13 Haziran 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Güneş Doğansporu 3-1 yendi “Ik devre bittiği zaman Güneşliler 1-0 ii vaziyette idiler Mm, e ğe e <a Kalecisi Cihad topu tutmak üzere fır- ladı, fakat yapılan bir şarjle elinden ğa Müdafi Reşad topu uzaklaş- Ke Ml e kil aldı. Top daha fazla ortalarda do- maçından birenstanlane (o vermedi. İki tarafın rasgele müca- delesi ilk devre neticesini değiştire- medi, Hakemin düdüğü ilk devrenin bit- tiğini ilân ettiği zaman Güneş 1-0 mağlüp vaziyette idi. Güneşlilerin mağlübiyetten kurtul mak için büyük bir gayret sarfeltik- leri, oyunu sağlı sollu açarak oyna- dıkları, bilhassa topu yere indirdik- leri görülüyordu. Birinci devredeki Fenerbaliçe - Ankara- gücü Galatasaray - Döğanspor Bugün karşılacakz olan dört takımın mili kümedeki vaziyet- lerini aşağıya yazıyoruz: Fenarbahçe: On maçta altı ga- Hbiyet, iki beraberlik, iki mağlü- biyet ve 24 puan. Anksregücü: On iki maçta dört galibiyet, iki beraberlik, altı mağlübiyet ve 22 puan. Galatasaray: Dokuz maçta beş galibiyet, üç beraberlik, bir mağ- Yübiyet ve 22 puan. Doğanspor: On üç maçta dört galibiyet, iki beraberlik, yedi meğlübiyet ve 23 puan. Dünkü tenis müsabakaları neticeleri Bugün de müsabakalara devam edilecek Türkiye Spor kurumu tenis fede- rasyonu tarafından tertip edilen tenis müsabakalarına dün Dağcılık Klübü kortlarında başlanmıştır. Dün- kü müsabaka teşvik müsabakası idi. Neticeyi yazıyoruz: Tek bayan: Bayan Kurtelli - b yan Berekmeyere 6/3, 1/8, 6/3 galip. Tek erkek: Sund - Vasile 6/1, 6/1, Melih Naci - İcaciyana 6/1, 6/4, Şa- kir - Lemme 6/0, 6/3, Baldini - Ne- şete 6/0, 6/1, Nihad - Aliye 6/3, 6/4, Eris - Muhiddine 5/7, 6/2, 8/6 galip 13 Haziran 1937 e m m a m SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme iktibas hakkımahfuzdur. Tetrika No. 898 Eşrefin hicviyeleri ve şairin Avrupaya firarı Şam maarif müdürü Ubeydullah efendi (hakkı şahanede tefevvühatta bulundu.) diye mahküm edilmiş, son- ra irade ile İstanbula celbolunmuştu. Übeydullah efendi geçinme belâsile bu Servet gazetesine ingilizce, arâp- ça, farsça mütercimliği ediyordu. Ni- hayet İstanbulda dahs ziyade yaşıya- mıyacağına hükmetti. Uzun seneler süren seyahat hayatına atılmak üze- re Avrupaya savuştu. 'Tefrika saldın meyanı millete şol rütbe kim Alet etmekte seni ağraza dostun, düşmenin! Padişahım! verme beyhude hafiye aylığıl Hasbeten lillâh millet hep hafiyen- dir senini Diye hafiyelikten şiddetle şikâyet eden meşhur hicviyeci şair Eşref bir kaç defa bu yüzden tazyika uğra- * muşta. Eşrefin (Gibidir) redifli meşhur hleviyesi istibdaddan nefret edenler arasında çok zamanlar sadra Adeta bir intikam tesellisi verir gibi gizli, gizli okunmuştu. Abdülhamid için: Zulmü sultana süküt etmemek isyan gibidir! Çub yeyip of dememek nimete şükran gibidirl Etmeli hapse girip nefye giderken de dual Çünkü sultana dun baisi gufran gibidir! Hep dua eyliyelim: (Rabbim akıllar versin!) Yılda yüz bin kişi bir vehmine kurban gibidir! Beyitlerile başlıyan bu kaside sonu- / Mer ği Yüzbaşı Doktor Reşid bey mir kazalarından birinde kaymakam Birinci gol — Rebilden eşapelik Hafız İsmail efendiler de tevki? edildiler, Abdülhalim Memduh bey, vali muavini Sami paşa zade Ha- san bey tarafından avdet edeceğine 0, Muhiddin 5 oyun iken ve Muhid- dinin galibiyeti muhakkak görülür- rağmen Güneşin bir hücumunda Do- ğanspor mühim bir gol tehlikesi ai- lattı: Sağ açık Melih topu kaptı, sür dü, ortaladı, Doğanspor kalesi ileri fırladı, sol iç İbrahim topu kaleci den aşırdığı halde boş kaleye soka- madı, dışarı vurdu. Biraz sonra Güneşin soldan bir hü- cumunda top havadan sağ iç mevki- ine kadar geldi, Melih yetişerek bir kafa vuruşile topu İbrahimin önüne düşürdü, İbrahimin çektiği şüt Do- ğanspor kalecisinin elinde' eridi. Güneşin hücumları tevali ederken “merkez muavin Rizadan uzun bir pas 'alan sağ açık Melih töpü sürdü, yer- den ortaya pas verdi, müsaid vaziyet te bu pası alan Necdet hatalı bir ma- nevra ile geri dönerek ölinâ geçen fır- satı öldürdü, bununla beraber topu Rebiiye geçirdi, Rebiinin çektiği şüt kale yanından avutla neticelendi. Güneş, bu üstüste fırsatları kaçır- dıktan sonra oyununu bozdu, buna mukabil Doğansporlular canlandılar. Müdafaa hatlarının insicamsız ve bir- “birine yardımcı olmıyan oyunu kar- şısında bu canlılık nihayet semere- sini verdi. Kaleye doğru şöndellenen topa Cihad çıkış yaptı. Fakat aynı zamanda İzmirli bir oyuncu da ken- disine şarj yaptı. Cihad bu şarj ara- bir pas alan Melih iki müdafiin ara- sından sıymlarek sıkı bir şütle be- raberlik sayısını yaplı. İkinci gol — Artık Güneş hücum hattı mükemmel paslarla Doğanspor kalesi önünden ayrılmıyordu. Sağ iç mevkiinde bir pas alan Melih, zavi- yenin kapatıldığını ve esasen bulun- duğu mevkiden gol yapmanın güç olduğunu anlıyarak topu sol açığa gönderdi. İkinci devre başladığı zaman Rebii ile İbrahim yer değiştirdiklerinden şimdi sol açıkta oynuyan İbrahim, to- pu durdurmadan ortaladı, Refli ye- tişerek ters ve fnlsolu bir vuruşla ikinci golü yaptı. Üçüncü gol — Artık Güneşin taz- yiki altında Doğanspor müdafaası bunalmış. Güneş mühacimleri de iyi- ce açılmış vaziyette idiler. Ezici bir hücumda top ayağına geçen sol açık İbrahim sıkı bir şütle Güneşin üçün, cü gölünü de yaptı. Oyun değişiyor Güneş yedi dakikada üç gol ya- pıp galibiyeti sigortaladıktan sonfa oyunun şekli gene değişiverdi, Birin- ci devredeki gibi fena ve şuursuz bir oyun oynamamakla beraber Güneş- | 13 iler gevşediler. İşi çalıma döktüler. Bir çok defa hiç lüzum yokken, da- ha doğrusu müsait veziyette bulu- | 15 nurken çalım ve kayıtsızlık yüzün- den topu hasma kaptırıp beyhude tehlikelere düştüler. Bunu gördük- oyunu 5-5 yapmış ve oyun son da- kikada 8/6 Muhiddin âleyhine ne ticelenmiştir. Burdan sonra İstepan - Muamme- re 6/1, 2/8, 6/4, Nazaret - Ahmed Ari- fe 1/6, 6/3, 6/2, Faruk - Ozyera 6/2, 6y2, Jaffe - Rıza Dervişe 6/0, 6/4 ga- Up gelmişlerdir. Çift erkek: Muhiddin ve Vasll - Ali Sermed ve Vedad Cemele 6/2, 6/4, Vedad Abud ve Neşet - Rıza Derviş ve Berckmeyere 6/3, 6/2 galip gelmiş- lerdir. Bugünkü proğram Saat 9 oSund- Vedad Cemal 9 Melih ve Şakir - C, Binns ve Lefteri Parodi ve Muammer 10,80 Suad veya Vedad C. - Melih 10,30 Arevyan - Şakir 10,30 Vedad Abud - Krıs 11,15 Nazazet - Faruk Lemm ve Parodi Arevyan veya Şakir - Baldini 15 Vedad Abud- Stepan 15,45 Jaffe - Nazaret veya Faruk 16,30 Muhiddin ve Vasil - Vedad A, Ken birdebnire diğer taraf yani Kris 9 Kris ve Arevyan - Lemme ve 9,45 Bn, Desanti ve Ozler - Bn, Leyl 11,15 Bn. C. Gorodetsky ve Neşet - En. Berekmeyere ve Riza Daniş Melih ve Şakir veya Binns ve Lefteri - Kris ve Arevyan veya ve Neşet TTIS Bn. Cumming ve Arevyan - — Bu hieviyeler ayıp değil mi? Diye takazaya başlamasile o da; — Rezaletler yapanlara ayıp olmu- yor da söyliyene mi ayıp oluyor! Diye nazır paşayı süküta mecbur eylemişti. İzmir valiliğinde İstanbuldan gön- derilen bir hafiyeyi vapurdan çıkar çıkmaz tutturup kare yolile İstanbu- Ja iade etmek celâdetini gösteren Kâ- mil paşa, Eşreften hoşlanır, gnu hi- maye ederdi. “Abdülhamid, Kâmll paşann ahval ve harekâtını tarassud için İzmirde- ki memurlarını kâfi görmiyerek bir ara hademe feriği Tatar Şakir paşa- yıda oraya göndermişti. Bu sırada Avrupa gazeteleri bir kuy- ruklu yıldızın dünyaya çarpacağını yazmış, halk bu haberden telâşa düş- müş idi. Eşre? bu şayia üzerine yazdı- $ı bir kıtaya Abdülhamidin yıldızını ima ile: Mukaddermiş harabisi bu dünyanın bu Yıldızdan! Misranı sıkıştırmıştı. Bu kıtayı ele geçiren hafiyelerden birisi Tatar Şakir paşaya takdim et- mesi üzerine Eşref, Şakir paşa tarafın- dan vali Kâmil paşa huzurunda $0r- guya çekilmişti. Şakir paşa soğuk bir tavır ile Eşrefe: —bBu kıtayı sen mi yazdın? Diye sormasile, Eşref te: — Evet, ben yazdım. Fakat kıtayı Mukaddermiş harabisi bu dünyanın o yıldızdan! dair namusu üzerine #öz vermek sür tile birkaç saat için serbest bıraktırı- mış, bu müddet zarfında evindeki «ev- rakı muzirre, yi imha edebilmiş idi. (2) Mevkuflar cinayet mahkemesince mubakemeden sonra Kastamonuya, Bitlise nefyedildiler. Garibi, jurnalı veren hafiyenin de bunlarla beraber gönderilmesi oldu! Kâmil paşa bu defa Eşref ile arka- daşlarını kurtaramamıştı, Eşref iki senelik mahkümiyetini bir tirdikten sonra İzmire döndü. Kâmil paşa bir gün Eşrefe Avrupar ya seyahat edip etmediğini sormuş, menfi cevab alınca: A — Gitmeli... Gitmeli... Gitmeli... Diye musurane tavsiyede bulun- MUŞİU. Eşref o zaman bu tavsiyenin müna- sını anlamamışisede menfasından avdetten sonra uzun müddet memle- kette duramağı. Günde bin türlü mezâlim olarak MESMUUM Hajızam hanet cellâde şebih oldu benim! Diye düşünerek dostu Abdülhalim Memduhun maiyetinde kâtib Mecdet efendi ile birlikte Msıra kaçtı. Oradan Kıbrısa, sonra Avrupaya geçti. (Decesl, Hasbıhal, Şah ve Padişah) gibi eserlerinin intişarı Üzerine sara- yın birçok defa avdet tekliflerine ma- rüz kaldı. Arkadaşı Mecdet efendi Kâmil paşa» atik davranmasile top Güneş kal> | Bu kayıtsızlıklarının cezasını az kal- ( nın tavassutile avdet otti ise sine rd dk çekiyorlar. ir e e Kğ AĞ, ayy m al aşi Bu gol Doğansporluları canlandır. Tutulan penaltı Cevabile işin içinden çıkmak iste- kaldı. e a Doğansporun seri bir akını karşı. | dilar. Oyun 3-1 Doğansporun mağlü- malişti, Yirmi sene menfalarda, mahbeslen — bozmasına Mik sında top cesa çizgisi içinde Güneş | biyetile bitti. Tatar Şakir paşa hakikati anlamış | de dolaştırılan Abdülhalim Klemduh mn m sol muavini İsmallin eline çarptı. Takıml idlse de ii ga, | Henüz yirmi yaşına girmeden istibdad bukadar Pegi Güneş aleyhine verilen penaltı vazi- mn eseretine husumet ilin etmiş, İstanbi söylemiş olduğu sözlerden pek hoşlan- oyun oynamamıştır. Güneşlilerin bu dığı için bu izahı kâfi görerek şairi er takımlar şu şekillerde çık- bozuk oyununda havadan oynama- yeli $- Zye getirecek ve belki de sokaklarında: Hk öy ille in ilerisi için tehlikeli olacaktı. sine inildikçe daima havadan gelen topu İzmir müdafileri karşılamakta güçlük çekmiyorlardı. * Buarada Güneş takımında bir de- gişiklik yapıldı, sağ açık Melih orta- Penaltıyı Doğanspor sol müdafii Adnan çekti. Sol zaviyeye doğru yer- den çekilen sıkı şütü Cihad çok gü- zel bir plonjonin karşıladı ve topu bloke etmeğe muvaffak olarak ilk devrede bedava yediği golü telâfi et- Serim bir cüzüferd olsun, ızamım senki ednası Bu viranhanei hürriyeti âbad Tâzımsal Feryadile padişahtan hürriyet dile niyordu. serbest bırakıp Kâmil paşa hüzürun- dan çıkmış İdi, Yalnız kalınca Kâmil kiss Cihad - Faruk, Reşad - Yusuf, Rıza, İsmall - Melih (Refii), Necdet, Refli (Melih), İbrahim (Re. | Paş& bil), Rebli (İbrahim). — Eşrefi Ö güzel kıtayı şimdi boz dun! Şimdi bozdun! Demişti, (ârkası var) ya, orta mühscim Refii sağ açığa | mişoldu. » Hleviyeci air bu defa da ucuz Kure | (4) Eşrefin küllyati eserine göre, (Bu e Bundan sonr, geo Güneşlilerin tulmuştu. Fakat diğer bir defa yaka» Jurnal Hukuk mektebi talebesinden bi ümsicamısz Oyu | hücumlarma şahid olduk. Fakat ne 1 ne. o nm) yorlardı ki bu değişiklik te fayda | ticeyi değiştirmeğe muvaffak menfi diye bulunan bir hafiye (1) İz- | © (2) Eşrefin külüyat
