9 Ocak 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

i | e Bahife 8 gg Cocuk Dünyası EE) DÜN ve YARIN Hediye alanlar kutu kurşun kalem) hediyemizi kazanmışlardır. a alanlar stanbul kız lis. 647 Ayşe, —— 2- galumyel Nakilbend Cabir sokak 11 Şükran, ci me si İçi 993 Mük rime, ei - bulabösiağm 214 Cem Ez 3 a kız dis, 455 numara Muallâ, 6 - Bakırköy birinci ilk kul 180 Neclâ Kansu, 7 - Kadıköy 4 numarada 8 1 Semiha, 9 - Üsküdar 18 nümara Re- fa, 10 - Cerrahpaşa 15 Çikolata alanlar 11 — Çapas3l inci ilk mek. 9 Bed- reddin, 12 - Vefa erkek lis, 26 numara im a zi — YPC. 77 numara Ferruh, 22 - Lak alk, (696: Adlin, $3i. Beylerbeyi Küpiücede i üfer, 34 - Kalamış 39 - Kadıköy Rİ Break 23 üneü ik al Cetvel alanlar üdar Çarşıboyu 102 mu- çen - 18 inci ilk mek. İhsan, Nina EE orta Ta Melle, 4 Mi mal, 45 ecamii mara Halid, 48 Sehba ie 754 Hüseyin, 49 - Kandilli kız İlin. e Sal e - ii 50 - Kızıltoprak Mekteb “defteri alanlar 51 — Vefa lis. 343 Nedim, 52 - Ti- rebolu Dumlupınar mek. talebesinden Avni, 53 ız lis. Banu, 54 - ies bul k | bi Tia, 1602 Yüksel, 55 - n Jale, 56 - ci meki 249 Sabi 694 Aynel, Ça- İstanbul bi- ei İstanbul en Çöng; h pa kız mek, me iy ve şiktaş umarada Melâhat, 73 - kara Yana caddesi 72 Aysel, 74 - ms 345 Mehmed. 75 » Binabel erkek Ta iz re, 76 - HE e ça i kez baytar Cevad kızı biha, 77. - Suadiye Çamlı sokak Baki 78 - Üsküdar orta mek, 530 Nezihe, 79 - Beyoğlu Mahmedağa uşu man Nedim, 80 - İstanbul erkek lis. 534 81 - Vefa lis, 71 — ımarada Nahide, pumarda Hüseyi İk Fethiye, 8: Haydarpaşa ba 3 2 İhsan, 86 - Anka ra kk lin, ya Sli e İnönü ilk mek. 3. 88 - Se- i İnel 6 amcı e 2 Di ö vw k izin, 9 nbi kek lis, 419 5. N., 98 - Vefa lis. 384 - Selimiyı 28 Şükran, 0 - İstanbul kız orta 179 Ye- gâne, 101 - Beyoğlu 35 inci ilk mı it, 118 - bul ticaret 7 Bakir e 119. İstanbul e: lir 1252N «İs tanbul an J el ig a : Çamlıca 13 üneü ilk mek, 33 Fa g> ie, yeke bankasında Sara 'eyziye lis. 267 Ay Tekin, 27 aadıkö; mek. İ Nermin Nâzim, 128 - Kumkapı > İhsan, 129 iş 122 Samuel, 1 “Terakki Bis, 79 Cev- val Tahsin, ür - Beşiktaş ii sokak 18 Muazzez, 132 apa 3İ inci mek. Atllâ, 133 - Ven lis, 1024 Mehmed, 134 - İstanbul kız lis. 817. ğemlirti Km ri ii in, 172. dıköy 41 inci ilk mek, Nurullah, 173 - Maçka Jale, 174 . Çapa 31 inci mek. 3B Süheylâ, 175 - Pertevniyal hin 294 Sabahaddin, 176 - Vefa lis. 698 Feri- », 177 - Kadıköy Halil sokak 89 Sai e Turan, 178 - Polatlı Ziraat bankası memuru Hakkı Behiçten Rerat, 179 Şişli 40 Nermin, 18 p ğ 183 - Üski 'aşalimanı i Arif, 184 - Nişantaş Güz 85 - Bakırköy Calibe Fehmi, 186. e Şükrüye, 187 - Kal ek liz. 1432 Saha. haddin, 188 - Kadıköy 108 Güzin Ce- lâl, 189 - Bakırköy İstepan Kasapyan, - Beyoğlu Melin, 191 - Nisantı ra mek. in, ilgi - y 3 Bülend, | > - İstanlsı 1377 İsmet, ii api 36 Sami İstanbul 4 2 inci ik mek: 29 Ki 29 Ke- wl95 - 196 - İstanbul 4 ME a e pm d ğı iki kıza 5 yaşından aşağı aid Sl ve Male boğuk mak suretile öldürüldüklerine ra- por vermiştir. Bu çifliğin, 1918 senesinde Rı- men cephesinde telef olan Giula Prişkenç namında birine aid oldu- ğu tesbit edilmiştir. Kan eski sahibi senesinde doğmuş ve ei iel tahsilini bitir. dikten sonra Pozsoni askeri basta- nesi cerrahlığına tayin edilmiş, fa- kat aradan bir müddet geçtikten sonra dürüst hareket etmediği bir düello neticesinde, askerlikten çe- kilmiştir. Giula senelerce müddet çok se- fihane bir hayat İn ies babası da teessüründen tür. Giula babasının öllmüniğ öğrendikten sonra Gior çifliğine ğin an- a ve dok- ğa başlamış vE tor Giula ağ mobili ile a; da bir Buloyeze gidiyor ve orada bi kaldıktan sonra tekrar yi leliğelda, Büzelliğile tanınmış bir artist Müstantiğin tahkikatına göre Giula Budapeşteye gittiği zaman serbest ve ahlâkları şüpheli kadın- larla düşüp kalkıyordu. 1911 se- nesinden 1914 senesine kadar Bu- dapeşte zabıtasına izleri meyda- na çıkarılmadan elli küsur serbest kadının ortadan kaybolduğu haber verilmişti. Bunların içinde Silva inde güzelliğile tanınmış bir artist te vardır. ipi anlaşılıyor ki, Peşte za- esrarengiz gay- e haber verilen bu baht serbest kadınlar, bir takım bahaneler ile doktor Giula tara- fından çifliğe götürülüyor ve öl iürülüyordu. Doktor Giulanın bu kadınları niçin öldürdüğü meçhuldür. Aca- ba doktor bir sadist yoksa deli mi idi? Meşhur Landru tuzağına düşür- düğü kadınları, paralarını aldık- için cesedlerini fırında yakıyordu. Halbuki doktor Givla öldürdüğü kadınların etlerini demir fı. çılar içinde ve kemiklerini de do- |» lablarda hiş cinayetlerin esrarını kaldır. değildir. n | YENİ KİTAPLAR | . FAZIL AHMET Güzide edibimizin senelerce ağızda gezen hicivleri, hezel- leri, şiirleri.. ” ve yeni sonia 2712 sahife — 80 kuruş sar Yeni çıktı AKŞAM KİTAPHANESİ Et 197 » Cem. mara Mu- den Bari, ise Pale 35) 53 Lütfi. xa 199 İstanbul kız in Y Yücel, 200 - Modada Gülçin Muhid Yazan: M. Uygaç tarmak istedim. Fakat kendimde kuvvet bulamadım, Bağırmak is- tedim, Sesim çıkmadı. Çünkü o bebeksiz göz üzerime dikilmişti. korlatma gü- Soi ie kese ikisi de sustular. u gürültü hastanın odasından çiti olabilirdi. Ferda ihtiyatlı bir dinliyerek dışarı çı koridorda vi dansi Faruk oda- nın ortasında, yalnız kal dı. Bir ayak e işitmişti, Bu sesi tanırdı. Düşünüyordu: — Odur! Fakat muhakeme yürütmeğe vakit kalmadı. Reşid kapıyı açtı. Eşiğin üstünde durdu. Bir kadav- raya benziyordu, sallanıyordu. Bir müddet biribirlerine bakıştı- lar. Faruk: — Rahatsız mısın? dedi. Reşid başını salladı. Kırmızı yünden bir ropdöşam- bır giymişti. Boynuna bir atkı sar- mıştı, Titrek adımlarla odanın or- tasına kadar geldi, Sonra parma- ğını kapıya doğru uzattı: — Kilitle kapıyı, rica ederim, dedi. Faruk, hayretler içinde, kımıl- damadı. — Kapa kapıyı. Seninle yalnız kalmak isterim. Faruk, bir makine gibi, ve boyun e Anahtarın kilit içindeki sesi işidildiği ve ikisi de biribirinin karşısında yapayalnız kaldığı za- ü bir süküt da- kikası geçti. Sonra, Reşid sönmüş bir sesle: — in burada idi, dedi, — di idi. Faruk tashih etti: — Yani, koridordan geçiyordu. Bana bir kaç lâkırdı söylemek için durdu. Biraz süküttan sonra ilâve etti, — Senden bahsetti, — Büyük bir koltuğu Reşide doğru sürdü. kia kendisini > Anlatılması imkâns ister göğsünün üzerinde sr- Ateşler içinde yanan gözleri es ki dostunun ac ve sert gözlerile karşılaştıktan sonra, bir- | üsamaha denbire büyük bir mi vw er ile: , dedi, Faruk, artik Talan rimel Çünkü lüzumsuz. Ölüyorum... Artık yalan Gylanel Faruk, hücuma uğrayıp da bü- tün kuvvetini istiyen bir adam gibi gerildi Sonra itirafı imkânsız olan hakikat ile devamı imkânsız olan yalan ipe ne yapacağımı bi karanlık tarafına ağn e sa söylemeden, dolabın kenarında urdu. OS ğ, Reşid, koltuğun kenarlarına da- ik A. a hi rl doğruldu: — Benden korkuyor musum, yok. sa nefret mi ediyorsun? Faruk hiç ağzını açmadığı için Edebi roman lâkırdısında devam etti: — Bana cevab veremiyor mu sun? Açık yüz ile konuşmayı is temiyor musun? Vaktile senin mer e konuşmasın! bilirlerdi Reşidin sesinde bir istihza, âde- ta bir meydan okuma ifadesi çe bunu hissedince dankieş m eri inin kimseye boyun den korkmamış idi Vi İleri lanan mücadeleye bütün kuvvs- m atılmak lâzım geldiğini his- setti verdi: iz aramızda süküt daha iyi olurdu zannederim. Sesi hiç titremiyordu, İyi bilem miş d e gibi sert, soğuk, ci- Jâlı | si dil tatlı, vps esme bir sesle sualini tekrar — Benden Sökme ali eki nefret mi ediyor! — Neoneo, — O halde? — Bizi e ayıran uzun mesafeyi hissediyorum. Bi- ribirimizin çil da iki küle gibi kalmak mecburiyetinde oldu- hissediyorum. Aramızda lâkırdı pek fazla bir şey haline gelmiştir. Hayır, Faruk. Bu manasız r şey. Ben son kuvvetlerimi de toplar seninle konuşmağa gek dim. Buna mâni olma. İkimiz de — zaman cesur adamlar idik. — Gö madem ki böyle isti- Re mahzun bir tebessümle rica etti: — Fakat böyle iki düşman gi- bi konuşacak değiliz. Evet, mazi bir toz yığınından ibarettir. Hatı- kadar düşman diye bizim üzeri- mize ırtsa gene ona karşı içi- mizde tam bir nefret duyamayız. İşte en evvel sana bunu söylemek isterdim. Faruk rel kırpmadı. e mıldamadı, Ağzını açmadı, ta, âdeta uzak bir sesle İk başladı: — Hatırlıyor musun? Gelirken, pe #püyaç içinde'kel man, bir sene sent şadım. İkinci defa olarak kendi- me parlak bir hayat temin edebil- aş in hatır. Faruk isk kN — Böyle hesal 5 öeügiiler tük de sana belki daha fazlasile borç. tuytum. Beri Eri sallıya; tebessümle başmi gigi seni gene eskisi gibi buluyorum, dedi. Değil mi Faruk? oi iğ değil mi? izü kızardı. Gözle- ile bir DE ni vardı. — Gene ayni adamım, dedi. , Her tarafı bn bir İrem Bir aralık durd