19 Ağustos 1934 AKŞAM Sahife 3 AKŞAMDAN AKŞAMA , Sular tahlil ediliyor Size bir havadis: Belediye vaktile şehrimizdeki içilecek sular hakkında esaslı tet- kikat yaptırmış, bunların eysafını tesbit etmiş. Son zamanlarda halk temiz su işmeğe, eskisine naz Tan, daha ziyade rağbet gösteri inden, belediye halkın tercih et- mek istediği sular hakkında halkı tenvir etmeyi faydalı bulmuş. Bu- mun için, her su ayri ayrı tahlil edilecek, uzvi maddeleri, hikemi, kimyevi evsafı ayrı ayrı göste cek, bunlar hakkında belediyece verilen raporların her şişe üstün- de bir etiket halinde yapıştırılma- sına ehemmiyet verilecek imiş. Bu havadisi gazetede okuyunca, ne lüzumsuz şeylerle vakit kaybe- diyoruz! dememek elimden gel medi. Bahsedilen sular hastalık larda kullanılacak maden suları cek sular. İçi ir suda ne ararız? Evvel | sonra değil, alelâde içil lecek temizlik. Sonra temizlik, gene temizlik. İstanbul memba su- larının tenevvüü ve çokluğu ile meşhurdur. Bu sular aşağı yukarı ir. Çünkü hepsi de temiz, iyi ve lezzetli bi. zer memba suyudur. Vakıâ arala- rında biribirlerinden iyilik farkı mevcut ise de bu herkesin zev ne kalmış Bir suyu içerken içinde filân emlâhtan ne kadar var? Fi milh mevcut mu? diye düşü mek kimin aklına gelir? Gelse bi- le bunu öğrenmekte ve anlamak- inin ayni sayılabi ir mesele gibidir. #a ne mana ve fayda var? İçi miz su şişesinin üzerine bir kimya tahlil raporü yapıştırılsa, pek bü- yük bir ekseriyet hesabına söylü- yorum, ondan ne anlıyacağız? Su- yu tahlil raporuna bakarak mı içe- ceğiz, yoksa ağzımızın alıştığı lez- zete, itiyadımıza göre mi Eğer bunlar maden suyu olsa- lardı o zaman İş değişirdi ve üzer- lerine tahlil raporlarının küçük bir bülâsası yapıştırılmak elzem olurdu. Binaenaleyh, memba sularinin şişelerine tahlil raporlari yapıştı. rılması fikri halkı zerre kadar ten- Viz etmez. Bu hem belediye için nafile bir zahmet, için boş bir külfettir. Eelediye yapılacak başka bir iş vardır. O da halka hakiki memba suyu mektir. İçtiğim şişenin üstünde su hakkında dünyanın en mükemmel raporu bulunsun. İçindeki su hi- leli, mağşuş olduktan sonra bu- nun ne ehemmiyeti olur? Beledi ye ilk vazife ve ilk adım olarak «hilesiz su» temin etsin. Bu hile- siz suyun «temiz» olduğuna tam ye kati bir emniyet ile onu içebi- hem sucular elim, tahlil raporuna ondan son- ra sıra geli Akşamcı Belediye bütçesi Mühendis bulun- makta güçlük çekiliyor Hükümetçe tasdik edilip göl derilen 934 belediye bütçesi al kadar müdürlükler tarafından tet- kik ediliyor. Fen heyeti kadrosunda mün- bal bulunan mühendisliklere ye- nilerinin tayini bazı müşküller meydana çıkarmıştır. Son zaman- larda mühendislerden bir kısmı memuriyet kabul etmekten ziya- de hariçte çalışmağı, ve yahut kendi hesaplarına iş yapmağı muvafık buluyorlar. Mühendis mektebinden çıkan genç mühendisler de mecburi hiz- metlerini yapmak üzere nafia ve- kâleti tarafından münhallere ta- yin edildiklerinden belediyeler mühendis bulmakta müşkülüta | uğruyorlar. Bu müşkülât, Istanbul beledi- yesi için de hissedilmiştir. günlerde belediye fen heyetinden istifa eden mühendislerin yerleri- Son ne henüz kimse tayin edilmemiş- tir. Belediye, münhal mühendielik- lere münasiplerini bulmazsa mi kün olduğu nisbette vazifeleri bir- leştirecek ve ayni zamanda kad- roda da bazı tasarruflar yapacak- tır, Ancak birleşmesine maddi ülemiyen münhallere Polis, Nuri isminde birini yakaladı Nuri isminde bir adam Beyoğ- lunda bazı dükkânlara giderek kendisinin belediye müfettişi ol. öyleyip teftişe kalkışmış ve bazı dükkân sahiplerini erken kapamadıkları bahanesile tehdit Nurinin bu hareketinden şüp- helenen dükkân sahipleri zabı ya müracaât etmişler ve kendisi gene böyle teftişlerle uğrapırken yakalanmıştır. Bu adamın uydur. ma müfettişlikle dükkân sahiple- rini tehdit edip para dolandırdığı anlaşılmıştır. Nuri evrakile be, ber adliyeye teslim edilmiştir. Diplomasız bir ebe yakalandı | Karagümrük civarında oturan Hayriye hanım isminde bir ka nın diplomasız olarak ebelik yap- tığı ve üfürükçülükle de uğraşlığı anlaşılmış ve evinde yapılan araş- tırmada ihtiyar kadın cürml meş- but halinde yakalanmıştır. Hayri hanım adliyeye teslim edilmişti Bıçak satışı Ruhsatsız olarak muayyen boydan büyük bıçak satılmıyacak Polisten müsaade almadan üze- rinde kama, bıçak ve tabanca şımak yasak olduğu halde isti yenler bıçakçı dükkünlarından kama ve bıçak tedarik etmekte idiler. Silâh yasağına karşı böyle Serbes bıçak ve kama satışının doğru olmadığı nazarı dikkate alınmış ve yeni polis kanununa bunların meni için bir madde ko- Bulmuştur. İstanbul emniyet müdürlüğü ge- çen haftadan itibaren bu madde- nin tatbikine başlıyarak bu gibi bıçakçı dükkânlarına lâzım gelen tebliğatta bulunmuştur. Fakat ge- ne bazı bıçakçıların, zabıtaca tes- bit edilen boydan daha büyük kıtada bıçak ve hattâ kamalari serbes olarak ötekine, berikine sattıkları görüldüğünden zabıta bu gibi dükkânlarda da araştırma yapmıya başlamıştır. Evvelki gün bazı yerlerde yapi- lan araştırmada Hasan isminde birinin dükkânında 41, Armanak isminde birinde altı, Mustafa is minde birinin dükkânında 35 ım muayyen hadden bi yük olduğu halde satıldığı görül ve bıçaklar toplanmıştır. Bunları satan de adliyeye tesli dükkân sahipleri im edilmişlerdir. Gazinolar 21 yaşından aşağı kimse kullan mıyacaklar Emniyet müdürlüğü gazino, han ve emsali gibi yerler hakkın- da bütün merkezlere bir tamim | göndermiştir. Bu tamimde mev- cut han, hamam, gazino, bar, meyhane ve emsali yerlerde yir. mi bir yaşından aşağı erkek ve kadın müstahdem bulundurulma- ması bildirilmektedir. Tamim üzerine her polis mer- kezi kendi mıntakaları dahilinde mevcut bu gibi müessetelerin sa- hiplerine tebligat yapmıştır. İlle tatbikat olmak üzere bazi yerlerde görülen yirmi bir yaşın- dan aşağı müstahdemler işler den çıkarılmışlardır. Bu emre mu- halif hareket eden mücssese sa hipleri birinci defa 15 gün, defa bir ay müddetle sanattan me- nedileceklerdir. İtaat fa tekerrür edenlerin bir daha bu sanatta çalışmasına müsaade edil- miyecekti Denizde boğuldu Mersin hastane idare memuru iken geçende tekaüt edilen Naci bey denize girerken iskele zin- irine takılmış ve boğulmuştur. Yeni atelyeler ilâvesine lüzum görüldü Vaktile Mithat paşa merhum. tarafından tesis edilen sanatlar mektebi, yarım asra yakın, var- lığını korumakla beraber cumhı yetişen gencler çok faydalı bil; lerle hayata atılmışlardır. Ancak sanatlar mektebinden daha faydalı neticeler almak için mektep atelyelerinin. genişlet mesine ve mektep civarındaki ba- 21 binaların istimlökile mektebe ilâvesine lüzum görülmüştür. Mektebin yanındaki imaret s0- kağındaki binalar istimlâk edil- dikten sonra burada atelyelerin derhal inşasına başlanacaktır. Belediye bu binaların istimlâl için mal sahiplerile temasa başla- mıştır. Nikolai paşanın refikası vefat etti Umumi harp esnasında ordu- muzda bulunmuş ve sonra mem- leketimize gelerek burada yerleş- miş olan alman zabitlerinden paşanın refikası vefat Cenaze merasimi yarınki pazartesi günü Feriköy kabrista- nında yapılacaktır. Memleketimizde çok tanınmış olan Nikolai paşaya taziyet beyan ederiz. Ekmek yerine Çekmeceden paraları alıp kaçtı, fakat yakalandı Hayri isminde bir sabıkalı dü ekmek almak üzere Çemberlitaş meklerin pişkin olmadı nı bah ne ederek tezgâhın içine kadar | sokulup ekmek seçmeye miştir. O esnada fırının tezgâhtarı Sa- başla lih te diğer bir müşterinin verdiği parayı bozmak üzere çekmeceyi açmış ve ufak paraları çıkarmış. tır, Açıkgöz Hayri çekmecenin açıldığını görünce elindeki ek mekleri bırakıp birdenbire Salir* hin üzerine saldırmı deki paraları avuçlayıp cebine doldurduktan sonra tezgâhtara da bir tokat vurup savuşmuştur. s bıta Hayriyi yakalamış ve alı ş ve çekmece. in müracaatı üzerine za- ği paralar üzerinde bulunmuştur. Hayri adliyeye teslim edilmiştir. İSTANBUL HAYATI Kadıköy sahille- rinde yaz geceleri Kurbağalıderenin — kenarında kırık tahtalardan çatılmış mini | mini iskelecikler gittikçe kalaba | liklaşıyor. Mehtabın sudan akse- İ den pırıltıları arasında çeşit çeşit | boyanmış irili ufaklı sandallar | oynaşıyor. Sahilde her kafadan bir 303 çi- kıyor, 4— Sandalcı. Heceey Durmuş ağa... Senin Ceylânı Bahri nerede, «— Hasan amca, Hasan amca hu... Hadi yanaş şuraya da bizi alıver. iki afili külhanbeyi yılışık bir İ argo ağzile münakaşa ediyorlar. «— İmanım abicim, ben sana demedim mi bu anzarot az gele- cek, dükkânlar kapanmadan bir ın. Ben daha bi imiz ili gişe dişimin kovuğunda kaldı. «— Hadi be enayi uzun etme. Ben senin gibi saloz değilim. İsli- in az geleceğini senden evvel düşündüm de senden gizli bir şi- $e daha aldım. «— Hay yaşa be gözüm. Ça karsın dalgayı vallahi... Sandallar birer ikişer dolup de- re boyuna doğru yol alıyorlar. Uçlarında yakamozlar pıtıldi- yan küreklerin fışıltıları arasında muhtelif perdelerden — şarkılar başlıyor. Keskin bir mandolin, tiz bir ka- dın sesiz «Bu gece gamlarda kalsak ne olur?si “Denize, mehtaba dalsak ne olur?» «Felekten bir gece galsak ne olur?» «Ne olur, ne olar, aaah ne olur?e — Gerideki san 'den bir bağrı yanık cevap veriyor: «— Ne olacak, a benim canım, savap olur, savap olur. Kahkahalar, çığlıklar ara: sandal kafilesi derenin ağzına doğru açılıyor. Ta ileride karan- klar arasında yanıp sönen fener sanki bu meşe kafilesine göz kır- Pıyor. Arada bir çığlık kopuyor? «— Ay, ay, anneciğim, anneci- ğim, bak kayık üzerimize doğru geliyor. Aman batacağız.» Kart bir fery: «— Sandaaaal, aç gözünü. Si- ğamadın mı koca dereye?.». Her taraftan gelen sandal kafi- leleri Moda koyuna toplanıyor. Baştanbaşa renkli elektriklerle boydan boya parlıyan sahil kum gibi kaynıyor. Cazbandın gürültü- sü sandallardaki dans meraklıla- rını da coşturuyor. Oturdukları yerde başlarını, vücutlarını sağı sola bükerek tepiniyorlar. Her raf neşe içinde, Kadıköy, Moda sahillerinde de yaz geceleri böyle geçiyor. GR Anca beye göre!.. — İban ve tercüme hakkı mahfuzdur — İL — Parine öyle mağazalar var ki Ames beğen. adi İçinde en akla gelmedik ihtiyaçı arda tut das. 3 Yiyesoğes. şe İşeceğe kadar her gey bulunurlu e İs an