20 Şubat 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12

20 Şubat 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahite 1Z - Yeni Zeplin balonu yakında bitiyor Bununla 35 saatte Avrupadan Amerikaya Si Meek inşası Bn üzere in yeni Zeplin emilimi (Havada görülün Graf Zeplin ismindeki eski Zeplin balonudur| kamaraları en aşağıda- dır. ni yolcu dairelerinin ha- A yapi lana ilk — ümre Zeplini bitmek yısta yeni İngiliz | vası muntazamen değiştirilmek- Team Amiği YE ai ilk tedir. , Duvarları ipek kumaştan gün son- yi inder az Melo, da ilk se- ferini yapacaktır. Hava gemisinin sürati en yollu Atinntiğin öc iülsi! olacak Hakim ol Iduğunu gösteren rumuzlu tablolar vardır. Makinaları petrol kullanıyor. Dört kinesinden her biri 1,100 bey- “e milyon kadem mikal iller amd rr. Bunlardan her üye on altı Hlkedir şimdiye kadar eden hava gemisi elli yolcu z çeki e yemek, dans, © içki, a, ra salonları, ba iş derecede en hafif anin yo yeri ekme > dem yapılmıştır. forttan hareketinden otuz beş ve Zeplinin ni kafesi en ha- nihayet kırk saat sonra dk fif ve en sağlam en oli oladaktır. rabumiumdan yapılmış. Uzun- Ermierbur Almanyanın şim- luğu sekiz yüz yedi ayaktır, diye ii eee Zeplinlerin dür. Y miştir. Zarfın içi höcere höcere- Yüz.y uzuncusudur. Yeni dir. Yani Zeplinin bir tarafı kaza- Zeplin kimle bir çok cihet > z ya uğrıyac. İsa yalnız bir ya- ten farklıdır. in iki höcerenin gazı kaçacak- Salo; ya ve yolcu kamaraları Zeplinin ken olan gövdesi gere vam 135 ayaktır. içindedir. Di ışarıdaki sepetler için-| Dört tek pervaneli makineler ha- de yalnız dört makinesi ile kuman- © da dairesi bulunuyor. Zeplinin zar- © fi içindeki ge ei Hem a ızın 9000 mil mesafe gide- bilecektir. diye kadar hiç bir Zeplinde sigara| ( Zeplin bundan sonra bütün kür- icilmesine müsaade edilmiyordu. | rei arzı dolaşacak en büyük hava İskele tarafında yemek salonu ve önündeki taraça ve sancak ta- va gemisine saatte 85 mil sürat verecektir. Zeplin yeni mahrukat imaksı filosunun birincisidir. an elli ta: akt tane yapılacaktır. Zeplin Atlantiğin havası üzerinde yeni bir rekabet doğuracaktır. rafında briç masaları vesair eğ- lence salonları bulunuyor. pan | ve akşam bir hikâye | Benekli kravatın intikamı | — Ah e zi bu kra- « Takmı x cağım şum abe sikm içinde, doğrul du: — Gene mi benim aldığım kra- vattan şikâyet... Takmiyacak mr- sın?. Hele abu da bakayım... ele takma.. ağ karısının krlyazl ği görün: — — Peki peki, ii dedi ısrar karım, kule Diğ ği bedeli kravatı boynuna geçirdi. Lâkin hakikaten bu kravata müthiş si- nirleniyordu.. Daima da şikâyet eder dururdu. Hatta bazan arka- daşlarına: — Hayatımda en fazla şikâyet bu pis kravattır... di- ettiğim şey yordu. anki kravat ta Selimin kendi e söylediklerini duyuyor- ona adamakıllı müşkülât çıkarır: ii “Kâh lüğümlenir, kâh fena agri bazan dü- ğümü buruşuk olurdu. Bazan bir ucu tersine dönel Velhasıl Se- ki erin ek için ne lâzım- yek Selim apar” lesi gibi dolanan e karısının ha- tırası idi. Buna karşi ne yapabilir- di ki? isi dan çok sevdiği a Mehpa re de bu kravat üzünderi li alay ediyordu. Mehpare karısı Melâhatin arkada- v idi. pe ER Selime bu kra- tı kar mi ii liken dlyan alay edi- yordu: — Şu beneklerdeki zevksizliğe bakınız Allah aşkına... Ne çirkin yarabbi.. ne çirkin şey.. Selim de: — Çirkin., ben de biliyorum... zevkle bu kravatın hiç münasebe- ti, alâkası yokama,.. Ne ya Benekli kravat senelerce efen- dilerinin tahki rlerini hazmedej intikam saatini bekliyen kindar u- şaklar gibi hiç sesini çıkarmıyor- u. ünlerden bir gün Selimin tele- Gi MN Mehparenin sesi: Al lim.. bugün yapayal- a yaz gibi... Mütema nızım., diyen eza geriniyorum.. bir ateşten bir bağ| otomobile atla da gel... takal likörü hazırladım. Selim otomobile atladı, Hakikaten hava yaz Mm Ceketini attı, Şeye ni bes ikolata n Mehpar: Sana por- rü içer, çikol vi arasındaki sigarasını tüttürüyor- du. Birdenbire kapı hızlı hızlı — ındı, Mehpare rahatsız olmuş in — Bu da kim? Diy Z du... Şimdi siraşı mı?.. İkisi birden dışarıyı dinlediler. Dışarıda akm vardı, Bir- denbire Selim — Karım! dedi, Man yüzü de sapsarı ol- ri et.. Melâhat!, mi birden şaşırmıştı. Mehpa- re birdenbire kararını verdi: buk.. eoagz ş“ öteki DEN geç... Çabuk, çabuk. di nerede ise ire içeri gire- ir Erg ii — di. ini kaptı, tümel yank tren filân her timale karşı sokak kapısının ya- nındaki askıya asmamış, Mehpa: renin ni > arş Hemi i odaya geçti. sie münkün” olduğu ka- r soğek karlılığını uha aza e Melâhati şeri İki çan dın son derece candan sevişen iki arkadaş gibi öpüştüler. Mehpare: h, dedi, ne kadar iyi ettin de geldin... Biraz evvel aklımdan geçiyordun... Gelse de biraz ko- nuşsak.. diyordi Melâhat um.. nım sıkıld ari sa eve çağıracaktım.. a çeşi p gitmi: Patladım Seli w dedi, Mehpare onun şapkasını aldı.. Ge Derhal dedikoduya baş- ladılar... Melâhat: Sabahleyin gene Selime si- ğa a bir kravat hedi- e etmiştim genmedi.. zevk- sizce imiş.. öyle izzeti nefsi; ndu ki.. ben de kravat eskidiği halde mütemadiyen rum, hep onu taktırıyorum... ehpare: ısrar ediyo- — O benkli kravat mı?, dedi, güzel kravat doğrusu.. boylu boyuna, keyifli keyifli uzan mişti... (Bir yılı a konse Birdenbire Melâkatin gözü di” vana e ti; 3 aldığım kravat” kocamın mi işte üstünde d€ “Diyerek şüpheli gözlerle etrafa baktı, Mi çenleri Selimle #phperei, isi ne fırlattı İ hek de bıraktıktan sonra çıktı gitti. Benekli kravat sanki ndir nin şimdiye kadar kendi aleyhis- de söyledikleri bütün şeylerin in tikamını almış gibi sedirin üzerine dez) AKŞAM ın tavsiye ettiği günün programı at perşembe y y $ VE 55 Lİ 2 dolu ajansının ii mahsws havadi? servisi verilecektir. Moskova — 19. 5 Makatova Cev- yokonün iştirakile büyük konser, Varşöva Piyano konser i (Brah” ms, iL ğe er iyana — 23,10 Senfonik konser Gİ 21 Şubat Cume İstanbul — 18 Dans musikisi, 19 berler, 19,15 Obua kuvarteti (Mozar) plâk, 19,35 Bitmemiş senle; Gi k musikisi (Osman pehli” van tarafından) 20,30 Stüdyo öikzelili ları, 21,30 Son haberler. Saat m “sonra Anadi e olu ajansi” nın kn mahsus havadis servisi vesilesi tir, — Saat 20,35: Operadan na“ il Varşova Saat 18,50: Piyano * şaikı (Rossini, Tosi vs.) Viyana — Saat 20,45; Viyana bü” yük konser salonundan nakil (Oswald Kabasta'nın ida mene resinde büyük senfonik al za Karikatür Albümü tükenen « Cemal Nadir Karr Alimi. AM basıla- uallim Kedi Hali Klapanelinde m Fiati 50 kuruştur. iL (ÇOCUKLARI) İskender Fahreddin Ni kedik saçlı güle “Ve Nil boylarında oynaşan sevimli çocuklar! Bana sorarsanız, size derim ki, gökte görünen bütün, sl bir, gibi büyüyecek ve ve benzi solmı Ayakta in genç kız merak- la Titanaya sordu: — Hükümdarımız hastalandı 3 > — Hayır.. Biraz pe içti, ın birer ay gi istirahate ihtiyacı vai — Hükü dünyayı aydınlatacak. lam bacakları ini mini çocuklar iyüye- | titriyor, Titana! Emret te sihir. rek devlerle len görü. | bazlar gelsin. İM yorsunuz da, gökteki küçük yıl Sü ellerini biribirine vur- i dızların Dyiliğiine neden inan- Uyorsunuz?» (Nil şarkısı) burada bitmişti. yi ıda duran nöbetçilerden bi- ri içeriye girdi. Titana: — Hükümdar birdenbire has- talandı.. Sihirbazlara haber veri- niz.. Gelip ilâçlasınlar. Dedi ve yerinden fırlıyarak Fi- Tavunun alnına ıslak bezler yapış- | n n pi dinliyordu.. ve As al Sirer geldiği zaman Kef- ei le değildi. Kefren birdenbire, uzandığı se- büklüm olmuş. neredesin? Diye bağırabilmişti Kefren, muhafızını arıyordu. Halbuki Parus, Karnaka gitmiş, — dönmemiş. Orada (Anako) ecek ve başını kesip geti- in Aradan uzun bir zaman geçtiğ halde, Parustan bir haber esi mamıştı. Sihirbazlardan biri Firavunun burnuna can verici bir ilâç uzattı: — Bunu koklayınca ayılacaktır. İkinci sihirbaz da: ok ii ie Her zaman böy- le sarhoş olur.. bayılır ve uyur. Ertesi bal ii dipdiri kalkar. Diye mırıldandı. Fakat Firavunun bu seferki ba- yılışı her zamankine benzemiyor- du. Titana, Firavunun can çekişti- ğini ei caali bir teessürle hükümdarın başı ucunda ağlıyor- Sihirba zlar vaziyeti tehlikeli görünce telâşa düşmüşlerdi. Titana hiddetinden ne yapaca- ğını bilmiyor, genç kadının elin- ei kğ reden ai fırlatıyordu. hükümdarımızın fazla şarap içmesini sıhhati man tehlikeli görüyordum, Fakat, Kefren kendinden küçük insan- ların sözlerini dinlemez. Bu gece beni de dinlemedi. Çok şarap içti. Sonra birden hükümdarın göğ- süne kapanarak haykırmağa baş- ladı: — Seni mabutlar mabudu koruyacak, Kefren! Sen ya- şpacakam! Ölsen de, yacaksın! eni korkudan titriyor. — Ben gene yaşı- ar, — “Ke fren ölüyor, Titana! Sen neden onun fazla şarap içmesine mâni olmadın? Titana sihirbazlara hiddetle ba- gırdı: — Ben bir kadınım.. lem enim sözümü dinler Ayakta duran genç ak Titana- nın imdadına yetişmişti: Onun suçu yok, dedi, Hü- kümdarımız bu gece her zaman- Kind k dal İL - dirin üzerinde iki y birer pence- şarap içmedi. Eğer ök dise, sevincinden ölmüştü r sevindiren n& olabilir?! Titana: Miki im şarkılar” dan çok hoşlanmışt Diye cevap verdi. Kefren bu sırada garip bir hırık tı çıkararak başını yastığın üzeri” ne bıraktı, Gözlerini kapadı. . Ve bir daha vi Firavun ölmü aya giren saray, erkânı Fi vu bir ağızdan feryada başls” mışlardı. Saraylı kadınlar bu suretle Fi” ravunun ölümünü ilân ediyorlar” — n yüksek duvarları üz€“ en ve FE: Bükgadk dolaşan nöbet” çiler uzun borular çalarak bu k# ra haberi şehire yayıyorlardı. (A var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: