Sahife 6 AKŞAM 26 Nisan 1935 7 Örn . rene). erim > Bu doyulm Osmanlıcadan türkçeye karşılıklar kılavuzu N.31 türkçe köklerden gelen sözlerin karşısına (T. Kö.) beldeği(alâmeti) konmuştur. Bunların her bni ei sırası ile uzma larımızın (mütehassıs) ılarını gazetelere e vereceğiz. ınları; — Yeni konan karşılıkların iyi ayırd edilmesi için, gereğine göre, m yazılmış, ayrıca örnek- —. de Mein muştur, 3 — Kökü lmak — Usalmak Türlü, takım, kategori Makule — (terim olarak) Maküs — T > Ters ek: Netice maküs çikti — Sonuç Gi lam e guerre Malüm — Öyle, belli, bilinen ie meçhul — Bilinen bilinmeyen limat — Bilgi — (Fr.) Connaissan- ces Malümatfüruş — Bilgiç — (Fr.) Pedant Malümatlı — Müş (Fr.) İnstruit > (e ) Materiel > Bu- İz€me Maamafih, salAM, ve berber böyle ise id, böle iken, şu v Mamelek — Nesi varı yı ön mamelkii md” iş- lerine nr Nesi varsa (varını yo- ğunu) kültür line bıraktı, Mamul — yapı Örn e fbrkann aa sağ- la.nlığiyle ya > Bu rika- nin yi ilmine Kl Mamur Mânâ — Mânasız $ al anlamsız Manend — Gibi, Manevi — Tinel — Er) İmmatöriel Örnek: Bu ki udukça yeni i vi u nal, okudukça yeni bir ti e arım, M Menkabe — mağ vemegp (Bak: hikâye) Mantık — Lojik (T. Kö.) (1) - (Fr) Logigue Hekim, feylesof — Filozof — (Fr.) - Filozofi - (Fr.) Philosophie Filolog ole e > e) 727 işer — ali 2 e ter Anthropologie Grafoloji > (Fr) Grafoloji — Graphologie İlâhiyat — Teoloji Fr.) Th Tarif — Telerek mi İİ rilmle , Fotoloji — > Fotoloji - (Fr.) Phot İlmi > Astroloji — (Fr) Astrologie Nekroloji > Nekroloji — (Fr.) Nec- Bakteriyoloji — Bakteriyoloji — (Fr.) rin İlmülarz — Jeoloji — (Fr.) Göologie Jigantoloji — Jigantoloji — (Fr.) Gigantologie Hall loji > Haloloji — (Fr.) Hallo- “İğeloji > eek > s Vi ) alak Te (Fr) Tablea Örnel eki Sergide hiçbir güzel yoktu > Sergide hiçbir güzel görey ye) tu, Manzara, nezaret — Görü — Vue tablo iğs (Fr.) evin manzarasına (neza- evin görüsüne lanzume — Dizge Maraz — Hi razı müstevli — Salgın — (Fr.) Epe Marazı mühliki müstevli — Kıran — yl Epidömiz e Mali ak, uruşak — (Fr.) Champ de ana Marifet le — e en Maruf — Tanınmış, (Fr) Connu Maruz kalmak — Uğramak e ei z Ye (T. Kö.) — (Fr.) Prde&- e > Maske, sem Yüzlük Maslahat — Affaire İcabı 2 Örnek: Onun iii kaldırıl- ması icabı maslahat tidi — > Onun orunun- idi. dan kaldı zlnasi işin gereği Masraf — 1 - re Sarfetmek — emi harcamak. Masru, sar'alı — SERİ lassetmek Emmek den gelen şekil gi Masum, > Arı, suçsuz Masumiyet — Suçsuzluk, arılık Ması unulmaz > Dokunulmazlık — (Fr.) Immunit& Örnek: Masuniyeti mesakin —.Evle- rin dokunulmazlığı. Maşer (Bal 5 seniii — Ömek yık — Maks En Matbuat Matem: (Bak: Hüzn) Matem (Bak 2 ii lab — lek — a Bknsi Matlub —i — — *(Fr.) A resevoir 2— İk — iii r.) Bı Matmahi nazar — Gözdikeği - - (Fr) Convoitise Matuh — Bunak — (Fr.) e Mavera — Aşırı, öte — (Fr.) L delâ Mavi — Mavi Men Me lağ. Mayi e - e Liguide Mazannei sü — z (F) Suspect Örmliipaliz Slam bin dan nn topluyor. > Polis karabil nt or, Mabel 2 le — (Fr.) Arran- gi, e il Mazı e Ür ar) — Özür Mine nail — Mazharı itibar olmak — Elüstü tutul- Mebde - Bar ari. başlangıç Mebhut olmak, behte uğramak — Şaşak Mhl; esmanı giri Tutar e mi ..den nek: “Buna #nebeklip ki — Bundan ötürüdür ki Mebus — Saylav Mebzuliyet Gi Mecal (Bak Mecburen (Bak: Gm — ön - ye değil — Bu işi gönül iste- yaptım. Be (Bak: Cebi) > Yükümsel — (Fi 2 Kli Bu vazifeyi ne kadar vahim a e ifa etmek mecburidir — ödevi ne kadar ağır olursa olsun yerine getirmek yükümseldir. Mecburi; (Bak: cebr) > Yüküm, zor — (Fr.) Ya bur. ol > Zorunu duymak, zoru kemi vü canı Piri eg > (Rı) Gratis; yemen Meclis, h — Kurul — (Fr.) As- şambide, e Heyeti dün toplandı Bi kurala “din ma ndı, Meze Seki — Tutulmak Kn > Tutkunluk > Yı Ör 2 9 sü in. gah yecy dani Şir köylü me: > O gün şehrin meydanı bir ie yığınağı laz Mecmu — Kai Mecnün — ça bri deli Mecra — Yatak, aki Mecruh — Yaralı Me e sapıtkan, çalık Mei > — Bellisiz, belirsiz, bilinme- tanınmamış, bilinmez — (Fr.) İn- connu Örnek: | — İlim meçhulü arar — b bilinmediği arar. — İzi meçhul kaldı — İzi bellisiz alda Meçhuliyet Belirsizlik, bilinmezlik, tanınmı Medar (İstinadgâh immep — Söyke nel (Terim) > öngül Geşincek Melli cezir — ya çekin Medeni > Soysal şa . Mepsutan Simplement © Mera > türkçe olan kelimelerin bugünkü işlenmiş ve per sig Şekilleri alınmıştır: Aslı ak olan hak, aslı ügüm olan hüküm, türkçe «çek» kö, Medh (meth) > Övgü — (Fr.) Eloge Medhal — > (Fr.) Entrepöt Ayıp, ayıplı ezim; omuzmahil — örekli Site ğrılı ecekli Kaçıt > İdeyelleştirme Mü eyle Meftun Tatk Mei mi ol > Tansı- ak — (Fr.) Etre &harm& Meftur — in, bıkkın Mehabet, heybet — Aybat Meharet > a > (Fr.) Adrese Mehaz — Bari Mi ırak, uzak bırakıl- — Alınç, giren (Banka te- üni s e Ear — Veri e çıkan (Banka te- sn) - na ) Sor Malz Dürülü - (Fr) Inclus, ni Aybar ör. “Mehib bir asker — Aybar bir asker İrani — Ay aydınlığı, Yüket, yük hayvanı Ma > Eğlenme Okula ay lığı, MKE ) Ecole Mal z mk R Eee) SR 1e- fuge er Giyecek ke Meke, “röle Yordam, meleke (T. ön Onun. yazı de büyük elekesi var. ili yazı işlerinde ük eli M — Menba — Kaynak Menetmek' — Yasak etmek, alıkoye , önüne geçmek, engel Sri Menfa — pi ün nfi — Sürgün — (Er,) Exile — (r.) a tif — Asığ, çıkar, fayda Anel lenfaat Menfaatperest Menfez — Ağı Menfur, mi me tiksinç Menka li — Düşmi Mekani. nekbet — Düşkü Taşıtlı — (Fr.) Mobilier, Menkul — meuhle © Mensi — Unutul M iyet — Soyundan gelme, ka- , girmişlik, muşlık Örnek: 1 — Onun Evrenos yi ne mensubiyeti vardır. — O, Evrenos soyundan EE edir. subiyetle müftebirim > in Elini olmakla kıvanıyo- Tum. Me a > (Fr.) Tissu Merasim. inik — Çıkağ, kök Mi Gear sara) > Şekiller len, ” Mer Merkit — eze Mephas — Sözbaşı — (Fr.) Chapitre Si Örmek Her iş mercii aidinde görüle- > Düzce, düz x (Fr) il iş. kes b sele rl / — Yazan: Mustafa Ragıb amm mm beraber, bu vaziyette mühim vazife ve o nisbetteki meali, binbaşı Refik beye dü- ordu. Seksen sekizinci alayın dolayısile- Naya: derdiği haber karşısın- fik ve Fahri beylerle Yaşar sfaik di hazırlıklarını yaparak müsade- ahalline gitmek üzere he- geçtik- tekrar Me beyin yanına geldi. Kendi- inden aldığı emir üzerine key- yeti, ayrimi anlattığını, bin- başını şka nahiye müdürile li mülâzimi Yaşar efen- dinin de kasabadan çıkıb evvelce gönderilen mer” aşına gittiklerini anlattı Efendim, tusabida nöbetci zabiti Ramazan ağadan baş- lie Imadı; hepsi eşkıyanın pe- şinden gittiler, dedi, Niyazi VEz düşündüğünü bu sefer de yaptırmaktan çok mem- akat kendisinin year a ardı etesine B bunları ik nöbetci zabitinin kışladan uzak- ai lâzımdı. Gerçi Ramazan ağayı, vazifesi başından ayırmaksızın » bu işi başarmak mümkündü, Bu takdir- de ya Ramazan ağa siri beyin si eme ik ederek mâni — a kalkışamayacak, yahud d bigi sabi kişlik nani edile, ey kışladan ei mahiyetini anlatmak kabil değil- di. Ramazan ağanın itiraz ve mü- manaatına meydan vermemek in onu hapsetmek de hem irkindi, hem de Niyazi imse vazifesi başında bulunan bir zabiti, Artık Resne kasabası tamamile t mıştı.. azi bey, zabit Ma göreni hürmetsizlik etmek ist medi. Şu halde en Kedili yol, diğerleri gibi Ramazan ağayı da kışladan uzaklaştırmaktı. Bunun MEŞRUTİYETTEN ÖNCE Manastırda patlıyan tabanca mama Sira No 61 üzerine Niyaz kanun çavu- şuna tekrar emir vererek dedi ki: it Ramazan ağayı bana bul getir, Aradan beş mim efe mülâzim Basak a kolağası kpa git, beni ai gerim n gelinceye ki Mei oradan bir yere ayrılma. Alaylı mülâzim mutlak bir itaatle mukabele etti: arkadaşları ortada bir Bulgar tesi ile e ve aldatıldıklar nı görünce hemen R cekler, Niyazi helin arkadaşları- ulgar çetesini taki çikan bu kuvvetlerin süratle geri dönmeleri, Niyazi beyin giriştiği teşebbüsün suya düşmesine ve b ümidle- mahvolmasına sebebiyet ve- rebilirdi. Şu vaziyete göre daha fazla vakit kaybetmeksizin kışladaki silâhları ve kasadaki parayı alıb bie evvel yola çi zaruri idi. Şimdi ek Resne kasabası bomboştu, Kışlada bir kaç nöbet- i nefer, ümet karakolun- da Niyazi beyi bekleyen mülâzim Ramazan ağa ile gene bir iki ne- ferden başka kuvvet kalmamıştı. eps başka eli silâh tutan- la zi beyin gönüllülerile ken- dizine ilihak eden ve emniyetini kazanan zabitlerle bir kaç nefer- den ibaretti. Niyazi bey, sd giderek çe- tesinde bulunacak gönüllüleri- kadınlardan başka hiç kimseye bir fırsattı, vam var) Merak — Merak (T, Ki Merdane Ke > > Yuvga Merdümgü, M ER yi Mergup, mut: Merhale — 1 - Konak, 2 - Yüğrüm Merhamet — Ai Merhamet etmek — Acımak Merhametli — Acır Merhi Acımaz Merhem j