| Wiemleket am ya ae a Sflaherleri Adalar denizinde işlek bir limanımız: Mersin Mersin şehir itibarile çok muntazamdır bütün evler beyaz ve bahçelidir Mersinden bir görünüş in (Akşam) — Adalar de- nizi sahilinde İzmirden sonra lersin bilhassa Ocumhuriyef devrinden sonra çok güz. e tir. Yakında liman da yapılınca burasının nimet bir kat da- ha artacak alir. sk, çok güzeldir. Bunlar yerli beyaz taştan yapıl mıştır. Denizden yeşillikler ara- sındaki beyaz evler çok güzel gö- rünür, Caddeleri çok muntazamdır. Büyük bir kısmı asfalt olarak ya- pılmıştır. İki tarafta ağaçlar di. i Hi ilmiştir. Hemen her evin bahçe- si vardı: Mersinin yazları vakıa caktır. Fakat kimse Bel Ea ünkü şehrin arkasında se- rin Kuz yaylaları vardır. Mersinin kışla baharı birbirinin ayrılmaz ikisi bir mevsim gibi gö- rünür. Kışın ogelmesile beraber, rtakalların, mandalinelerın yeşil renkleri kız ler bir altın dizisini andırır. Bugün şu mevsimde sofraları sulu meyva- Erzincan elektriği Girlevik şelâlesinin 5,000 beygir kuvvetinde olduğu anlaşıldı m (Akşam) — Şehrin elektrik projesini yapmak üzere iç bakanlığından istenen elektrik mühendisi bay Süreyyanın baş- kanlığında dört kişilk bir heyet Ankaradan şehrimize gelerek Gir- levik şelâlesinde tetkikatta > e Neticede A yüz eklikten çimi ve ey bin beygir kuvvetinde ok duğu anlaşılmıştır. Bu ş elâleden istifade edilmek Erzuruma kadar elekt tramvaâyları da işletmek kabil ola- ci . Şimdilik şehrin tenvirati İçin yüz elli bin in bir tesisat yapılması kâfi gi in dir, ia ürbin- lerin tezyidile göğaltılabilir. Mü. 25,000 Emniyet ve asayiş işleri çok zenlidir. Sanayi hayatı günden “— yl sin » Adana arasında günde azn gelip siler. B Bunların ta» rifeleri şok ucuzdur. ıcuzdur. Konyada şehidler a anıtı açıldı Konya 1 (A.A.) — Bugün sa- at 15,30 da şehitler anıtının kü- şat resmi pek parlak bir surette yapıldı. y ordu müfettişi İz- idin, kolordu kumandanı Cemi via ile vali namına Sezai, şar- bay, C.H. — ime başkan ve teşekküller mu- va ve kalabalık bir halk azır bulunmuş, ordu mü- kolordu kumandanı ve kayalara izi söy- ker tarafından da havaya üç el silâh atılmıştır. Samsun (Akşam) ne a Avrupa kaz fazla arda ceviz ihraç edik Sünni Şimdiye kadar gönderi- İen cevizi 700 - bi: iloyu bulmuştur. Bunun yüzde doksanı Almanyaya ihraç edil miştir. Kabuklu cevizler, Samsunda vapurda teslim, yüz kilosu 17 - 18 lira arasında satılmıştır. İç ceviz- de. 60 - 70 bin kilo kadar satıl- mıştır. İstanbula satılan ceviz! de 300 bin kilodan fazla yekün ME Yazın kurak gitmesine rağmen lir ihracatı da vi mühim yekün tutuyor. 11 ay içinde san bin Mz oha, 70 bin kilo imek, sandık yumur- me KA Bundan baş- ka 245 bin kilo haşhaş ta ihraç edilmiştir. Bir zamanlar İspanyaya çok yu- Yeni anlaş- EE Türkofis yeni mahreçler bulmağa çalışmaktadır. Türkofisin burada Samsun mektupları Samsundan çok miktarda ceviz ihraç edildi bir şube kurması herkesi meme. nun etmiştir, Kerekliğe, rağmen fasulye mali sulü orta derecededir. Bir kaç ay içerisinde İstanbula gönderi! ve İzmire satılan mehsülden a7 dır. Satılan er fazlasi. nı çalı, teşkil e tedir. Tol — e .. - m çalı 10,5 « A, 4, Selânik 12 “i 125 ami ee sak tanbula yapılan satışlar aran 81 bin ki haşhaş, 115 bin kilo yapağı, 140” bin kilo tiftik, 170 bin kilo mer- <imek 2,875,000 kilo arpa, beş milyon kiloya (yakın buğdayı vardır. Tütün satışlarının yeni başladi. ğı bugünler, Samsun piyasası e bir canlılık göze çarpmakta- Tütün ü İmasın& kalite yar çok nefis olduğu için harar. ir i hatı ilbâylığa ve: a ızda bulundurduğumuz Yafa ita plânve projelerini yap akalı mi güzel kokulu, | mak üzere buradan hareket etmiş- tatlı nefis portakallar, Mersinin | tir. İlkbaharda işe başlanması Bi lerinden gel ir, muluyor, eşfin yapılması için Şehri I iki bin lira istenmektedir. i ve çiçek bahçelerinden baş- £ ka bir de güzel plâjı vardır. Çifçilere | Mersinin nüfusu dir. İBurnova ziraat mektebinde e via ir abisine »eye ziraat, fen- *, ni metotlar da- hilinde ve pra- tik olarak gösterilmektedir. Zi. rant inde ayrıca köylü- nün istifadesini temin için hafta- nın muayyen günl lerinde. çiftçile- re konferanslar verilmektedir, a zeytincilik, iyi ve iedli mahsul! zeyti: rı ye aile işine de mektej “Büyük ehemmiyet verilmektedir. Mekte- bin arazisinde Yl kn ee 'dan da her yıl mühim varidat te- min edilmektedir. Mektep müdürü Hilmi Onay Yeşiiköyde fakir dahil bay: el cek ayakkabı da dağıtılmıştır. tir, takdire Eke Yeşilköyde ve KE feünene dahil Bayel himmetile yiyecek ve bayramda giydirilen talebeler : Makteplerdeki Yü ve muhtaç talebeye yiyecek temini için her tarafta büyü bir ye md me talebeye yardım İk fırkasını neticeler elde | ber gün yiye- Yı muvaffakıyetli dir. ri e fazla çocuğa verilmesi temin edildiği gibi bayramda çocuklara elbise ve eline oturan yerli ve ecnebi bütün halk bu ha: kadınlarının bu muvaffakiyetli re iğ i AŞKIN Yazan: M. Uygaç Bu talisiz âşıka bir müddetten beri zihninden geçen tasavvurları birer birer hikâ; te âdeta zalimane bir zevk duydu. Mathias” a sözü kesmesine meydan verm den, madam Grâfenin nazariyele- rini, kendi fikirleri imiş gibi, uzun uzun izah etti. Ressam kendi parmaklarını kı- rarcasına sıkarak: — Elena, dedi. Ben hiç bir za- man sizin için böyle bir dakika- nın bülül edebileceğine ihtimal vermemiştim. onra, kalbinde duyduğu aci- ü ı. Hi nü sanki (obirdenb du, Deaş ziyarete gelen Ele- naya “Sik bu adamla giderseniz ben yataktan kalkmıyacağım gibi geliyor bana, diyordu. CİLVESİ Tefrika No. 34 Elena ressamı bırakıp gitmek kuvvetini kendinde bulamadı. Şeman bu defa da Parise yalnız döndü. Fakat Berlinden gittik- ten sonra, Elena o beyhude raşmalarına tekrar başlamak lâ- zım geldiğini düşününce kalbin- G > 06 sına ebediyen veda etmiş gibi için- de e ee PR da âdi, değersiz ve zahmetli vi han boyu ei yni zaman- altın evk et alan Matihasa zi de bir e du, ğ Elena için bir fırsat çıktı. Baronin von Bitizner isminde dul bir kadın seyahatte onu yanına bir arka- hastalığına tutulmuştu. Berlinde Mm ayrılmak Ressamda bir V öremiyeceğinb dair bir his vardı. Son günü, za- va renksiz çehresi korkuyu verdi. Mathias onu selâmlamak için odasına gelmişti. Kamburlaşmı bir halde, bir köşeye, bir bavu- lun üzerine oturmuştu. sını Ters dayıyordu. Gözleri me dan ayrılmıyordu. En küçük Gerekse bile dikkat ediyor. kız, gözlerini ona çe- pek bozulan Elenaya da bu sunun yanına koydu. Hazırlık bit- tiği zaman, Mathias ayağa kalk- ti, çantaları, Mm kilitledi. Sonra anahtarla: Tekrar yatağın koy- du. Odaya öyle bir göz zi ki orada Elenadı olabi- lecek bütün hatıraları Söabpelek ruhuna yerleştirmek istiyor zan- nolunabilirdi. reye doğru gitti, Yorgun, — em arr misiniz mat bı duymadan, âni bir ez eti ellerini saçları- na daldırdı. Karşıdaki evde, bir kız peh- cerede dikiş dikiyor ve şarkı söy- lüyordu. Neşeli bir güneş evle. rin damına, kiliselere, a iitene efkar imi Şapka iğnesini dişlerinin arasına almıştı, Tül kolundaydı. fki elini başına kaldırmıştı. Mathias sen- 'deliyerek bir iki adım attı, Son- ine gibi bir hareketle saate İhtimalki saatin minesini ra, maki baktı. görmedi. Fakat ii har ibi karışıyordu. Nihayet | agar farkedecek bir bal geldiği zaman, Elena ayakta; peçesini bağlıyordu. Aynada nin tersini seyretti. Sanki bi 5 yaşını silmek istiy yormuş gi el sık sık, seri bir hareketler! e N üstünden geçiyordu. i onra, Elena, döndü, iki elini uzattı, âdeta ürkek bir sesle ha” fifçe çe: — Mathias! dedi. am gülmek istedi. Fakat ma olamadı. şeyler “a lemek istedi. Sesi çıkmadı. Ge: kızın uzattığı elleri tuttu, on! biribirine o birleştirerek kalbi üzerine gtürdü. İki el bir ölünü üstünde kavuşmuş gibi bir ip vü. irdiler. Ma : ice zaman bu halde kaldı. B©* | azında ikinci bir düğüm vard... | Sonra, kekeliyerek: 32 (Arkası vi I