18 Teşrinisani 1936 AKŞAM em Kurtulma yolu j , Nihal şili sordu: an kurtulmak o ka- dar; zor mu canım ti un yüzün: ola rl Kaşlarını çâta- — Her zaman kolay bir iş değil! dedi. — Eğer ben Haticenin yerinde ol- saydım, m çoktan bırakırdım, Be- ni sevmiyen adamın ben hiç yüzüne bile bakm: aatte: essüf sen Hatice di adi, artık kahkahayı atti. min zayıf, iradesiz, pike bedbaht ke delikanlı bu. yu hali Mn it yor Ben “Çünkü kendisi gayet uy- sal v k görün e halde hakka en metin erkekleri - oynatacak bir İZ sahibi a — Bana bak, ini, dedi. Ben se- nin sadece dostunum. Doğru söyle li başka bir kadın seviyorsun da Hatic. onun En mi başından at- NE le e temin ederim ki böyle bir sey va halde, Haticeden niçin kur trmak istiyorsun? Sonra öyle birisi -akalanacaksın. ie hep işin sonrasi- sün. Ben şimdi başımda ak istiyorum. — Lim Haticeye açıkça işi anlat- va tım bunu e o kahka- bayi al yi aldırış e sırada, kapı pie ye sOr- VE ki onun yüzüne bile bak- iv ak zapta çalışi- rdu. suretle atiniz yerine Ee m m px mesud etti, Nina y kolay kurtulamaz” sın ama; ay. ardan Ol gez sevmiyecek olursa derhal w laşıp gideceğine emin amor. uu boş ve mevsimsiz celer adin saadet e ür kaybolup gidiyordu. Haşi- min e İ değişti b hiç bir yoktu. Nihalden de bıktı. İp- tida Nihalde İmei ele hep- si a sinirine dokun Haşimi ayyır şey de pe değiş b ye ketmemesi idi. kendisini ai mış gibi görünüyordu. Her zamanki gi neşeli, şakacı idi. Onun ise Haşimin bütün bütün sinirlerine kon HASAN KUVVET ŞURUBU mumi, ki e) iliki di, Ee leri an Çocuklar, gençler, ie hi ve m her yaşta ein OSU: İstanbul, ya Beyoğlu 1936 - 1937 amele NORVEÇ MORiNA BALIKYAGI 4 litre 40,12 litrelik 60,1 trek 100 kuruştur. HASAN DEPOSU: İstanbul, Ankara, Beyoğlu dokunuyordu. Onunla yım, diye içinden dağ yordu. Fa. kat bir bir türlü te Nihale ii ei “Kinaye akşam, sarfederek, gazete Si Kalin hiç iii "bakma- dan, i gazetede yazılı bir hava- disi söyler gibi: — Nibal, seni sevmiyorum artık, kaçırmamayı düşündü. ie gl ir vi bile genç kadına 504 18 Teşrinisani 936 Çarşamba İstanbul — Öğle vr Türk musikisi, 0 Havadis, ,05 Plâkla ei lk m ,25-14 Muh- telif plâk neşriy: Akşam nı Sisi 18,30 ni musikisi, 19,30 Bayan Janin ve arka- tarafından Egzotik msi, 20 Saz heyeti, 20,30 Cemal Kâmil ve ar- k Gitara), si Muhtelif plâk neşri; Akşam neşriyatı: 18,30 Plâkla dans musikisi « Hazım tar: ından Türk musikisi ve Halk şarkı- Tarı. 21 DE 1- zn ie. suvari) uvertür. 2 - Stra a lar valsi). e Mareşal Dekdamiz OE ie antiğue). 4 - Wetzler: (Siz nasıl Libellentanz) operetinden par- çalar. 22 Plâkla sololar, 22,30 Hava- dis. 23 SON, z Sahife 9 BULMACAMIZ 12 aş mş yili yö ii Tİ Pİ 6 3 Soldan saga: 1— vE imparatoru (6) İle (2) esur (4 3— Si fırlatan (3) Boy değil (2) Bir balı lik (3) ir şimal, memleketi (9) VE — Term ellik (6) 6 — Familya (4) 7 — Dokuzdan sonra (2) Bir liği merkezi (5) 8 — Onunla iftar edilir (i 9 — Başına (B) koyun ilk rakam ok sun (2) 10 — Nota (2) Kedi Yukardar aşağ: : i — Mideyi ot (8) — Söz dinlerlik (5) Madeni bir ma- yi 3 — Memba (6) ME pg (8) Vilâyet (2) Çabuk İş 5 ini (4) Büyük (3) 6 — Kımıldat e Zaman (2) 1— 8— g— Biz derd Gi ie ir ©. 10 — Orta yer (3) Tep GEÇEN BULMACANIN ili Soldan sâğa: 1 - Terceme, a 2-İL, Kara 4 - Alem 5 - Nihal telâşsız, saki — EN Beye geldiğinizi biliyor- — Hatice mi gelecekti? züne baktı, ya; sokuldu, gazeteyi | sunuz mi al i imi i ve a 9 - İn, Ne, Ml 10- — Kararlaşmış bir şey yoktu ama, | çekip dı. a Haşimin dizlerine Eminön: alak ur. Kuzum, ura- | oturdu ve onu tai tatlı kucakladı. iv li öyle ise, sarılınız bana, da: Ezik, Büyükada: Hak, da görmesin. Ben onu içeriki odaya öpünüz Fatih: Şehzdebaşında Asaf, Kı 1- ni ye — - e sen e gidersin, olmaz Haşim Nihale tekrar Aşık olmak Genç kadn Ni vazifeyi ifa öderken ümrük: Mehmed Fuad, Bai ME ümidine düştü. Fakat bu ümidi boşa Dn e ni eee 8- T di A yi me a i m Nihal bims si Haşim telâş- imdi düeebdn hedbebi; — Sahiden iyii bir kadın! diye ya ,Xi iy, Emirgân, Rumelihi- ali, Ale 9 - Tere, Asya 10 Si Şila en iŞ ein rdu. düm ecza Aksa: t, Ali. Ja dışarı fi sonra tekrar . Bu rabıtadan nasıl kurt y? Ye- | Nihalin a b kadar üzün- kadar ıztırab ve göründü. Bir an see pd ie ai 5 Vidin, Memeni dispanserinin tülü görünüyordu ki Nihal acıdı. erdi içindeydi ki nihayet, derdi- v. mütereddit davrandı. Sonra, ar a m iy Koridora çıktılar. Nihal, içeride vi arkadaşi yandı. Bu gibi şey. | gene Kadına «Ters bir sesle Herm Sir çer, İstanbul zöni dispanseri baş tabip- ticenin bulunması icab eden > insanın kendi 8 gelmezse Ne yapıyorsunuz? dedi. Hay e yeri ye a xi Hiğinden : Kışın zayıf ve mukâ- ıpalı kapısına bakarak: mutlaka kahkaha ile kar; kayım, gidi adan, çabuk! çük Edi Samatya: A yem utluz zavallı — Seni ondan kurtarayım mı ben? tl ile alay ettiler. kadın kekeledi: kulede a dalan yı ni “İl veremlileri sarstığı şu günlerde, yürek- | dedi, ei ile A ape b: — Bilmiyordum... Affedersiniz. caddesinde Birer Ney, yem ME A Mi vela dele bay — Ne suretle? v di hikâyeyi an- e kri etti: mek Hür ever yurtdaşlara bir örneği — İşte böyle. e pie biri: olmak üzere dispanserimize gelen za- başımı ellerinin ata-| (o — Kolayı var, dedi, e a m onun ni Ko yi ve yoksul veremlil. re Hegtirmek aldı. Gürültülü bir buse ile ya- | rın sana yollarım, oda seni haller mele wvetile AK için: Birer iloluk elli şişe balık yağı, maklarından ö ek kurtarır. Hişt yüsüne bir akat BA yüz yirmi kiloluk bir çuval pirinç — Şekerim, dedi. Ben yarın geli | Hep Kiye Fekat bu teklif | — Aldedi,bu ür En her dilde gazete İğ) kiloluk bir çuval toz şeker, elli kiloluk rim, bekle gelmiyord e Çünkü öteki yanın ğına dd li ve ismi pları > Emer Giy çay pie , ş i a lunan: Mülkiy. ektebi Sonra, çarçabık çıktı birinden km başk: kadma | attı: mesi profesölerinden sayın bay İbrahim Âli tice idi —. tara) sz sym çe gü imi Heştigeno-veyğünii | Aç ii e bir usul tatbik e selerinde ederi dilin Be an ii me > Aptal, in azetenizin sütün- mii Hatta gözlerindeki yaşla güz. | bt: kadının &ve geldiğini" görünce, | meğe kakaydın bal Mikâye | GELE amme verdiği bir e, ihti- | taleye boş selem prenses! ve düşecek!.. ARY A N Iâlcilere dağıtılmak ü üzere ii miktar Güzel Nata bene a güldü: Rigo kralın yakında bile NE altın gönderecekti. — Ben mi? sa esi Don Rigo, Kulide kalmak istemiyor- du. Fakat, ortalık kararmıştı. artık Hazine nazırı ee yo? alın yeğeninin Mn çe hâlâ havsalası ma sığdı- Tamayan Don Rigo bir kere de -gizlice- prenses Nebil ziyaret etmek ve onun da fi almak istedi.. in ta çe-” kildikten sonra, ilk önce Don Hanrinin © Saatte nerede ve ne işle m ok duğunu soruşturdu. n Hanri akşam yemeğinden son- > apeks zabitleri sarayına da- klifinden kei ie etmişti. dükün zabitlerle ya GN ee ve Hanriyi karısınn elile vurmak isti- Yordu. Don Rigo prenses Nataya haber Gönderdi: — Kocanız, dan buraya geldiğimi size söyleme- Yazan: İSKENDER F. SERTELLİ No 19 ğe bile lüzum görmemiş. Fakat, ben sizi 2i; yaret, etmeden dönmek fikrin- de deği Prenses Nata, ml hazine nazırı- kabul etmekte tereddüt gösterme- Endülüsün yıkılış tarihinde büyük rolü mi bu gizli konuşmanın içyü- zü şu idi: iye rr nazırına ni- m > in azırı, kra- la em parayı azal geldiğini söyledi. Güzel yn Diye sala Don Rigo: Hayır... Diye cevap verdi. Prenses geniş bir nefes aldıktan sonra, Rigoya ei ne Zâ- üs sultanı Li şehri tes- lim imdi Hayır. — — Niçin? Haniya söz vermişti.. Evet ama, kral hazretlerinin ona — minde kadar göndermedi mi? de k in eri öz söz vardı! şeyden haberim yok. ii haberiniz meme prenses! Fakat, bizim haberimiz var, Ve bunu almak için pa aim buraya geldim, — iğ e sözünde durmu- şe üz eri e an bana karşı gösterdiği saygısızlık, her şeyden daha garibdir. — Kendisile çok hiddetli olduğu bir zamanda görüşmüş a — Bilâkis. e kanlıydı, Vek ill bile ie erer olduğunu eş cdi sözü hatırlatmadınız mı? e Hatırlatmak. ve mümkün olan her söyledim. Sözlerimin en amin Ne LE Sik heri el NE m iş- istemem, O, ne yap- im e ve ei yapacağını çok iyi bilen bei ie boş olarak mı dönece- zi prenses? Bana merhamet edi- 2 taze yemişleri Kiştalede bulun: erim prenses. beni alay ki emi şimdi nar ve şeyi ufak bir tesiri bile görülmedi. O halı di ne yapmak isti- mii Hazine nazırı yalvarır iş 2 ta- vrla ia prensin kulağına fıs) ardımınızı İsi ai beni kiş- armut yiyecek halı lerdir. Mal- ka kalesine Tür! irdi., sularımız- da Türk korsanları dol 1yorr. r, Garna- tayı Yi ele geçirmezsek, Türklerin buraya bile el atacakla- rmdan korkuyoruz. Krala Vi ediniz, prenses! Böyle giderse, yalnız kalelerimiz değil, onun tahtı bile teh- e düşeceğini güzel a eş gi ,Artık bu sözden sonra prensesin Rİ- goya yardım vadedemiyeceği besbel- Hiydi, Nata uykusu geldiğini söyliyerek yatak odasına ildi.. Don Rigo da döndü. Ve ertesi sabah yola çıkarken, olarak len taze yı sepet- lerinden va bi şey meri du, ##8 ERALIN HAZİNE NAZIRI, KIŞTALEYE DÖNÜNCE., ll ye md yeğeninin ve zırına Ön m çok pie sir olmuştu. — Hanrinin maksadı nedir? : Diye bağırıyordu.. Jatmıştı, nu hiç kimse bilmiyor: disile ve karısile kalan Don Rigo bile anlı ğini arar basında, e ve ili İl Don Rigo bü- ün bildiklerini ve duyduklarmı an- i > i ğ a li 4 7 m «