İ KY .. i ii sai K | İ | van Yazan: SULEYMAN KÂNI iRTEM SARAY ve BABIÂLİNİN İÇYÜZÜ — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur — Tefrika No. 444 Prnl könitecilri Apik Uncıyanı sokak örtasında nasıl öldürdüler ? © Ne olursa olsun pe komite- leri bütün bu g ve faali lerine, kurdukları ld ümitle- r olamaz. mid er * ve kıyam ii “duriadığını ve durmıi sma atladığı er- meni patriği İzmirliyan efendiyi 1896 eylülünde ederek Kı düse gönderdi. İzmirliyan meşrutiyet ilânın- da umumi af üzerine İstanbula geldiğinde bir börriy e kahra» mesuliyetin devlete yea tes- İim demek olacak Hükümet li bunu Pimi reddetti. Fakat sefirler de u E eylediler. Hattâ kei lam tinin bu talebi teyid ve istihsal için Osmanlı sularına bir harb ge- misi göndereceği de duyuldu, ice büyük devlet- lerde devleti aliyenin arası açlıma- dan bırakılmamak zaru: va fabrikalarına le ve rilmekle tatyib olundu! İstanbulda sefirlerin akdettik- i konferansta ermeni isla- hatı için hazırlamağe uğraştık e bir proje 1897 şabatında bi- erdi. Ermeniler hakkında umumi bir af ilân olunudu, Islahat veni m ve ar zetmek üzer: akir pa riyasetinde bir b beyik teşkil ile Anadoluda dolaştırıldı. Piyet Yöğar ve Luk Marie dei Fakat 1904 ten sonra Hınçak komi- yor, bunu kilise n teshil eylemesi için patriği yari tırıyordu. Komiteye açıkça zahir olsa ha- ber alacak olan Abdülhamidi, ol ma ndirecekti, sa komiteyi güce! O Abdülhamide yaslanmağı ter- Bundan müteessir olan Hınça- kistler patriği istifaya davet ve tehdid etti aziyet ta- rafından Abdülhamide arzolun- şani jına ehemmiyet atfetmemesi için teminat vermek üzere patrik di mezdine bir beyet mi Idil Fa- en- dayanmalıydı iü Komite vakıa patrik in bir şey yapamadı, fakat alm karar verdiği vergiyi tahsilden de eri kalmadı. Bu yüzden ehemmiyetli bir va- ka da İd ös müteahhidler- den Unci yeri efendi komi- teye bir hayli ianede bulunmağa la do red cevabı vermişti. Kesirli eş fena. kızdılar. ir kişinin para vermeme- sinde değildi. Ya diğer zenginler de ii efendiye imtisal eyler- k pr ermeni davası için Avru- Yi yani maişe na- sil temin o edilebilirdi? Bu na meydan vermek komitenin haysiyetini ove nüfuzunu tama- men imha edebilirdi. rikadaki mite merkezi Apik efendiyi öldürmeğe karar verdi. Ohanes Afaryan isminde Mamuretülâziz vilâ dan bir fedaiyi kura ile bu işe me- mr . an İstanbula geldi. Apik Yox Külebi Mükürdar GARİpORERA bitişik mükellef kona- otururdu. Fedai burasını de kons alialadkip pasaport rt ala rak firarları teshil “edilenlerin âdedini on iki bine ve Bulgarista- ün savuşanların da on böş bine baliğ ün yazıyorlar, Gerek bunların, gerek memleketlere hicret eden zengin “ermenilerin Türkiyden © harice 30 - 40 milyon franklik altın gö türdüklerini de tehmin miteleri daimi bir faaliyet içinde bülünürken İstanb etmemişlerdir. Ermeni patriği Mıgakya Or manyan efendi din ve dünya işle rile çok uğraşmış bir zat idi. > sili mükemmel « Hiristiyan möneheblerinin muştu. Ke a bir zat idi, Abdü e, külümeti de, - ermenileri ve ee de mem» © mun etmenin yolunu buluyordu. tarassud altına aldı, Apik efendi- günlerce takib ve hayatını tek çe valey bundan müteessir oldu. zi gli taziyet için wr gönderdi; kaçmış olan til mutlaka bu- nmasını emre! EF Ohanes Afaryan, Simon ismin- de bir ermeni berberin evinde ya- kalandı. Cinayetini itiraf etti, ye ln komite namına , bir ye zenginler için bir tehdid a e oldu. Afaryan yüzünden Amerika 86- faretle bir e çıktı. Ameri- ka konsolosu Amerikalı addedildiğini ma hükümet te 0 buldu: Ormanyan efendi ne yapmalı idi? | halkın. | Afaryanın istintakında tercü- manı başında fes, müstantik kâ- tibi sıfatile bulundurmak! Konsolos buna razı oldu, Ter ize tereddüdsüz #öyledi. itirafın Gi kani “a konsolos müda- ülhamid ez bir düzen neticesinde ihtilâfın hal ve fasl olunmasına mel iu. Ame- rikalı hakikatı anlamak için fes giymeğe bile rıza gösterdi, amma — müdahale yolunda bir aha giyen hakikatta kim o 1du? Muhtelif zamanlarda Üsküdar- da papas ampre, İatanbulda Topkapıda avukat Haçik, kö) silâhlarile hayata veda edenler- dendir. (Devamı var) Posta ittihadına dahil olmayan ccnebi memleketler; Seneliği 3600, altı aylığı 1900, üş aylığı 1000 kuruştur. tebdili için yirmi boş mi pul göndermek lâzımdır. Ikade: 28 — Ruzukasım 116 5. İmsak Güneş Öğle İkindi “m Yatsı E. 10,56 12,56 6,26 9,35 130 Va, 455 633 1227 15,34 ii 1929 Idarehane: Babâli civarı İBAHAR Yazan: Muazzez Tahsin O her zaman sinirli bir çalış- yan her- kesin tanıdığı ressam Fonknn Hak- . Fakat bu, Minanın biricik arkadaşi, tembel dakikaların ki dını Ten — ne oldu anlatsana... an riva gözler, uzun ka- ranlık kirpikler arasından bula- nık bir ışık gibi hafifçe yandı, Kı- ve bir çift dudak tembel bir kıv- üküldüz — gi anlatıyordum Mina? —Müsabakayı söylüyordun... Se nin tablonu görünce ressam arka- > ne e eyhan yumı kıv- veri doğruldu. een bi- raz evvelki tembel durgunluğu, canlı, ateşli bir kirpik kıpırdayı- şile değişti. — Ha evet.. Arkadaşlarım ser- giye göndereceğim eseri bir ka- dın başı sanıyorlardı. Kendileri- ne böyle söylemiştim. ıların- da bir peyzaj görünce mi Her kafadan bir ses çıktı — Bunu ne vakit e mi — Burası neresi? — Vay kâfir kız vay.. Bizi na- sıl da aldattı! Ben hepsine cevab yetştirmek için akla karayı seçiyordum. Ni- bayet Fikret yardım etti, gürültü- yü susturduk. — Gene mi Fikret? Biçare ço- cuk, Ona karşı olan bütün hain- liklerine ps gene peşinden ayrılmıyo: — eği yapayım, kabahat ben- pain de mi? Ona takıl diye yalvaran var — Peki bu Ma niçin sevmiyorsun Feyhan — Yalnız onu değil, âşık olma- iyorum. Bunu pek âlâ bik ÇİÇEĞİ) dukları vakit b Si ama sim bahçesinde denize karşı olan asalardan birinde oturdum. Orada ii düşündüm bile- eri dan beri müteaddid sergilere eser şüei erdiğim halde bilmiyo- in bu defa böyle bir kor- ku içimi yakıyordu. Gözlerim bir düziye babami, zavallı babacığımı görüyordu. Kalbimde onunla konuşuyordum! örüyorsun ya baba, bunca, «senelik emeklerin boşa gitti, Kı- «zın bir şey yapamıyor, bu defa- a da Z. Ben de dört buçuk e döndüm, biraz sonra netice anlaşıldı. Mina helecenli ve iztırablı bir sesle sordu ta sergiy. iş? 'eyhan arkadaşının elini ser- Ri şefkatle okşadı. — Üzülme kardeşim; bütün te- lâşlarım, —. düşüncelerim yer sizmiş. Belki d. ea gele- cek sevinci daha tatlı tatlı haz- metmek için gk ümidsizlenmi- a Meğer eserim beğenilmiş ve bu müsabakada birinci gelmişim . Derin, candan bir mini sada sı bi Mina arkadaşının boy“ nuna sarıldı: — Oh ne Zaten ben sana söylememiş miydim? Mutlaka bu defa kazanacaktım. Ne Deli hik tablo idi O Ben musudı «Sapanca gölünde akşam ışıkla- Kan hir Lif dil rw diye bir zaman ressam Ahmed yani- utad züppe, çıtkırık dım tavrile gözlerini süzerek: Radyo — Sizi bir aydır kaybettiğimi- y zin sebebini şimdi anliyorum. De- e li yaleri ke am : ersleri pi versiteden naklen - İzmir saylavı Esd | di Arkasından Melâhat yetişti e ee « bayan kıskanç gözlerile yüzümü tırma ans Na, 2 i, bakai n i be 194 40 Spor Eşref dei | ii * vi e e $ De- sesi a Yaran in zi e kaninu- — m gölü zem İlâhi Fey- ferda in ettiği haklar). 20,30 xi e De han, Ün eve ia ereden aklı- 21,15 Son haberler, 21,30 Radyo or. | Zina ? detmm, 20 İyo caz ve tango orkes Mina şakrak bir kahkaha ile doğruldu, yerinden fırladı: Me 1345 18,50: Konferans, ii 19 35. lom hea — Feyhancığım, şu - po lâhata evab verdiğini sö; lar. 20.20: Çi Keleş 20,30 Tee kan seir ” Es seversen! bargten) 21,45: baar 2: Senfonik | (o Fakat arkadaşinın . 23: Sözler. 2, <klâmlar. | gözlerinin gene uzaklaştığı” 23,30: Po Kl çinli Dans. ma gö ği ye e ie elen estram, 19: Has | İpelk çoraplar içinde kurşuni bi- berler, 19,135 Yeni musikisi, | yer ya benziyen id 19,45: Konferans, 20,05: Plâk sözler, 2. 03: Radyo caz, 22. Kenlermna | OİŞE : Bilir Ve cazın devamı, 23,23; — Gene daldın.. Sonunu söyle Kame > Mart pi artık, meraktan bayılacağım. fatal 17.30 İkili derlmiz Üzt — Sonra şekerim, ben bütün yendteden nakil - Sinop sayları Yumf | b kimi iğneli, kimi nükteli, kimi Pr e n sıcak sözlere ve su ei İc: Pik de, 19,30 haberler 19,40 | allere cevab vermeğe uğraşirken avayan kime Zekediya ve arkadaşlar, salondan 20,10 Zirant nsmma konfe iğ Ayy taka Nimet Vahi - Şan plâk ile 21 20 — haberler, Li 30 raki orkestizası, 22 Radyo caz orkestralar, le, bir eserin mutlaka kazanaca" Bi band sörlemişiz Belki ikisi de... il göken sükütu bozmadan ği dinliyorlarmış gibi ikisi de dek dılar. ya, sallamağa beri uyuyan denizin kr pırdad. buşırdadığı akşam, ka” ranlıklaşıyor, eşyaları evvelâ inc? en tabaka tabaka koyulaşa” kalınlaşan bir siyah tozla örtü yordu. Birdenbire karanlığın göz kamaştırıcı bir ışık yayıldı: