Belediye intihabı hazır- lığı ilerliyor, listeler asıl- mak üzeredir. .. Sene 16 — No: 5717 — Fiatı her yerde 5 kuruş Şiddetli notalar karşılıklı blöften ibaret imiş Paris mahafili bir Sovyet- Japon harbine ihtimal vermiyor. Paris 7 (Hususi) — Sovyet * Japon münasebatı son günler zar- fında gene gerginleşti. İki taraf biribirine şiddetli notalar veriyor. ' Japonya 17 ağustosta verdiği no- tada Kızıl orduyu her gün mun- tazaman Mançuri hududunu ge- çerek Mançuri topraklarında is- tikşaf yapmakla itham etmiş ve şiddetli bir lisan kullanmıştı. Sovyet hükümeti 22 ağustosta verdiği cevapta Japon notasında- ki ithamı reddederek Mançuri hü- kümeti tarafından 17 Sovyet te- baasının tevkifini protesto etmiş ve Japonyanın notasına ayni şid- detli lisanla mukabele etmişti. Japon hariciye nezareti bundan bir kaç gün sonra bir tebliğ neşre- derek şarki Çin şimendifer hat- tının alınması için Sovyet hükü- metile yapılan müzakereleri hü- CUMARTESİ — 8 Eylal 1934 AKŞAM Amerikadaki grev bü- yüyor, hükümet şiddetli tedbirler almağa başladı Telefon : 24240 (İdare) - lilimeyin e 20113 (Klişe) Tokyoda Japon harbiye nezareti binası lâsa etti ve Sovyet bükümetinin ler neşri beklenebilir, Bazi ma- fena niyetle hareket eylediğini id- | hafil bu şiddetli notalara baka- dia eyledi. Karşılıklı ithamlar henüz bit- miş değildir. Yeni notalar, tebliğ» rak iki hükümet arasında bir har- bin yakın olduğuna hükmediyor. Devamı 4 üncü sahifede) Bir elinde boy a kutusu, |Balkanlarda bisik- bir elinde las O: Bundan bir müddet — evvel Ali Riza ismin- de genç bir bo- yacının musikiye © olan büyük he- ! vesinden bahset- miştik, Okuyu- cularımıza o ha- tırlatalım: İstanbul ( 40- kaklarında bo- yasandığı elin- de 100 paraya kundura böya- yarak geçinen bu zavallı ço- cuk o biriktirdi. ği paralarla bir keman almış ve konserva tuvara devama başlamıştı. Ali Rıza kon- seryvatu- varda kendisi- nin bir boyacı olduğunu saklıyordu. Konserva- tuvara giderken en yeni elbisele- rini giyiyor ve kıravatını takiyor- du. Bazan fena tesadüfler oluyor, Ali Rıza sokakta konservatuyar arkadaşlarından birinin ayakka- bisini boyamağa mecbur kaliyor. du. İşte o zaman Ali Rıza şapka- sını gözlerinin üstüne iğerek ka- tiyen tanınmamağa çalışıyordu. , Konservatuvar için getirtilen profesör Marks İstanbulda bulun- duğu sıralarda Ali Rıza kendisi- nin nazarı dikkatini celbetmiştir. | Profesör, musiki için her feda- kârlığı yapan bu genci âdeta himayesi altına almıştır. Maamafih Ali Rıza bugün ha- Musiki meraklısı kundura boyacısı bu sene konser- vatuvarda iyi bir derece kazandı Al Riza efendi bir müşterinin Ayakkabılarını boyarken tuvara devam edebilmek için ge- ne kundura boyacılığı yapmak- tadır. Konservatuvarın en son imti- hanlarında Ali Rıza çok muvaf- fak olmuş ve iyi bir derece kazan- mıştır, Musikişinas genç şimdi boyaci- liktan kurtulmak ve kendisini yal- nız kemanına verebilmek için şe- hir bandosu mektebine girecektir. | Ali Rıza bunun için icap eden yerlere müracaatta bulunmuştur. Ali Rıza bir elinde boya kutu- su, bir elinde keman kutusu, bir cebinde notalar başka bir cebin- de büyük musikişinasların haya- tına dair yazılmış eserler olduğu yatını temin etmek ve konserva- | halde sokaklarda dolaşmaktadır. let turu yapılacak Bisiklet federa federasyonu mühim bir karar verdi Türkiye bisiklet federasyonu Balkanlarda bir bisiklet turu yap- tırmağa karar vermiştir. Bu çok mühim ve enteresan tu- ra iştirak edecek bisikletçileri ta- yin için federasyon bütün mınta- Kalarda koşular yaptırmayı ka- rarlaştırmıştır. Bu koşular 30 ki- lometre mukavemet suretinde ola- cak ve birinci; ikinci, üçüncüye madalyeler verilecektir. Balkan turnesine iştirak edecekler bu bi- rinciler arasından seçilecektir, Adanada ekmek fiyatı Adana 6 (A.A.) — Ortada hiç bir sebep yokken ekmek fiatleri üç dört gündenberi kiloda 20 pa- ra arttırılmıştır. Alâkadar ma- kamlar bu hususta tetkikata başla- mıştır. DE Belediye intihabı Hazırlık hararetli bir şekilde devam ediyor Belediye intihabı için faaliyet devam ediyor. Yarın defterlerin tetkiki bitecektir. Defterler pazar yahut pazartesi günü asılacaktır. intihap sandıkları hazırlanmış- im. İntihabın 12 teşrinievvel cu- ma günü yapılması muhtemeldir. Umumi meclis için gösterilecek namzetler bundan evvel ilân edi- lecektir. Kaldırımları tamir Fatih belediyesinin gösterdiği lüzum üzerine Şehzadebaşındaki yaya kaldırımları tramvay şirketi tarafından esaslı bir surette tamir edilmişti. Bu kaldırımların örnek ittihaz edilerek İstanbulun diğer semtlerindeki yaya kaldırımları- nin da bunlara göre tamir edilme- si muvafik görülmüştür. amm Iki büyük c dert Okumadan şehadetname almak, şehadetnameden sonra kitabı kapamak Hakimiyeti Milliye mühim bir baş makale neşretti Ankara 8 (A.A) — Falih Rıf- kı bey İkmal başlığı altında bu- günkü Hakimiyeti Milliye gazete- sine şu makaleyi yazmıştır: Lise ve orta mektep bakalorya imtihanlarından bu sene pek kötü | neticeler alınmış olduğunu biliyo- Tuz. O zaman ne talebeler, ne de hocalar kusuru kendi üzerlerine almak istemediler, imtihan usulle- rinin haksız ve yanlış olduğunu ileri sürerek gazetelerde kıyamet kopardılar, Nihayet ikmal imtihanlarına si- ra geldi. Onunda neticelerini çarşamba günkü gazetelerde oku- duk. iflâs devam etmistir, Meselâ seksen bir talebeli bir sınıftan an- cak dokuzu muvaffak olabilmiştir. Hemen söyliyelim ki her sene imtihanlarının bu kadar sıkı ve ciddi yapılmasını istemekten baş- ka bir diyeceğimiz yoktur. Biz is- tatistik bürolarına rakkam değil, memlekete liyakatli adam yetiş tirmek fikrindeyiz. İstatistik cet- vellerinde 81 şehadetnameli gös- tererek gururlanmaktan fazla 9 hakiki mezunumuz olduğundan emin olmağı tercih ederiz, Biz memleketin iki büyük derdi olduğunu biliriz. Bu dertlerden biri okumadan şehadetname al- | mak, ikincisi Acı şehadetnameden sonra kitabı kapımaktır. O kadar ki damgalı şehadetnamenin ara- mızda neye delâlet ettiği pek haklı olarak sorulabilir, Bundan başka hergünkü fen te- rakkilerini takip etmiyen bir mü- bendisin elindeki şehadetname de bir müddet sonra bütün kiymeti- ni kaybetmiş olabilir. Bir yol mü- hendisi kendisine vazife verildiği vakit en son usullerle yolu yapan mütehassıs demektir. Sovyetler beş senelik plâna baş- ladıktan bir müddet sonra, istatis- tik cetvellerinde rekor kazanmak hevesinde olanların bizzat davayı ne kadar aksatmış olduğunu gör“ müşlerdir. Bugün Rusyada işitilen tek ses şudur: Kalite, Fakat bilmiyen mektep mezu- nu, işletmiyen traktör gibi değildir. O, ölünciye kadar şehadetnamesi- ni tastik etmiş olan devletten hak istiyen, haykırıp bağıran bir maz- lümdur. İşe yaramıyan traktör bir köşeye atılabilir. Bir şehadet. namenin işe yaramadığı ne ken- disine, hattâ ne de başkalarına kabul ettirilemez. İdarede iltimas ve inhisar vardır. Kimsesizler 80- kağa atılmaktadır. İmtihanlardan alınan fena neti- celerden en az mesul olanların (Devamı 2 nci anhifede) yağ satılmasının önüne nasıl geçilebilir? Bir yağ taciri “ İstihsal usı usullerini ıslah etmek lâzımdır,, diyor Belediye iktisat müdürlüğü şeh- rimizde yağ meselesi hakkında tetkikat yapmağa başlamıştır. Bu tetkikat esnasında yağların karı- şık olmasından ziyade acı olma- sının sebebi araştırılıyor. Muhte- Hf mintakalardan gelen yağların, karışık olmadığı halde, acı oldu- ğu görülmektedir. “ Acı yağ meselesi, yağ satan ta- cirlerle, bakkallar arasında, bak- | kallarla müşteriler arasında daimi bir surette bir kavga mevzuudur. Piyasada yağ işi yapan tacirlerle görüştük, Türkiyede acı yağın önü- ne nasil geçilir, bunu sorduk. Bir tacir fikirlerini şu suretle anla- tıyor: — İstanbula gelen yağların içinde acılığından şikâyet edilen yağları da, Trabzon yağları kadar nefis ve kokulu değildir. Biz, yağ satanlar, acı yağ #lmamak için bü- yük müşkülâta tesadüf ediyoruz. Asıl dert, yağ istihsalinden ileri gelmektedir. Trabzon tarafların- da yağ istihsali, iptidai usullerle yapılmaktadır. Ve yağcılık işi, he- nüz ev sanayii seviyesindedir. Köylü kadınları, yağ yaptıklari zaman, yağın içinde bir miktar ayran bırakıyorlar. Eldeki iptidat vasıtalarla, yağın içindeki ayranı tamamile çıkarmağa imkân yok- © tur, Ayran yağı bozuyor, Acı yağ meselesinin önüne geç- mek için tüccarı tazyik etmek kâfi | değildir. Meseleyi, ta yağ çıkaran Trabzon yağlarıdır. Hele Sürme. | ne yağlarının acılığı meşhurdur. Böyle olduğu için, Sürmene yağ- ları kilosu 45 kuruşa kadar satılır. | Kars, Diyarıbekir, Erzurum yağ- larının acılığından pek şikâyet edilmez. Fakat Kars, Erzurum | köylerde halletmek, köylüye iyi yağ yapan istihsal vasıtaları ver- mek lâzımdır.» Yağ tüccarının sözleri doğru dur. Biz evvelce bu meseleyi tet- kik etmiş ve aşağı yukarı ayni ne- ticeye vâsıl olmuştuk. Anlaşılıyor ki yağları ıslah için istihsal usu- lünü ıslah etmek ve asrileştirmek lâzımdır. i N