99 Eylül 1936 SarayvV Yazan: SÜLEYMAN havası iyidir. Abdülhamidin bir € Ben ve Babıâlininiç yüzü 'N KANİ İRTEM — Tercüme iktibas hakkı mahfuzdur — Tefrika No. 756 evabı “Nişantaşında otursun burada Giy oral | Yün z. ve şiddetin, Her akşam bir hikâye « KURNAZLIK Muzıka son tangoyu bitirir bitir- mez, Bain oran halk bahçeye bini Yat kulübün b e o mevsimin veda eresi SE edilmiş, bahçedeki ER do- natılarak erisin açıkta, ayrı ayrı, kat etrafında o kadar neşe ve CEZASIZ Di rdı, sofrada ya hariciye Z korsan ii getirerek eri İtalya e ünerek vü pan gi Oyluya pole ye eg Reg pri Ti ii an in elçi Reşid bii > Dad a ec- | tine inden foraget etti, Göle ösihirl ayraç fal GöMnle işte Herkes neşe içinde gülüyor, konu- | bulamadı. Hürmetle e i lık ef'aline karşı ittihaz 0 bulana zapt ve imhasına v vakada yapılan tedibi Be) etmek ie bakmanız yordu. Bütün bu 5 yalnız aş üs ri tedbirler nazarile ve devletler detle ül edildi. (Nurülbahr) i suretile işin büyümesine meydan ver- Tevfik Şakir. eğlenmi; eder. Bu hareketin El #lere mü- timbotu beam Kl a e memek kabiliyetinden mahrum idi! yöeğleni oyun için değil, biraz arası ari kaide V uz. Bir | da yaralandı. İtal u kendisini zora karşı baş eğmiş gös- ediyorsun! ş $ enik, mk EK İşlerinden nafi m ibuldaki İtalya ei e bir zabit günüm yar ef- emel padişahlık e vakitte nl e te- a memnuniye! . Sen- | kurtulmuş sayardı “Avrupa| siniri Bö 2 gi i e ii e yüslerde pulunuk vasıtalara yi yan zabitile müştereken bir zabıt va- | zor: şı ve sürüncemelere | kalabalıkta; atma İmani m e fk Gay ergenin deli nihayet verirler.) Ki i ediy: dl b > veda müsamere- sebil edi iie an bu men vilâyeti Hüdeydedeki İtalyan | masına sebep olmuştu. Halbuki O S€- | ginde bulunarak biraz sr müs ık iste- bi denizdel bur kaldı- | Konsolosuna teslim etmek istedi i rde erin hakla: m giye müracaate Mef 5 etmedi. Kararlaştırılan | larının hariçte uyandırdığı bu diği ki Dü il iki kalı biri on dokuz bin küsur ta- erdi. Elçi Reşid bey &€0€ | yer, tr, diğeri ii bin beş yön riyal) taz ek haberi y ii hadislerde Kulüpte e nazarı dikkati- nn e içine izale. S in dığı emir ü üzerine ip ii eğ KN iç ni celbetmi değil Esmer, ince e düşünüy: ordu. Bu abi illerinde değil, memle- Ee iie ami hariciye nazırı di le kumandanına verildi. ii ine İri in ele bir yüzü, zari endamı vardı. Yaşı mek san > ak verdiği cevaptan başka devlet alemi mücrimleri iade çen en mühim ve bi meselelerden m rdu. Zengin bir mühendis ol Di mi mi? şey y söylemedi adanın Hü le bahsedebilmek bak ve vazifesi ne kö- | duğu duyulmuştu. Onun için bazı ka- | Tevfik Şakir Mame İtalya bahriye a ana Geliri etiRiğil > gözlerinin Tevfik Şakirden hiç | geldi. Genç kız ayni lâtif tebessü deyde lee: ültimatom ki ii — ii Mezolunmuştu! ğı yoktu. Fakat o etrafında x garsona bakıyordu. Mühen . mesinden üç &' iri evvel ya açi si geri mi yi SİYASİ DİDİŞMELER bir kadınla alâkadar olmamış, inedmıni' < Kia il den Italya ba; olarai - e bu ni e mezar de bü İ gezek Bi yagı Şe Kel Sait paşa altıncı sadaretin: ei Ri uzak yaşamakta âdeta ısrar 2. geçemem tinin Kolu nar takrir ve n bu â isti olunduğu gün mühürü almağa gelen : zmıştı. Nez: asını da ilâveten istiyor- gu gi Si h haykırarak erinde, dir nu reyi ik kal emine > Bu ekli iş ei İibania ili Arif dei kendisine şu teb- Son tangodan sonra, erkes bahçe- ev nz yerindi m. ır a Gi - miri y ir kaldıktan padişah: a 2 nız başına bir masaya yerleşmiş, gar- Şi genç kız MN e orsanlari ele geçmiyen dört, nl Bi Yağ rp ni e sai i i EM gre te kişi Die Bunlar da (Midi) to- endisine pe 5 in Abdül mid iki sene: ük Ş ni | ültifat ettim. en disi be, du. Etrafta herkes, a içkinin, eselede pa ri esnada tevahhuşle da nimle heşenin verdiği bir geley: içinde, nüp giden e bu yet kadar. eşli ğılan ahali arasında kaçarak kabile. | Pulunmak istemedi. Böyle yaptı. zap. e aim gel ni me: iii 1 > z tenini e ima in be lere EN eylemişlerd. i, Müşür Abdul pe azra yazı GB ŞE ei ye | sağmorüu Garsonlar ne tarafa a gönde ei . | şacakla, estiremiyerek telâş içi hazı Kaim elen tedbirleri işkâl eyl ne çalışıyord U. a re, AONİKARN A de kalıyorlar, şaşkınlıktan bir iş gö- | şıda.güzel bir ay ışıklarını denizde ş duğun! taksiratın liye- talya tebaasından olan korsanla- rTemiyorlardı. yordu. HE iel ait olduğunu bildirdi. | zın iki ay içinde Osmanlı hükümetin. £ bey tarafından yüksekçe $ bie v rin masasının | Gene kiz Tevik Şakirin yüzüne e Sud kadar zamandanberi | ce tutularak Musavvada İtalya me- siz olunan bu irade üzerine Sait ünde ir garson oraya bir rak: ad paşa bu an ihmalin mesu- | murlarına teslim. edilmesi taahhüt | paşa tabak ilen iie Mİ tdı. Fa- — - Size garsonluk hiç yakışmış A isine atfetmek »k haklı ola- : — Zatı şahanelerini taciz ettik, Lâ | Kat ekmek yoktu. Genç mühendis bir | dedi. iiyetini kend dişaha arz ve ifham ey- | | Hükümet e korsanlık e- | kin tasdilm devleti alyyelerinin ha- müddet ekmek bekledi. Nihayet saba- | — mız var. Affınızı rica >; pa decek e ul ip ettirmeği, ele bendesi olduğum i e idi kada, se bu şalıkta kim- | rim, ben zaten garson değilim, larla vakit | geçirilecek senbukları ip veimha | Sefirler heyetile münasebet m: senin ekmek getirmiyeceğini anlayın: — Ya! O halde? Mübi çi e elemeği, | amana hakkında kanuni | yetle kaimdir. Memuriyet zail oluği ca rdüğü bir ek sepeti- sormağa e yar miydi? geçiyor, e yapmı miyor, | ©ez8l e İcra etmeği de kat- | gibi onun da bertaraf olması EN ideten | Ne LZ yürüdü, Sepeti aldı. Masa- eme zi ven i pek g elçisi hariciye NeZâr€ gi Şi iye meni eee değilse de bizce tabii Jüyordu. eri müsteşarını d ME RELMİŞGR ; Korsan senbuklarını tarassut ve ta- sw teşekkür ni kendisine doğru EN hiç m e pek am mühendis. arko > an hr eylemek için ili ban ge- 0 şevvalinin 16 ncı A ak miri > birbirlerile pek iy £ vermeğe, h& ciheti ileri BA esi vu tarafın- vie yi ile Sait e Yilin te ER in pla hemen kolu z mecburiyet bulunması, bir <0 ei bahriye nazırı Hasan Hüsnü pa- | paşa sadarete getirildi. erek bu ALİM 3 vi ş 2) du, Nihayet İtalyanın Kr şaya iradı al Mesinriyekte ibi. A a sız Beri bie düşündü. Sonra, — Oh, bilsen Ss O kadar ha uzatıyordy. - bazı yazılarını. e le yi tuhafın: li Net e nereye | dum ki... 2 zildeniz sahillerinde hetlerin Mesele bu suretle hallolundu. kübuna tahsis olunan al alim acağını e düstek' hiç senigz etmesi, sonra e vi aları ke İtalya (Midi) de attığı birkaç top | Oğluna ihsan olunan bir Yazimi dı ekl ali e zır müdahalelere K2! şe. istediklerini aldı. a“ a ve bir seyisin e : 5 z ber yürümeğe başladı. Ayaktakilere 2 dan, devletin haysiyet ve şerefi ayak yvan idi, e çıkacağını i t -arparak, kalabalığın arasından geç- li olunacak İl Ti icraa mi Me KR esnasında Sait paşa ko-| tiler ve bir masanın eki gittiler, paşa a li PR li nağının bahçesine irade ile üç hiristi- Kk mavi esvaplı güzel bir kumral vE sin her Gi- yi & böyle Mi Abdülha- | yan bahçıvan ie ri iz paşa falık inbiraf ile alletmeğe | mi di son derece Si an yürüt- mz son! eti a adaş doğruya ibi. (Midi) Da Kabil imi İd Av- 'krar rl id di“ - — İnsan ii yapmazsa ekmeksiz bei bah irt wletleri iyice anlamışlardı; da- e bahçesi mükelle! adığı | kalacak, dedi. HYE elinden 3 3 şi a buna göre davranıyorlardı. mi mi ederek lr ekmek sepetini aldı. So; gemisine açi siyasette baş eğmek e itizar — Şimdi, dedi, si iie şeyler il gönderildi. adam-| zoru gözlerile & örmeliydi!. O, bu « , (Arkası var) getir. nl soğuk et rl tutulan talya hariciye 8: unus air Akdeniz: de he- | de ümidini kesmişti. halde hemen atıl onun kolla” m bir ae — ça yaşlı.. e ie wi ları var. Aslan e zda ondan yakı pe Si e yil re koşuyor- kucaj . ben Da Budala. m ei miyim hiç, U Uzaktan ho üme a... İşte o kadar. , Yakından yüz! han- Or. bir e hakime yı m şu adamın zi sevdiğini bir gin ar gülüşerek dağıldılar. erkeği, genci, yaşlısı.. yeğ i yüz elli kişiyi bulmıyan — © yerinde ola- e vu ki buraya bir na bir dami kı rap içerek ve balık yiyerek yaşamak- tadır. Yunus reis e adada bir münzevi ssiz oturuyordu... olmuştu. ye bildiği için orada dah a Yunus reisin bu yıllık meraklı ve srmi hat eğiliz. e düşinanı olan Piyale paşa- nn isim çok geç haberdar ol- muş ve EN bütün dünyaya küse- rek (Issız ö da ölünceye ar imla vermişti. Beş a us reisin adı Sa saa. Bİ > il Venedik korsanı İstanbula gel ldiği e nusun in yelkenli m) sı k sığındığı (Küçükada 2 sonra müthiş bir fırtınaya e tu. li 1ssız adaya im baş- ka kimse Ein bakıl , Kur- ii başka taraflara ii e 1yordi 'unus m Hiç ol sa Kara Ali kurtulsay- .0 oda aim” birlikte buraya gel- ılsaydı.. ünü her zaman tekrarlar durur- g üçücük bir demir kafes hapseden bir aslanın yayına ge ziyen usun bu sıkıntılı v zamana kadar seri ede- Budin valisi olan eniştesi Mustafa Yunus reisin yaşı ilerliyordu.. Saçları kırlaşmış.. yüzündeki çizgi- ler keder ve ıztıraptan derinleşmişti. Bir kadın: a gibi, kendisini gralya abilec: dın bulamadığı kötü onu da fazla sevmiş Graz ki - Issız de nın şen ve şakrak kızlarına da iltifat etmiyordu. Yunus reisin kadirgası elinde olsay- dı, engin NE yıllarca del li sa- len böyle bir kurdu un e KE. Küçücük | ee ty rak hapse- de mi; ie O hâlâ sultan Selimi tahtında otu- di e Selim hayatta iken ayak basım: AĞ kii Em paşa bir kere na- sılsa iz 1İğ ederek Yunusun idamın: ta. sun YUNUS BİR SABAH GÖZLERİNİ Yunus reis bir sabah gözlerini açtı- “yor musunuz? di? Yunusun içini garib bir şüphe Türk kadirgası Yunusu mu du? m EE daha kuvvetli b lübesine girdi. hapın le adalılardan. u geminin niçin geldiğini b run aleyhinde tuzaklar kurmuşlar ve Gelibolu tersane kethüdasını Yunu- imhasına memur etmişlerdi. — Hayır. — Beni sorarlarsa tanımadı; söyleyiniz! - Adalı gülümsedi: — Türk Türkten korka? mı a Se yap. kad kasi