Ş.A — Şehir tiyatrosunda” Kral Lir Masala benziyen bir hakikatten nasıl bir facia doğdu? Alman Devlet tiyairosunda Kral Lir Gemsilinden bir sahne 1608 de Londrada bir kitap neşre- dildi. Bu kitabın serlevhası şudur: «Kral Lir ile üç kızının hayat ve ölüm- Yerinin hikâyesidir. Bu hikâyeyi bay Vilyam Şekispir yazmıştır, Bu hikâ- yede Kont Glocesterin bedbaht oğlu ve varisi Edgarın hayatı da nakledil mektedir. Bu hikâyeler, Noel yortu- larının, Sent-Etiyen > gecesi, White Halide, Samajeste kralın huzurunda, Samajestenin, her zaman Banka civa» rında Glob tiyatrosunda oyunlar veren aktörleri tarafından oynandığı gibi nakledilmiştir.» Kral Lir ilk defa 26 kânunuevvel | 1606 da Whitehall sarayında kral Jakın| huzurunda temsil edildi. 1608 de Nathaniel Butler tarafm- dan neşredilen birinci tab'ı baştan aşağı mürettip ve masahhih hâtala- rile doludur. İkinci tabında ayni hâ- tâlar kalmıştır. 1623 deki tab'ı se metni değiştirmiştir. ... Milâddan 800 yıl evvel Brötanya tah- tma, kuvvetli prens Baldud'ün oğin Lir oturdu. Kral Lirin babası Caeirler şehrini kurmuştu, Bugün bu şehrin adı Leicesterdir. Kral irin üç kızı vardı: Gaeneril, Regan, Kordelya, En küçükleri Kordelya idi, Babası da en çok onu severdi. Kral Lir ihtiyarladı. Bunadı. Tah- tını evlâdlarından en lâyık olanına bırakmak için, kızlarının kendine olan muhabbet derecesini anlamak #stedi. Onları sorguya çekti. Evvel& Go- nerile sordu: — Beni ne kadar seversin? Kızı, derhal cevap verdi: we Seni canımdan çok severim. Bu cevaptan memnun oldu, Reğâ- na şordu. O da hemen dedi ki: i »— Seni yeryüzündeki mahlükların hepsinden çok severim, bu sevgimi anlatacak kelime bulamıyorum. Bual sırası Kordelyaya geldi, Kra- ın..en sevdiği kızı şöyle cevap verdi: — Seni babamsın diye severim. Ba- na karşı beslediğin muhabbete kar- şı da başka türlü söylememe imkân yok. Seni her zaman severim ve öm- rüm oldukça da seveceğim. Bu sevgi- min derecesini anlamak İstiyorsan, kendi kalbini yokla, beni ne kadar seviyorsan, ne derece sevilmeğe lâ- yıksan, o kadar seviyorum. Kral Lirin kaşları çatıldı, somurt- tu, bu cevabı pek beğenmedi. Bunun üzerine iki büyük kızını evlendirdi. Birini Kornuay dükü Henninüs'e, ötekini Albani dükü Maglanüse verdi. Taç ve tahtinı da onlara terketti, Kordelya açıkta kaldı. Gel zaman git zaman, Golualarin on iki hükümdarmdan biri, Aganipüs, Kordelyanımn güzelliğini duydu. Onun. Ya evlenmek istedi: «On parası yok- tur, istersen ay dediler, Golua ktalı Kordelyayı aldı... Kral Lirin iki damadı, kayınpede- Tin uzun, çok uzun süren ömründen bıkmağa başladılar. Daha sağlığında «ilâh kuvveti ile malını elinden aldi- lar.. Kral nihayet Brötanyadan kaç- tı. Gola sığındı. Kordelya ile kocası onu büyük merasimle karşıladılar, Hemen bir donanma hazırladılar, gemilere asker doldurdular, Kral Lir taç ve tahlını yeniden eline geçirdi. Lirin iki damadı da kavgada ölmüş- tü. Kral Lir de Iki sene daha hüküm sürdükten sonra öldü. Yerine kızı Kordelya geçti. Beş sene hükümdar- lık etti. Beş sene sonra kız kardeşle- rinin oğulları Kunedagia, Margan ona karşı isyan ettiler, Kordelyanın kocası ölmüştü. Kadın esir oldu, zindana atıldı, orada kendini öldür- dü. in Kral Lürin hayatı, Şeklspirden çok etvel bir çök yazmlars oydu olmuş” Alman devlet #yatrosu arüsti Yörmer Krauss kral Lir rojünde tur. Amcik Şekispir eserin sonunu de- Eiştirmiştir. Glocestere atfettiklerini de Sidneyin Arkadyasında anlattığı Paflagoni kralının macerülarından | almışlir. Kral Lir ile Paflagonya kralının ma | ceraları biribirine o derece benzer ki, Şekispir bu iki mevzuu mezcedip yaz- mıştar, Makbetde Şekispir beşerin nasıl cinayet isteklerine kurban gittiğini | gösteriyorsa kral Lirde de beşerin fe- | lâketlerin pençesinden kurtulamadı- ğını gösteriyor, Eral Lirde, Kordelya, Kent ve Bd- garın şahsiyetlerinde, nezih hasletle- rin nasıl felâkete uğradığını, safiyet ve msauniyetin ezildiğini görüyoruz. Lir ve Glocesterin şahsiyetlerinde, ihtiraslarına kapılıp dünyayı görmi- yen ve bu körtüklerile haksızlıklara alet olanların . karakterler tebellür ediyor. Ahlâksızlara gelince, onları ancak ölüm. temizler, Viktor Hugo kral Liri şöyle anlati- jo: «O ne yömüli bir babadır. Ömrü müddetince bir çatının yükünü taşı- yan bir heykel gibidir. Beli bükük adamdır, Her an yükünü değiştirir ve her an daha ağırını yüklenir, İhtiyar takatten kesildikçe yükü ağırlaşıyor. | Her an ağırlaşan lüzumundan fazla yükün altında yaşıyor. Evvelâ impa- ratorluğu taşıyor, sonra nankörlük, daha sonra kimsesizlik, — ümidsizlik; sırasile açlık, susuzluk, delilik ve ni- hayet hilkat ve tabiat omuzlarına yük oluyor. Başı bulutlanıyor, or- manların karanlık gölgelerine bürü- nüyor, beyninde kasırgalar patlıyor, bora paltosunu kurşun gibi ağırlaştı- rıyor, yağmurların altında eziliyor; | sanki o gecenin dizleri sırtındaymış gibi şaşkın ve iki büklüm yürüyor. seltiyor: Benden neye nefret ediyor- sunuz kasırgalar? Neye peşim sıra kovalıyorsunuğ beni? Siz benim kız- arım değilsiniz?.. Bundan sonra her şey tamam olüyor. Işık sönüyor, mü- fekkire ümidsiz düşüp yok oluyor. Lir yeniden çocuklaşıyor. Bu çocuğa bir ana lâzım, Kızı ortaya çıkıyor; biricik kızı Kordelya; çünkü öbür #kisi, Reganla Göoneril, artık onun kızları değildir, onlar baba Katilidir.» BİS. Halide Şehir Tiyatrosuna alındı Evvelki sene İstanbul Şehir Tiyatro- sundan ayrılan sanatkârlar, birer bi- rer kendi müracaatları üzerine tekrar Şehir Tiyatrosuna alınmışlardı. Yalnız Halide kalmıştı. Halide de geçen gün Şehir Tiyatrosuna alınması için bele- ,diye riyasetine baş vurmuştur. Artistin bu dileği tasvib edilmiş o da eski arkâ- daşlarının arasına, karışmıştır, Bu sü- retle Şehir Tiyatrosundan ayrılanların | hepsi eski yerlerine gelmiş oluyor, A Bu akşam Nöbetçi eczaneler Şşli: Maçka, Taksim: İstikldi caddesinde Kemal Rebul, Kurtu- Tuş caddesinde A. Galopulo, Bey- sinde Hidayet, Kasımpaşa: Müey- yed, Hasköy: Nesim Asco, Emin- önü; Salih Necati, Heybeliada: Tomadis, Büyükada: Merkez, Fa- tih: İsmali Hakkı, Karagümrük: Ali Kemal Gündoğdu, Bakırköy: | | Merkez, Sanyer: Nuri, Tarabya, İİ Yeniköy, Emirgân, Rumelihisarın- daki eczaneler, Aksaray: Cerrah- paşada Şeref, Beşiktaş: Nail, Kadı- köy: Söğüdlüçeşmede Hülüsi Os- man, İskele caddesinde Saadet, Üsküldar: İttihad, Fener: Balatta Hüsameddin, Beyazıd: Asadoryan, | İKüçükpazâr: Necati, Samatya: Çu- la, Alemdat: Çemberlitaşta Sır Rasim, Şehremini: Topkapıda Nâ- «İttihad ve'Terakki » nin son devirlerinde suikasdlar ve entrikalar Cemiyet nasıl battı? Teceddüd fırkası niçin doğdu, nasıl dağıldı? Telrika No. Alamama Yazan: Müstata Rağıb Merkez kumandanı Cevad bey, Enver paşa aleyhinde bir cereyan olduğuna kani değildi ANCAK İHTİYATLI HAREKET ETMEK ŞARTTI Ancak, şahsını bir tehlikeye maruz bırakmamak için işlerin iç yüzüne nü- fuz etmek de kâfi değildi: Kendi gıya- bında cemiyet mahafilinde, (Merkezi umumi)de yapılan toplantı ve müza- kerelere, yapılması ihtimeli olan entri- kalara da nüfuz etmek elzemdi. Bunun için bilhassa Talât beyin gizli, aşikâr faaliyet ve hareketleri, öz önünde bulunduracaktı. O zamana kadar ka- rarlarında çok süratli davranan, gi- rişeceği işin mahzur ve zararlarıcı uzun uzadıya hesaplamağa lüzum görmeksizin hedefine ulaşmağa çalı- şan «İttihad ve Terakkis nin bu ihti- Tâlei harbiye nazın, siyasi Hayatında k defa böyle ihtiyatlı bir tecössüsle davranmağa lüzum hissediyordu. Bi- naenaleyh küçük bir şüphe üzerine derhal harekete geçmek, 'İalât beyle arkadaşları aleyhine mukabil hare- ketleri yapmağı ca mahzurlü görü- yordu. Belki (Yakub Cemli vakası) «İttihad ve Terakki> içinden kendi şahsı aleyhine kurulan ilk ve son bir tuzaktı. Belki muarızları, bunden sonra yeni bir imıceraya teşebbüs et- meğe cesaret etmiyeceklerdi. O hal- de, harbin şiddetle devam ettiği böy- le bir zamanda «İttihad ve Terakki» erkânı arasında ihtiraslı ihtilâflare sebep olacak, cemiyetin, belki d3 hü- kümetin inhilâlini doğurscak mukâ- bi) harekete geçmesi, yalnız mMuarız- larına değil, kendisi için de en büyük İ zarar ve felâketlere sebebiyet verecek» ti. Böyle dahili münazaalar ve çekiş- meler, her şeyden evvel cephelere mü- essir olacak, harbin mukadderatma çok fena tesirler yapacaktı. Halbuki 'Enver paşa, neye mhl olursa olsun, hem memleketin kurtulması, hem de kendisinin memlekstle tom Nâkimi- yet ve nüfuzunu tesis edebilmesi için «zaferi nihal; ye erişmek çarelerini her endişenin fevkinde tutuyordu. Vaziyet böyle nazik bir safhada iken, Enver paşa, hâdiseleri büyük bir dikkat ve besiretle tarasşul ekmekle « beraber, Talât beyle arkadaşları üley- hine son dakikaya kadar ve çok mec- bur olmadan harekete geçmemeğe karar vermişti, ENVER PAŞA, EMNİYET TERTİBATI ALMAK İSTİYORDU Ancak, işi yalnız tecessüs ve taras- sutla da idare etmek mümkün değildi. Esaslı surette bazı ihtiyatlı tedbirle- Te baş vurmak, yeniden emniyet ter- tibatı almak ta elzemdi. Gerçi Mer- kez kumandanı Cevad bey, kendisine son derete:merbut ve Jitdalli bir as- ker olmakla berâber, . vezifesindeki bütün gayret ve inesâlsini - dâha 2i- yade - askeri inzibat ettüfında, tekâ- süf ettiren, bütün işleri bu bakımdan tedkik ve muhakeme edici bir zihni- yetle hareket eden bir şehsiyetti. Hal- buki böyle nazik bir zamanda, bu kâ- fi değildi. Merkez kumandanlığı, şe- hirde gizliden gizliye dönen siyasi ve menfi hareketleri de - polis mü- dürlüğünden daha büyük bir basiret. le - takib etmeğe meeburdu. Bahu- sus Enver paşanın aleyhine - kimin tarafından olursa olsun - Çevrilecek entrikalara lâkayıt kalmamalı idi, MERKEZ KUMANDANI, TALÂT BEYİN ENVER PAŞA ALEYRİNDE BULUNDUĞUNA İNANMIYORDU? Acaba Enver paşanın hayat, mev. ki ve emniyetini muhafazaya memur ve kendisinin asayişte, intizamda en salâhiyetli bir icra vasıtası olan Mer. kez kumandanı Cevad bey, harbiye nazırının bü endişesini kavrayıp bu- na göre tedbir. alacak ve « bilhassa dttihad ve Terakki» dahilinden ge- lecek bir tehlikeye karsı tedbirli dav. ranacak bir vaziyette miydi? Her şeyden evvel şü” muhakkaklı ki Merkez kumandanı, bu gibi inc 5 likleri Kkavryacak » zahiren - (sureti hak) dan görünerek alttan alta çev rilen enirikalara nüfuz edecek bir karakter de değildi. Bahusus Cevad bey - yukarıda da işaret ettiğim gibi - Talât beyden Enver paşa aleyhine bir tehlike geleceğine hiç bir zaman İnan- mış değildi. Hattâ o bunu iddia ede- cek bir kirasenin, garezkârlıkla hare- ket ettiğine kanaat getirecek bir mü- zacda idi. Cevad bey, hâdiseleri o kadar sat- hi bir şekilde görüyor, zahiri sebep lerine göre öyle mütalea ediyordu ki daha dün, bütün «İttihad ve Terâkki> âleminde şiddetli bir ihtilâl kasırga- 8 şeklinde esip geçen (Yakub Ce- mil vakasi) ' nin “bile içyüzüne tama mile nüfuz edememiş, vazifesi ve Me- muriyeti — Stiharile- “bütün inceliğine vakıf olması dâzımgeleri bu hâdiseyi aelâde asker) bir cürüm olmak ma hiyetinden fazla bir ehemmiyetle te Jâkki etmemişti. CEVAD NİÇİN ENDİŞE eri? Gerçi Cevad bey, Yakub Cemil be- yin (taklibi iükümet) cürmile tev- kif edilmesi üzerine hayli endişeli gün- ler geçirmişti. Fakat bu endişeler, Yakub Cemil beyin girişmek istediği işleki vahim neticelerin -tevlid etiği Akıbetlerden, bilhassa bu mesele etra- fındaki siyasi ihtiras ve rekabetlerim” meydana getireceği muzır tesirlerden ziyade kendisinin de mesul edilmesi ihtimalinden İleri geliyordu. Çünkü Cevad bey, cephe gerisi hizmet etmek ve yahut ordudan evvel düşman ars zisine akm ederek askeri harekâtı kolaylaştırmak maksadile çetecilik esuslarına möüstenid ölarak ihdas edi- Yeni (teşkilâti Taahsusa)' tum İstania). daki İdaresi mertürdu. Merkez kumandanı, (teşkilâtı mah- susa) ya mensup riüfrezelerin İstan- bulda hazırlığını temin ediyor, onla rın İbtiyaçlarmı: gözönüne alarak içab,eden parayı veriyor, noksanlar- ni talap yanl Yak Cemil bey de tevkifinden eywel gene öyle, yeni bir müfreze hazırlamağa başlamıştı. Ce vad yeb de ona lâzım olan parayı, si- lâh ve cephaneyi vermis, biran evvel yola çıkması için elinden gelen gay- rette kusur elmemişti. Bahusus Ya- kup Cemil beyin. Enver pâşanın iti- madını en çok kazanmış bir kimse oi- ması itibarile Cevad bey Yakup Cemil beyin her müracaat ve arzüsünü der- hal yerine getirmişti. YAKUB CEMİLİ KURTARMAĞA adak Merkez biç ümid et- mediği bir” Yaktib Cemli beyin tevkif edilmesi üzerine büyük bir hay- ret içinde kalmış, Enver paşayr mem- nun etmek maksadile Yakub Cemil der Yakuk Çehik beyin kurtazlmalı için çok çalışmış, nitekim idama mah- küm olmasına rağmen cezasının mü- ebbed küreğe tahvili için o sırada harbiye nazırına vekâlet eden Talât beye de tahriren ve resmen müracaat etmişti. Cevad beyin, Yakub Cemil beyin son dakikalarma kadar lehinde gös- terdiği bu hareketler, yalnız kendi. şahsının da mesuliyete uğraması kor- kusundan ileri gelmiyordu. Merkez kumandanı, Yakub Cemll beyin tev- kif edildiği gündenberi (Bekirâğa bölüğü) nden Enver paşaya mütemâ- diyen mektup gönderdiğini biliyordu. Cevad bey, cemiyetin bu eski fedaisi- nin nihayet Enver piş tarafından aftedileceğini sanıyo? ve bü kanaat le Yakub Cemil lehinde mütemadi Arkası var). | ğ