FERAH Tiyatrosunda arafından oyuayacaktır. —-— Sene 17 — No: 5815 — Fiatı her yerde 5 kuruş . Bir bardak Kayış | dağ suyu! Her okulda böyle midir bilmi- yorum? Benim oğlumun gittiği nci ilk okulda terkoş suyu para- sız, Kayışdağı suyu 20 paraymış. Oğlumun dediğine bakılırsa 20 paraya Kayışdağı suyunu satan da okul köoperatifiymiş. Bizim gazete başta, aç okulluları doyur- mak gerektir diye haykıtırken su- yu yelinden bol bir ülkede, her gün babasından bir bardak Ka» yışdağı suyu için 20 para alamı yan çocuklara terkos suyu-mn İçi: receğiz? Bir okul kooperatifinin okul yararlarını arkadaşlarına ucuza satmasını anlarım, Ancak terkos ve Kayışdağı suyu içenler diye arkadaşlar arasında bir iki- liğin doğmasına bir okul koopera» tfinin dokunağı olmamalıdır sa- nırım... Su satmak işini de üstüne alan bir okul derneği, elde edece- ği gelirle yoksul arkadaşlarına bir iki bardak Kayışdağı suyunu ok sun parasız içiremedikten sonra, okul kooperatifi diye bir yüce ad takınması niye yarar? Biliyorum. Diyecekler ki: «20 parayla bir bardak Kayışdağı su- yu içemiyen çocuklara verdiğimiz terkos, filtireden geçmiş, temiz- lenmiş, mikropsuz sudur.» Olabilir. Ancak iş burada des | ğil.. İş, bir okulun içinde yan ye» na okuyan çocuklardan bir parça» sının 20 para verip KAYIDŞAĞI suyu, öteki parçasının TERKOS içmesinde... o Anlatabiliyor mu- yum! Eğer terkos içmekte çocuk- ların sağlığı için bir kötülük yok- sa, okulluların topu birden terkos içebilirler. Yok eğer sağlık bakı- mından terkoz kötüyse, bu, toptan içilmez... | Kültür bakanlığının açtığı bir | okulda ,bilgi nasil parayla satıl | mazsa, su da öyledir, alış verişe | konamaz... Eninde de sonunda da,! sudur bu! Bir bardak Kayışdağı suyu!... AKK e Türkiye - Sovyetler iki memleket arasında bilgi münasebetleri kuvvetlendirilecek Moskova 24 — Sovyetler bir liği bilgi akademisi dün toplan- mıştır. Toplantıda Türkiye elçisi Vasıf Çınar da bulunmuştur, İp- tida profesör Samueloviçin dil kongresi ve Türk - Sovyet bilgi münasebetleri hakkındaki raporu okunmuştur. Bundan sonra iki dost memleket arasında bilgi bağ- larının sıkılaştırılması memnuni- yetle selâmlanmış ve Türkiye ile Sovyetler birliği arasındaki bilgi münasebetleri komisyonunun ça- lışması muvafık görülmüştür. Türkiye ve Sovyet bilginleri- nin iştirakile Türkiye hakkında Türkçe ve Rusça olarak bir eser çıkarılması düşünülüyor, Hav yapmıyan, ütü tutan, çok dayanan en iyi desenli ik Türk Kumaşı YUNIŞu. Satışdeposu: Yeni Postahane caddesi, T&yyare piyangosu karşısında Zeki Riza mağa- öy © a OZAN OPERET TOPLULUĞU Bu goce: PERDE ARKASI oporet 3 porde Çarşamba'ya: Muhlis Sabahaddin'in Il (AYŞE) kiz Melek mam — Mebus seçimi münasebetile defterler açıldı. Resmimiz defterde İsmini arıyan bir seçiciyi gösteriyor. Yardımcı muallimler Barem tetkikatı bitiyor Kanunun bu sene tatbiki | Baremdeki yeni esaslar için tertibat alınıyor Ankara 24 (Hususi) — Yar. hangileridir? Ankara 24 (Huswi) — Müs dımcı muallimler kanununun bu | teşarlar heyeti barem etrafında» sene tatbiki için maarif vekâletince | Xi tetkikatımı bir iki güne kar tertibat alınmaktadır. Bir iki güne kadar alâkadar dairelere emirler verilecektir. Kanuna göre yardımcı mual lim hakkını haiz olanlar mahallt maarif müdürlüklerine bir istida ile müracaat edeceklerdir. * Mek- teblerdeki Oo münhallerin kapı ması için bu istidalar derhal mu- amele mevkiine konacaktır. Fransa - İngiltere Fransız başvekil ve hariciye nazırı Londraya gidecekler Paris 24 (istanbul) Echo de Paris gazetesine göre Pariste ya- pılan görüşmeler esnasında İngi- liz hariciye nazırı John Simon Fransız başvekili ile hariciye na- zırını kânunusanide Londraya da- vet etmiştir. Musiki mütahassısı getiriliyor Ankara 24 (Hususi) — Bir musiki mütehassısı | getirtilmesi kararlaştırılmıştır. Bu hususta teşebbüsatta bulunuluyor. DÜŞÜNCELER dar bitirecektir, Rapor vekiller heyetine verilecektir. Öğrendiği- me göre baremdeki yeni esaslai şunlardır: . Mn I — Memurların terfi derecö lerinin değiştirilmesi, 2 — Memurların ozamlarığın değiştirilmesi, 3 — Kıdemlerin sınıflara gü re tashihi, Ücretli memurlar meselesi de bu arada gözden geçirilmektedir, Türk musikisi Moskovada ikinci bir musiki haftası yapılacak Ankara 24 (Hususi) — Yalım. | da Moskovada ikinci bir Türk musiki kültürünü tanıtmak mak. sadile yapılan bu haftanın prog- ramlarında Rus Türkleri tara- fından Moskova radyosunda bir çok parçalar çalınacaktır. Bu programa iştirak etmek için Tür- kiyeden de muayyen artistlerin Moskovaya gidecekleri söyleni- yor, NE O DELİKANLIM?. Ne o delikanlım? Niye bu kadınca- ğzn peşinden gidiyorsun? Bildik mi? ğin ne? Demindenberi bakıyorum; ne arkasına dönüp gülümsüyor sana, ne de durup seni beklediği varl... Ne o delikanlım? Neler söylüyorsun bu kadıncağıza? İki kişi birbiriyle böyle mi konuşur? Sesin niye öyle kısık? Ni- çin sen onun omuzlarının dibine ka- dar sokulup böyle fısıldadıkça o kap larını çatıyor? Çok kötü sözler mi söy- lüyorsun önun kulağına? Ne o delikanlım? Kadıncağız adımla- rını bızlaştırdı. Senden kaçmak istiyor gibi geliyor bana. Sen, senin gibi o'nuz- larımn üstünde bir Laş, göğsünün içinde " bir yürek taşıyan bir benzerini böyle tiksintiyle korkutacak kadar kötü kişi misin? Yazık sana delikanlım! Senin de ya genç bir anan, ya güzel bir kızkerde- | şın, ya bir nişanlın, karın, sevgilin Var, lerken böyle senin gibi bir o delikanlı İ peşlerine takılsın ve onların da gül yüz“ Bildik değilse bu kadıncağızdan istedi. | leri böyle bir tiksintiyle buruşsun? Sen bu kötülüğü kardeşlerinin kansına, ki- zına yaparsın da, başkaları seninkilere yapmazlar mu sanıyorsun? İstersen, anlarsan ; çünkü darılma, s€- nin gibi kadın peşine düşen bir deli- kanlının diyeceklerimi anlıyacağını ua muyorum; evet delikanlım istersen, an- laran başka türlü de konuşabiliriz. Pe- ine düştüğün, söz attığın, © takıldığım varlığı, almıp satılan bir kumaş par- çâsı, pazara çıkarılmış bir kısrak mi san- dın? Senin gibi, senin kadar, belki de senden iyi düşünebilen, duyabilen, ça- Iyabilen, dövüşebilen, adamlık küme: sinin bir yarısını bu kadar aşalık m görüyorsun? Anamın, karımın, sevgilimin, kızkar- deşimin, yaşayıp ve iş arkadaşımın pe- şini bırak delikanlı! Onun atmağa aci- dığı, tiksindiği tokadı yoksa benden yi. Es sene Venizelos beyeti Azasından birinin evinin önünde patlatılan bombanın kapı üstünde yaptığı küçük tahribat X işaretile gösteriliyor. Sağda: Yunan askerleri jüri Asasından birinin evi önünde nöbet beklerken Boka ” Atina 24 — Geçen yıl M. Ve. | nizelosa suikast yapmış olanla- rin muhakemesine başlanamama- sı ve muhakemeden bir gün ev- vel Pire şehrinde atılan bomba- İar ile jüri âzâlarının korkutulk Zası burada gayri tabii ve karı- şık bir vaziyet çikarmiştır. Muhalif gazeteler, hükümeti sulkastçıları tutarak, âsayiş ve inzıbatı korumamakla ittiham et- tikleri gibi davanın geri bırakıl. masına şiddetle muhalefet etmiş | olan istinaf müddeiumumisi Ri- ganakosu değiştirmeğe karar ver- mesini de hükümete karşı hücum:-. | larını şiddetlendirmek için bir ve- sile saymışlardır. Hükümet gazeteleri de bu sui- kast davasının bir af ile unutul ması kabil iken, aylardan beri ef- İkârı umumiyenin heyecen ve asa biyet içinde bırakılmasından şi kâyet ediyorlar. Başvekil Çaldaris, istinaf müd- | deiumumisinin < değiştirilmesine niçin karar verildiği ATA REFİK Bahçekapı - Meydancık kumaşlar. Tuhafiye, Fanelâ, son moda yünlü ve ipekli Trikotaj vesaire... SALI — 25 Kânunuevvel 1934 Telefon: 24240 (idare) - 24249 (Tahrir) - 24248 (Matbaa) -20113 (Klişe) | Yunan hükümeti şiddetli tedbirler alıyor Suikasd davasının geri kalması hararetli münakaşalara sebeb oldu re izah ederken müddeiumumiyi vazifesini yapmamak ve maka- mının ehemmiyetini anlamamak- la ittiham etmiş ve müddeiumu- minin tebdili için temyiz mahke- mesine müracaat edilmekle be- raber, aleyhinde kanuni taki- bat yapılabileceğini de söyle- miştir, Çaldaris, adliye nazırının isti. fasından bahsederken, nazırın bu meselede hükümetin noktai naza- rını anlamadığını ve münferiden hareket ettiğini söylemiş ve sözle- rine devamla demiştir ki? — «Hükümet vazifesini yapı- yor. Hükümet bu davanın bitme- sini istiyor. Adliye, vazifesini yapmakta serbes bırakılacaktır. Suçlular davayı sürüncemede bi- rakmak için kanunun kendileri- ne bahşettiği bütün vasıtalara baş vuruyorlarsa hükümet bun- dan mesul mudur? Atılan bom- balarda da hükümete hiç bir ka- bahat atfedilemez. Hükümt bom- (Devamı 4 üncü sahifede) Aç gocuklar!....