Sahife 6 AKŞAM Pariste kibar mahafıli alâkadar eden bir cinayet muhakemesi Geçen sene Marsilya valisini öldüren kadının gürültü ilü hayatı Fransanın Marsilya valisi M. Causeret geçen sene Pariste met- resi Cermaine Huotnun evinde si- lâh ile vurulmuş ola bul muş, Paris zabıta ve adliyesi, yaptığı tal ticesinde, ka- ceza mahkemesine vermişti. Pa- ris ii muhakemesine başla- ıştır. tün Paris kibar maha- filinde büyük bir merakla takip edilmektedir. le si ni Hout a katli, kat değil, bir kaza eseri olduğunu iddia et- miş ve demiş ki: — Dost gülmeğe icbar ii PE tabanca ii ei ordum. rada tabanca kazaen ali ve dostum ölü olarak yere serildi. Halbuki Paris zabıta ve adliyesi- nin tahkikatı ye pere 6izli tal M. Causeret ke bir gün evvel eşe Parise —— li. gelmiş vE metresinin ur. Madam zaman Din iz ln hafiyeine adım adım takip ettirmiş ve M. e dahiliye nezaretine gitmezden evvel büyük bii gazaya girerek kadınlara mahsus bir çok eşya satın aldığını öğren- miştir. r ma- Akşam M. Causeret metresinin yanıma döndüğü zaman sadece vazifesine dair bazı işler için da- hiliye nezaretine uğramış olduğu- söy! lemiş, ve tuhafiye mağaza- sına uğrıyarak öteberi satın al- * mış olduğunu saklamıştır. Bu yüzden il 'asında, münaka: ni e yavaş aya emir iç kadın, hiddetinden kiplircieke — Bana yalan söylemek ve bil- hassa beni e b sai akışmaz demiş ve çekme- ceden bir lane alarım ve âşıkına GE et! Bu oyuncağı kul- lan ağı deki iyi bilirim tehdidini savurmuştur. Rhöne valisi, metre- sinin elinde tabancayı görünce: Böyle kötü yakaları lüzum > iv ayni zamanda tabancayı seikin elinden 47 epey nada, e Halb b di i noktai nazarı Side faa et- te rmainenin âşıkını kas- mekte ve Ge ten ğini iddia eylemekte- dir. Kilddeiimmini bu iddiasını te- yit için katil kadının, âşıkını vu! duktan sonra kapıcının yanına koşarak: — Üzerine ateş ettim, Çok bed- baht bir harekette ndum, onu öldürdüm diye söylediği söz- leri ileri sürmektedir. Kadının vekilleri «üzerine ateş ettim» Zn ast ve taam- müdü değil, fakat bir im ei ifade ettiğini ileri sür- mektedir, ie Maktu! M. Causeret Kadının Muhakeme. esnasifi a, kadının. tercünici hali de ei bahsol. ve küçük yaşında iken an- öldüğü cihet Ri, babası tara- idin yiz EE De so) esinin yanı r- ermiş 1816 yaşına anlı bir sahi- bi olmuş, hattâ isi linde İ şiyabilirim i miştir; en kalmışi prense: az sie a ika va ai ya âşık Sini ona izdivaç bile alir etmiştir. a bu e 2 etmiş, hattâ €şyasını bile Münihe göndermiş, akat bir e sonra fikrini erel m Germaine Pariste mesut ya- Helal ve Bavyera dü- 'kasinın izdi ivaç teklifini. -reddet şıklar serisi Bavyera dükası bu aşk den ini sene sonra ölmüş, madam Germaii le göğüs bunalıma tutular: vi İsviçrede tedaviy. miş ve orada iken şimdi “Sldürdüğü Causeret ile Yugoslav ricalin- den G Vladislas ile münasebet peyda etmiş ve bu güz el ei ilahi etmek yüzünden iki e: kek arasında dehşetli bir sekiler ve mücadele başlamıştır. at, M. Vladislası, Causeret- ye tercih etmiş ve onunla on se- ai yüzün- o eski ee ai ey emekte i ralık Ağa|' Son gelen te ri nin verdikleri malümata göre keme kaza noktai nazarını kabul ederek badi e sene hapse mah- küm etmiştir. Huot bir seneden- © beri esasen hapiste bulunuyordu. Bunun yk daha bir sene kalacak demektir. Paris gazeteleri verilen kararı pek hafif bulmakta ve hea ölüm denildi demekte mahpus Fransada tren Hakas n. hafta Fransada Paris - Nantes Se raylar üzerine ayan bir toprak yığınına saplanarak yoldan çı kmış, 3 kişi ölmüş, 5 "kişi yaralanmıştı, Yukarıdaki resim; ide sonra. vagonların halini gösteriyor. Kaza, yağmurlardan arazinin kayması neticesidir, aka geceleyin olduğundan tren makinist hadiseyi görememiştir. 0 A ae isale — yea all iel Cenap Şahabeddin Cenabın büyük bohçası ve bohça içindeki AE. n kocaman bir bohças ucundan düğümliyerek kaldırırdı. Bu bohça Nasreddin hocanın çöm- leği makamına geçmişti. Arasıra ben a e m bohça, ne diyor, babi ii doğru mu? Her ne Mersini deyini niz, o hiç aldırmazdı. Bohçasının içini dai- ma Ke gizli tutardı. r gün Nusreti teşvik ettim: — “Şu boliçayı aç ta içinde ne- ler var Be n, dedi, kıyamet- leri kap "Bir di e gi: bohça Cenabın kütüphanesi idi. mes ez kendi ln ek kü- a iken ğı seyleri, yül sını e anahta Mekteplerimizden lenalar” mızı ül e hattâ memuriyet- lerimize tayin olununcıya kadar hâlâ yükte idi. Hâlâ kim- u efsane değil bir hakil e | Kararımız vesile üçüncü hafta yazıları 1 Nisan 1934 Cenap Nusretin sözünü kesti: — Susun, de aklı ermez. Ben kendimden de ha- fızamdan ii arasında kalbime di, sizin birinizin da eminim. ederdi. Girin her şeyi ağır ya- zal iri Ben n hiç bir vakit sü- ratle bir çırpıda yası yazdığını eme erden bi et Beşir Fuadı ele Sga değ ğerli, çok zeki bir e İsterseniz bir e İarashanezi ab7z cak pe a günleri mektep- Sa e ded Bu knk nerede? abıâli yokuşunun en alt ta- rafındaki köşede. Orası tekmil mir mi | mir derben- didir. Günde bir Re ci defa hepsi a baş vururlar. — ie mite gitmeğe sıkılırım. Neden ai edebiyat hakkında ne bir fikrim var, ne de malümt- tım, — # Mean einen çoğu ee er biz çalışır- “ yazdığı şeyleri den hagi olur- | Bare Taki, bil sa olsun bize okumasını hep bir- çile pek mahdut. Benimle çalı#* den rica etmiştik. O biraz nazi mağ . dı, sıkıldı, nihayet o mahut kaddes bohçayı yükten SE ser mai açtı, İçinden muska Löğnlr aldı. Evirdi, çevirdi, bir kaçını okudu. Okuduklarını tek- rar bohçaya ei Kal ii Nu: ii ak hazinesi, dedi, pedi hazinesinden daha kıymetlidir. — Tabii, dedim, içi böyle mü- cevher dolu bir parçalı bohça ye değer. Kim bilir bir gün ei an neler çıkı cal 'enap ie Elbeti Ez şimdilik ne çi- bilmiyorum. Ak- — Peki, bunlar birike birike ne cak? — Dedim ya, mile erecekler. — Sonra? — Sonrasını ben'de bilmem. Ya tasfiye edeceğim, yahut bir gün hepsini birden yakacağım. Me Nusrete baktım, Nusret ha- aktı. Hayri n bi- zi Zi dinliyordu. — Sen ne dersin buna Nusret? dedim. Ne — Benim pek böyle şeylere ak- lım ermez amma divanelik derim. Ağabeyim ya hafızasından emin değil yahut... Ke hayran hayra; iie Bu elinde şerbet tepsisile içeri girdi. Nusret kemer bize dağıttı. VE alüğ'ek — ei yatı Osmaniye iki © daha Mik Allah yi Bilme olsur Hayri i güldü. Cönap biraz kızdı? oturur ve mi bi Du » &i GE © z g ç iie is © bi 3 N al z t ? arapça kamuslar bile vardı. Yan lış bir e öyledik mi derhal tashih ed. men; arel aşağı kal il İ İ yeme Direbilirim ki Nusre- | tin kelime ve lügatleri doğru ola” rak telâffuz etmesi Cenabı daha gey e ere a yi di ia ie senin- e birime Ne gazel li? — Basbayağı gazel, Vezinleri biliyor musun? (Devamı 9 uncu sahifede) Hüseyin Suaf # TAR eşi Da anama İ