1 5 Sahife mma i a Avrupada vaziyet gene karıştı (Baş tarafı 1 inci sahifede) ler mikdarının evvelce korkulduğu kadar mühim olmadığını beyan et mektedir. İngiliz gazetelerinin müteleaları Londra 23 (A.A) — Daily Express gezetesi, aldığı mahrem haberlere istinaden B Mussolininin askeri şef- ilerle İspanya vaziyetini tedkik edece- ğini yazmaktadır. Duçe, acaba İspanyaya yeni kıta” Jar gönderilmesine mi karar verecek- tir, yoksa ademi müdahale komitesi- ne gönüllülerin geri çağırılmasını mı teklif edecektir? Gazete, bu suali sorduktan sonra şunları ilâve eyle- meketderi? «Şimdi İtalyanın âskeri haysiyeti mevzuubahistir. İtalyan kıtalarının İspanyada uğradıkları muvaffakıyet- sizlik esnasmda B. Mussolininin en kiymetli generallerinden biri öldü- rülmüştür. Duçenin yakında vere- ceği karara Intizaren İspanyada hiz- met etmek istiyen İtalyanlar hâlâ tahaşşüd kamplarına kabul edilmek- tedirler» © New Choricle ve Daily Herald almağa kalkışmasından okorkmakta- dırlar, News Chronicle gazetesi: «Böyle bir tahrik karşisında bitaraf kalmak, gittikçe müşkilât kesbedecektir» de- mektedir. Fransız gazeteleri ne diyorlar? Paris 23 — Bütün Paris gazeteleri, “İtalyanın siyaseti ve bilhassa B. Mus- solininin Trablustan avdetile meş- gul oluyorlar, Oeuvre gazetesine gö- re İspanyadaki vaziyet mühim suret- te değişmiştir. B. Mussolini fevkalâ- de ehemmiyeti haiz kararlar vere- cek veya İspanyaya yeni imdat kuv- vetleri gönderecek ve bu takdirde Roma ile Londra srasındâki gergin- )ik şiddetlenecek ve yahut ta İs- panyaya asker göndermekten fera- ğat edecektir. O zaman B. Mussolini, İspanyaya | göndermiş olduğu malzemeye kay- bolmuş nazarile bakacak ve vaziyeti müşkülieşecektir. Zira general Franko yardım gör- mezse mağlöp olacaktır. Humanitö gazetesi, İtalyayı, İspan- ya meselesinde durdurmak için Fran- sanın önayak olmasını istiyor. Figaro gazetesi diktalörlük rejim- leri için prestij meselesinin one derece ehemmiyeti haiz olduğunu kay- dederek diyor ki: «İspanyol ihtilâlinin akim kalma sı burada hakiki bir hezimet telâk- ki edilecektir. Çünkü İtalya, üç ay evvel Burgos hükümetini tanımıştı. Fakat bir harekete geçmek beynek milel ihtilâtlara sebep olur. (o Çün- kü elyevm kontrol meridir ve emri va- kilerin de bir haddi vardır» Istanbul hayatı (Baş tarafı 3 üncü sahifede) çinde yemyeşil çayırlı, ağaçlı, korulu yerler var. Fakat gelgelelim, Şirket yapurlarının bilet ücretleri ancak or- tadan yukarı bütçelerin dayanabile- Son günlerde havaların biraz ısın- ması Üzerine herkes kırlara can ati yor. Sıcak bir pazar günü koltukları paketler, sepetlerle dolu bir grupa ben de katıldım. İnsanı evinden çık- tığma bile pişiman eden bir tramvay yolculuğundan sonra güneş altmda epeyce de yürüdük.. yolun kenarında kocaman, kalın yazılarla dolu bir levha. (...) bahçesi, Bahçemiz öenize nazırdır. İnsanın ömrüne ömür ka- tar, Bir kere giren bir daha çıkamaz ve ilâh.. 'Tahta parmaklık kapıdan girdik, Etrafı tel çevrilmiş, inişli, yokuşlu bir yer. Ortada incecik ve kurumuş bir ağaç fidanı. Ta uzaklardan sisler ara- sından Haydarpaşa iskelesinin ucu görünüyor. Demek ki, denize nezareti bundan ibâretmiş. Biri sesleniyor: — Garson, bir su ver.. — Burada ayrıca su satılmaz, Kah- ve İle bir bardak su verdim ya.. gazoz isterseniz getireyim. Garsondan iskemle, masa istedik. Hiddetle bizi azarladı: — Görüyorsunuz ki, hepsi dolmus. Siz de yere oturunuz. Beğenmezseniz fazla kalabalık yapmayınız burada. Sepetlerimizi, paketlerimizi topla- dık, tersyüzüne döndük. İşte İstan- bulun bahar ve yaz eğlencesi... C.R. Italya hariciye nazırı İtalya - Yugoslavya (kom birkaç &y evvel başlamış ve iki mem- Jeket arasında muvakkat bir anlaş ma yapıldığı, “ktisadi bir itilâf ak dedildiği, hattâ Yugoslavyanın Ro- wa protokollarna iştirâk ettiği hak- kindâki haberler, daha o zaman tek- zip edilmiş idi İyi haber alan mahfiller, İtalyanın bu sön günler zarfinda müzakeratı taci) ettiğini söylemektedirler. Duçe, dün Libyadan döner dönmez derhal bu mesele ile bizzat, meşgul olmuştur. Bu müzakereler aşağıdaki ” meseleler hakkında cereyan etmek- tedir; «1 — İtalya hükümeti tarafından si- kı bir nezaret altıma almarak Ab ruzzes havalisinde ve adalarda tec- rid edilmiş bir vaziyette yaşıyan Us- taşi denilen Yugoslav tedhhieçileri- nin İtalya ikameti, 2 2 — Büyük barplen sonra İtalya | tabiiyetine giren ve mülkleri Yugos- lâv erağisi dahilinde bulunan İscra ahalisinin emjlâki, 3 — Arnavutlukta İtslyan nüfuzu ve Yugoslavya tarafından henüz res- men tanınmamış olan oArnavutlu- ğun fini vaziyeti. Birçok noktalar üzerinde şayanı memnuniyet bir Jtilâf hasıl olduğu fakat henüz bazı moki lar hakkında uyuşulamadığı öğrenilmiştir. Arnavutluk meselesi ayrıca müza- kere edilecektir. İktisadi müzakere» lerle buayın sonunda hüükmsüz ka- lacak olan muahede tecdit edilecek- tir. Bu husustaki itilâflar, Yugos- lavyanın lehinde olmakla beraber li- retin kıymetten düşmesi Yugoslav menfaatlerini azaltmışr. Yeni itilâfların tekrar müvazeneyi temin edeceği ümit edilmektedir. Orta Avrupa işleri ve İtalya Paris 23 (A.A) — Ordre gazetesi, şunları yazıyor: B, Mussolininin av- detinde âmil olan, bilhassa vasati Av- rüpa meşseleleridir. Orta Avrupa dâki karışık vaziyet ile bu havalide henüz belirmemiş olan yeni istika- metlerin Düçeyi endişeye düşürdü- ğü, kolayen anlaşılabilir. Alman - İtalyan anlaşmasının zayıf olan ku- ruluşu, İtalya için tehlikelerle dolu- dur. Daha şimdiden bu anlaşma yü- zünden Tuna havzasının bir kısmın- daki İtalyan nüfuzu tehlikeye gir- miştir, Journal gazetesinin Roma muhabi- ri, pek yakında bir İtalyan - Yugos- lavya itilâfının imza edileceğini bil dirmektedir. , mm anam T $ Hergün ilk seansta N ÖLÜM PERİSİ A: ve diğer seanslarda Ni) SARIŞIN KARMEN 1 Miki Mavs ve Foks Jurnal i iyi yel 2 e gibi iki büyük san'atkârın dahiyane temsilleri lsan FRANSISKO YIKILAN BELDE ZA Mart 1957 KARANLIK FA UÇUŞ AŞK - HEYECAN - MERAKLI ve GÜZELLİK Fransızca sözlü film Cuma akşamından itibaren İPEK sinemasında SAKARYA sinemasında Ümmi 9 LUCİEN BARROUX ve GABRİELLE DORZİAT ile 40 genç kız tarafından temsil edilen KIZLAR PANSYONU Filmini 'gürenler; en sevimli, en cazip ve en şayanı hayret film olduğunu beyanda ittifak ediyorlar. Bu akşam SÜMER sineması Bütün dünyada hükümran olan yıldız DANİELLE DARRİEUX'yü Güzel Jönprömye PİERRE MİNGAND ve emssisiz komik BARON FİS ile beraber bu mevsimde en son çevirdiği PARİSLİ KIZ Şarkılı ve musikili komedide takdim ediyor. Güzel şarkılar, nefis musiki, sonderece şen bir mevzu, aşk, kahkaha velhasıl tekrar tekrar görülecek müstesna bir film. İSTANBUL HALKINA MÜHİM BİR MÜJDE Tecrübeleri Avrupa ve Amerikada henüz ikmal edilmiş bulunan CANLI FiLM Sancakta (Baş tarafı 1 inci sahifede) Askeriçayırında sâkin ermeniler ve arablara tevzi edilmiştir. Silâhlananlar köylere dağılmakis ve şapka giydiklerini bahane ederek Türklere tecavüz etmektedirler. Baş- ta kürt Hacı Mehmed ölmak Üüezre bir takım satılmış'şahıslar da ötede beride «Türkler kâfirdir» diye - halk arasında tabrikât yapmaktadır. 17 Türkü daha tevkif ettiler Lâzkiğe “23 (Hususi) — Cirabluş civarında dolaşmakta olan Jandar- malar, İlbeyli aşiretinden bir çok gençlerin şapka jle-dolaşmakta olduk» larını görmüşler ve bu gençleri tev- 'kif etmişlerdir. “Tevkif edilenler 17 ki- şiir ve Halebe gönderilmişlerdir. Halebdeki Fransız makamları şapka giymenin bir cürüm teşkil etmiyece- ğini bildiklerini bile bile kendilerini Vatani polislere teslim etmişlerdir. «Frenklerden din dersi alamayız!» Hama 23 (Hususi) Martın 17 sinde jandarma kumandanı Seri, Ra- co mesalihi hassa zabitini ve Kürtdağı| mebuslarından birini yanına alarak köyleri dolaşmış ve bunlar şapka &leyhinde tahrikât yapmak İstemiş- erdir. Seri, halkı toplıyarak onlara: — Şapka giymek müslümanlara haramdır. Sakın şapka giymeyiniz.. Fransız hükümeti şapka giyenleri İs- temez. Önümüzdeki Cumartesi gününden itibaren Her iki sinemada birden gösterilecektir. MiLLi ve FERAH DÜNYA SİNEMACLIĞININ İNCİSİ TARİHİN EN MÜESSİR AŞK ROMANI KLÂSİK EDEBİYATIN ŞAHESERLERİNDEN ROMEO ve JüLYET filminin 31 Mart Çarşamba günü akşamı MELEK sinemasındailk gösterilmesi şerefine verilecek büyük sinema müsameresinin biletleri sa- fışa çıkarılmış ve Toca biletleri bir gün içinde tamamen SATILMIŞTIR. NUMARALI KOLTUKLAR DA: Hiç bir filmde görülmemiş bir sür'ale tutulmaktadır. Bu müstesna mü- samere için smoking veyafrak metcunidir Bütün yerler numaralıdır. Telefon: 40868 gı Binlerce hava ve deniz tayyarelerinin, parâşütlerinin, Amerika filosunun ve ordusunun iştirakile vücuda getirilen heyecanlı, meraklı, neşeli bir film: ÇELik KARTALLAR (Fransızca) JAMES CAGNEY - MARGUERİTE LİNDSAY - PAT O'BRİEN Pek yakında: TÜRK” te YARIN AKŞAM MELEK Fransızca sözlü ve orijinal Demişlir. Halk: «Biz franklerden şarkı ve danslı din dersi alamayız.» diyerek Serinin Sinemasında - nutkunu alayala karşılamıştır. ina- darma kumandanı bunun üzerine Kr elindeki kamçı ile kamçıla- Baş dei ; ivut” k artisti ve dansörü En güzel yıldır, zara- Bu gençten ne istiyorlar? - Heliyut'nm, ca. gi Tİ Ne İst kraliçesi JORjJ RAFT KAROL LOMBARD Nefis, zevki ve güzelliğine doyulmıyacak MUSİKİ - DANS veMEVZU Ayrıca: Paramount dünya haberleri. Biletlerinizi şimdiden aldırın. Telefon: 40868 Harım 23 (Hususi) — Kırıkhanda Mehmed adında bir genç caketinin cebinde kırmızı bir mendil taşıdığın- dan komiser Sabri tarafından tevkif YARIN AKŞAM : Bütün İstanbul halkı SARAY sinemasında gösterilecek olan ilk ve büyük tabii renkli ; RAMONA Fransızca sözlü filmini takdir nazarlârile görerek candan alkışlıyacaktır. Baş rollerde : LORETTA YOUNG ve DON AMECHE Göz kamaştıran meşhur tablolar arasında cereyan eden büyük bir aşk ve ihtiras romanı, AZAK sineması best, bırakılmıştır. Mahkemeden dönen Mehmed gene komiser Sabri tarafından yeniden tevkif edilmiştir, Mehmedin gilesi hü- kümete başvurarak şikâyette bulun- mu şise de şikâyetine aldırış eğen ol- mamıştır. . İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu ve dostlarımıza ayrı ayrı te- 1 kısmı bü akşam şekküre teessürümüz mâni olduğundan | 21 Mert Çarşamba matinelerden saat 2030'da y gazetenizin tavassutumu dileriz, FREDERİC MARCH- | KRAL LİR : Eşi: Münir Gençer, oğullar İbrahim İğ KATERİNE HEPBURN Son hafta, ve Osman Gençer ÇE Yazan W. Shakespeare Türkçesi: Seniha Bedri Gökni) MARİ STUART Operet kısmı bu akşam 5. 20,30 da Aynca: SAZ-CAZ ALEVLER İÇİNDE aa gönlün ai e e Ge Vilyam Boyd (tarafından) Ö| yatrosu DOĞANLA SELMA Yazan: Halid Fahri Ozansey, Müzik Fahri Ed vee