Atina muhteliti bugün Pireden Istanbula hareket ediyor Yunan muhtelitinde, 9 beynelmilel oyuncu vardır maç pazar günü Taksimde oynanacak Atina muhtelitinde oynıyacak Yunanlı takla dört öyuncu eti ya İstanbul futbol heyetinin dav. üzerine Atina muhtelit takımı, İstanbul muhtelitile iki maç yap- günü sabahı şehrimize gelecektir. İlk maç 7 temmuz pazar günü ikinci maç da 9t günü Taksi 1 1 1 Atina muhteliti, arc hariç olmak üzere on dö cudan mürekkep olacaktır, Atina muhtelitini Panatinaikos, Apollon ve Gudi takımları teşkil ediyorlar, On dört oyuncudan beşi bek, beş muavin, ve altı muha vardır. Muhteli muhacim hattını, bugün Atinanın ve bütün Yuna- nistanın en kuvvetli muhacimleri sa; hücum hattı teşkil edi Panatinaikos geçen apt iki ay evvel şehrimizi ziyaret etmiş olan Olimpiyakos takımile yap- tığı maçta, rakibini 5-2 gibi büyük ii sayı farkile iyenmeğe muvaf- iş u beş golden dördünü altı daki- pa sinde yapmıştır, ina muhtelitinin oyuncula- ak dokuzu, bu ay içinde Sof- ae yapılan Balkan futbol ku- pası maçlarına iştirak etmi dir, Bu itibarla İstanbul muhteli- tı saymak hiç de hatalı olmaz, ami ıların denra ve bul tail a nn teşkil ederken, bu noktayi göz önünde tutmak ve ona göre oyun- Şeref stadında büyük güreşler yapılacak En ünlü alaturka pehlivanlarımız, pazar yapacaklar günü, önemli müsabakalar Zi saat güreştikleri halde yenişememişlerdir, Tekirdağlı Hüseyin de, bu yıl reşlerinde, yundu! yunlarına dayanmak imkânsız: Molla ai 26 iye ve 95 kilo ağırlığında yeni gelmiştir. Çoban pehlivan- Başa güreşecek” olan güreş yıldızlarımızdan molla alaturka lehme lığa yükselen bu genc, Kara Ali ile yaptığı güreşte çok beğenil yaz Pazar zünü pelet stadında ye şa güreşecel » bu dört meşhur pehlivandan baş- ka baş altına da'Şümnili , Salim, Gönenli Hamdi, A denaaLNii Ce- mal, Manisalı Rifat, Mandıralı cuları seçmek lâzımdır. futbol bön muh- telitimizin ne suretle teşkil edile- ceğini görü: Güneş muhte teli, pazar günü öğ- led taş - Galatasaray oyuncuları teş- kil edecektir. Salı maçında ise, di- ğer klüplerden bazı oyun. da iltihakile Fener - Güneş muh- telitinin çıkarılması e Yunan muhteliti oyun. ları şunlardı PR le in idis dis (da. Srnüe Di ie De İS ekmiş) Hacos, Bek Piyer: 'akos, Gasparis, mı > vin Gikas, Kalma Deliyanis, Bid. rokopulos, mubacim; Miyakis. Baltasie, Sofyanopulos, Hritstodulu, Stavropulos, Haolsavas, Balkan kupası Bulgarlar, kupayı ya vermek istemiyorlar Haziran EN Sofyada ya- pılan Balkan kupası maçlarında Yugoslav milli takımının Bulgar. larla ayni puvanı kazandığı halde, attığı gol sayısı fazla olduğundan Balkan şampiyonu ilân edildiği malümdur. Fakat Bulgarlar, Yugoslav > milel futbol federasyonuna baş vurarak protesto eme Yugoslav kımı alkan kupasını ailyöcekierini bildir- mişlerdi Bulgarlar, şayet 15 ağustosa kadar beynelmilel federasyon ka- i takımları arasında ikinci bir maç yapılma- sını ve bu maçtan galip k takıma kupanın verilmesini ileri sürüyorlar. i Mehmed ve Çoban Mahmud gü- reşeceklerdir. Büyük ve küçük or- taya güreşecek bir çok pehlivan- Tar daha vardır. Bu güreşlere gir- me) çi asiye kadar İstanbula Bu kadar çok ve meşhur pehli- vanların iştirak edecekleri bu gü- reşlerin önemini uzun uzadıya ğa lüzum yoktur, 40 çifti geçmiştir. «-Tefrika No. 58 ze dü iy) 5 Temmuz 1935 ALLAHA ISMARLADIK! İ Yazan: ESAD MAHMUD KARAKURD Kız o kadar lâkayıt ki!.. Kir- piklerini kaldırıp yüzbaşının yü- züne bile bakmıyor... Dudaklarını büküyor, gülüyor ni Eğle- nir gibi bun yor Olabilir ar bunlar te- lâkki Aze Söyledikleriniz doğrudur!.. bul!.. — Tebrik ederim, mis Beti, ne ar soğuk kanlı konuşmağa başladın, En sinirlerinize rabın bazan musiki gibi a sad olduğunu söylerlerdi de inanmazdım. — Şimdi inanıyorsunuz “değil Ka- ie Yavaş yavaş inanmağa orum. vi alar. e — Çok cessursun Beti! Hiç fü- tur etmeden öyle lâkayıt konuşu- mç bir değişme!... Bü- tün İngiliz kızları da ayni, senin gibi mi?... Eğer böyle ise acırım İngiliz erkeklerine!... Kız şayanı hayret bir kanlılıkla gülüyor hâlâ!. de öyle alay eden bir kıvrılış, kı- soğuk .. Sesin- mıldanış var ki!... Dudaklarını büküveriyo: plane erkekleri İngiliz kız- larından memn r diyor... On- lar, biribirlerini ida iyi tanırlar... Yüzbaşı siyer rae N Hiddetinden her tar: rtir tit riyord... Sert bir biliş ei dö- üyor... Saat ikiye geldi. Kaç gecedir uyumadın... İstirahate ihtiyacın vardır... Kamarana çekilirsin ya sen!.. — Bana sen diye a gil siz 'diye ra etmenizi istiyorum.. 'ek âlâ ii iri m ranıza çekilebilirsiniz.. Mis Beti!.. — Meselâ burada kalmak ister- —Üşüyeceğinizi zannederim... ie girseniz daha iyi olur... ani emrediyorsunuz öyle mi? — Nasıl telâkki ediyorsunuz öyle!. — Belki sizi bu suretle sıkmak- tan da see değil mi?... Zabit cevap vermiy: Göz- leri Del bir e meri! ii sırada dümeni döndürü- Si eşi sele Ka- maraya doğru Geni ayni lâkaydile ne 5 çe virerek diyor ki: — İngilizler şMüradeleyi e ücadeleyi ne yarıda Kal tım, ne de bıraktırdım ben!... Z tıâlinizden zerre kadar korkmu- ? < - A G 8 g N ğı iniyor... Kapıyı kapıyor... Yüzbaşı ende... Dakikalar geçiyor... Rüzgâr esiyor Yel ken dolu... Gemi yürüyor... Kara rına doğru vi gidiyoruz... Mehtaplı yaz ei tatlı bir örperiş gibidir... Gözünüzü açıp kapayana ahi gelir, geçer... İşte bakın saat üç oldu... Yüzbaşı hâlâ ll - Uy arı bir > Sulak şıldıyor... e bir hayli açıl- Kestirme bir rota üze- Gemi mıştır... ahla beraber İnebolu- kusuz gözler... | ae mi, aciyor K - yu tutmağa çalışıyoruz alma Me sıçrayarak koşuyor, koşuyor pe bey, a. uyku girmiyor, içimde müthiş bir sıkıntı var, müsaade edin de şu koltuğun bir köşesine ilişip ei Size ne zararım dokünüyor?. İngiliz kızı haini” son mer- divenini çıkıyor;.. O kadar yor- un ki... Gözlerinde yalvaran bir bakış var... Üşüyor g: İnc: yemli açık kollarının üze- rinde dolaştirıyör... Esmer, küçük . Tunçtan yapılma bir 5 ÇE cudu; uçuşa! yıldızlar gibi parlayan gözlerile, ie bir ışık * parça- sına bönziyor!:.. Ne korkunç bir güzel, bu ie kızı!.. — Üşüyorsunüz galiba mis Bet pardesümü üzerinize alınız da öy. oturunuz!.. — Teşekkür ederim İzzet bey!.. “Yürüyor Ayakları oburkula- .. Koltuğa oturuyor.. Başını Şantili üzerine koyu- or... Nemli gözlerinin içi yıldız- larla dolu... — Daha çok'gidecek miyiz İz- zet bey!... ineş çıktıktan bir saat sor ra İneboludayız!... — Güneş'çıktıktan bir saat sor ra?.. Demek daha epi vaktimi: var! — Ne yapalım,'biraz saburlu olu mis Betil, . Çoğu gitti azı kaldı Bu büyül üzüntüden yakında ku! laklı mazi. — İzzet bey, niçin benn İ konuşuyorsünuz!.. km 32-028) tırapları slişacak > b İ siz, insafsız değilsiniz... yar O biraz banal... O kadar e i ş z a — İ — Bana ki m ai ben sizden daha çok harabım Yüzbaşı Püreli yıldızlara bakıyor... “Yüzünde karışık çizgiler... Göz- lerinin içi dolü... Kendi kendine | mırıldanıyor... — Zavallı yüzbaşı!.. bükerek ülüyor. Si z Zazallı Ş ağir kıza döndüri denbire patlayan bir ei sü a âdeta va Kızın yüzüne bağırıyı — Siz Beni kendimden nefret Mz beni ve bütüm" MİM ban gö 2 wi sik ür Kir