Sahife 8 : Yirminci asırda da sihir ve keramet olur mu? Ingilteredeki kuraklık, toprak al- tında gizli memba arayanları hare- kete getirdi. Ellerindeki bir değnek veya bir ip parçası ile yeraltı mem- balarını keşfeden bu su arayıcıları- nın muvaffakıyetli çalış- maları fen adamlârını şa- şırtıyor. Bu adamları doğru yola « götüren bu altıncı hissin ne ol- duğunu bugün ilim bir türlü izah edemiyor. Bu sene İngilterede havalar çok kurak gitti. Derelerin sui çekildi, bentlerde su kalmadı, ne- hirler küçüldü. Kuraklık herke telâşa düşürecek bir dereceyi bul- du. Sonbahara doğru yağmurlar başlasa bile susuzluğun birden or- tadan kalkmıyacağı zannediliyor. Bu cihetle bu kuraklığa bir çare bulmıya çalışıyorlar. Bu arada yeraltı membalarını eski adeta fala bakar gibi arıyanlar da faaliyete geçmiş... Bunlar elle- rinde birer fındık çubuğu veya bir tel parçası olduğu halde kır- larda dolaşıyorlar ve bu çubuğun aldığı vaziyetlere göre toprak al nda nerede su bulunduğunu gös- teriyorlar, Yüzde doksan, doksan beş bu su arayıcılarının dedikleri doğru çıkıyor. Bunların çoğu köylü, yarı cabil adamlar... Acaba nasıl oluyor da toprak altında nerede su bulundu- Funu bilebiliyorlar?... Son gelen İngiliz, Amerika gazeteleri bu bahse bir çok sahife ayırmışlar. Hususile bir ay kadar evvel son içtimaını Pariste yapan beynek milel radiestesi kongresi münase- betile bu su veya maden falcıları- mın marifetlerini anlatcıakla bi- tiremiyorlar, usulde Fen akademisi henüz kapısını bu falcılara açmadı amma kon- grede söylenene bakılırsa bu su mütehassıslarının tecrübeleri ve elde ettikleri neticeler hakkında yazdıkları yazılar büyük bir kü- #üphane teşkil edecek kadar çok- muş. Fakat unutmıyalım ki bu su falcılığı sanatı, beşeriyet kadar eskidir. Musa, elindeki bir deynek ile bir kaya parçasına vurarak bir memba meydana çıkardı. Eski Çin resimlerinde bir adamın, parmak. ları arasındaki bir ipi çevirerek su aradığını görüyoruz. Bu kadar eski devirlerdenberi insanlar arı sında böyle su falcıları eksik ol. mamıştır. Cezayirde Oran nehri. e Ni ne günde 15,000 metre mik- âbı içecek su tevziatı yapıl. mak üzeredir. Bu yeraltı membalarını bulan Lambert isminde sw falcısı bir papaz mışl,, Paris kongresinde riya- set mevkiinde bulunan M. Ar- wand Vere, su falcıları cemiye- tine dahil bir çok alimler bu- lunduğunu rek bu müs nir faaliyetlerine inamıyanlara hitaben: — Bir su falcısı şurada su var dedi mi, buna inanmalıdır. İnan- miyorsanız isbatı kolay, orada bir sondaj yapınız, bakınız, su çıkar mi yoksa çıkmaz mı? diyor, Bu iddiaya Paris üniversitesi. seçer de bunun altında su vardır dersem bana inanabilirsiniz. Son- daj yapınca su bulacaksınız, buna şüphe edilmez. On metrede su tabakasına rasgelmediniz mi? Da- ha derine, otuz metreye, elli met- reye ininiz. Her halde su çıkar... Madenler için de ayni şey... Top- Tağın altında her türlü maden ta- bakasına rasgelmek mümkündür. Bu cihetle, bence bu su falcılari- na, inse rın saflığından isti de eden bir takım şarlatanlar na- zarile bakmalıdır...» Hakikaten bu falcılar arasında toprak altındaki madenleri da bu- lanlar varmış. Lemaitre isminde bir papaz, elinde, bulmak istediği madenden bir parça tutarak, böy- lece demir, bakır veya her hangi bir madenin yerini buluyormuş. Bunların içinde elinde hiç bir şey bulunmadığı halde çalışanları da var. Meselâ: Pierre Catelain is- mindeki bir Fransız aletsiz çalışi- yor; bu adamın vücudu, a altında bulunan maddelerin cinsi- ne göre bir takım tesirler hisse- dermiş. Bu suretle bu adam size AKŞAM de. Cenubi İngilterede Sussex eyale- tinde kuraklığa çare arayanlar arasında çok şöhret kazanan Mr. Frederick Alcorm burada demir, şurada bakır, ötede çinko var diyor ve dediği gibi de çıkıyo Böyle aletsiz çalışan falcılar ol- duğu gibi ellerine bir küçük saat, bir deynek parçası, bir piyano te- U, ve yabut ta trikotaj iğnesi alarak bununla aradığını bulanlar da var. Bunlar işlerinde tabii sözleri- bulunmazdı. Halbuki bir çok memleketlerde yeni yeni kuyular veya membalar açmak için bu su falcılarını kul lanıyorlar. Cenubi Afrikada altın nerede var, bumu göstermekte büyük bir | meharet sahibi bir âma varmış. Kaybolan paraları, vaktile müş defineleri, hattâ insan ceset- lerini bile arayıp bulan falcılar mevcut... Tbe Sphere mecmuasının yazdı- ğına göre İngilterede böyle falcı. | lıkla şöhret kazanan bir Mister | John Glarkı varmış... Dört muh- | telif vakada, kaybolan adamları cesetlerinin bulunduğu yeri gö terebilmiş. Bu zat elindeki bir fın- dık dahı ile taharriye çıkarmış. Bir de Leicestershirede polisin ay- larca arıyarak bulamadığı kayıp bir adamın cesedini bir kanalın (Devamı 11 inci sahifede) asanlar Fransanın meşhur su falcısı Dr. Molneau su arayıcılarının kullandıkları bir fındık çubuğu ile mem- dyan nasıl keşfedildiğini anlatıyor. Soldan sağa gitmek üzere birinci resim işe başlama vaziyetidir. -İkincide çubuğun falcıya yol gösterdi üçüncü membaa yaklaştığını, dördüncü, havaya yükselti den çubuğun membadan öleye aşıldığını bildirmesini, son resimde çubuğun toprak altında akan bir derenin mevcudiyetini bildirdiğini görüyorus Tetrika No. 1 19 Temmuz 1934 Umumi harbin esrarı Loyd Corcun Mukaddeme IUlmumi harpte en büyük rol oyn yanlardan biri ve belki birincisi ML Loy Conçtu, Harbin devamında ve İngilizlerin bütün dünyayı Almanya ile | yeüktefikleri aleytüne kaldırmakta. ve İngilizlerle müttefiklerinin en zayıf 2a. manlarında vaziyeti kurtarmak! gayet mühim âmil olan Loyd Corç harbi umu minin bülün esrara vâkaftır. Şimdi bu gat umumi harbin iç yüzümü göstermek için hatıratını mesrediyor, Bütün cihanın derin bir alâka ve he yecan ile takip ettiği bu hatıratı biz de bugünden itibaren muntazaman nak etmeğe Büşliyönuz:l Loyd Corç nasıl başvekil oldu Mister Loyd Corç 1916 senesi münuevvelinde - mister (As- ) ten sonra başvekil olmuştur. AAsgithi düşüren Loyd Cor: Bo- nar Lowdur. Bunların ikisi de idaresinden gayri mem- nun olduklarından daha faal, da- ha gayyurane tedbirler ittihaz istiyorlardı. Bunun devlet adami İngilte- re kabinesinin harp komitesinin Asauith faal reisi olmamak şar tile yeniden kurulmasını şiddetle istemişlerdir. Loyd Corç kabineyi düşürmek için kabinedeki nezaretinden is- fa etmişti. Arkasından Asguith istifaya mecbur olmuştu. Kral ye- ni kabinenin teşkiline Bonar Lo- Wu memur etmişti, Fakat bu zat kabul etmediğinden ikinci harp temerküz kabinesini Loyd Corç teşkil etmiştir. Birincisi 1915 ma- yısının sonunda teşkil edilmişti. Loyd Corç nasıl işe başladığı nı şöylece anlatıyor: Kral ortadan çekilen kal yerine başka bir idare kurmağa beni memur eder etmez beni bek- İiyen gerek siyasi, gerek iktisa- 'di, askeri, bahri ve mali vazifele Fi tetkik ettim ve böyle bir id re için mevcut anasırı, en elve- rişli olanları keşfetmek (üzere gözden geçirdim. Eğer serbes olsaydım, gerek is- tişarede, gerek harp için milleti Bazırlamakta ve teşkilât yapmak” ta bana yardım etmeğe en ziyade uygun © olacağını düşündüğüm adamları fırka siyasetleri (ile olan alâkalarına bakmıyarak in- tihap ederdim. Nazırlarımdan bir kısmımı muhaliflerin sıralarından seçmekliğim lâzımdı. Filvaki bunlardan bazılarının bariz par- lâmento kabiliyeti ve talâkati li- saniyesi yoktu. Lâkin adamı olacak tecrübe ve evsaf si hibi bulunduklarına kani idim, Hattâ parlâmentonun har de kendi iş ve mesleklerinde ik- tidar, kiyaset, ıt, muhakeme, cesaret meleke ve kabiliyetlerini ibraz eden adamları aramaklı- ğım ve bunları hükümet faaliye- tinin muhtelif şubelerine memur etmekliğim icap ediyordu. Fakat ber şeyden evvel bir parlâmento sistemi altında yaşadığımı ve bil- hassa ilk tecrübe aylarında plân- larım ve tasavvurlarım inki bulduğu ve lâkin semere verecek kati bir safhaya girmediği anlar. da parlâmentonun müzaheretini temin etmek elzem bulunduğunu hesaba katmağa mecbur olduğu" au düşündüm. ki sene, yahut daha ziyade bir müddet için arkamda ahvalin nabi gayri mümkün gerek fena, ge- yek iyi cilvelerine ka, cek ve dalma bana müzaheret değişmiye- edecek bir sağlam parlâmento ek- seriyetini temin eden müttehit bir | fırka ile bunun güvenilecek müt- | harp hatıratı tefikleri olduğuna emin olsay- dım daha serbes, daha geniş, da- ha ümitbahş intihap yapabilir. dim. O zaman daha mütecanis içtihat etti met bulmuş olurdum. Eski harp idaresile çok alâkadar olan adam- meği pek istiyordum. Asyuith taraftarı liberallerin çıkaracağı müşkilât Mensup bulunduğum liberal fırkası iki kısma ayrılmıştı. Yap- tırdığım tahkikatın neticesi ola- rak parlâmentodaki 260 liberal mebuslan ancak yüz otuz altısı: nin riyaset edeceğim hükümete iğren- dim. Yani fırkamın yarısı hâlâ Asguith taraftarı irlânda fır- kası heyeti o umumiyesi ile As- guithçilerin tarafında idi. Amele fırkası da harp müzahirleri büsl in sulhperest olarak ikiye ayrılmıştı Asaı de bulunan muhafazakâr nazırla- rın ekseriyeti de benim başvekâ- letime kati surette muhalif idiler. Başvekâlete geleceğim anlaşıldı Eı zaman buna mâni olmak için ber çareye baş vurmuşlardı. Mak: satlarıma muvaffak olamadıktan sonra kabineye acı bir memnuni- yetsizlik ile girmişlerdi. Bunlar sonuna kadar istifamı bekleyip durmuşlardır. En tehlikeli zaman» larda ittihaz edilecek kati karar- ların müzakerelerinde bu nazırlar müşkülât çıkarmışlar ve sâyü gayretime engel olmuşlardır. Bir iki defa bütün teşebbüs ve gay- retlerimi neticesiz bırakmışlardı. Bunların bana zıddiyet göster melerinin esbabını anlamak için benden evvel İngiltere başvekâ- letine efradı nastan birinin gel diği vaki olmadığını hatırda tut- malıdır. Benden evvelki başve- killer, eski darülfünunların bi recatını geçirmişlerdi. Kabinelerin dahili meclisi Kabineyi teşkile ait müzakere" ler esnasında amele fırkasile te- masa gelmediğimden (bunların bana karşı ne vaziyet alacakları" nı bilmiyordum. Fakat Asguith- çiler mahafilinde amele fırkası- nın Loyd Corç idaresile asla alâ- kadar olmıyacağı ve muhafaza 'kârlardan Bonar Law ile Carsom- dan başka kimsenin iştirak etmi- yeceği hakkında tam bir kanaat bulunduğunu öğrenmiştim. Binaenaleyh © parlâmentonun şayanı emniyet müzahereti hak- kında ümitvar değildim. Nüfuzlu mahafilde hükümetimin alti haf- tadan fazla yaşamıyacağı bekle- niyordu. Maahaza hükümdarın teydi ettiği vazifeyi deruhde et- meğe ve milletin kuvvet ve kud- retini zaferi temin edecek suret ie teşkilâtlandırmak den gelen gayreti sarfeylemeğe karar vermiştim. Çünkü bu işi deruhde elm dar harbe müsait cek fırsatları kaçıran eski gevşek idarenin, otoritesi daha ziyade ari mış ve lâkin gayret ve teşebbüsü daha ziyade azalmış olarak; ikti- dar mevkiine tekrar geleceğinden korkmuştum, müzaheret edecekleri in temerküz kabinesin- sem şimdiye kai ir netice vere- (Arkası var)