey, ,, sından ve Misirdan Çeş- Yeti ge #r pek çoktu. Döviz vazi- Muh Sebile hükümetlerin aldıkları telif tedbirler yüzünden seyahat heal YEvAŞ yavaş Çeşme plAJ üz mn müdavimleri yalnız den ip, Türkiyede oturan ecnebiler- v baret, Kalmıştır. a yaş Çeşme plAf ve ılıcalarının nay İzmir Kızılay kurumu ta- Püşt, ,, Sühim bir proje hazırlan kaplıea Projeye göre Çeşme plâj ve gel yüne bir büyük park vü- türilecek, bir sinema tesis olu- BE Salt yollar yaptınlacak, İz- Yola; Plâjı arasında küçük er Adurları işletilecek ve burası İk yezi bir İstirahat, eğlence ve sağ- “osyanın e getirilecekti. Şimdi bir hı bu Proje, tozları arasında uyuklıyan tiri mez, “aba bir hakikat haline ge- me Plâj Si Yahut hiç olmazsa Çeş- Stkmey ,« Hcalarına daha fazla halk tesisge ği başkaca mühim inşaat ve Valf amaz mı? | Yünün Füleç, Çeşme plâj kö- yası için yerinde tedbirler al- çalar başında İzmir. Vardır. büyük astayt, yolunun inşası muştur. Oteller kâmilen doludur Dikili kazasmmn Çandarlı nahiye. #inde bulunan büyük plâjda da bir çok inşaat yapılacak ve burası da halkın istifade edeceği bir eğlence yeri hali. Çeşme plâjına alt bir kaç enstantane nİ alacaktır, Şimdiden soyunma bara» kâları ve küçük bir gazino yaptın. mıştır. Karşıyaka civarında bulunan Bostanlı plâjı da ihya edilecektir. —— (o Setin edemmği Meeğiemce yeri hale | Bostanlı gül daya edlscektir.. R Yukardaki vesi; izmir beynelmilel Sergisi yapılıyor | sâhüsında inşaatı yakında bitecek la beton yolların inşaat faaliyetini yükselen mamureğen gösteriyor. en Sanbtumu? Yeni Izmir limanı Yeni limanın bu sene inşasına başlanması muhtemeldir İzmir (Akşam) — Yeni İzmir Umanının avan projelerini hazırla mak üzere şehrimize gelen İngiliz Gibs müessesesi sahibi Sir Aleksandr gibe ile refakatindeki o mühendisler, Müstakbel İzmir imanı, Ege min- takası #ktisadiyatını her bakımdan itecek büyüklük ev mükemme- olacaktır, i 2 Yeni liman, modem tesisatla mü- eehhez olarak İnşa olunacaktır. Bu sene limanın inşasına başlanacağı kutvetle tahmin ediliyor ve bunun için İktisad Vekâleti bütçesinden yedi milvon lira tefrik edileceği söyleniyor. Tefrika No, 172, “Ittihad ve Terakki,, nin son devirlerinde Suikasdlar ve enirikalar Yazan: Mustafa Ragıb Es-atlı Talât paşa, bavullarını hazırlattı ve doğruca arnavudköyüne gitti Cemal paşa bu arada bu misafirle- | rile görüşürken, diğer taraftan yalı- ; nın başka bir odasında mutemedi olan diğer bir zata evrakını tasnif ettirdi. Ziyaretçiler, bir müddet, Cemal paşa İle görüştükten sonra ayrıldılar. Ak- şam üzeri de Sabancalı Baki ve bira- deri Hakkı beyler geldiler. Bu iki bi- Tader, paşaların artık Sabancaya git- memeğe karar verdiklerinden -Enver paşa vasıtasile. haberdar olmuşlardı. Bu arada Sabancalı Baki bey Cemal paşaya: — Paşam, Talât paşayı motörde görmeden binmeyiniz, dışarıdaki ri- yayetlerden size bahsetmiştim! dedi ve Hakkı bey de kardeşinin bu fikgi- ni teyid etti. Cemal paşa, zaten Talât paşaya karşı emniyeti kalmadığı için Sabancalı kardeşlerin bu tavsiyesine ehemmiyet vermeği doğru buluyordu. Maamafih Sabancaya gitmeleri için Sabancalı kardeşlerin içinde on mü- #ellâh Lâzdan ibaret olarak getirip Kuruçeşme önünde demirlettikleri yelkenliyi bir ihtiyat olmak Üzere uzaklaştırmamağı münasip görmüş- derdi. Bunu Enver paşa da muvafık bulmuştu. Talât paşa, bavullarını hazırlattı ve... Talât paşa, Enver paşanın yalısın- dan ayrıldıktan sonra kendi evine gel- di ve hemen yol hazırlıklarına başlı- yarak çok lüzümlu olan eşyasile « kendince mühim gördüğü bazı € rakı - muhtevi olan bir kaç bavul hi gırlatlı ve akşamüstü geç vakit, ya- veri Ömer beye vererek Arnavutkö- yünde İhsan beyin evine gönderdi. Ömer bey, Talât paşanın çok itima- dını kazanmış, kendisine son derece merbut bir zabitti. Paşanın o akşam, İstanbuldan kaçıp gideceğini biliyor- du. Ancak bu hususta hiç kimse- ye hiç bir şey söylememek hususunda paşadan talimat almıştı. Hattâ ba- Yulları İhsan beyin evine götürüp hı- Taktığı zaman ev sahibine de paşt- nın firarından bahsetmemişti. Maa- mafih İhsan bey bâvulların gelmesile vaziyeti kavramış, Talât paşanın o Akşam kaçıp gitmeğe karar verdiğini anlamıştı. Fakat nasıl, hangi vasıta ge Talât paşa kaçacaktı? Bu cihet İhsan beyce meçhuldü. Maamalih o, hususta yavere de bir şey sormağı lü- xumşuz ve hattâ ihtiyatsız bir hareket olarak telâkki etmişti, Yaver Ömer bey, bavulları Arnavutköyüne bırak- tıktan sonra dönüşte Kuruçeşmeye uğradı ve doğruca Enver paşanın ya- nına girdi. Enver paşa, Talât paşanın yaverini bir odaya aldı ve son terliba- ta göre İstanbul tarafından gelecek olan motöre binmek üzere saat on birde Arnavutköy rıhlımında bulüş- maları lâzım geleceğini söyledi, Talât paşa, eski dostunun evine geldi ve kaçacağını söyledi Ömer bey, Enver paşanın yalısım- dan ayrıldıktan sonra hemen Ayasof- geldi ve sabık Harbiye nazırın- dan aldığı malümatı Talât paşaya an- Jattı. Bunun üzerine Talât paşa, aile- sine ve yaver Ömer beye veda etti; gece karanlığında bir otomobile bine- rek doğruca Arnavutköyüne İhsan beyin evine geldi. Ev sahibi, büyük bir muhabbet ve rabıta ile Talât pa- şaya merbuttu. Bu sarsılmaz his, sİt- tihad ve Terakki» nin ta meşrutiyet. ten evvel taazzuv etmiş ideallerini Ta- lât paşanın herkesten ziyade temsil etmesi, sabık sadrazamın şahsi men- faatlerle mukayyed olmaması gibi se- beplerden ileri geliyordu. İhsan bey, uzun bir omazinin vicdanında hâkim kıldığı tesirlerle - bir çok İttihatçılar gibi - Talât paşa- dan bir şey ummak, onun nüfuz ve mevkiinden istifade etmek gibi kü- çük hislerden uzaktı. Binaenaleyh or- tada ancak müşterek ideal ve gaye- lerin müessir olduğu bu mütekabil dostluk, sabık sadrazamın bu en müş- kül, en âciz gününde bile sarsılma- mıştı. Talât paşa da İhsan beyin bu temiz ve menfaatlar, tavizler karşı- :sındıa değişmiyen hislerini bildiği için İstanbulda geçireceği son gecede bu çok eski ve samimi dostunun evinde bir kaç saat kalmağı münasip gör- müştü. Talât paşa, İhsan bey tarafından büyük bir samimiyet ile karşılandı. Sa- bık sadrazam, artık vaziyetin aldığı son şekilden-sonra bir müddet Türki. yeden ayrılmak mecburiyetinde kal- diklarını ve o akşam diğer arkadaşla» rile beraber İstanbulu terkedeceklerini, bu hususta Enver paşanın aldığı ter- tibatı anlattıklan sonra «İttihad ve 'Terâkkis kâtibi umumisi sıfatile Mi tat Şükrü beyin de yarın memlekete girecek düşman kuvvetleri tarafından mwesul edilmesi ibtimalile kendilerile beraber gitmesi lâzımgeldiğini, ancak Mitst Şükrü bey şahsen mesül olacak hiç bir Iş yapmadığına göre kendisi- nin bu firara iştirak edemiyeceğinden bahsettiğini, fakat kendisinin Mitat Şükrü beyi İstanbulda bırakmak iste- mediği için ısrar ettiğini söyledi. İhsan bey, siyasetini tenkid edince... Yemekten sonra Talât paşa, gün- lerden, hattâ senelerdenberi yaplığı didişmelerin yorgunluğunu çıkarma» ön karar vermiş;gibi bir tavırla Xane celi ve çok mütşessirdi. Kimbilir ka- fasının içinden neler geçiriyordu? Bel- ki bütün yaptıklarına pişimandı? Del ki omuzlarına yüklenen maddi, mane- vi mesuliyet yükünün âğırlığı alın dan nasıl kalkabileceği r muvacehesine nasıl çıkacağını düşü- nüyordu? 1908 inkılâbını başarmak» ta en mühim âmil olaf bu komiteci ruhlu inkılâpçı, kendi iradesi dehiline de olsun olmasın, son senelerde ka- rıştığı hâdiselerin çoğunda hep men- fi neticeler almış, nihayet hâdiselerin Amansız ve merhametsiz seyirleri kar- şısında devletle beraber kendisi de, sİttihad ve Terakki» siyaseti de mağ- Tüp olmuştu. Galip veya mağlüp ol- mak, milletlerin siyasi mukadderatın- da müessir olan şahsiyetler için mu» kadderdi. İhsan bey, Talât paşanın bu mağlübiyetten sonra memlekette artık kalamıyacak vaziyette bulundu- gunu takdir etmekle beraber, şayed bu netice, yalnız harbin maküs neti- celerine inhisar etmiş olaydı, Talât pa- şa ile arkadaşlarının memleketten kaçıp gitmelerine ciddi bir sebep teş- kil etmiyeceğini, fakat insanların ga- rezine, İntikam almak hislerine vesi- le veren bir çok hâdiseler olduğunu düşünerek dedi ki: - Bir devlet adam) siyasetinde mu- vaffak olamaz, hattâ bir hükümet girdiği bir harbin neticesinde mağlüp olur. O hükümet ricali memleketi bi- rakıp firar emek mecburiyetinde de- gillerdir. Sizleri buradan kaçırmağa sevkeden başlıca sebep, öyle zannedi- yorum ki Ermeni vekayildir. Bunun için buradan gidiyorsunuz, bu da za- rüridir. Ancak, bu işte çok ölçüsüz, çok ifralkârüne hareket etliniz ve bu- günkü husumeti kazandınız! Talât paşa müteessirdi İhsan beyin bu sözlerinde bilhassa harp içinde Ermeni işlerinin idaresi hususunda tutulan yolu muahaze eden bir mâna vardı. O zamana kadar yor- gun, bitkin ve artık bütün kudret ve eelâdetini kaybetmiş gibi mütevekkil bir tavırla muhatabını dinliyen Talât paşa, arkadaşının bu son sözleri kar- şısında birdenbire değişti. a Ve, artık bu mevzu etrafında hiç bir münaksşa kabul etmediğini sert ve kati bir lisanla söyledi. Bu arada Mithat Şükrü bey de re- fikasile beraber İhsan beyin evine gek di. «İttihad ve Terakki» kâtibi umu- misi, odadan İçeri girdiği zaman Ta- Jât paşa, nihayet bu eski arkadaşının artık kendisine iltihak etmeğe razı olduğunu sandı, Çünkü Talât paşa, Almanların daveti üzerine memleke- ti terketmeğe diğer arkadaşlarile be- raber karar verdiği zaman Mithat Şükrü beyi de birlikte götürmek iste- miş ve bu hususta çok israr etmişti. srtede «(Arkası var)