Bugün 16 sahife Telefon: 24240 (İdare) - 24249 ( Tahrir) - 24243 (Matbaa) - 29113 (Klişe) — Sene 19 — No, 6499 — Fiatı her yerde 5 kuruş PERŞEMBE — 19 TEŞRİNİSANİ 1936 Alman iktisad “Atatürk 7161 inci yıldönümü Dün deniz okulunda nazırını kabul buyurdular Bugün “Ankaradan Tahrana hareket edecek olan doktor Şaht gazetecilere beyanatında Atatürk için dedi ki: “O, yalnız Çanakkale zaferini kazanan adam değil, aynı zamanda bugünkü Türkiyeyi, maddi ve manevi bugünkü varlıklarile iktisad ve kültür bakımından yaratmış olan ve Türkiyeyi yepyeni bir büyük devlet olarak yüksek istikbale namzed yapan şahsiyettir. ,, nkara 18 (A.A.) — Reisicumhuru- ugün saat 18 de nezd- de hariciye vekili doktor Tevfik Rüştü Aras ve iktisat vekili Celâl Ba- yar bulunduğu halde Alman iktisat nazırı ve Rayşbank reisi doktor Şahtı kabul buyurmuşlardır. Ankara 18 (A.A.) — Rayşbank baş- kanı doktor Şaht saat 20 de Ankara- Pâlasın yeşil salonunda matbuat mü- messillerini kabul etmiştir, Doktor Şaht biraz evvel Atatürk ta- rafından kabul edilmiş bulunuyordu. Beyanatına: «Şu dakikada o büyük ve harikulâde şahsiyetin tesiri altın- da bulunmaktayım» sözleri ile başlı- yan bakan, Atatürk için: «O, yalnız Çanakkale zaferini kâ- ayni zamanda bu- ve manevi olan ve Türki- & devlet olarak E istikbale namzet yapan şah- siyettir. Dedikten sonra, sözlerine şu suret le devam etmiştir: — Türkiye benim için yabancı bir | Meinleket değildir. Onu otuz seneden- | Fransız beri tanıyorum, İmparatorluk "Türki yesini tanıdığım gibi, genç Türkler devrini de hatırlıyorum. O zaman da iki defa gelmiştim. Şimdi bilhassa şu nu tebarüze lüzum hissediyorum ki, hiçbir memlekette bir milletin manevi varlığında bu kadar süratli, bu kadar derin bir değişiklik olmamıştır. Size | bilhassa benim faaliyet şubemi alâka- dar eden sahaya alt bir misal vere- yim: İstanbulda, bizim Alman bankaları- nın direktörlerile görüşürken bana de- üiler ki; Bugün Türkiyede kurulmuş olan büyük banka müesseseleri bankacılık bakımından ve bilkassa o kadar büyük bir presiziyon ile çalışmaktadırlar Ki, bir çok Avrupa bankaları bunu kendilerine örnek olarak kabul ede- bilirler. Böyle bir $ en ihtimal bile verilmezdi. Evvelce Türkiyenin Adana ve Metsin gibibirçok şehirlerini görmüştüm, fakat Ankarayı manesef tanımamıştım. Fakan buna teessüf mü etmek lâzım yoksa aksi mi, orasi- nı pek tayin edemiyeceğim, Zira, An- karada bir çöl ortasında öyle bir um- dahiliye nazırı intihar etti Sağ cenah kendisini asker kaçağı olmakla ittiham ediyordu Bu yüzden .mebusan meclisinde gürültülü müzakereler olmuş, kabine itimat reyi almıştı Lille 18 (A.A.) — Dahiliye nazın M. Roger Salangro, dün gece odasın- daki bütün havagazı musluklarını a- Çık bırakarak intihar etmiştir. Kendi- 8i, #7 yaşında idi. Kardeşi gazetecilere beyanatta bu- lunarak müntehirin, karısın ölü- münden dolayı çok mütessesir olduğu- 5 nu ve bu teesssürünün son günlerde atesi tarafından bir çoğunun ölmesi. | İle büsbütün artmış bulunduğunu söylemiştir. # Bunun üzerine M. Salangronun Sıh« ? hati bozulmuş ve geçenlerde sağ ce tinden birinin kendisini r etmiş olmakla ittiham €imesi üzerine büsbütün bitkin bir hale gelmiştir. Bundan bir kaç hafta evvel eski nuhariplerden mürekkep hususi bir Juri müntehirin masumiyetini ilân etmiş ve mebüsan meclisi kendisine 63 reye karşı 421 rey ile itimad beyan etmiştir. Bir müddet sonra M. Roger Salan- Eronun Almanyada harp esiri iken bir Alman askeri mahkemesi tarafın- dan bir dökümhanede çalışmak iste- mediğinden dolayı mahküm edilmiş olduğu meydana çıkmıştır. M., Blum ile M Daladler, bu sabah lille'e hareket etmişlerdir. Cenaze Mmerâsimi, cumartesi günü yapılacak- İ tır, TAkışam — Sağ cenah M. Salangroyu harpte Almanlara kaçmakla ittiham edi- M. Salangro yordu. Bu ittiham üzerine mahkeme müracaatla dava edilmesi ileri sürülüyor- du. Mesele parlâmentoya aksetmiş ve yapılan müzakerede bir kısım mebusların boğaz boğaza gelmesine sebep olmuş” tu, M. Salangronun bu vaziyetten müte- esir olduğu anlaşılmaktadır. M. Blumun Fransız kabinesinin vaziyeti üzerinde te- sir yapmam ihtimali vardır.) ran merkezi yaratmış bulunuyorsu- nuz ki, bu tarzda bir şehir yaratmak işine Avrupada değil, olsa olsa Şimal Amerikasında rast gelmek (kabildir. Bilhassa Ankarada kurmuş oldu- gunuz devlet mahallesi, bana Vaşing- tonda mevcud olan deylet mahallesi ni hatırlatıyor. Eminim ki, çok az müddet içinde Ankara en güzel ve ön madem devlet şehirlerinden biri olacaktır, BU SEFERKİ SEYAHATİMİN SEBEBİ Şimdi her halde benim bu seferki seyahatim hakkında da benden bazi şeyler öğrenmek istiyeceksiniz. Bu seyahatim bazı Türk ricalinin, bilhassa merkez bankâsi umum mü- dürü B. Selâhaddinin Berlinde bize yaptığı ziyarete bir mukabele manasi taşımaktadır. Buna binaen, buradaki ziyaretim herhangi bir müzakere esa- mevzua temas etmemekte- timdeki mana, daha ziyade 'Türkiyenin,biu yükselişine karşı olan alâkarızı ve bu yükselişin banisi bu- lunan zevata karşı beslediğimiz hür- meti ifadedir, (Devamı 6 ncı sahifede) Berutta yeniden karışıklıklar oldu Dükkânlar yağma edildi, 60 ölü, 400 yaralı var Londra 18 (A.A) — Berutla yeni- den karışıklıklar olmuş ve bazı mağa- xalar yağma edilmiştir. Nizam ve sükünun tesisi için aske- ri kuvvete müracaat edilmiştir. 6 ki- şi ölmüş, 70 kişi yaralanmıştır. Paris 18 (A.A.) — Beruttan Paris - Solar gazetesine bildirildiğine göre, geçenlerde hırıstiyanlarla yahudiler arasında vuku bulan çarpışmalar ne- ticesinde altmış kişi ölmüş, dört yüz kişi yaralanmıştır. Selim Sırrı Tarcan Kıymetli muharririn her hafta bir yazısını neşredeceğiz Akşam bugün- den itibaren her hafta B. Selim Sırrı o Tarcann bir yazısını neş- redecektir, Selim Sırrı Tarcan çok gezmiş; çok gör“ müş: kıymetli muharrirlerimiz- dendir. Yazıları- nın karilerimiz tarafından zevk- Ib okunacağına eminiz.İlk yazısı: İsveç kadınları iğ Töndra 18 (Akşam) — Madrid a- teşler içindedir. yanmakta olan bina- lar arasında bir sefarethane, bir otel, bir hastane de vardır, Hükümet kuv- vetleri ileri hareketini durdurmak # çin elinden gelen gayreti sarfediyor. anama hakkındadır. Bu yazıyı Beşinci sâhite- İmizde bulacaksınız. büyük merasim İ yapıldı tülü sunun Yukarıda Atatürk büstüne konan çelen k aşağıda deniz okulu talebesi İstiklâl marşını söylüyor (Merâsim tafsilâtı v e resimler dokuzuncu sabifededir) Madrid alevler içinde, bir çok mahalleler yanıyor Fakat Üniversite mahallesinde elân harp şiddetle devam ediyor Şehrin her tarafına gülleler düşü- yor. Sivil halk bundan çok müteessir olmaktadır. Bir çok kimseler mahzen- lere sığınmışlardır. Fakat bunlar yi- kılan binanın enkazı altında kalıyor- lar. (Devamı 6 ncı sahifede)