26 Mart 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

26 Mart 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Pe PENN 28 Mart 1935 SARAY ve BABIÂLİNİN İÇYÜZÜ İBAHAR ÇİÇEĞİ| Yazan: SULEYMAN KÂNI IRTEM — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur — Tefrika No. 456 Feraşet vekili elinde kuran, sefarete giderek Said paşaya teminat verdi Nihayet mabeyin baş kitabe- tince Said paşaya bir tezkere ya- zılması ve gönderilmesi müna- sib görüldü. Bu tezkere şu meal- de idi: (Haysiyet ve rahatını a *m elverişli olan köşkte ikametini a mütalâaları- nızı bu köşkten izüğlişeğakiniz. Arzu ettiğiniz halde devlet rica- inin ermeni, birkaç . daha refakatinizde bulunacak Hilar mekieğini z belki e lüzu- mike ER İarei kelâm ey- lemesinden ileri sür (© de letin meri olan kanunları herke- :İ Eİ kâfi me idise arzu gittiğiniz vakit mabeyine gelerek bizzat pa- dişaha hali ak yolu açık idi. ir ecnebi gym a niz kurana sindi al ir bi ası nazarında masıl bir mev- dair teminat verme siyaseti baş ladı, Feraşet vekili Esad efendi ile renadan Ragıb ve esvabcı e İsmet beyler Abdülhamid tara- fından Said paşayı görmeğe sefa- rete gönderildiler. Said hami evvelâ görmek isteme- Sonra feraşet vekili yanına di. Said yi da yalnız onu ka- bule razı rek başkâtibi Elyok: ile: sefaret dan ba- zıları olduğu halde Esad efendi şu sözleri söyl 1 şahane n Kili alarak kıbleye ——. etti, Ben de ira- deleri! lestimi & ettim; leye döndüm. Zatı şaha- mda bulunan mushafa hile yemin etmeğe tevkil eyledi- ler. İşte ben de öperek musbhafa el basıyorum. Halifenin kıbleye ettiği yemini onun namına yi a ederim! gr sefaret Pm elçiye, o da Almanya, İtalya, ee jim gara tabriren bildirdi. paşanın mevkiini iki hal işkâl eylemekte idi: Kendisi sefarete gittikten son- ra konağının kapısına askerden nö- betçiler konulmuştu; ailesi efra- ının gi mü- manaat olunuyor, muhtac olduk- yazılm. leme alınan tez- | ları erzak gibi eve getirilen şey- kere sureti Idu. Bu | lerk tezkerenin itevi; o derece | du. Diğer ii sefaret vapu- mükemmel ve o derece hikmeti | runa müşkülât ve mü- Bu arizanın altına sadrıâzam Halil Rifat, şürayı devlet reisi Said ve hariciye nazırı Tevfik pa- şalar imzalarını vazeylemişler- di. (1) Bu tezkereyi bizzat başkâtib Tahsin paşa sefarete getirip Said paşaya verdi. Sir Filip Kürrinin muhakeme meselesinde verdiği cevab, saray üzerinde soğuk duş tesirini hasıl etmişti, ehdid siyaseti değişti. aşaya fen ve başka islâm meml azimetinden vazgeçmesi için ibram ve hakkın- da bir sui niyet bulunmadığına Said (0) Sall paşanın halıratı, | faaya imkân tasavvur edilemi; halefete tesadüf olunursa müda- ia du. Hükümet namına olmasa bi- le galeyana ii afkâr ile halk namına bir tasallât ihzarı we vukuu ihtimalden hariç görül- müyordu. Gerek debisi ilticasından ev- vel, gerek sonre Said paşaya pa- dişah namına pek çok teminat verilmişti, Said paşa bunlara pek yordu. Eğer Ahmed İzzet beyin kale- mile Rusya hariciye nazırı Loba- nofa. tebliğ için Betendamığ Os- anlı sefaretine yazılıp sonradan eline geçmiş olan bir telgrafna- meden evvelce haberdar UŞ bulansayıhı gele, avde- ddüd hz olup tevkif edilen erme- leri İngiliz sefaretinin tavassu- ue mam ettirdi; âdeta ihtilâl muhakkak olanlara limemenin zaptiye nezaretine ye tehacüm etmek cüretini verdi. Said paşa vaka esnasında ted- birsizliğinden ve müsami dan zimmetini tebriye zam cebanet te gösterdi; dev- i hainane nuni takibat icrası lâzım geliyor- du. Ancak bu muamelenin de Londraca fena tefsirlere uğramâ- sı kaviyyen muhtemel idi, Bundan ihtirazen bu yola gidilemedi, Sa- id paşanın böyle fesadlardan menine vesile olmak için. mami” ketin her tarafında ıslahata nazırile dermek suretile teminat vermek- te idi. Resmi tezkere ile tebliğ olu- nan iradede: (Said paşaya padişahın itima- aero ni ecnebi diyarına hicret! iminden we an silerek şabsi hürri edilmiş ve maliyet mr z ile olunmuş ik Memduh paşa CE sudur) risalesinde diyor Ahen paşa işinden dolayı İngi- me edeceğinde Ma ilemezdi, Bu şifreli telgrafnamede denil- miş idi ki: (Ss niler İstanbulda ve taşrada ihti- Iâl teşebbüsünde bulundular, Bu- nu haber en zaptiye nazırı ih- tiyati Dn yar Said paşaya Y amden işe m m) Fesadı liz elçisile sırasında mütevaliyen yapıdan, ;tepebislsler il müs- et baş tercümanı ir oldu. Bilek sarya Na — Said paşa yarın hanesine çı- kacaktır. in biz de müteac- cip olduk. Bu adam başka mem- lekete ve idiyse holi uigi Dedi. Said paşa konağına dön- dü. Sarayı istilâ eden gaile de sonu- na erdi.) Filvaki Said paşa sefarelte tı gün avdete razı olmuştu. (22 sesi Seni öper, öperim cn Mi. nacığım. ... Feyhandan Minaya Paris: Yılbaşı 1931 Sevgili Mina, Yeni senen kutlu olsun. Sana giçekli, neşeli günler getirsin.. Se- ni istediğin saadete ulaştırsın! Dün geceyi nasıl geçirdin? Ada- unda, oğrusu mektebd 1931 yılının ilk saatine nasıl baş- ladınız? Yoksa sen yatağında haylaz bir mektebli gibi mışıl mışıl uyudun mau? Ne yazık! Benimse dün ömrümde en çok eğlendiğim gecelerden biri oldu. Öyle çılgın bir neşe ile do- hu saa sana anlatmak için neresindeh yacağımı bilmiyorum. Her halde en başından diyecek- sin değil mi? Kiliseden çıkarken Katyanın, mın, hattâ Dollinin gözleri kır- mazı idi. Erkekler yüzlerine hiç lüzum yokken sert bir maske ge- çirmişlerdi. Yalnız Aleksi, haz- mel aklaşıyormuş gi- bi hürmetle nişanlısına sokulmuş- Yi lâhlardan gelen fa- 'üzünde ii kat beşeri bir sevgi parlıyordu. ikide çok derin ve ağır dü. şüncelere dalmıştık ta ondan, s0- e çıkınca yaşamak zevkile içi- birdenbire titredi, ee gibi uçuşan karlar ne temiz ve ne güzeldi bilsen! akl içindeki o ağır ve içli düşünceleri hemen uçurdu, gö- tilri Karlar altında evvelâ biraz ş kın akat sey Mer eee ve Mis Hollivutun evi belki de pıldığı gündenberi böyle neşeli kahkahalarla çınlamamıştı. İçeri- ye girdiğimiz zaman şen bir grup bizi bekliyordu. Matmazel Kürdan salona girer girmez haykırdı: —O! Büyük prens gelmiş! Ne güzel sürpriz! Minacığım, başka davetlilerin Mi gözlerim bu küstah ada- ig şem kaçma- dı dersem yalan olur; fakat ben- deki değişen duyguları ince bissi- is vi Katya beni bir kenara Dedi, seni ne ka lirsin. Bur etkili iğüm.. dar çok sevdiğimi bil la temizliyecek kadar damarla- rımda vahşi ve kızgın bir kan dolaşıyor. Fakat büyük prensin sana kars şı olan hareketi o kadar ağir bir bey vasıtasile senden af diledi. Floransada seni muziç bir adam yaptığı | iyiliği kendin hai Yalnız e ka- dar mı? Bu sefer Nisten gönderdiği mektublarda ne — hürmetle ve benim gibi seninle de ciddi e arkadaşlık tesis etmek emelinde Pie sana okuma dım mı? İlk akşamki vakayı onun sarhoşluğuna ver ve büyük prem se bu akşam dost bir yüz göster olur mu kardeşim? an Fle- ranşada yaptığın gibi onu » tabir etme! Esasen kabahtın büyüğü ons meydan okuyanlarda: Milyoner- le Bedevide.. Hattâ kız arkadaş larımızda değil mi idi? Yüzüme öyle şaşırmış çilek be ma yavrum, evet kabahat büyüğü belki de bende; Si ben daha ilk günden senin ne” sıl bir maya ile yoğurulmuş oldu” ğunu anladığım için öyle mis Hollivutlara, matmazel Kürdanls” ra yapılabilecek muamelenin 38“ pılmasna mâni olms* zun böyle soğuk ve uzak bulunduk” ça bundan en büyük azab hisse si bana düşüyor. Kendi kendim! yiyorum. Görüyorsun ğe sen grupumu” en asil bir simasına Hem bu sevinci esir; değil mi? eker Katyanın boynuna s8“ rıldım — Peki, sen ei üzülme ş€ kerim, bu «büyük prens» denilen adamın bizimle beraber oluşuns alışmağa, battâ onunla konuf mağa çalişacağım Kilisedeki heyecandan kalan ve ilk vesile ile yeniden akmağ4 hazırlanan yaşları saklamak içi gözlerimizi kapayarak ve gülerek iştük. öpü: Biraz sonr. ğan salonuna dön ikimiz de çok şendik. Mis Holli" vutla milyoner bir hili başbaşa vererek bize zengin eğlence proğramı lim ie (Arkası ver), yelahır 1313 — 9 kânunuevvel 895). O gün İngiliz elçisi Osmanlı hariciye nezaretine yazdığı bir tezkere ile hükümetinden aldığı talimata tevi atiyen tam bir serbesti ve emni- yetinden müstefid e. ve yen ümid edildi Fakat büt tün bu ii ni minlere rağmen Said paşa meşme tiyetin ilânına kadar izaçlardan kurtulmamıştır. Said paşaya kanunen müst#” hak olduğu maaş sefaretten avd” ancak bir sene sonra sis olunmuş bulunduğu gibi 87 dan aya muntazam alamadığı bu maaşlardan o meşrutiyete kads” otuzu da tedahülde kaldı. Konağına döndükten sonr# kendisini tarassuda memur ols” ların adedi de gittikçe artırıldı! Devaı ; : bu akşam yılbaşı! benden 'gemezsin a Dollinin nur y#” vakit

Bu sayıdan diğer sayfalar: