4 Ocak 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

4 Ocak 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 Kânunusani 1937 AK Ş AM > Diyarıbekird. Atatürk köşkü Büyük Önderin oturduğu köşk belediyece satın alınarak tamir ediliyor ii | Ete SİYASİ İCMAL Samanı Ispanyadaki İspanya işlerinin çok karışık olması- | nin bir sebebi de general Frankoya kar-| ” harbeden tarafın zahirde İspanyol Küleümeti adını taşıdığı halde muhte- Üf hükümetlere ve partilere ayrılmış Giması ve bincenaleyk (gerek siya- si gerek askeri faaliyette vahdet bu- Tunmamasıdır. İspanya hükümeti Mad- tidin sıkıştırılmakta bulunmasından | Akderiz. sahilindeki Velânstyaya çe- | kilmiştir. Arkasından İngiliz sefareti 7e diğer ecnebi sefaretleri de buraya | Göç etmiştir. Bu hükümetten başka bir de müs- İnkilen hareket eden iki hükümet da- | h& vardır. Bunlardan biri şimali İs- Panyanın Atlânlik Okyanos sahilinde Yaşıyan ve İspanyollar ile alâkam bir Trmüyp Avrupanın en eski bir irkt- na mensup Besklerin teşkil ettikleri 7€ merkezi Bilbaoda bulunan hükü- | mettir, Palos ismindeki Alman vapu- Yunu açık denizde tevkif eden ve sön- Tüdan bir Alman kruvasörünün teh- | federasyonu) ile (Marksist partisi amele! didi üzerine salveren memurlar bu | hükümetindir. Şu kadar var ki vapurun içindeki bir Ispanyol ie harp levazım: alako- nulmuş olduğundan Alman dönanma- | du İspanyol vapurunu şimdiden 2abtet- miştir, Abloka devam ettiği takdirde detletler © arasında büyük o ihti- Kışın kaç kere nezle olacaksınız? Bunu artık evvelden keşfediyorlar. İnsanların, hareketteyken, tenef- füs edebileceği oksijen mikdarı, 0 uk alma kabiliyetine bir miyar teş- kil ediyormuş meğer... Resimde gördüğünüz gibi, bir ada- ma oksijen maskesi giydiriyotlar ve bir bisiklet pedalı çevirtiyorlar Bu arada da hareket sırasında vücudün her santimetre müurabbaının ne kar GA? oksijen kullandığını hesaplı yorlar, Kullanılan oksijen mikdarı ne ka- dar çoksa, soğuk alma kabiliyeti o kadar az oluyormuş... — Belediye, dağın yarmmağa muvaffak olmuştur. Bir bandodan çok istilade edilmektedir. $. . : İ parti şimdi memleketin en sağ parti- İpartilerin ve amele teşekküllerinin müf- ahilleri âdetâ abloka etmiş ve bir|yi general Prankoya yardım. işinde 15- hükümetler lâjlar ve sorluklar Oo çıkacaktır. Müstakilen hereket eden diğer hükümet te İspanyanın şimalin- de ve Akdeniz ile Pirene dağları ara- sındaki Katalonyadır. Bu memleketin halkı irkan İspanyollardan #öyade Fransislara yakındır. Son zamanlarda Katalonyada sol un- surlar ve bahusus Sovyetlere teveccilh- Kâr ve taraftar bulunan âmele teşkilâ- & çok kuvcet bulmuştur. Hükümetin. başında bulunan M. Compassy sol cumhuriyetçiler partisinin lideridir. Sağ partiler ya imha edümiş yahud ortadan çekilmiş olduğundan bu sol si görünmektedir. Bu zat bütün sol tehiden hareket etmesine o Çülıştyor, Halbuki her parti ve teşekkill kendisi. nin teşkil ettiği ayrı milis Kuvvetini | muhafaza ve idare etmekle israr edi- i yor. Bundan başka (milli amele kon- | iltihadı) ümele diktatörlüğü vücude getirerek Katalonyada bir Sotyet re. jimi kurmağa çalışıyor. Bu yüzden Katalonyanın bir Sovyet hükümeti olması Almanya te İtalya- rar etmeğe sevkediyor. İşte İspanya iş- lerinin Avrupa sulhunu tehdid eden bir cephesi de budur. ŞATONUN EFSANESİ Dük dö Vindsor Macaristanda, Roçiltlerin Enzesfeld şalosunda otu- rüyor. Bu şatonun garip bir efsa- nesi vardır. Baron Natali Roçilt bu şatoyu 1885 de satın aldı. O zaman burası şato değli, âdeta bir köy eviydi. Vi- ! yanalı bir mimar çağırttı, bir plân yaptırdı ve yüzlerce amele çalıştıra- rak evi şato haline sokmağa başladı. Baron sık sık Enzesfelde gidip ya- pıyı geziyordu. Bir gün dönerken karşısına bir çingene çıktı ve dedi ki; — Şato bittikten sonra o sene için- de öleceksiniz! Şatonun yapılması tam 18 sene sürdü. Kabahat ne mimarda, ne de ameledeydi. Baron mütemadiyen ya- pıyı uzatıyordu. 1908 de beğenilmi- yecek, değiştirilecek bir şey kalma- dı. Şato biti ve © sene de baron öldü. Gittiği gece B inci Edvarda bu ef- saneyi anlatmışlar, dinlemiş: — Garip demiş, bana da Kanada- da biri: Kral olacaksın, fakat çok sürmiyecek demişti!... BUZ DİYARI Avusturalya, hudutlarını genişlet (i. Yeni Zellândanın cenubundan ye- di buçuk milyon kilometre murabbar buz diyarını kendine haketti, Bu ilhak siyasi protestolara ha- cet bırakmadı, Ayusturalyanın iihak ettiği o yerlerden kuş uçmaz ve ker- van geçmez. Ancak balina balığı av- cıları oralarda dolaşırlar, Avusturalya hükümeti oralara ye- ni rasat merkezleri yaptıracakmış... yokluğu çok hissedilen bir işi niha- bando kurmuştur. Resmini gönder- Sahife 5 Ka) Büyük Önderin kolordu kumandanlığı sırasında Diyarıbekirde oturduğu Pamuk köşkü Diyarıbekir (Akşam ) — Diyari- bekirlilerin daima büyük bir iftiher- la yadedeceği eski bir hatıra vardır ki o da Büyük Önderin kolordusile bu taraflarda bulunduğu zamanlar- dır. Büyük Önderin o zaman iks- met ettikleri Pamuk ve Seman oğlu küöşklerini olduğu gibi muhafaza et- mek ve şerefli bir hatırayı canlan- dırmak her Diyarıbekirli için bir borç halini almıştır. Halkın içten gelen bu arsusunu bilen belediye, bu köşkleri satın el miş ve tamirine, bahçesinin tanzimi- ne başlarıştar. Bu köşkler © zamanki halini kay- betmiyecek bir şekilde tamir edile- cektir. Köşkün önündeki büyük ba- vuzun düşmüş olan bazı taşları ye- rine konularak tamir edilmiştir. Sair yerlerinin tamiri de müteahhidine ihale edilmiş olduğundan ilkbahar da bütün tamirat bitecektir. Etrafın- daki bahçe ve geniş erazinin de mun- tazaman tarh ve tanzimine başlan- mıştır, Amerikada haydutluk Kaçırılan küçük Çarls Amerikada Vaşington eyaletinde olu- ran Matson adında zengin bir dokto- run oğlunu bir haydud kaçırmıştır. Noel gecesinde doktor Matson ve ka» rısı bir davette idiler. Haydud bu Sira» da evlerine girmiş, evin camekânlığın- da Noel ağacının etrafında oturmakta olan doktorun üç çocuğunu görmüş- tür, Çocuklardan Çaris 10 yaşların- dadır. Hemşiresi Muriel henüz daha on dördünü ikmal etmiştir. En büyükleri yiliyam İse on altısındadır. Tabancası İle camı kıran haydud içe- ri dalmış ve Vilyamın üstünü başını ara- mıştır. Sonta Çarlsa yaklaşarak: — İşte asıl para bu, demiş, “çocuğu kolundan yakalayarak, yere 35,000 lira fidye istediğine dair bir mektup attık- tan sonra kaçmıştır. viyam derhal polise telefon etmiş- tir. Polis faaliyete geçmiş, fakat hay- dudun izini o gece bulmak mümkün 0- lamamıştır. Eve gelen hafiyeler çocuk- lara kaçırma sahnesini tekrarlatmışlar, fakat bir neticeye varamamışlardır. Çarlsin sıhhati hakkında henüz ha- ber alınmamıştır. Doktor Mafsonun tahminine göre oğlunu bir esrarkeş kür çırmıştır. Çünkü bir hsfts evvel garaj» da unuttuğu doktor çantasının içinde- ki uyuşturucu maddeler çalınmıştı. la İL İYİLİĞİ Gİ İLİĞİ nh iie. salli min. amaa — Hayvan hastanesinde.. Romatizmalı tavuklar, başı dönen köpekler Birçok hayvanlara bayıltılarak büyük ameliyatlar yapılıyor Bir beygir ameliyat masası üzerinde 1 İnsanlar arasında yaşayan hayvan- | miş. Jarın hastalıklarını tedavi için 927 de İ İştihası az olduğu ileri sürülerek sa- açılan Fatih hayvan hastanesi İstan- | hibi tarafından hastaneye getirilen yı- ga bul civarındaki kaza ve vilâyet hay- vanlarının da her türlü hastalıklarını iyileştiren, halkça tanınmış bir mücs- sese haline gelmiştir. On sene zarfında tutulan istatistik- lere göre, hastanede 1927 senesinde an- cak 790 hayvan tedavi edilmiş iken halk bu müesseseyi tanıdıktan sonra müracaatların adedi büyük mikyasta artmış ve 934 da tedavi edilen basta hayvanların adedi 10,498 rakkamına Bu hastanede geçen sene, yani 935 de 6376 beygir, 1243 katır, 1021 &şek, 546 sığır, 810 koyun, 782 keçi, 2308 köpek, 1923 kedi, 213 kümes hayvanına bakılmış, bunların 604 ü, uyutulmak suretile büyük âmeliyat yapılarak te- davi edilmistir. Hastane Şefliğince yapılan raporlara göre, hastaneye tedavi için getirilen beygir, eşek, katır gibi tek tırnaklı hay- vanlarda en fazla ras gelinen hastalık- lar yaralar ve eziklerle, hazım cihazı hastalıkları ve sancılardır. Bunlar ek- seriya inşaatta çalıştıkları için çivi batmasından mütevellid tırnak hasta- lıklarına tutulmaktadırlar. Göz, cilâ hastalıkları ile tetanos da dikkatel cel- bedecek derecededir. Keçi, sığır ve koyunlar ise ekseriya suihazma uğramakta, güç doğumlar- dan müteyellid hastalıklarla, meihe il- tihapları yüzünden hastaneye gelmek- tedirler, Köpek ve kedilerde mide ve barsak il- tihaplarile yaralar, kemik kırılmaları, göz ve kulak hastalıkları, diş ağrıları baş dönmeleri görülmektedir. Bir ya- şındaki köpekler «gençlik hastalığı de- nilen bir nevi ilete tutulmaktadırlar. Kümes hayvanlarına gelince; bunlar» da difteri, kolera, tifos gibi bulaşık has- talıklar, damla, romatizma, nikris gi- bi marazlar fazladır. Romatizmaya tutulan kümes hay- vanları tapkı insanlar gibi yürüyemez ve günün bütün saatinde kümeste otu- rurlarmış. Fazla gıda almak yüzünden tavuklar da ekseriyadamla hastalığı görülmekte imiş. Hastaneye şimdiye kadar bu aramız- da yaşayan ve pek iyi tanıdığımız hay- vanlardan beşka tedavi için 12 deve, 11 mymun, iki karaca, bir geyik, bir yılan, bir sülün, bir tavuskuşu, birkaç da tavşan getirilmiştir. Develerden bir kısmı yaralı imişler, bir tanesi tedavisi mümkün olamıyacak derecede gözünden hasta olduğu için bir gözü çıkarılmıştır. Maymunlardan ikisi yaralı, birisi gözünden hasta, dör- dü de midesinden muztaripmiş. Bun- lar tamamen tedavi edilmişlerdir. Yal * nız maymunlardan bir tanesi fazla si- nirli olduğu için pansımanlarda zap- tetmek mümkün olmadığından ancak bayıltmak”suretile pansıman yapılabil- lan iki metre boyunda, korkunç ve 20- hirli olduğu için tedavi edilememiş, vahşetinden korkularak bir iştiha ilâcı verilememiştir, Fatih hayran hastanesine tedavi için getirilen hayvanlar gün geçtikçe arlmaktadır. Çalalcsdaki köylüler bile hastaneyi tanımışlardır. Fakat müesse- se çok küçük, uzak yerlerden getirilen hayvanları yatıracak yer yoktur. An- cak sekiz beygir yatırılarak tedavi edik mektedir. Hasta olan sığır, koyun, ke- çi, merkep, köpek ve kediler müessese- de yer olmadığı için yatırlamamakta- dır, Bundan başka müessesenin bir otop- | si salonuna, kimya ve bakteriyoloji lâ- boratuarlarına ihtiyacı vardır. Hayvan sayesinde ekmek parasını çıkaran fa- * kir vatandaşların ihtiycına daha geniş mikyasta cevap verebilmek için bu müessesenin genişletilmesi lâzımdır, . Karamanda kış Yapılan su araştırmaları müsbet neticeler verdi Karaman (Akşam) — 2 gündenberi buraya kar düşmektedir. Karın kalın lığı (50-60) santimetredir. Termomet- re (-5) dir. Komşu kazalarla köylere gidilemediği gibi; şehir içinde bile gi- diş geliş çok güçleşmiştr. Piyasada odun ve kömür kıttır. Soğuk bütün şiddetile hüküm sürmektedir. Bu yüzden şehirde hayat durmuş gis bidir. SU ARAŞTIRMALARI MÜSBET NETİCE VERDİ Dört aydanberi Karamanın Zengen deresinde -su araştırmaları için- kuru- lan arteziyen tesisatı çalışmalarına de- vam etmektedir. Bir ay evvel 115 metre derinlikte su toprak seviyesini bulmuştu. Son gün- lerde (188) metre derinliğe varılmıştır. Fışkıran suyun tazyiki, toprak seviye sinden (60) santimdir. Çıkan suyun kutru şimdilik 13 san- tim olup dakikada (72) Titre su kayde- dilmektedir. Tesisat, suyu kaybetmek korku- sundan, faaliyetini durdurmuştu. Bu husus için vilâyetten mühendis beklenmektedir. ARTVİNDE KAR Artvin 3 (A.A) — On senedenberi görülmemiş bir şiddetle üç günden- beri yağan kar, şehirde bir buçuk metreyi aşmışlır. Zaylat ve telefat yoktur. Gaz, ş*ker, un gibi zaruri ih- tiyaç maddeleri pontrol altına alın- mıştır. Borçaka ve Hopa ile telefon muhaberatı kosilmiştir. Ardahan tel #graf hattının tamiri için merkezden müfrezeler çıkarılmıştır. Bugün ha- va açıktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: