18 Teşri 1932 Sahife 7 Dünyanın en büyük g izli cem- iyeti Ku-kluks- klan dağıldı Bu cemiyet zencilerin ve protestan ol mıyan beyazların şiddetli düşmanı idi Son gelen Avrupa gazetelerinde okunduğuna göre, yalnız Ameri- kanın değil, fakat bütün dünyanın en büyük gizli cemiyeti olan Ku- Kluks - Klan dağılı Eli atmış seneden beri, şimali Ame rikayı dehşet alında yaşatan bu tin özası 1,200,000 kişiye balığ oluyordu. Cemiyet âzası, tanınmamak için, toplandıkları zaman başların da örlen ve diz kapaklarına kadar inen beyaz bir bornuz giyerlerdi... Ku - Kluks Klan cemiyetinin o maksat ve gayesi koyu bir dindarlık ve Amerikada yaşayan zavallı zencileri imha etmekti. Bu cemiyet, pro- tistanlıktan başka hiç bir mez hebe hakkı hayat tanımak iste- miyor, zencilerin ise, mevcudiyet ve yaşamak haklarmı külliyen reddediyordu. Ufak bir çocuk, yahut beyaz bir kadına tecavüzden mazmun veya malıküm zencilerin zabıtanın elinden cebren alınarak diri diri parçalanmaları ve yahut yakı maları hep bu gizli cemiyet efra- dın Hattâ denebilir ki, m zenci ırkının azalmasında cemiyetin çok dahli olmuştur. Ku - Kluks - Klan cemiyeti son reisi Dr. Evans amında idi, cemiyet reisinin adı, büyük sihirbaz ve yahut Klan impara- toru idi. Reisin Koyu mütcassıp cemiyet efradı üzerinde nüfuz ve tesiri çok büyüktü, Dr. Evans son günlerde Amerika — zabıtasınca yakalanarak muayeneye sevkedil- miş ve deliliği sabit olduğu cihetle, timarhaneye kapatılmıştır. Dr. Evansın tevkif, bu mütbiş gizli cemiyetin dağı s1 için bir başlangıç teşkil etmiştir. Cemiyet mensuplarından sabr. kalı olmıyanlar, işleri ve güçleri ile meşgul olmakta, ruhlarında ve tabiatlerinde haydutluk his ve meyli mevcut bulunanlar da, şaka- vetlerine devam için Şikago şeh- rindeki Gangster kaçakçısı çetelerine illihak eylemektedirle. Şimdi bu müthiş cemiyetin Amerikada ne zaman ve niçin teşkil © edildiği kakkında bazı malümat ta verelim: Kur-Kluks-Klan cemiyeyi, 1886 Senesinde Amerikada vuku bulan ayrılık © muharebesinin . bitmesi akibinde teşkil edilmiştir. Ayrılık muharebesi 4 sene Amerikanın, esaretin lâğvini iste- yen şimal eyaletleri, | esaretin devamını isteyen cenup eyaletle- rine karşı harbediyorlardı. Şimal © eyaletlerinde, zencil çok oz, ve beyazlara müsavi haklara malik bulunuyarlardı. Cenup eyaletlerinde ise, yonlarea zenci bulunuyor, ve bu zavallılara karşı esir muamelesi yapılıyordu. Ayrılık muharebesi şimal eyaletlerinin. galebesi ve esaretin lâğvı kararile neticelen- miştir. İşte, o zaman Ku - Kluks- Klan cemiyeti beyazların imtiyaz- ları korumak kaygusile teşkil edilmiş. ve yegâne kabahatları, renklerinin siyah olmasından iba: edilmek suretile öldürülmüştür. Ku — Kluks - Klan a hükümetinin gösterdi müsamahadan cesaret alarak zen- | bir çok beyazları da öldürmüşt cemiyeti, | cilere karşı, merhamet hislerini alenen göstermeğe cesaret eden Ku - Kluks - Klan cemiyetinin terör ve nüfuzu, Şimali Amerika- da o derece yayılmıştır ki cesur bazı Amerikalılar, bu cemiyete karşı “ Mukavemet, unvanlı yeni bir cemiyet teşkil eylemişler, bu müthiş cemiyetin yaptığı menfur cinayetleri birer birer ifşa etmeğe başlamışlardır. Şunu da kaydedelim ki, bu gizli | cemiyete © yazılmak — istiyenler, Katolik, ortodoks, musevi olmıya- cak ve lânkal üç sene evvel Amerikan tabiiyetine girmiş ola- caktı, Âza namzedi müteaddit tecrübe ve| imtihanlardan geçiriliyor ve miha- yelte de “ gayrı mer'i imparator luğun büyük sihirbaz imparatoru- mada kabulü için bir istida veriyordu. Klu - Kluks - Klan cemiyetine girenler, şövalye ünvanını alıyor, on dolar duhuli ücr eti,ber sene de beş dolar veriyor cemiyet men- suplarının giydiği beyaz gömle- Gide on beş dolara cemiyetten satın alıyordu. Cemiyet ir milyonu tecavüz. ettiğine göre her sene bu gizli teşekkülün eline milyon- larca dolar geçtiği anlaşılmakta iyetin sas gayesi, zen- başka diğer mezheplerin ortadan Mz idi, Yalnız bu cemi in Amerikan mubtelif şehir- e A zikretmele, katolikliğe karşı beslenen düşmanlığın şidde- tini gösterir. Yelkenliler gene MA yer çıktı Buhar kuvveti ve bilhassa mo- törler ortaya çıktıktan sonra yelkenli gemilerin miktarı, pek azaldı, Bir zamanlar bütün deniz lerde birçok yelkenliye tesadi edilirdi. Halbuki bugün bu gemi- ler ancak yakın sahiller arasında pakliyatta kullanılıyor. Bu sebeble ekser yelkenliler küçüktür, bu günkü vapurların yanında oyun” Sak mesabesinde kalıyor. —.. Maamafih, il buhran yü- zünden, son bir iki sene zarfında büyük © yelkenlilere de tesadüf edilmeğe başlanmıştır. Bunlardan bir kısmı Avusturalya ile Ingiltere arasında müntazam seferler yapı- yor. Bahrımubitleri aştığı için bu yelkenliler tabi çek büyüktür. Içine çok miktarda eşya alıyor. Yelkenliler hemen münbası buğday taşıyorlar. Yelkenli İle nakliyat pek uzuz olduğu nakliye ücretinden tasarruf etmek üzere bu vastaya müracant ediliyor. Resmimiz büyük bir yelkenlini direklerini gösteriyor. Şiddetli bir ruzgâr estiği için tayfalardan bir kısmı yelkenleri toplamakla meşgul olmaktadır. Bu resim eski zamanı hatırlatmak itibarile şa- yanı dikkaitir. b. maske,, isminde yeci Kitaplar hakkında sil ee Chaliapin Ingiliz matbuat âleminde tercü- meler gayet mühim bir mevki tutmaktadır. Son çıkan tercüme eserlerinden biri meşhur Rus mugannisi ve aktörü Chaliapi “Adam ve Maske Gollanez olup, Chaliapinin şöhreti olduğundan eseri fevkalâde nazarı dikkati celbetmiştir. Maamafih İngiliz. münekkitleri bu esere büyük kıymet vermek istemiyorlar. Meşhur muharrir İrving Şekspire lığı eserde İngiliz dram ve ; şairinin ber türlü evsafını tahlil ve sitâyiş ettiği halde hailevi şiir sanatı hakkında bir şey söylemediği gibi Chaliapin dahi asıl mesleki hakkında şayanı dikkat şeyler yazmamıştır. Aktör mevzuunu ne kadar az bilir ise okadar iyi oynar diye meşbur bir söz vardır. Eser âdeta bu davayı teyit ediyor. Chaliapin bugünün değilse de dünün en büyük mugannilerinden biri idi. Yazdığı eserlerden büyük şeyler. olacağını mugannilerin ve aktörlerin zihniyetine vakıf olan- lar zaten beklemiyordu. Hakika- ten yeni, eserinde yazdığı. şeyler pek basit olup okuyana yeni bir şeyler öğretmiyor. Bu büyük artist | dünyanın hemen hemen her payıtahtında icrayı sanat etse ve tarihin en büyük badirelerini geçi duğu halde ne sahne, ne kiki cihan sahnesi hakkında ist fadeli bir şey söylemiyor. Yani cihanın bu büyük artisti. cihan hadisatının en büyük aktörleri bir çok defa yüz yüze geldiği balde bu telâkiden bir metice basıl olmamıştı Meselâ Chaliapin Lenin ile gö- rüşmüştür. Lenin büyük arti görür görmez kendisine yer gös- termiş ve sebebi ziyaretini sor- inuştur. Chaliapin Moskova devlet tiyatrosunun kostümleri ve eşya: eksik olduğundan şikâyet ederek teferrüata ait uzun uzadıya şeyler Söylemeğe başlamıştır. Lenin der- bal artistin sözünü keserek “ye- tişir, yetişir, dediklerinizi mükem- mel surette anladım , diye artiste yol vermiştir. Cbaliapin Troçki ile de görüş- müştür. Dahili harbin en koyu zamanına tesadüf eden bir müla- ek yatta bulunseağız. Cihan kitap şikâyet etmiştir. Harbiye komi f Yeni kitaplar Meşhur artist Chaliapin “Adam ve bir eser neşretti L Ayrnpa ve Amerike etleri gerak dahilde, gerok haripte megro- Muna mh eserle yale ve etemmiyeti. halkında haftada bir Kaç defa makaleler, bazen sabifeler neşrederler, Gihandaki “haşriyatın hangi isti metlerdo ilerlediğini wnlemek v9 Dir fikir edinmek için bu neşriyat böyük iiymeti varır. Dünya matbuatınım takip etliği bu'usüle bizde miayet ederek iyatından. başia bizde çıkan eserlerden de bahsedeceğiz. Buğün bütün dneya gazetelerini eden İlk eser hakkında karilerimize mmalimat wekiyoruz. ) kâtta arlist aktrislerin tayinle in. azlığından uzun uzadıya Siperlerdeki askerlerle sahnede lerek kırıtarak oynayan ( Balle- Fina) lara müsavi miktarda e tayini veremem, diyerek artistin sözünü kesmiştir. Gariptirki Chaliapin'in dünyanı büyük sanatkârları halkında yaz- dığı şeyler pek kıymetar değik dir. Chaliapin Vagneri ikamelgö- hinda ziyaret etmiştir. Iri yarı bir hizmetçi artistin elinde kâse kadar bir iri fincan ile kahve tutuştur- muştur. Vağner musiki hakkında unutulmıyacak mühi mütalâalar söylemiştir. Fakat Citüiapin bu umutulany cak mütalâaları eserine dercetmej unutmuştur. Chaliapin Mozarti dahi ziyaret etmiştir. Rus artisti cihanın büyük inusikişinasmı. evinin .mutfagında bulmuştur. Mozart uşağını kiliseye ittiğinden mutfakta kendisinin meşgul olduğunu anlatmış, maahazz ikram edecek sıcak bir şey hazır- lıyamadığından yeni besteledi bir parçayı Challapine piyanoda çalmıştır. büyük dâbileri hakkında fevkalâ- de bir şeyler yok isede yine eser cihanın son yarım asırlık tarihinin canlı bir abidesini teşkil etmektedir. Feodar İvanoviç Chaliapin şim- di altmış yaşındadır. An asıl köy- lü çocuğu olduğu halde cihanşı- mul şöhreti haiz opera yıldızı olmuştur. İlk defa sahneye 1894 senesinde Petresburgda çıkmıştır. Sonraları Avrupa operalarında ve bahusus o Londrann Drury Lave tiyatrosunda bir çok defa oynamıştır. Harpten sonra ilk defa 1921 senesinde Rusyanın haricinde Londrada da oynamış» Chaliapin 1927. senesinde “hayatımın parçaları, namı altın. Altı makküm muayene edilecek Hapishanede bulunan mahküm: lardan altı kişi müracaatla ken dilerinin muhtelif ağır. hastalık: larla malül bulunduklarını ileri sürmüşler ve cezalarının bir müd- det tecil edilmesini istemişlerdir. Bu altı mahküm tbbı adlide muayene altina alınacaklardır. Muayene neticesinde tecil dere- cesinde hastalığı tahakkuk eden- lerin muayyen müddetlerle ceza ları tecil edilecektir. Üsküdarda mimar Sinan medresesi Üsküdarda mimar Sinanın en güzel eserlerinden biri olan mede resi alem taşları ozamanla çöküp kırılmıştır. Bu taşlardan bozullmıyan en bü- yük alem taşı muhafaza edilmek üzere belediye dairesine getirik miştir. Alelâde taştan oyularak yapılan bu aleme büyük bir sanat kıymeti veriliyor. Belediye, med- reseyi yeniden tamir ettirmek fikrindedir. Tamirden sonra taş yerine konacaktır.