3 Ağustos 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Halya-Habeş mesele- sini görüşmek üzere ay Sonunda 3 dış bakanının toplanacağı söyleniyor e Sene 17 — No, 6031 — Sanat eserlerini koruyalım Geniş merdivenlerden çıkılır, â direkler arasından geçi» li, oymalı taş kapılardan girilir, lop bir mâbed: Bergama mâbed- İsrinden biri... Fakat, hiç bir taşi #kiik olmıyan bu eski tarihi mâ- bizim Bergamada değil, Ber- müzesinin Pergam Müzeum Adını verdikleri bir bölüğünde İmuştur. Taşları birer birer Ve Yıllarca Anadoludan Alman- Yaya tâşınan bu güzel sanat ya” Pin Berlin müzesinin zengin eser- Tinden biridir. Yalnız Berlinde değil, Avru Dünın hangi büyük şehrine git seniz, müzeleri gezdiğiniz zaman öyle güzel eski Türk eserlerine Fsiniz, Yüz yıla yakın zamandır, Av- Pupalıların çala çala, satın ala » memleketimizden taşıya taşi» n ve bizim de önüne geçemedi- imiz bir cahillikle kırayıka hâ- itiremediğimiz eski sanat eser- “ti, Türkiyeyi dünyanın en zen- &in tarih müzesi hâline koymak- tadır. En eski Eti devirlerine MİL, her gün toprak altından ne- fiş bir parçası çıkan çanak çöm- leklerile bütün Anadolu, Selçuk ürklerinin eserlerile Konya ve Was, Bizans eserlerile İstanbul, dünyada eşi az bulunur bir sanat hazinesidir. Fakat ne yazık ki memleketin *r tarafında eski eserleri yık- k, yok etmek hastalığının önü- , Zeçilmemiştir. Türkler gibi, tarihtey, önceki devirlerde ve da- yakın zamanlarda herkese sa- Mat öğretmiş bir millet, Türkiye ü bin bir zengin medeniyetin '8i olmuş bir ülke, bugün düm en en zengin müzelerile süs- saa valıydı. Bu, yalnız Türk etinin derin köklerini isbat ek için değil, günün modası © turizm için de elimizde de- biçilmez bir zenginlik olurdu. a yıka, kıra kıra, sata sata, STA çaldıra hâlâ bitiremediği- bu eserler, bundan sonra bi- * dikkatle bakılır ve toplanır- del, Yer yer kuracağımız müzeleri ;, , <UP taşırmaya yeter. Elve- iy,, » Memleket içinde genel bir e yorulmak bilmez bir çalış- ile, ©ski sanat eserlerini koru- ben, zevkini hem büyüklerimize, Socuklarımıza aşılıyalım, N.S. MM e — Yatlerinin basılması bitiyor m nkara 2 (Akşam) — Devlet Day asında basılmakta olan Os de, cadan Türkçeye ve Türkçe- smanlıcaya ceb lügatlerinin ie ması yakında bitiyor. Lügat- Yüz bin nüsha olarak basık Mata dır, 25 kuruşa satılacaktır. Vin Açik artırma ve eksiltmeler kağıkara 2 (Akşam) — Şimdiye ar açık artırma ve eksiltme N son mühlet zarfında ihale a pılmadığı takdirde ihale müd- a uzatılması için heyeti vekile yağ alınıyordu, Vekiller heyeti: kar Son bir kararına göre bir iç almağa lüzum kalmadan müddeti biraz uzatılabile- a, Fiati her yerde 5 kuruş CUMARTESİ — 3 Ağustos 1935 Italyan - Habeş anlaşamazlığı Ağustos sonunda üçler konferansı toplanacak Habeş kadınları, ordunun ihtiyacının tamamlanmasıiçinelmaslarını veriyorlar varr a, A Habeş muntazam kuvvetler! manevra yaparken Cenevre 25 (Akşam) — Habeş meselesi nihayet pamuk ipliğine bağlanıyor. Milletler cemiyeti ağustos sonuna kadar sulhun mü- hafazasını temin edecek bir for- mül bulmuştur. Bir gün evvel bu- lunan formülün bazı noktalarına Italya itiraz etmişti. Bunun üze- rine telefonla görüşmeler yapıl- miş ve İtalyanın da kabul edeceği bir şekil bulunmuştur. (Devarm 4 üncü sahifede) Bayan Halide Edip bu sabah şehrimize geldi Görüyorsunuz, çok müteheyyicim, söyliyecek hiç bir şeyim yok dedi On senedenberi memleket dı. şında bulunan bayan Halide Edip E bu sabahki Semplon ekspresile şehrimize gelmiştir. Bayan Hali- J de Edip istasyonda hemşiresi ba- yan Mahmure ile ailesi erkânı ta» rafından karşılanmıştır. Trenden inince çok heyecanlanan bayan Halide Edip biraz sendele- miş ve yavaş yavaş yürümeğe başlamıştır. Solgun yüzünde vatam- dan uzak geçen uzun yılların bi- raktığı izleri taşıyan Halide Edip epice şişmanlamış görünüyordu. Üzerinde koyu lâciverd bir manto ve ayni renkte sade bir kostüm IDevamı 4 üncü sahifede) DÜŞÜNCELER Bayan Halide Edip (Eski bir resmi) © OH OLSUN! Adam oğullarının bir çeşidi vardır ki, kendine iyilik eden elleri ısnmaktan, anlatılamaz, bir tad duyarlar. Bu 40- yun büsbütün tersine, bir adam “oğlu | çeşidi daha vardır ki, onlar kendilerini kırbaçlıyan elleri Oöpmekten çekinmez., ler; böylelikle, yatanarak, duydukları korkuyu gidermek isterler, Benim daha çok iğerlediğim bu ikin Gİ çeşit karakterdir. Birinci çesidin kö- tülüğü; kendisiyle, kendine iyilik ede- sin arasında (kalır. İkinci çeşit ise, kölera gibi salgındır. Bütün bunları bana yazdıran, geçen gün gazetelerden birinde okuduğum bir haber oldu. Almanyada bir yahudi zengini varı. nı yoğunu, Hitlertilere bağışlamış, On- lara, daha devletin başına geçmeden önce bile paraca yardımda bulunmuş. Hitlerciler de yahudi (o zenginin. verip vereceği tükenince herifi bir temiz döv. müjşler.. Gördünüz mü karakteri!, Yahudilere karşı bir engiziiyon politikası güdecek- lerini söyliyen ve yalnız bu sözlerinde duran Hitlercilere, varını yoğunu bağış- yan bu yahüdiye ne dersiniz? Dayağı bakketmemiş mi? Kırbaçlı ele yarana- yun diye kırbaçlı eli öpen bu herifin, dayak yemesine Oben kendi «Oh olsunla diyorum, Orhan Selim Amerikada şiddetli sıcaklar var, sıcaktan şimdiye kadar 125 kişi öldü Telefon: 24240 (İdare) « 24249 (Tahrir) « 24248 (Matbaa) - 20113 (Klişe) Başbakanın gezisi devam ediyor Ismet İnönü Erzincanda köylülerin dileklerini dinledi, sulama işlerinin sağlanmasını emretti Başbakan Karsta iken alınan resimleri Erzincan 2 (Akşam) — Başba- kan İsmet İnönü, hükümet konağile belediyeyi, Halk partisini ve di- ğer müesseseleri gezdi ve Kirle- vikte bir inceleme yaptı, Başbakan, geçtiği yollarda bin- lerce halkın büyük tezahürlerile karşılandı ve bir çok köylülerin derdlerini dinledi. Belediyeye giderken geçit köylü birinin verdiği istida üze- rine durarak kendisinden izahat aldılar, Köylülerin en büyük dilekleri su ihtiyacı hakkındadır. Başbakan belediye salonunda şarbay Hakkı Altınoktan izahat istedi. Şarbay, memleketin içme ve sulama sularının kanuna göre her kese dağıtıldığını, ancak bunun ihtiyaca yetmediğini, bu yüzden köylülerin sıkıntı o çektiklerini İsmet İnönü, ilbay Fahrinin de bu husustaki düşüncelerini dinle- dikten sonra şehrin 45 kilometre şimalindeki Keşiş dağlarından çıkmakta olan Aksuyun memle- kete getirilmesile halkın su der- dinden kurtulacağı yolunda veri» len izahata çok alâka gösterdi, Susuz boş arazinin sulanması için bu suyun şehire kadar geti- rilmesini muvafık bularak lâzım gelen proje, keşif ve plânın ya- pılması omaksadile Ankaradan mühendis B, Mithatın çağırılması hakkında emir verdi. Bu su işinde ilbay Fahrinin önemle çalışarak varacağı sonuçu kendisine bildirmesini ayrıca işa- ret etti, Mesele halledilinceye kadar yakından ilgilenmek ve icab eder- se ilbayla birlikte işlerin başarılma sına nezaret etmek üzere yanla- (Devamı 4 üncü sahifede) — Nihadın şütü bizim Zekinin sütü yanında metelik etmez enayil... — Hadi bg sende, bizim Nihad on tane Zekiyi cebinden çıkarır!.., — Bizim Zeki topa vurdu'mu yüz rüetreden gol yapar! — Ya Nihad? grs1r1 .! Şöyle bacağım iki defa sallayıb topa bir vursa...