27 Ağustos 1932 Bahçe meraklısı bir sanatkâr Hans Albers boş vakitlerini bahçe- sinde çiçekleri arasında geçirir Son zamanlarda Almanyada çok parlıyan ve bü- yük şöhret kaza- nan sanatkârlar- dan birisi Hans Alberstir. Aslen Hamburglu olan hans (o Albers, güzel Ingilizce de konuştuğundan bir çok filimlerin meselâ “Monte Karlo bombalar altında, filiminin hem Almanca ve hem de ingilizce nüshalarında baş rolü oynamıştır. Şimdi Ufa he- sabına yeni bir çok filimler çevir- mek üzere angaje edilen Hans Al- bers geçenlerde Berlinde göste- © rilmeye (başlan “Orick,, filimini Lilian Harveyle beraber çevirdikden sonra, şimdi de Kurt Gerronun rejisörlüğü ile “Uyuşturucu (zehirler, oadında morfin kokain ve saire kaçakçı- lığına ait bir filim çeviriyor. Bu filmi bitirir bitirmez, bu sene Ufanın yapacağı filimlerin en büyüklerinden birisi olacak olan “F. P. L cevap veriyor, fil- minin almanca ve ingilizcesinin baş rolünü oynayacaktır. Bu filim Avrupa ile Amerika arasında müstakbel muntazam uçuş sefer- leri yâpacak olan Transatlantik tayyarelerin Bahri Muhit ortasında Hans Albers çiçeklerini suluyor konmaları için suni olarak yapılan muazzam çelik adalarda geçen bir vakayı canlandıracaktır. Eski Metropolis filmi gibi, filim sanayiinin bir harikasını teşkil edecek olan bu filim için Baltık denizinde çelik adanın yapılma- sına başlanmıştır. Çok mühim olan bu rolü haki- katen en iyi bir surette canlan- dıracak mahdut sanatkârlardan biri olan Hans Albers, serbes zamanlarda bahçesile meşgul ol- mayı pek sever. Kendisi boş vakitlerinde bahçesini bizzat sula- mizana iğ, ŞE Hans Albers bahçesine hayran hayran bakıyor maktan, ağaçları altında oturup dinlenmekten, ve bilhassa deniz sporundân pek hoşlanır. Hans oAlbers'in babası hâlâ Hamburgta yaşamaktadır. Büyük bir sucuk mağazası sahibi olup, daima işile ve gücüyle meşguldür. Oğlunu pek sever, onun her filmini tekrar tekrar seyreden ve Tefrika numarası: 85 Yazan: Cenera A. F. Oglander ÇANAKKALE muharebeleri Sahife 7 27 Ağustos 1932 Tercüms eden: Muharrem Feyzi 8 ağustos plânı akim kaldı, taarruz tatil ediliyor kendisine oğlundan bahsedenlere ikramda bulunur. Bu hususta şu vakayı anlatırlar: Hans Albers yeni meşhur ol- mıya başladığı zaman Berlinli bir muharrir artistin babasının Ham- burgdaki dükkanına giderek 50 dirhem sucuk ister. Ihtiyar Albers bir kangaldan küçük bir parça kesmeğe hazırlanırken muharrir ona: — Ben Berlinden geliyorum. Oğlunuzu sahnede gördüm, çok muvaffak oluyor! der. Bu söz üzerine ibtiyar Albers, keseceği parçayı bir parça daha büyütür. — Oğlunuzu Max Reinhardt kendi sahnesine aldı, onda büyük istidat görüyor, diyen maharrire vereceği parçayı daha büyük kesmeğe (hazırlanır. £ Muharrir tekrar: — Oğlunuz günün birinde Al- manyanin en büyük aktörü olacak göreceksiniz | diyince, ihtiyar bü- tün sucuk kangalını muharrire uzatarak: — Tekmil sucuğu alınız, siz iyi bir adamsınız?.. der. Sinema haberleri * Moskovada “Bütün dünyaya karşı bir memleket,, isminde bir filim çevirilmiştir. Bu filimde Lenin, Stalin, Molotof gibi başlıca Sov- yet ricali görülüyor. * Londra Politeknik mekte- binde bir sinema dersi açılmıştır. Derse elli talebe devam ediyor. * Amerikanın yeni yıldızların- dan Silvia Sidney madam Butterf- İyiyi çeviriyor. # Rus sahne vazii Cinsterinin Meksikada çevirdiği filim Ameri- kadaki borçlarına mukabil zapt edilmiştir. » Marlene Dietrich, yakında “sarışın venüs,, filmini çevir- meğe başlayacaktır. Filimde dört şarkı vardır. Bunlar sureti mahsusada Marlene Dietrich için yazılmıştır. Filmi Josef ven Sternberg idare edecektir. X* Berlinde “ Havai mavi , isminde yeni bir operet filmi çev- rilmesine başlanmak üzeredir. Xx Meşhur Alman sahne vâzu Dupont Amerikaya gitmiştir. Orada birkaç filim çevirecektir. X Meşhur tenor Tauber yeni bir filim çevirmeğe başlamak üzeredir. * Şarlo, Mary Reves isminde bir kızla nişanlanmıştır. Genç kız şimdi Berlinde bulunmaktadır. x Bir zamanlar sessiz filim olarak çevrilen “Iki öksüz kız, Fransada sözlü olarak yeniden çevrilecektir. » Fransız sinema yıldızlarından ekserisi tatil yapmaktadır. Eylül iptidasında yeniden faaliyete baş- lanacaktır. neşetli Ceneral Codley öğleden evvel saat on birde emir almıştır. Conk bayırına doğru bir hareket eseri görünmediğinden - Auckland ta- burunun ilerlemesi Ağıl dereden görülemezdi. - kendisi (o evvelâ buraya yürüyecek ve sonradan Hile O tepesini zapt için şimalden Sırt boyunu süpürecekti. Mumaileyh bizzat istikşaf yap- mak için kolundan ayrılmış ve Rhododendron dağ çıkıntısına doğru Ceheshire sırtına tırman- mıştır. Ceneral Codley Yeni Zelant livasının hâlâ bu çıkıntıda oldu- ğunu ve kendi livası için burada yer olmadığını gördüğünden ta- burlarını doğruca Ağıl derenin yukarısına sevketmeğe ve buradaki çiftlik üzerinden ilerlemeğe karar vermiştir Fakat çeneral Codley ceneral Cox'un karargâhına avdet ettiği zaman bazı suitefehhüm neticesi olarak dört taburunun da cenup istikametinde Çaylâkdereye hare- ket ettiklerini haber almıştır. Bunları geri getirmek için posta- cılar çıkarılır. Bunlardan yedinci Gloucestershir taburu hiç buluna- mamıştır. Bu tabur muahharen yeni Zelant livasına iltihak etmiştir. Diğer taburlardan ancak yarım tabur saat dörtte Ağıldereye gelebilmiş ve diğer iki tabur ortalık kararıncaya kadar avdet edememiştir. O gün ceneral Cox'un elindeki kuvvetlerle bir iş yapmağa imkân yoktu. Bu suretle 7 ağv-<- bir şey yapılamaksızın geçmiştir. ör- düncü Avusturalya livası fecirden kımıldamamıştı. Hint livası ise vasi sahada dağılmış olduğundan zaptu raptı kaybetmişti. O gün hattı üstüva bhavalisinde mahsus bir sıcak vardı. İçecek suise çok az idi. Yeni İngiliz ordusu tabur- ları tepelere tırmanmağa hiç alış- mamıştı. Fazla olarak susuzluktan fena halde muztarip olduklarından hiç bir işe yaramıyacak bir hale gelmişlerdi. Ceneral Godleyin 8 ağustos plânı Ceneral Godley öğleden sonra saat dörde kadar aldığı rapor- lardan o gün ceneral Cayleyin livası ile bir iş yapılamıyacağını anladığından ceneral Cox kıtaa- tının bulundukları yerlerde gece- lemelerini ve akşama kadar gün- düz saatlerinden istikşafta istifade edilmesini emir ve tamim etmiştir. O gün vaziyet inkisarı hayal Çanakkale harbinden sonra muhtelif kıtalarda bulunan 312 ümera Edirnede Anzak plânı Suvladaki veriyordu. Yalnız ters gitmiş değildi. vaziyet daha fena idi. Suvlada karaya ihraç olunan dokuzuncu ingiliz kolordusu hâlâ Lalababa civarındaki kumsal sahil etrafında yığılmış ve saplanmış duruyordu. i Burada ingilizlerin (W) tepele- rine bir hücum yapacaklarına delâlet eden bir alâmet görüm mediği gibi büyük Anafarta üze- rinden bir ileri hareketi yaparak Anzaka muavenet edileceğini an- latan bir emare gözükmiyordu. Mahâza ceneral Godley kendi kıtaatının ertesi sabah yeniden hücum yapabilecek müsait bir vaziyette bulunduğunu hesap ve tahmin ediyordu. Zayiatı azdı, cepheye hayli miktar su ve mü- himmat gönderile bilmişti. Türk- lerin artık tamamile ikaz edildiği malüm olmakla beraber esas sırtı her hangi bir kuvvetle techiz edemedikleri ümit olunuyordu. Binaenaleyh mumaileyh akşam saat altıda tanzim ve neşrettiği emirlerde Conk bayırına, Hill O tepesine ve 971 rakımlı tepeye umumi hücum yapılacağı kıtalara bildirilmiştir. Conk bayırı üzerine tekrar hücum edecek ceneral Johuston, yedinci Gloucestershire taburunu muhafaza edecek ve buna ilâveten 8 inci Welch kaz- macı taburu ve iki bölüğü Mori müfrizesi ve Auckland atlı tüfenk endazları tarafından tak- viye olunacaktır. Ceneral Cox dahi dördüncü Avusturalya livası ve Hint livası ve 39 uncü liva ile Hill O tepesini ve 971 rak- kımlı tepeyi almağa memur edik miştir. (38 liva) altıncı South Lamçashire taburu 39 uncu liva da yedinci oOGloucdstershire | yerini tutacaktır. Maahaza 7 Ağustos ceneral Sohuston'un Yeni Zeland livası için diğer bir kaza ile geçmiştir. Canterbury ve Otago taburları ertesi sabahki hücuma hazır bulunmak üzere geceleyin Apex üzerine gitmeğe emir alırlar. Otago taburu efradını azar azar ileri sürerek bilâhadise mağlüp noktaya gelmiştir. Lâkin Canterbury taburu kumandanı askerini dağ çıkıntısı- nın zirvesinde ve açıkta yanaşık kol üzere cem ve tertip ettiğin- den Battleship - Zırhlı tepesinden türklerin açtığı şiddetli tüfek ve mitralyöz ateşine maruz kalarak külliyetli zayiat vermiştir. Tabur dağılmış ve o akşam Apex'e mezkür taburdan ancak 37 aske gelebilmiştir. (Deva m var)