Sahife 6 AKŞAM 10 Şubat 1939 Garmişten mektuplar Kış olimpiyadlarının başladığı * Garmiş bir köydür, fakat.. Bütün evlerinde kalorifer, akar sıcak su, köyde her türlü konfor vardır , Yukarıda solda; bek atlama yarışlarının sağda: paliği yer, önüde K -ayakçılarımızın ami ml " izlerini yer dağ yamacı, egzersizlei Avrupa çift paten eğiikeli ğunu kazanan Alman çifti mis Herber ile M. Garmiş şubat (Hususi) — haftadanberi Garmişteyim, güne kadar burada kış ez larına başla Gar- i lar. Öyle bir köy ki, içinde bir şehirde bulunabilec: r — konfor, akla gelen her şey r. Her köylünün evi kaloriferle yor ie odada akar sıcak su bulunu; e ei en isek hoşuma giden şey hümik Evlerin biçiminde, otel- m, ahenk, & si rr. Köylü“ ler evlerinde iki üç fazla oda bu- lunduruyorlar. Kışın bunu kiraya vererek dökü senede evin inşa ee ayi lar. dokuz bindir. Bek ir İstila gelen Alman ve ecnebilerle nüfusu yirmi bini geçiyor. Buraya her sene dünyanın sporu miş müthiş kalabalık oluyor. Yer- lilerle diğer Almanları biribrinden ayırmak çok ri ez — br yeranın tüylü saksofonu Di Ee ve ME hassa “ şiveleri ile diğer Ak n ayrılıyorlar, Kadın er- kı işe Garmiş halkı i iri boylu, ek kırmızı yüzlü, da gördüklerimizi memlekete türmek için ge ri söylüye na re spor münakaşaları yapi- yorla Dün âlağasiz altmiş yaşini- a bir sym dağdan kayarak inişini gördüm, Bizim mangal ydi şın pazar günleri trenler insan taşi- maya kafi gelmiyor. Civar şehir- erden gelenleri, ye lokantalar a! Bu büyük spor hareketine AL man hükümeti çok ta yardım ediyor... buru, muhabere taburu, istikkâm taburu, nakliye taburu, sivil iş tar burları burada hem tali ları mütemadiyen e piş eğ | kulma, kırılma, hastalan burada sık sık görülen Mn hemen yardıma amiral akşam dağda antrenmar- önümde tehlil k Tu ayağını bağlamış, sedyeye koymuşlar yavaş yavaş indiriyor- ardı Bi Sıda her kisilik kt Zaten gündüzleri burada şehir es- vabile dola: an görmek pek mümkün değil, Şehir içinde bile spor kıyafetile kayak ve patenle dolaşılıyor. Garmişte en çok göze şey küçük çocukların karla, "dağ larla samimyetidir. 6-7 yaşında ço- cuklar bile birer ski takmışlar, sa- bahtan akşama kadar düşe dolaşıyorlar. Hepsinin yüzlerinden sıhhat ve kan fışkırıyor. Bu tarzda küçükten beri yetişmiş şampiyon- larla aşık atacağız. Bakalım ne acak!... ve Burada Türkleri çok > px her yerle bu sporda çol uğum buraya boy ökür eki için deği, öğrenmek ve bura- dan te Li kış İnn dağ asansörleri plânları topladık. Yi vaş'yavaj bunları bine de tatbik etmeyi ümid ediy: İstanbul dağcılık kulübünden & bir arkadaş bir fotoğrafla işe yarıyacak bütün — sporları malzemesinin yapılma arzına aid apre alıyor. Alman Ne spor o ki mühim bir yer almış ki, insa, e ret ediyor. ii altmışını ge- çirmiş adamlar en ince teferrüatı- ; lar. Ara- | grup toplânmış.. Erme bi ir kızın ne kış olimpiyatları dola: yi ari istidad mi mu ayağı hn ağlıyordu. Vi yısile Sai büsbütün landı. | vaffak olanlar var.. üçü mı, çıkık mı belli değil. Yeni yeni binalar, dükkânlar, pan- | misal, burasının iniş yarış yeri olan Hik sığınma koştuk orada ii sıh- siyon mlar açıldı, K kin ö 1 rel Yarımsa- ğı kayak esvaplarile dolaşan | 11 daikka idi. Şimdi . altı daki- | at sonra kızın ayağı sarılmış Gar- kadın erkek sporcularla dolu... | kada yapıyorlar. Bo: İni” mişe indiriliyordu. Bunlar insana emniyet veren, cesaretini arttıran teşkilâtlardır. gas Geçen gün Türk talebe rini larımızı görmek üzer: git- miştik, Onların yemek yedikleri Jokunta vaktile Hitlerin çok sev- diği ve hâlâ devam ettiği bir yerdir. O gün Hitler — in bura- m gelmez mi A arın bü- tetki ik edebilmek m bulduk Hitler gazetelerde daima sert mg rip resminin al A adamdır. Hitler else! Imanyanın Mei na ir adım başında yadettikleri adamı iş başında da göreceğiz. Vedad Abud KADIN KÖŞESİ also elbiseleri önce bir dispanser açmıştı. Bs panserde çocuk dişlerinin sine gösterilen alâka çok iyi ce verdiğinden belediye geçe” ne olduğu gibi bu sene de ” yardımda bulunacaktır. a e M. Uygaç yorsan, eni Bir li ea öyle bir ye eagle ence o ka- — Kendine dikkat et. Sana bu kadar söylüyorum: et! — Neden bu nasil ed sihat? — Çok müfsit, dessas bir ka- dındır. — Burası umurumda değil. Hattâ benim için ayrı bir cazibe teşkil eder. — Beni dinle, Levent. İhtimal ki bir erkek sıfatile onun hoşu- e ihtimalki senin di el bir metresin ok CİLVESİ No. TI duğunu işitmiştir de. Bunun bir tesiri olmuştur. Her halde, tek- rar ediyorum: Dikkat et, Güldüm, heel silktim: — Sen söylüyorsun, Çün- kü biribirinizden nefret ediyor- sunuz. — Benim ondari nefret ettiğim yoktur. O, belki. — Sebebi ne? Burasını anlat- mak istemedi. Karışık bir hikâye, Ayan âzasından Vautier onun amanı idi. Hani büyük kadife fabrika- ları var. Aralarını bozmağa ça- lıştığıma zahip oldu. Halbuki mesele bütün bütün başkaydı. — Neydi? — Hiç, mânasız bir şey. Sana başka bir zaman anlatırım. Bun- dan başka, benden nefret etme- sinin başka nazik bir sebebi da- var. , — Senin metresin miydi? idim. Pek ei Vini onne'u mamul bir k kadın olabilecek bir iyette bıraktı. O zaman ken- disini baştan çıkarmamakta hata ettim. türlü bir ince mülâha- zayı a Ke kadın hiç bir za- man affel Gülerek yönle uzaklaştı. Bu adam bazı zamanlar nd si- nirime dokunuyordu. cunda bir şikâr alya başladı. ğımı hissettikçe içimdeki kibir rurum k yep Ara münasebetin ya- Kendisini ne zaman görse: di bana bir teklifte e gibi geliyordu. Bu klifin ne olacağım edene gibi ka- bul mü edecektim, red mi ede- cekim, onu da Ker Be- çok n şey sözlerinin almağa, yad vuzuhdu. e üp- he ben onun bir işin rayabilecektim. mi 1 batlığını bildiği şüphesizdi. Ben- den istiyeceği ancak ismim- den, tanıdıklarımdan, eçmiş kibarlığımın ve zenginliğimin te- min ettiği itibardan istifade et- mek olabilirdi. Yazı mini geçirmek üzere iemizi istiyordu. diyordu, bu tenha mi kaldırımları üzerinde kebap ol- makta ne mâna var? — Filhakika, hiç hoşa gide- cek bir şey değil. — Ben Trouville'e oradan da Biaritz'e gidiyorum, her seneki gibi. Benimle beraber gel, — Bırakta bir kaç gün düşü- Selim ie m bişi bir cevap veririm, Şim. halde, iş- lerimi ikide etmek siri ordum. Şu ma sat ta işin için- s den çık, Levent. Sana söylüyo- rum: Sat onları — Peki, peki Contesse de ld ben yaz nereye gidiyor. n Provence'da bir sad gra ahara doğru Bia: tz'e gelir. Gelecek hafta Paris- ten hareket edeceğimi unutma, Peki, — Şimdi, bana bak, Eğer bir şeye ihtiyacın N derec: vari Biribirimi aşi fi ede olduğ » her şeyden edebilir, bir ii ihtiyacı” s söyleyebi” Kızararak cevap ve — Mersi, hiç bir şeye ihti yok. — Alâ, o halde.