3 Ağustos 1935 AKŞAMDAN AKŞAMA A a m en ve mm Buğday yetiştiren memleketlerin hali Avrupada, öteden beri buğday ve ar büyük sa mayi ile ekli için ziraati al eden yahut toprakları zi- Tâate kabil olmıyan zengin mem- leketlere mahsullerini satarlar- dı. Fakat şimdi hüküm süren eko- mik ee larla bu sanayi memleketler eceklerini kendileri Mia. Dz İşte gidiş o eski zahire amba- “ meleke için müthiş bir fe- Me b Macaristana bakalım. 1929 senesinde ziraatin safi hasi- latını maliye tahukkuk memurlari Viçreden ödünç alarak tedarik et- mişlerdir. Çifçiler o kadar sıkıntı içinde- tirler ki Macar hükümeti bor- Sun faizini yüzde dörde, hattâ bazı ahvalde yüzde ikiye ER de kendisi bankalara ödemeyi ta- ahhüd eylemiştir. ben köylü sınıfının bü- i sefalet içindedir. Beeline İspanyol köylüsü ya- Yı kıtlık vaziyeti halinde yaşıyor- Lehistanda da köylü çok ber- ad bir vaziyettedirler. 1928 ile m senesi vi fiatler ya- YI yarıya düşmüştür. Köylünün iş- tin kabiliyeti çel gibidir. Köylü yaşamak için yüksek faiz- le borç para almak mecburiyetin- de bulunuyor. Lehistan köylüle- Tinin borcu 13 milyar 216 milyon Tansız frangı olarak tahmin *diliyor, Borçlular faiz bile öde- Yemiyecek haldedirler. Hükümet izleri indirmek, vergileri tecil Stmek gibi bir takım tedbirler al- Mak zaruretinde kalmıştır. Roma anyada, Yugoslavyada, Bul-| ası peel zirai vaziyet bundan aha iy ğildir. Buralarda köy- lü nd entel daha kalabalık için memleketin zarureti ye Üni o nisbette umumi bir hal alıyor demektir. Bulgaristanda halkın yüzde 28i, Romanyada 81 i, Yugoslav- Yada 76 sı, Lehistanda 72 si, Ma- Saristanda 58 i s9 lüdür. Avrupanın vaziyeti. Biz Klm lim olduğunu ili Fakat etrafımızdaki İli ak bakınca, halimize şükret- mekten geri kalamayız. Avrupa AKŞAM ŞEHİR HABERLERİ || 190 bin lira Belediyeler ban- kasından bukadar borcalınamıyacak Belediye şehrin palânını yaptır- mak, stadyom, gaz depoları, Hay- ehir işleri için Belediyeler bam- kasından 750 bin lira ödünç ala- cak, ayrıca Büyükadaya su g& tirtmek için de bankaya 150 bin lira borçlanacaktı. Bu husuta anlaşma olduğu sıra- a bir kanun çıkmıştır. Kanun mucibince belediyeler, Ankarada toplanacak bir komisyonun mü- saadesini aldıktan sonra para ala- bileceklerdir. Bu para da yi şehirlerin imar plânı, su ve elek- Ada su- yu için borç para alabilecektir, Para yerine dayak! Kurtuluşta bir ev sahibinin başına gelenler! nda o Edvard da Kurtuluş tarafında adında bir adamın evi ev kira Edvardla: sik sık kavga ediyor- larmış. Dün akşam üzeri ea ka» rısı a Edvardın yanina gide- — Kocam para getirdi. Kirayı ve evvelki borçlarımızı vereceğiz. Şimdi bize gel. Diye kendisini eve em Edvard derhal kalkı zon evine gitmiş, fakat odaya pi girmez Rizo birdenbire ari rı ani döğdükten sonra kendisini sokağa atmışlardır. Edvard e gidip vakayı an- latmıştır. a karı ile kocayı yakalayıp tahkikeie başlamıştır. rn | ni bildirmiştir. Balıktan zehirlenenler Yiyecek maddeleri sıkı kontrol edilecek | Bugünlerde balıktan, tavuktan ve sair gıdalardan in vas kalarına sik sık tesadüf edilme- si, belediyenin EM çek- ei lenme vakaları, daha çok, ilkba- harda taze peynirlerden iler ige- liyordu. Fakat iki seneden beri peynirden zehirlenenlere tesadüf edilmemektedir, alık ve savur da ze- hirlenme vakaları görülmesi bu gibi şeylerin iyi kontrol edilme- iği kanaatını vermiştir. Beledi- ye, mevki belediye hekmilerile sıhhiye müfettişlerine - sıki bir emir vermiş, İstanbulda umumi ibr kontrol yapılarak bütün yiye- cek maddelerinin gözden geçiril mesini sıhhate uygun olmıyanla- satışına meydan verilmemesi Acıklı bir kaza Bir hamal denkler altında kaldı, ağır yaralandı Dün Sirkecide acıklı bir kaza e Sirkecide Antalya am- üyük banane denkleri mler Mahm adında bir hamal denk ların önüne sokulmuş ve büyük bir dengi lı olan denklerin hepsi yıkılmış ve Mahmud altında kalmıştır. Kazı ören diğer hamallar yeller denkleri kaldırmışlar ve bunların çerçevesi | içine mi eserlere çeri verdiren ilk aktör- lerden saya ndan beş “devletleri tuttukları çılgınca yol ile mu ak bir eflâkete doğru gidiyorlar. Kurtulmak için çaba- ladıkça daha içinden çıkılmaz bir batağa saplanıyorlar. Bütün bu halin sebebi siyasi mülâhazalar dolayısile selim ekonomi prensip- lerinden uzaklaşmasıdır. Fakat ie vaziyet o kadar garip ki umi wi anlaşma olmadan kim- tulan yolu bırakamaz. ei eren başka meka lerin mahsullerine kaparken pren- sip namına hududları ek gınlık olur, yıl > ln Dün Şehir ani sanatkâr- ları, Istanbul bem tiyatro ko- lunda çalışanlaı kârın hatırasını — İmei direktörü anbula döndü — irkaç el Ankaraya gi- Bk gn e > ıl Şubesi direktörü mi şehri- mize d Bay Hamid, şubeye aid işler ve buğday satışları hakkında banka merkezinden direktif almıştır. ştir. l İstanbulda öteden beri zehir- Çocukları kurtarma Yurd az zaman- da çok iş ördü lediye, Cumuriyetin onuncu Galatada bir (Çocukları kurtar- yurdu) açmıştı Yurda en büyüğü on üç yaşın- da olmak üzere e rem bunlar kısa bir z mazbut bir hale setirikmişterdir. İçlerinden iki çocuk ,iki maruf kundura mağazasında tezgâhtar- lığa tayin edilmişlerdir. Bu çocuk- 4 - ların aldıkları yetmiş beşer ku- ş gündelik çocukların rine verilme! e ve namlarına bir bankaya yatırılmaktadır. Müessese müdürlüğü ,bu çocuk” ların kendi kendilerini idare ede- bilecek bir hale geldiklerini tak- dir eder etmez bunlara bir iş bu- lacak, fakat kendilerini derhal .B in 0) trolu altında bir pansiyonda ba- rındıracaktır. Bu müddet içinde de bunların uygunsuz bir halleri görülmedi- ği takdirde kendilerini serbes bı- rakacak ve bankada birikmiş pa- ralarını obir sermaye yapmaları için ellerine verecektir. Yurdun kız kısmının bu sene imi düşünülüyordu. Bütçe darlığı dolayısile bu kabil ola- mamıştır, Caket alırken.. Satıcılar cebindeki 30 lirayı aşırmışlar ehmed adı bir adam, dü ömigie 2 arr elinde ek bis ne m cebin ol lduğu E bir ls müşteri, ol yi Bulk — ederlerken > cebin karısı Hagi a da zarlığa karışmış ve nihayet et Meh. ei caketi in lazm parasını vermiştir. Receble karısı ayrıldıktan son- ka bir ra Mehmed almak üzere elini ki soktuğu zaman cüzdanile otuz İenir da aşırık miş olduğunu emi ştür. med bu alış v Rece ile arısı sarafndakı ya yapıl bene ve ea polise haber ver- ita ze yakalayıp tahkikata azla paşlamıştır. Eski tablolar bu bu lundu Edirnekapıda Kemankeş Meh- arasında r asır evveline aid tablolar, bir ta- kım lâhidler bulunmuştur. Kazi- ya devam ediliyor Sahife 3 Eöir çırpıda Şeker ve fikir Amerikanın iü Yani üniversitesi profesörlerinden iki hur dok- tor yeni bir keşifte aalnmpineli Insanlara fikirler, yazacağı kıye metli şeyler, söyliyeceği kiymetli sözler hep yedikleri şekerlerden eye rim küçükken bana mektebe — Ye . m açılsın.. diye reçel yedirmezlerdi. Ş Amerikalı profesörlerin şimdi Pl bu — imei evvel bizim e değil bütün lüle - ihti. yar anneler bulmuşlar. Her ne halse... Bine sonra tanıdığınız meşhur romancıların, meşhur hikâyecilerin odalarına girmeğe hiç gelmiyecek... Baka- caksınız ki meşhur romancı ma- sasının başına oturmuş.. bir tarafta bardak m yanda tabak tabak kei tavuk göğüsleri, kazan dibleri, eği fukaralar di esner Bü Ne 0?.. Bayım roman Meşhur romanci itmeli bir tane zına atıyor, bir iki v bae meri al bar ş İ On İ ! raca Bur si sonra muhallebiciler romancılarla doluyor Hisâyeciler şerbetçilerde çalışıyorlar, hikâye ! yazıyorlar, baş muharrir si makalelerini şekerci dükkânların- da kaleme alıyorlar... sema daha koyu fikirler lâzım âlimler, büyük maliyeciler Deer lavacılarda, tatlıcılarda toplanı- yorlar. Konuşuyolar : — Azizim son eserim tam 20 tepsi abi mal oldu. — Benim son risalem de bana 50 kilo emir çıktı... Fakat aklıma bir şey geldi. er a Bizim şairler galiba hiç şe yemiyorlar. Çünkü KN dişe dokunur bir şey bulmak kabil değil. Vakıa şiirde fikir ari aranmaz amma irle değil, mantıkla bile — ok mıyan şiirlere raslıyoru: eçen ir kime “Tükürdüm kendi ağzımla kendi yüzüme..,, diyordu, Buyurun bakalım.. Can baz mısın, şair misin mübarek?., Hikmet Feridun Bay Amcaya göre... ISorulmadan başka yere basılamaz, başka dile çevrilemez. | “Mi m > Yıllardan beri hasretini Biner ilke açılacak diz. , Piyes Çala ei için yanlar Mei Dir ss Çocuk terbiyesi e e hee Bunu yazana da aynca bir öden verilecekmiş. A ba bu öden B. A, — Buliş o kadar büyük Bir iht makin