15 Mayıs 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Bütün Türkiye Mehmet Efendi. Mahtumları Kahvesini içiy. İst. Mi is kapısı Or Karşısında, Bütün Türkiye Mehmet Efendi Mahtumları Kahvesini içiyor İst Musrçarşısı kapısı karşısında, Sene 16 — No: 5601 — Fiatı her yerde 5 kuruş SALI — 15 Mayıs 1934 Telefon : 24240 (İdare) - 24249 (Tahrir) - 24248 (Matbaa) - 20113 (Klişe) Arabistan harbi Imam Yahya Yemeni neden iyi idare edemedi? mizde neşretin mmkaleyi megrediyorü) Yemen Osmanlı devletine çok pahalıya mal olmuş bir kıtadır. Bunu bilmiyen yoktur. Fakat linmiyen bir nokta vardır da Yemenin idare edilmez kıta olmayıp orasını bizim edemediğimizdir. Filhakika Yemen dediğimiz za- man çoğumuzun aklına gelen; kızgın bir gü cayır cayır yanan bir çöl ortasında vah- gi, âdeta yamyam gibi insarlar- dır. Halbuki Yemen hiç te bu altında hemen hemen Osmanlı diğer vilâyetlerinden farksız sayan ve öylece idare et- iyen saray ve Babıâli bü- tün ikazlara, işarlara rağmen bu zihniyetten kendini miş. kurtarama- ne kadar ele avuca sığmaz, anlamaz, kan dökmekten, di mekten haz ed: ve çapulcu insanlar görünürlerse de onları :e anlıyan, ruhlarına nüfuz eden idarenin kuracağı nizamla yo- getirmek, kendi. hallerinde #silerile geçinen muti ve sakin insanlar haline koymak hiç te güç olmıyan bir iştir. Biz bunu yapamadık. Çünkü bir türlü onları anlamak istemedik. Vakıa bu, Osmanlı devleti yalnız Yemende bulunan bir ku- ketin © her tarafında ayni günah | öşlenmişti. Fakat zannediyorum ki bu gü- nahların hiç biri Yemende olduğu. | kadar canımızı yakmış değildir. Yemeni Arnavutluğa benzetenler de çok aldanmışlardır. Arnavut- lukta ecnebi parmağını kırabil- mek çok müşküldü, orası yabancı rüzgârların bol bol estiği bir yer- di. Coğrafi vaziyeti itibarile ora- 8 bu hususta ilk safta bulunuyor- du, Yemende ecnebi entrikaları na set çekmek ise daima mümkür dü, O zaman Yemen ikinci, cü derecede ehemmiyeti haizdi. Biz, Yemeni orayı bir türlü an- lay lâyıki yüzünden başımıza ettik. Osmanlı devleti Yemende tanımamaklığımız” zorla belâ ber, çıkan hadiseyi, kıyam ve İsyani orada aylarla, hattâ senelerle Es dökülür, dünyanın parası harcar nir, harici bir düşmanla harp iş te yeni bir kıta fethedil: bi: sükün avdet eder ve her Yenilen halkın sirf kuvvet kar- gisinda sustuğunu, ilk fırsatta in- , (Devamı 4 üncü sahifede) suru değildi, aşağı yukarı memle- | Tevfik Rüştü beyin refik: M. Mussolini gene Asyave Afrikadan bahsediyor .| Asyadan bahsederken uzak Şarkı kastediyormuş Londra 14 (A.A) — M. Mus Solini” Deyli. Telgraf muhiarii- rine heyanatında İtalyanın müstem- leke; talebinden bahisle Asya ve Afrikada Jtalyanın tarihi gayele- ri olduğunu söylemiş, demiştir kiz «— Ne Avrupada, ne dö Arse Tikada * kir şeye teşebbüs etmök faydalı değildir. Coğrafya ve âx- memize müsaade ediyor. Avrupas nın büyük devletleri arasnda bu iki kıtaya en yakın biziz. Mesaimizir manası hakkında kimse yanlış bir şey anlamama: lıdır, Hiç bir arazi fethini düşün- müyoruz, Bunu, herkesin bilmesi şark milletlerinin teşriki mesaile rine müsaade edecek tabii bir ya- yılmayı düşünüyoruz. Bu iki kıtenin, bilhasın Afrika: nın hesapsız membalarını, mede- ni dünya dairesine daha sıkı bir surette iştirak ettirmek mâksa- dile, kıymetlendirmek istiyoruz. italya bu işi yapabilecek yazi: yettedir.» Bulgar kabinesi istifa etti Sofya 14 — Bulgar kabinesini teşkil eden fırkalar bloku ara- ihtilâf üzerine k: lâzımdır. İtalya ile, Afrika ve uzak!” Hariciye vekilimizin Bükreşte çekilen resimlerinden: Sağdan sola doğru kralın yaveri, M. Titulesco, , Tevfik Rüştü beyin kerimeleri, madam Titulesco, Tevfik Rüştü bey. Hariciye vekilinin beyanatı “Balkan misakı imzasın- dan beri meriyettedir,, “Kemalist demek vatanını, milliyetini sever; terakkiye itimat eder demektir,, Bükreş 14 — Tevfik Rüştü bey matbuat mensuplarını kabul “ede- rek sordukları suallere cevap ver-| miştir. Tevfik Rüştü bey gördüğü! iyi kabulden ne kadar mütehâs- sis olduğunu söyledikten sonra Türkiyenin harici siyasetini ettiği nutuklarda anlatmış oldu- ğunu beyan etmiştir. Bu sirada M. Titulesco da odar Ya girmiş ve gazetecilerin ara sünda oturmuştur. Gazetecilerden biri şa suali sor-| muştur: «Yunan harbiye nazı al Kondilisin Ankarayı ziyareti Bak kan misakına vuzuh vermiş mi dir » Tevfik Rüştü bey şu cevapta bulunmuştur: «Bu ziyaret müna- sebetile neşrolunan tebliğ, Bal- kan misakına ne kadar sadık bu- lunduğumuzu ve ileride de ne ka: dar sadık kalacağımızı isbat eder. Bu noktayı ebemmiyetle kaydet:| tik ve açikça ifade ettik.» Diğer bir gazeteci Boğazların vaziyetini sormuştur: Tevfik Rüp tü bey bu ikinci male de şu ce vabı ve «Bir mukavele ile Boğazların serbesliğini- temin eden bir ko- misyon teşkil olunmuştu. Fakat bu serbeslik bu mukaveleden çok daha evvel Sivasta aktetmiş ol. duğumuz kongrede kararlaştırı- mıştı. Biz boğazların kapalı ol. masını istemiyoruz. Bu mesele Os manlı imparatorluğu zamanında mevzuu bahsedilmiş olsaydı. ta mamile bunun aksine tedbirler ak mak iktiza ederdi. Ben tarihimizden iftihar duy maktayım. Ancak bu meselede son asırlar siyasetinin eskimiş ok duğunu müşahede ediyorum. Fe- lâketli neticeler bumu isbat etmiş- tir. Milliyetperver ve kemalist si- fatile hakikati görmemiz lâzımdır. Kemalist olmak vatanını, milli yetimi “sever: olmak ve terakkiye, beşeriyetin zekâsına itimat etmek demektir.» Diğer bir gazeteci şu suali sor muştur? UDevamı ikinci sahifedel in Şehzadebaşında vukua gelen ve bir seyyahın ölümü, üç | yahın yaralanmasile neticelenen otomobil - tramvay mü- ademesinden sonra çarpışan otomobille tramvayın manzarası ( Kaza tafslt ikinci sabifamizdenir ) Kırda şebirliz — Mil pardon menşer! (Kabine) ne taraftadır?