© yorlar. Zaman zaman: m Sahife 6 “eden yalniz altın şakirtisidir. İn- EE Sa mesud adamları: 7 “Gencim, günde bir lira kazanıyorum, daha Allahtan belâmı mı istiyeceğim,, ' «Nasıl mı eğlenirim?.. Sen gel de bizi odada gör... Hikâyeler, masallar; birbirimize yeri KE atmalar...» Taşköprülü iiüeeyin turşucu arkadaşlarile elli Lil İİ turşu ruyor ve Bir çokları li ei ki, ha- Zannederler ki, insan ni iie sanı mesud eden bir çift mavi, bir çift yeşil, bir çift sarı, bir çift elâ göz, uçları alaycı âlaycı yukarıya otomobilsiz, apartımansız, hansız, külhansız saadet olmıyacağına ka- nidirler, Bazıları saadeti bir Trans atlantiğin şık bir lüks kamarasın- da atlantikleri geçerek uzak ve mechul memleketlerde ararlar. Bazıları saadeti bit pırlanta yüzü- gün ışıldısında sanırlar. Hiç yp esiz ki, bütün bunlar hoşa giden zari Fakat me- sud almak iş ak ne bir si» güzel siya ne hesabsız para- , ne sevilen bir Kadına, ne Trans kamaralarında re lüzum vardır. Dün bir ya sokakdan geçi- yordum. Önünmde bir alay turşu- cu gidiyor, Arada bir. şakalaşı- — Lâhna, biberrrr turşusu... diye bağırmalar... Dikkat ettim. İçlerinden hi da bir «gel keyfim gel!» diye ses- leniyor. Şen şen ki rate Zİ — Hayatından memnun musun, mesud musun?. Evvelâ anlamadı. Arkadaşları an belâmı mı isiyeceğim. “Lâhnâ; a, Miş turşusu turşu maşrllama turşu kabilenin bakdım — Kaç para biri var, kaç para ile'iş görürsün?. — Bu iş için öyle çok para iste- » Elli kuruşun var mı cebin- del, “Gi önlünün dilediği gibi tur- şuculuk yapabilirsin.. Biz turşuyu kendimiz yapmayız. Hazır alırız.. Şimdi de oradan geliyoruz. Hep birden turşu aldık, gidiyoruz. Tur- şuyu İşle KN zg bir ükkândan Kil 7 bu- çuk ER ersin oraya üç kilo turşu ilikin verirsin 52 bu- çuk kuruş... Vurursun omuzun; turşu kovasını, sokak sokak: Lâhna biberrrr... turşusu.. diye avaz avaz bağırır gezersin.. Bazı mahallelerde turşu çok gi- eceye varmaz kov: be- şaltırsın.. Üç kilo turşuyu 50 şer kuruşdan satsan sana 97 e ei kâr kalır. ene | .. Çünkü bizim terazimiz. filân a Maşrabaya nasıl g Senin anlıyacağın günde 100-120 kuruş alırız... — Ne yaparsın bu parayı?.. — Turşunun hepsini sattım mı sattım.. Elimde tam 150, 160 ku- ruş bulunur. Bunun yüzden faz- lasına kafamı kesseler el sürmem. O sermaye.. Geriye kalır 100 ku- Tuş... Haydı ben patlıya patlıya yesem günde Peynir alırsın; ekmek a- Kapalı ayrı ayrı oda tutacak değiliz a.. Hem şeytan gibi tek başına oda- vü ki e ne gapcakan ki?.. Altı kişi ol- dun mu oturur İâf atarsın. Hepsi de Taşköprülü, hepsi turşucu... — Odanı — Üç lira... Hepimize pay et- tik mi?., Adam başına düşer 50 kuruş, a; amk ekib ir gecelik o- da kiran iki kün daha aza geliyor!., — Ne yaparsın.. li fazla- sini verecek değilim — Şöyle böyle günde 78 rig 75 kuruş bir beda ei . Ayda 22 buçuk, 23 İne e der Bati Kaç senelik turşucu- sun bakalım... — Üç senedir sokak sokak do- laşırım.. — Ayda 23 lira birikdirsen... Senede 276 lira eder.. e senede 828 beri kemi vs emek epi Arkadşikn gülüşmeğe başla- dılar. Taşköprülü Hüseyin yaşı meydana çıkmış bir kadın gibi si- nirlendi. — Ben de o kadar para ne ge- zer... dedi. Kazanıyorum ama bu zanatın masrafı da çok.. gibi yani?. — Ne gibi olacak. ve cır yıkayacaksin.. daim sabun taşımalısın.. Sonra ko- valar, maşraba gicir gicir yeni o- lacak. aa “daha geçen hafta sa- aldı Böyle Eni yeni turşu ko- valarını, yep yeni çinko, üzeri kır- mızı güllü küçük turşu maşrabasi- ni ve ven Sennen — Eh... Demek kazancından memnunsun., İşini seviyorsun. Kovalarına, maşrabalarına, çinko turşu ep diyecek yok.. O. dan he: t, hem ucuz.. Öyle rm 3 ii sahifede) i eridun| ASKER? BAHİSLER ; Amerikan Şubat ordusunda tasarlanan artırma ka rılması hakkında hükümet parlâ- mentoya bir kanun lâyihası sev- ve bu sene tatbikatına geçildi. erikan ordusu e kadro itibarile 125.000 nefer 1 sira ae ise ordunun efrad mu cudu 118.000 kişiden fazla deği di. Büyük harbi müteakib 280.000 nefer ve 17.726 zabit mevcudunda ir ordu teşkili göz önün Il şdu. Fakat müzayaka dolayısile bütçeden or- duya tefrik edilen kısmın her se- ne azalması düşünülen mev- al vasıl olmıya asla imkân bırakmamışdı. Gebe mevcudunun arttırılması- lumuzun bir harbde yakini vazifeleri gayet u- mumi olar: addelerde hulâ- sa edebiliriz. 1- Deniz aşırı memleketlerimi- zin müdafaası için garnizon mev- cudlarının kâfi derecede tutul- ması, 2- Dahilde seferberliğin süratle ikmaline hizmet edecek birlikler ve teşkiller bulundurmak. 3- Bize hücum edeceklere karşı üç imilii yokdur. Halbuki bu üç va- zifeden birinin yapılamaması ve- ya noksan olarak yapılması di- ğerlerinin de tam mânasile ifa e di ine mânidi Uzun araşdırmalardan sonra her üç vazifenin ifasına imkân maz olan asgari mevcudu 4.000 zabit ve 165.000 nefer o- bedi tesbit ank, Bunlar aşağıda- ki vazifelere şu nisbetlerde ayrı- lacaklardır: Zabitlerin 7 35 şi ve neferlerin © 10 nu vie un yeni birliklerinin seferber edilme inde kullanılacakdır. ykm ve neferlerin 9 20 si deniz aşırı memleketlerin garnizonunda kul- lanılacakdır, Mütebakisi ise muh- telif sınıflardan teşekkül müteharrik ordu aksamını teşkil ygs Bunlar nasyonal garde ile birlik, taarruz ec düşman ni durdurmıya imkân e gi ır, üdafaa kanunu bir piya- de İlkesi talim ve terbiye maksadile -12.000 mevcudunda olmasını taleb ettiği halde bir yade firkası teşkil ederek orduyu takviyedir, Bundan başka hazer mevcudları zayıf olan kıt'aları takviye etmek ve e l çoğaltmak. Bu tarzı hare Si baş- lıca faydaları şunlardır Amerika Birleşik Devlet- e İyi kuvvet toplamak mümkün 2— mevcudunun azlı- ğından ibi başlangıcında pek işe yaramıyacak kıt'alar tak- viye edilmiş olacakdır. Keza bu sa« yede eldeki kışlalar ve sa'r meba- nide de bir arttırmaya lüzum kak mii iskân meselesi halledilebi- a yol şimdiki kıt'alar mev- cudunda ve iskelet şeklinde yeni bir takım birlikler teşkil etmek- yetiştirilebilir ve süratle cepheye coşturulabilir. Fakat bu sistem şu mahzurları da havidir. 1 Ide hemen harekete ha- zır hiç bir kuvvetli kıt'a bulunmı- ni çok yeni kıt'alar teşki- li eee > ihtiyacı mey“ akdı! e b e kâmilen muharib kıt'alar- “ da istihdam olunacaklardır. Hâ lâ a seir noksan 1500 kişiden ibaret i j Çok iyi eaiinlei bir zabit- ler he; htyacı Amerika bir nutkundan alarak şu suretle ifade etmişdir ” «Meslekden yetişmiş zabit, di- Ter toplıyarak erginleşir. Zabita nın mutlaka elde etmesi icab eden iler bir kalem olarak kesilib atılamaz. İyi yetişen zabit mo dern orduların en mühim uzvunu teşkil ederler ve mevcud olmama” ları halinde yerleri hiç bir şey ile için mukadder olan yegâne ş©Y felâkettir.» ki Ergif M. Şevi bnm | YENİ KİTAPLAR İ çok fırkalar 6.500 e la: ların lu 2 ır. Keza süvari fırkaları da 10.000 nefer rine ere malikdir. kıt'aları ve motörlü kıt'aların ihti- yacı en kisa bir zamanda tatmin edilmek gerekdir. Tutulabilecek yollardan birin- cisi her dört ordu mıntakasında FAZIL AHMET Güzide edibimizin seneler&€ ağızda gezen hibivleri, hezel leri, şiir, eri. ve yeni Ni 272 sahite — 80 kuru$ ver Yeni çıktı AKŞAM KİTAPHANE tam hazer mevcudunda birer pi- df dank