28 Haziran 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

Sahife 8 28 Hâziran 1934 Amerikada polis olmak istiyenler her şeyden evvel bedeni kabiliyet imtihanina tabi tutulu mükemmel bir atlet olmaları lâzumdır. Polis mesleğine girenler de sık sık bedeni edilirler. Resmimizde polislerin atlama ve havada taklak atma imtihanları sebeple polisle kabiliyetten imtihan görülmekte: Neyzen Tevfik Bakırköy hastahanesine yatırıldı Bütün hastalar neyzenin etrafında toplanıyor, onun neyini dinliyor Meşhur şair ve musikişinas Ney- zen Tevfik doktorların gördüğü lüzum üzerine Bakırköy emrazı asabiye hastanesine yatırılmıştır. Neyzen Tevfik hastanenin on s6- kizinci koğuşunda yatmaktadır. Neyzen hastaneye kendisinin en sadık arkadaşı olan neyini de be- raber götürmüştür. Akşam üstleri kıymetli sanatkâr hastane bahçe- sinin bir köşesine çekilerek yanık yanık, dertli dertli ney. çalmak- tadır. Neyzen Tevfiğin hastaneye ge- içi hastalar arasında adeta bir hadise olmuştur. Hastalar Neyze- ni fevkalâde sevmektedirler. Ak- şam biç kimsenin yanına sokula- madığı hastalar bile Neyzen Tev- fiğin etrafını sarmakta ve: — Çal Neyzen!. diye kendisine rica etmektedirler, Neyzen Tevfik en küçük bir ri- cayı bile reddetmiyerek / istedik- leri kadar ney çalmaktadır. Hastalar ney sesinden fevkalâ- de hoşlanıyorlar. Hattâ işin dik- kate değer tarafı bir çok hastalar da Neyzenin ney konser- lerini dinliye dinliye kendilerin- de bir sükünet bile görülmektedir. Neyzen hastanede sadece bir has- ta gibi değil, e tesirli neyi ile ade- a bir doktor vazifesini görmek tedir. Hastanede şiir meraklısı bazi hastalar vardır. Bunların arasın- da tedavisine imkân görülmiyen Esref isminde birisi «Delilerin des- isküvit yiyen kız» diye manzume yazmış ve doktor Mazhar Osman beye bun- ları okumuştur. Bu zat Neyzi gelmeden evvel kendisine şiir kralın ismini vermişti. Neyzen has- taneye geldikten sonra meraklısı hastalar kendir ret temişlerdir. Şiir kralı «Neyzen Teyfik ismini veremem., İstifa ediyorüm. Fakat Neyzen Tevfik bey: — Estağfurullah efendim. gene eski halinizde devam ediniz. Ben öciz bir şairim, Hattâ le değilim ya., Diyerek şiir kralmın gönlünü hoş etmiştir. Neyzen Tevfik artık kol koymamaktadır. Os adeta yeşilhilâi Tindedir. Kendisine rakıden bah- — Hiç içmiyorum. Bir zamani boynumda bir matra asılı olarak gezerdim. Bu matra da ağzına ka-| dar rakı dolu düşkünüm, yorum, demektedir. Ney üstadı rakıdan bahseder. ken: Eşref “efendi Neyzen Tevfiğin elini öpüp | başına koyarak: © — Ustat, Sen bu çatı altında oldukça ben kendime eşiir krali« | — Ta çocukluğumda başladim. Bir gün rakı bulamadım. Eve gel dim ve tuhaftır bayıldım. Babamı annem, misafirler başıma üşüş- müşler. Lokman ruhları, kolonya: lar, limonlar.... Bir türlü ayılmam.. Babam: — Ben onu şimdi ayıltırım!, Hemen köşedeki bakkala koşun. Rakı, şarap, konyak ne bulursanız iş, getirmişler. Ba- bam ikinci bir emir vermiş? — Bunları bir tencereye boşal- tin. Boşaltmışlar, karıştırmışlar, kaşıkla bunu ağzima akıtmışlar.. Yavaş yavaş kendime geliyordum. Babamın sesi uzaktan kulağıma kadar geliyo: — Kepçe ile ağzıma veri Kepçe ile... O zaman tamamile kendime gelmişim... Şimdi bütün bunlar bana rüya gibi geliyor. Fakat eskiden çok içmesi za vallı sanatkârın ciğerlerini berbat etmiştir. Neyzen bunun için şimdi ciğerlerinden de çok hastadır. Doktorlar onun bir asabiye kar tanesinden ziyade bir sanatoryo- ma yatırılmasını muvafık bulu- yorlar. Neyzen, sahasında tek olan) p büyük bir sanatkârdır. Onun bir akıl hastanesi köşesinde günderi ciğerlerini kaybetmesine mü- #aade etmiyelim. Acaba bu yük- sek innetkâri bir senatoryomal da kaldıramaz mıyız?, Neyzen Tevfik hastaneye gir- meden iki gün evvel büyük bir kaza geçirmiş, oldukça yüksek bir, yerden düşerek yaralanmıştır. Bu lüşme neticesinde Neyzen Tevfi- ğin bir gözü tamamile kapanmiş- ter. Bunun üzerine Neyzen bu halile bir fotoğraf çıkarmiş ve bu resmi hasianeniri on sekiz mu: marali koğuşun doktoru Rakimi beye hediye etmiş, üzerine de şu mısraları yazmıştır: «Sekiz on tek rakı mişverimi menfur eti ekler seyi görmen diye bak beni ahıki- mi Kader «Gözümün bir tekini yurumağa mecbur as LA Amerika gümüş alıyor Vaşington 27 (A.A.) — Asso- .ciated Pressee göre hükümet, gü- vermiştir. Bu gü da kabul edilen kanın el Kürkçüler köy mektebi Adana (Hususi) — Vilâyeti- mizde bu sene maari i, pek muvaffakiyetli olmuştur. Ali- Ban netice parlaktır. Bu sene 550 çocuk beş sınıflı | ilk mektep tahsilini bitirmiştir. Adana şehri içinde mevcut on | | bir ill mekteplen 460 talebeden 360 1 sınıf geçmişlerdir. 100 tale- benin “de. smıf geçmemeleri tra- bomlu olmalarından ve dersleri muntazaman takip edememele- rinden ileri gelmiştir Tedrisatta görülen bu muvaf- fakiyet, hayat ve yurt defteri usul- lerinin tatbiki neticesidir. Hayat ve yurt defterleri usullerinin tat- biki filerini atan ve bu usullerin tatbiki işin konferanslar veren genç ve kıymetli maarif müfet- tişimiz Doğan beydir. Köy mek- teplerinde de bu yıl büyük terak- kiler görülmüştür. Kadıköy Tuzla nahiyesinde Bu- tatbikine tahsis edilecektir. punla gümüş maden miktari 2000 milyon unsa baliğ olaçaktır. Bu- aşağıda solda Metr Salem, sağda nal müdür muavini Rüştü bey. Adana mektupları Adanada maarif hayatı pek canlıdır Bu sene Adana ilk mekteplerinden 550 talebe şehadetname almağa muvaffak olmuşlardır 1 muallim ve talebesi ruk, İsa Hacılıda yatı mektepleri inşaalı için mütemadi müracaat lar vard R Köprü köyünde yeni bir mektep yapılmaktadır. Pozanti ve Kara- isalıdaki yatı mektepleri de bu se- ne epeyce mezun vermişlerdi e Falk Sabri HAYVANLAR, ALEMI Boyak kıtada 280 sahife - 380 resim 4 rönkli Jâvha - 8 metin he 4 tablo) Bu meraklı, eğlenceli ital okudunuz mu? Biyeli Taşra için yonta Baylayaso || kuruştur, ir kal Tevzi ve satış morkezi yalnız AKŞAM KITAPHANESİ sl, Ankara caddesi, İstanbul Pata yerine posta pulu da gönderebilir Ankaradaki rüşvet davası