28 Teşrinisani 1934 mi AKŞAM “Sahife 3 AKŞAMDAN AKŞAMA Maaşlı ressamlar mesele gazetelere yan. rünüyor? ni vekâletinin ve Hak kevlerinin (o ücretli | res: istihdaı etmesi için genç ressamlarımız Oo müracaatta bu- lunmuşlar. if o vekâleti de bu işl anlar gi zatı tet- kikat ie memur etmiş. Çok şükür ki Avrupaya bir in gön- dermeğe “kalkmamışlar. Bir aralık muharrirlere, sanat- kârlara maaş verilmesi mevzuu bahsolmuştu. Daha eski zamanlar- da da, devk bir vakanüvisi, aylıklı bir tarihçisi olurdu. retli ressamlar da az çok bunla- bir ra benzer bir şey. Me: te İ sanatlara heves eden: gençler içinde res- samlarımızın çok kimsesiz, âdeta öksüz gibi bir vaziyette kaldıkla- rını biliyoruz. Esasen 3 resme pek heves etmediği, söyliyelim, havas dediğimiz züm- pek anlamadığı meşhur tabiri ile çölde vazeden talihsizlere pek benziyorlar, Onun i için, , genç sa- İz omlam ve teşci sadile yapılacak yardımlara prensip itibarile hiç te muarız de- giliz. Fakat bu yardımı devlet büt- çesine aylıklı ressamlar ilâvesi yolunda aramak bize hoş m haysiyet ve şerefi namına hoş göremiyoruz del şiarı üizmt Büyüklerde; ve İM caize bekliyen eski edipler ai se iyesinde birer dalkavuktan, ,€ yalayıcıdan yukarı yükseleme- mişlerdi. Edip, sanatkâr sefalet çeker, ıztırap çeker, fakat ilham NN başka e er yun eğmez. Onun vi ai bir vicdandan yapılmış a miz bir taç vardır, eğilmez bir alın taşır. Onun içindir ki si ndikleri vezk ve enli Nasıl 5 #alıyorlar da. Bu kâfi ve İymeii Ee satılmayıp lıklı hizmetçi gibi kapılandırmak ŞEHİR HABERLERİ | ISTANBUL HAYATI Ünültmtşi ar! il önlerindeki- Belediye binası Eski maarif nezareti binası satın alınacak ” Belediyenin ala bir İzi kısım yen ri merkez binasına yerl dikleri için Beyazıt, Sirkeci, Füme paşa türbesindeki muhtelif bina- larda iş görüyor. Bunları bir bi- nada toplamak 1: ida yeni- den bir belediye binası yapmakla kabildir. Bu binanın, eski şürayi devlet a iz e olan da vi ize "Fakat — kendine bir merkez bi- madan evvel konserva- ei ya binası gibi şehir için daha lüzumlu yapıları yaptırmağı NEN görüyor. zamana kadı lediye şu- Seker dağınık “bir halde kak maktan kurtarmak için eğe daire yakınında (bulun! maarif nezareti binasını yla metten satın alınması İ İçin teşeb- büste bulunulmuştur. Bu binanın bir kısmını muhtelit hakem mah- kemesi işgal ediyor. Bir kısmında bi belediye gemini lokan» 1 vardır. Hükümet bu satışa razı olursa takdir edilecek bir kıy- met mukabilinde eski maarif ne- zareti binası belediyeye devre- dilecektir, Parasız yemek Bir sarhoş, ahçı dükkânını| d al tüstetti Ahmet adında bir adam evvel- ki akşam kendini bilmiyecek ka- dar sarhoş olup Galatada Hasan ahçı dükkânına gitmiş ve parasız yemek istemiştir. akları, tence i yeme döktükten sonra camları da par- şalamıştır. Polisler sarhoş Ahme- di elinde ile yakalamış- lardır. An tarzı katiyen akla getiri! Hiimenieliğizi edecek? yahut başka tabir ile böyle bir mevkie düşmek agi ei talihsiz & İyisi mi, bu si şeyleri akm getirmiyelim. Akşamcı Elektrik tesisatı Pratik elektri elektrikçiler mtihan ediliyorlar ii şirketler nezdindeki ük İbrahim mühi zelar olduğunu nazarı itibara ala- rak bunlar için bir “lag imtihanı açtırmıştır. İbrahim bir muharririmize e ki: Sanatının ehli an pratik bazı elektrikçiler elektrik tesisatı yaptırmak is en m ehliyet- eya diplomi para erir: böyle bir vönikâ mıyanlara iş m m > diye kadar imtihanlara girenler 20 yi bulmuştur.» Başmüfettişlik, e su şir ae bazı abonel evleri- saat koyd ek maktu üc- e iyi dair şikâyetlerle meş- gul oluyor. Şirketin mukavelesi böyle ücret tahsiline müsait medi için şikâyetler tahakkuk saatsiz para alınmasına ai iyecektir, Iki tatlıcı Müşteri yüzünden kavga ettiler, biri yaralandı Balat tarafında Salamon ve Ya- ko adlarında iki adam tabla için- de tatlı satıyorlarmış, Son günler- © an ü— ki müşterileri kendisine çekmiş, bu yüzden Yako tatlı satamama- ğa başlamıştır. Müşterisinin alınmasından çok kızan Yako.sık sık Salamonla dö- ederek oral ması için korkutmak istemiştir. 'ako gene tablasile dolaşır- ar yaralamıştır. wüş yerine gelen polisler Sa- imi söz re halde hastaneye götürmüşler, biraz son- ra ker da elinde bıçakla yaka- şt Tam — karşı Tramvay arabalarına, hareket halinde ve inmek yüzün- den çikan kazaların önüne geç- k birlere ait tecrübelere devam ediliyor, Tec- rübe emini gününe kadar ta- ve iyi netice alındı- ge arsa derhal tatbikata ge- çilecekti: Sürp Agop Mahkeme belediye lehinde karar verdi ren Sürp çün dür salâhiyeti olmadığına ve mezarlı- ğın Ermeni cemaatinin malı olma- dığın karar vermiştir. Beledi; davayı kazanmak- la aşağı, yukarı bir buçuk milyon lira kıymetinde bir araziyi kendi malları sırasına geçirecektir. Ancak belediyenin bi arazisine derhal el koymıi “ şekle ait bir mesele olduğun- an temyiz mahkemesinin eski si ısrar edeceği tabii gö- rülüyor. Temyiz mahkeme: rince belediye deal mezarlık arsasina vaziyet edecek yi ifraz ederek m satılığa çi- karacaktır. Bu arazide yeni s0- kaklar açılacak ve yeni bir ma- halle teşekkül edecektir. Yangın arsaları Belediye istimlâk işlerinin uzamasını istemiyor İstanbuldaki yangın yerlerinin belediye tarafından istimlâki için hususi bir kanun vardır. kaidesine göre iz e yi oba i işlerden çıka flar için arsa sahipleri hukuk mahkemelerine baş vurmakta ve İstimlâk muameleleri uzayıp git- mektedir. it yan- gın yerinde yaptırdığı büyük hâ- lin Cibaliye doğru uzatılması, o taraflardaki arsa sahiplerinin iti- rı yüzünden mümkün ola- ge mahkemeye müraca- at ederek bu gibi davaların an- cak devi meclisinde halledilebileceğini bil- dirmiştir. leri ite kaka, iki yanlarına ie ğa kadar alaca bürüklere burun- müşler. Burunlarının iz ucundan si ri çenelerine şıpır şıpır sular dam- iyor. Tramvayların, n dur. duğu yere lr. Obi kırpıştıra ini birer ırpıştıra hepsi mer gi ss Pm verip — Şuna mı cirira mi? ötekine « iyor am- ma, şu beriki daha süslüce görü- nüyor. E Uzun uzun konuşup düşündü ten sonra yürüdüler. Biri önün- ıklarına deki asıldı, Ea ilerideki otobüse doğ- ru koşi Tramvaydaki, basamağın üs tünde bileti ile an girişti. «— İki kişiyiz, bizi Üsküdara kaç paraya atarsın?. «— Anacığım bu araba Üskü- dara gitmez.» «— Neden gitmiyecekmiş, kap- tana söyle de bizi Nuhkuyusuna atıversin. «— Seni kuyuya atalım da son- ra karakol kapılarında mı sürü- nelim?, «— Hadi Di utanmaz, Be- eğlencesi olur, Bir aralık geriye döndü, yol :e kendini basa- Kale aşağıya fırlattı, Öteki de yordu. Gene buluştular. Daileşiliyi başladılar, «— Şuradaki e Ni eğlendi. Kafasını, gözün! caktım amma, sen kiZLAN yok- ü kıra- ik Sus, sus, ben de şu arabayâ ni kapı dışarı etti. Gelinim Gük e evine gideceğiz dedim, ya- ımdakiler utanmadan kakır ka- ır. Ben de ve e: koca arabanın içinde tek ii ve kaldım.» — Hep senin yüzünden oldu. EM göreceksin diye beni bu ye ellerine sürükledin.» adi, hadi. Hıncını benden mi asil. Yürü, gemiye bi- nelim de İstanbula dönelim. Evi- mizde rahat, rahat otururuz.» Yuvarlana, yuvarlana koştular, Adalara kalkan vapura girdiler. C.R. ka beye görel.. w AR ) — İktibas ve tercüme hakkı mahfuzdur — an Arca «be şu adanın kı- kin ” böyle? dha dü | ss. Şuna bak helel... « Acaba silâhları bırakma konfe- ransına mı gidiyor... '... Yoksa Marsilyaya mi?s A. B. — Hayır, galiba bir dostunu e gidiyor, malüm a, şimdi her köpek beslemek ri varl...