—ğgrare: p z a e a #grrrsr ii. mom ie LL Gaal kk yn ln a de 18 Temmuz 1997 Güzel Trakyada bir dolaşma Muradlıda Atatürkün misafir olduğu göçmen evi GÖÇMENLER NELER SÖYLÜYORLAR? “ Aslan gibi iki oğlumu Bulgaryada ka ybettim. Onları bu'şanlı devlete asker elim için Agi yarimi, Muradlı nahiyesini ufacık bir şehir modeline benzetmiştim. Hakikaten öy- tedir, Tren durağı olan bu küçük nahiye- hin hat boyunda muntazam mesafe- lerle dizilen şirin evleri, içerilere doğ- ru uzanan geniş yolları ve bilhassa na hiyenin her tarafına hâkim olan te- mizlikta, çalışkan bir halk adamı olan, nahiye müdürü B. Nuri Özgörün bü- yük tesirleri vardır. Elinden het iş gelen bu zat, evvelâ nahiyenin müstakbel inkişafını göste re bir plân çizmiştir. Nahiyenin ve halkın ihtiyaçlarını, daima aralarında dolaştığı ve her zaman onlarlâ düşüp kalktığı için, anlamış, plânma bunları işaret etmiştir. Muradlıda su azdır. B. Nuri getirt- tiği birkaç kuyu açma makinesile biz- at her evin önünde su arama tecrü- besi yapmış ve nihayet bulmuştur. Bugün Muradıda göçmen evleri arasında 50 tanesi betonlu ve diğerleri ( etrafı taş çevrili 150 kuyu vardır. Muradlıda yapılmakta olan yedi si- nıflı ve yatılı mektebin plânı bizzat nahiye müdürü tarafından çizilmiştir, Burada köylerden gelen çocuklar oku yacaklardır. Fakat tahsisatın azlığın- dan inşaat yavaş yavaş İlerilemekte- dir. Nahiye müdürünün en büyük arzu» su Muradlıyı elektrikle şenlendirmek- tir. Bunun için düşünmüş, taşınmış, elindeki para ile küçük bir tesisat, vü cuda getirmiş, fakat bu ancak mah- dud bir sahayı elekiriklendirmeğe kâ- $i gelmiştir. Nihayet bütün Muradlıyı elektriklendirmenin yolünu da bulk muştur. Yakında mazotla işliyen bir değirmenden istifade edilerek tesisat genişletilecek, Muradlı harmanı mü- teakib elektriğe kavuşacaktır. Muradlıyı bu ideal nahiye müdürü e beraber dolaştık. Göçmen evlerini gezdik. Muradlıda Atatürkün girdiği göçmen evi İlk uğradığımız ev, Muradlının di- ğer göçmen evleri arasında mümtaz bir mevkli olan ve hattâ kudsi bir ma- hiyet alan ev idi. Bu eve 936 hazira- nında Atatürk girmiş, içinde 13,5 da- kika oturmuş ve pek memnun çık» mıştır. Bunun için, Ramanyadan gelen bir göçmene ald olan bu evin önünde © $crefli hatırayı tesbit eden küçük bir Abide dikilmiştir. Âbidenin üzerinde kafiyesi uygun düşrülmüş şu dört s8- tır okunmaktadır: Ey bahtlı göçmen unutma 3 haziranı, Yurdun en büyük insanı Konuk oldu evinize - Sevgi sundu hepinize... Bu evde oturan göçmenler Atatür- kün evlerine girdiği günün hatıra" larını şöyle anlatıyorlar: «Atatürk trenden indi. Biraz yürü- dükten sonra çevik bir hareketle ke- mar demirinden atlıyarak doğru evi mize geldi, biz sevinçten ne yapacağı" Bulgaristanlı ihtiyar göçmen muharririmizle konuşurken kendi parasile yaptığı iki katlı ev mazı şaşırdık. vie Kapıyı açarak içeri girdi. şu çekti, kitaplardan üç tanesini , azar Bunlardan biri arıcılığa, di- karıştıdı. yetiştirmeğe, üçüncüsü de m ld ça mani, Ön sn Tam mey im meşgul ladık. Bunu hayatımızın en güzel ha- tırası olarak saklıyoruz.» Unutulmaz bir hatıra ile bezenmiş bu evin içerisine girdik. Atatürkün girdiği odada ve oturduğu minderin duvarında Atatürkün bir de resmi gö- 713,5 dakika AKŞAM x EE Mademki Atatürk bu eve girip kitap okumuştur, çocuklarımız da bu odada okuyarak büyümelidirler, diyorlar, Kendilerine, pek haklı olan bu ar- zularını gazeteye yazacağımı söyledi- ER zaman sevinçlerini saklıyamadı- Buradan sonra Muradlıdaki diğer göçmen evlerine uğrıyarak göçmen- lerle görüştük. Hepsi hallerinden memnundular, Romanyanın Koçmar köyünden ge- len Raşid Koçana halinden memnun olup olmadığını sorduğum zaman: — Ne demek, dedi, bin kere şükredi- yoruz. Bizim oradaki halimizi bilen bi- ir. Burada çok şükür mal, mülk sahi- bi olduk. Gül gibi geçinip gidiyoruz. Bir evim, yirmi dekar toprağım var. | Allah devlete zeval vermesini... | 'Bulgaristanm Ziştova köyünden Ha- Wil Aykaç ta şöyle diyor: | — Çok şükür nihayet rahata ka- | vaştuk. Ben Bulgarlardan çok tazyik | gördüm, Evimi bombaladılar ve kaç kere ağzımdan kan gelinciye kadar döğdüler. Aklım fikrim buraya kaç- maktı. Nihayet gelebildik. Ailemi de getirdim. Hükümet bize tarla verdi, | 'Ekiyorum, kendim de ayrıca Çanak- | kalede öğretmenim. Memleketimizin toprağı da münbittir. Çalışkan ada- mm Türkiyede aç kalmasına imkân yoktur. Biz bu rahate kavuşacağımızı aklı- mıza bile getirmezdik.> Gene Bulgaristandan gelen Ahmeğ oğlu Mustafa şöyle diyor: «— Daha mi memnun olmuyalım, / Devlet | Neye ihtiyacımız kaldı ki... bize her şey verdi. Halimiz kötü der- sek gözümüz kör olur» Çeşmeden su almaktan dönen ihti- yar bir nineye «Burada nasılsın?; di- ye sorduğum zaman, gözleri yaşla doldu. Neden ağlıyorsun, dedim; — Aslan bigi iki oğlumu Bulgaryâ- da kaybettim. Onları bu şanlı devlete asker veremediğim için ağlıyorum, dedi, Şevket Hıfa Rado (Baş tarafı 1 inci sahifede) lemiştir. B. Celâl Bayar, İzmir vilâyeti ve İzmir Ticaret odası paviyonlarile Fuar gazinosu ve havacılık paraşüt kulesi, sağlık müzesi, yeni havuz, pâ- tinaj sahası, Türkiye Ticaret odaları, | Ankara ve Manisa paviyonları inşaa- | tanı gezerek izahat aldı, Sun'i göl ve hayvanat bahçesi Belediye relsi B. Behçet Uz, ileride Fusir sahasında .suni bir göl yapıla- cağını, bu sene bir hayvanat bahçesi | tesis olunacağını İktisad Vekiline an- | lattı. B. Celâl Bayar Fuarda bilhassa | dekorasyon işine - büyük ehemmiyet verilmesi lâzımgeldiğini, Ankara bey- nelmilel kömür sergisinin büyük mu- | vaffakıyetlerinden birinin sergi bina- #ı ve dekorasyon işi olduğunu anlat- ta. Belediye reisi de-bu sene Fuarda dekorasyon işinde milli sanatkârlar- dan mürekkep bir heyetin çalıştırık dığını söyledi. Sergi sarayı inşaatı Gelecek sene inşg edilecek büyük sergi sarayının yeri hakkında mslü- mat alan İktisad Vekili, hazırlanacak olan sergi sarayı plânının, mütehas- sıslara hazırlattırılmasına ve #evkalâ- de mükemmel bir eser meydana geti- rilmesine işaret etti, Bursa ve Yalova köşeleri İktisad Vekili B. Celâl Bayar, bu seneki Fuarda Bursa kaplıcaları için yapılacak propaganda köşesi plânmı gürdü. Yalova için de böyle bir köşe- ye ihtiyaç olduğunu söyledi. İncir üzüm meşherleri İktisad Vekili, Manisada üzüm mah- sulünün temiz olarak istihsal edildi- ğine dair yapılacak canlı şehir hak- kında izahat aldıkatn sonra bilhassa incir için de böyle bir meşhere lüzum olduğuna işaret etti. B. Celâl Bayar, Fuar hakkında ma- Tümat aldıktan sonra her tarafı gezdi ve ayrılırken: — Teşebbüs çok mühimdir. Netice de mühim olacaktır. dedi. Üzüm kurumunda Vekil, Fuar sahasından ayrıldıktan sonra üzüm kurumuna gitti. Orada da üzüm ve incir satış kooperatifleri- nin bu sene üzüm ve incir ihracına başlıyacakları için yapılacak geniş teşkilât hakkında görüşmek üzere alâ- kadarlar tarafından yapılan toplantı- ya riyaset etti. B. Celâl Bayar üzüm kurumunda” iki saatten fazla meşgul oldu. Beyaz gece eğlencesi Gece Şehir gazinosunda verilen ve haftalardanberi hazırlanan & (Beyaz Gece Eğlencesi) nde hazır bulunan İktisad Vekili yarın (bugün) sabah- leyin otomobille Çeşme plâjına gide- cek ve oradaki köşklerinde bir gün is- tirahat ettikten sonra pazartesi günü İ İzmir vapurile İstanbula hareket ede- cektir. Buldanlıların daveti Buldandan gelen bir heyet İktisad Vekili B. Celâl Bayarı Buldana davet etmiştir. Vekilin Buldana ne vakit gi- deceği henüz malüm değildir, Satış kooperatiflerine kredi İzmir 17 (Akşam) — Satış koope- ratifleri birliğinin, İktisad Vekilimiz B. Celâl Bayarın önünde kooperatif- ler ortakları tarafından resmen teş- kil edilerek işe başlaması bütün Eğe müstahsilleri arasında mesud bir hâ- dise olarak karşılanmıştır. Şimdiye kadar Eğede bazı kooperatifler kurul- muş ve faaliyette bulunmuştur. Fa- kat son kurulan satış kooperatifleri, şimdiye kadar kurulmuş olanlardan tamamen başka mahiyettedir. Bu ko- operaifler, oraklarının her sene İstih- sal edecekleri mahsüllerini, merkez teşkilâtı olan birlik o vasıtasile dış memleketlere sevkedecek ve satacak, ayni zamanda dahili piyasada İstih- salin çarelerini arıyacak ve temin €- | decektir. Satış kooperatiflerinin ya- pacakları mühim işlerden biri de yaş meyvelerimizin ihracını temin etmek- tir, Bunun için iktisad vekâleti yer fından muhtelif istihse V guk hava Ün Tu vapurlar getirtilecektir. Hükümet, bu sene mahsül ihracı- na başlıyacak olan Satış kooperatif- Sahife 7 Iktısad Vekili dün İzmirde iki toplantıya riyaset etti leri teşkilâtı için üç milyon liralık kredi temin edecektir. Hükümetin her suretle himayesinde kurulan bu teşekküllere icabedeme daha yüksek yardımda da bulunulacaktır. Bu yar- dım, ya bankalardan veyahud bizzat hükümet tarafından yapılacaktır. İktisad Vekilimiz B. Celâl Bayar, barici ticaret işlerimizin teşkilâlan- dırılmasındaki 'ehemmiyetten bahse- derken satış kogperatiflerine hükü- met. tarafından her türlü kolaylık ve yardımın gösterileceğini söylemiş, fa- kât ayni zamanda “ihracatçılara du iş sahasında yardımdan geri duruk mıyacağını, koöperatiflerin teşkili ile ihracatçılarımızın işlerine sed çekil- mesi, onlara husumet gösterilmesi gi- bi bir hareket düşünülmediğini, müs- bet sahada iş görüleceğini söylemiş, kooperatif ortaklarına daima iyi kâ- Hite mahsül yetiştirmek için çalışma- Jarı hususunda, direktifler verilmiştir. Bu sene kurulan ve artık filen işe | başlıyan Koopetatiilere dahil olan in- cir ve üzüm müstahsilleri yüzde (25) nişbetindedir. Bundan sonraki yıllar- da diğer müstahsillerin de gurup gu- rup satış kooperatiflerine ortak ola- cakları tahmin edilmektedir. Satış kooperatifleri, satış teşkilâtını o çok kuvvetli ve geniş yapacaktır. Eğe mıntakasında kurulan bu te şekkül, memleketimizin diğer yerleri için bir örnek olacak ve sıra ile fın- dık, pamuk ve tütün mıntakalarında satış kooperatiflerinin kuruluşu, Eğe- de başlıyan bu hareketi, memleketin her tarafına fna yayacaktır... Kaçırılan eski eserler Bazı kimseler hafriyatta buldukları eserleri mem- leket dışına kaçırıyorlarmı; Ankara (Akşam) — Mardin, Urla ve bu vilâyetlere bağlı bazı kasaba- larda çoklukla bulunan eski eserlerin neticesinde bir İle üstünde aslan resmi bulunan bir desti, 25 tane para ve daha bazı kıymetli eşya bulunmuş tur. Tarihi değerleri büyük olan bu eş yaların gizli bir surette yapılan ka- zlarda ele geçirildiği anlaşılmış ve asarı atika kaçakcılığını sanat edin- kaçakcıların itiraflarından anlaşıldı- ğına göre, asarı atika kaçakcılıkları bir müddettenberi şebeke halinde ça- lışmakta ve .bâttâ - hududda son tedbirler alınmadan evvel - buralar- da ele geçirdikleri eski eşyayı Cenup memleketlerine kaçırmakta ve orada yüksek fiatlerle'salmakta idiler. Sonradan hududları geçmek imkân. ları kalmayınca, kaçakcılar, bu eski eş yayı memleket içinde satmağa teşeb- büs etmişlerse de muvaffak olamıya- rak yakayı ele vermişlerdir. Gümrük ve İnhisarlar Bakanlığı ile İç Bakanlığı bu hadise üzerine derhal faaliyete geçmişler ve bu hu- susta alâkadarlara sıkı emirler gön- dermişlerdir. Hükümetten müsaade alınmadıkça hiç bir yerde hafriyat yapılmasına meydan bırakılmıyacak ve üzerlerinde kaçak eski eserler bu- lunacak kimseler şiddetle cezalandı- rılacaklardır. Dük dö Kent Lehistana gidecek Varşova W7 (AA) — Gazeteler, Dük de Kentin kont Potokinin Lan- gutdaki malikânesinde avlanmak üzere yakında lehistana geleceğini haber vermektedir. İTİZAR Münderecatımızın çokluğu do- layıslie elttihad ve Terakki» tef rikamız bugün dereedilemedi.