26 Mart 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

26 Mart 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hollivut mektupları Duglas ile karısı Mary dülgerlik yapıyorlar ! Karı koca bu suretle can sıkıntısından kurtuldular, sinirleri yatıştı Hollivut, 5 (Hususi) — Hol- livut o dünyanın en neşeli, en eğlenceli şehir- lerinden birdir. Halbuki bu eğ- lence (şehrinde canı sıkılan ve yapacak iş bu- lamıyan bazı in- sanlar (vardır. Bunların başında meşhur artist Duglas Fairbanks ile zevcesi Mary Picford gelir. Bu karı koca senelerden beri çok faaliyetli bir hayat geçirmeğe alışmışlardı. Sa- bah olunca ikisi de erkenden kal- kar, acele yıka- nıp kahvaltı et- tikten sonra stüd- yoya koşarlardı. Burada öğleye kadar (fasılasız surette çalışırlar, öğle vaktı bir parça istirahatten sonra tekrar işe koyulurlardı. Bu faaliyet (oakşam saat altıya kadar sürerdi. Altıda karı koca işlerinden çıkınca “ birlikte evlerine gelirler, bahçedeki ağaçların altında, havuz başında geniş koltuklara yaslana- rak bir müddet dinlenirler, sonra hiç eksik olmayan misafirlerle bir kaç saat tatlı vakit geçirirlerdi. Bu hayat iki sene evveline, sesli filmin çıktığı zamana kadar devam etti... Sesli filim çıktıktan sonra vaziyet birdenbire değişti. Filimlerinde atlayıp sıçırayan) ve daha ziyade akropatlık yapan Duglas bir türlü sesli filme alışamadı. o Zevcesi Mary de yaptığı tecrübelerde muvaffak olamadı. Hattâ yüzbin- lerce dolar sarfile yarısından faz- lası hazırlanmış olan bir yakıp kül etti. Iki artist eski şöhretlerini kay- betmemek için bir müddet bek- lemeğe karar verdiler, Avrupaya seyahate çıktılar. Uzun müddet gezdikten sonra tekrar Hollivuta döndüler Ove yeniden bazı tecrübeler (yaptılar. Bu tecrü- beler de beklenilen neticeyi ver- medi. Geçen sene gerek Duçlasın, gerek Marynin çevirdikleri filimler şiddetli tenkitlere uğradı. Bunun üzerine karı koca iyi bir senaryo bulmadıkça ve muvaffak olaçcak- larına kanaat getirmedikçe filim çevirmemeğe kara. verdiler. Duglas ve Mary şimdi Hollivut- taki evlerindi boş oturuyorlar... İkisinin de serveti kırk milyon doları geçtiği için para cihetinden tabii sıkıntıları yoktur. Fakat se- filmi Duglas ve Mary Iş başında nelerce daimi surette çalışmağa alışmış olan bu iki artist işsizlik- ten sıkılıyorlar, asebileşiyorlar... Senelerçe birbirile çok iyi ge- çinmiş olan karı koca arasında şimdi, bu sinirlenmenin tesirile, kavgalar da olmaktadır. Hattâ bir aralık boşanacakları bile duyul- muştu, Son günler zarfında Duglas işsiz- liğin verdiği sıkıdtıyı bir derece izale için kendisine bir iş bulmuştur: Dülgerlik... Duglas evinin geniş bahçesinde iki katlı bir köşk inşa etmeğe (o başlamıştır... atta da bizzat uğraşıyor. Duglas kendisine bu suretle iş bulunca Maryde boş durmamağa karar vermiştir. Mary hergün kalkıyor, kocasile birlikte inşaat yerine gidiyor, kocasına tuğla ve | taş taşıyor... Bir aydanberi başlı- yan bu faaliyet ikisinin de sinir- lerini yatıştırmış, aralarında eski ahenkli hayat başlamıştır. Duglas köşkü bitirdikten sonra gelecek sene, olimpiyatlar müna- sebetile Los Angelese gelecek olan İngiliz (o veliahtını burada misafir edecektir. » Rusyada yeni bir filim çev- riliyor. Bu filimin ismi “şarkta çok yeni şeyler var,dır. Filim Kiyef stüdyolarında çevrilmektedir Ve meşhur “Carp cebhesinde yeni bir şey yok, filimine bir naziredir. Köşkün | plânını kendisi yaptığı gibi inşa- | Tehlikeli yollar ni rilimden bir sahne Bu hafta Elhamra sinemasında “Tehlikeli yollar ,, filimi gösteril- mektedir, Filmin mevzuu şudur: Amerikanın büyük şehirlerinden birinde bir hırsız çetesi... Kid isminde bir delikanlı bu çetenin en kabadayılarındandır. Ihtiyar Bob ile evlâtlığı Nan de aynı çeteye dahildir. Nan çok güzel bir kızdır. Bir- gün Nanın babası bir cinayet iş- liyor ve kaçıyor. Zabıta yalnız Nanı yakalıyor. Genç kız 2 sene hapse mahküm oluyor. Diğer taraftan Nan, Kidi, Kid de çılğın gibi Nanı sevmektedir. Genç kız müddetini bitirdikten sonra tek- rar çetenin yanına dönüyor. Çetenin reisi Balafre, Nanın hapishaneden çıkması şerefine bü- yük ziyafet veriyor. Balafre de Nanı sevmektedir. Bu yüzden metresini ihmal ediyor. Fakat genç kız çetereisinden iğreniyor. Nihayet Balafrenin metresi kıs- kançlığından ne yaptığını bilmiyor. Tabancasını çekerek Balfareyi öldürüyor. Nan ile Kidde bu suretle birbirlerine kalıyorlar. Iki kocalı! Bu hafta Glorya sinemasında “Iki kocalı, filmi gösterilmektedir. Bu filmi Lilyan Hait temsil et- miştir. Filmin mevzuu şudur: Lian tam asri bir kızdır. Tay- yareçiliğe büyük bir hevesi vardır. Fakat zengin bir banka müdüyü olan babası ona bir türlü tayyare satın almamaktadır. Nihayet Lian babasını: — Eğer bana tayyare almazsan bugün bir otayyareye (biner, bankanın üzerine gelir, mütema- diyen taklak atarım!. diye tehdit | Filimden bir sanne ediyor. Ve hakikaten o gün bankanın üstüne bir tayyare gelip gayet tehlikeli taklalar atar. Zavallı babanın bunları gördükçe merakından çıldırmasına bir şey kalmaz. Fakat tayyaredeki Lian değil para ile tutulmuş başka bir tayyarecidir. Liano esnada bankaya girer. Mayer isminde bir delikanlıya Yeke m Me Sen Filimden bir sahne : Berlin, 15 (Hususi) — Bu sene gösterilen eğlenceli filimler içinde en fazla rağbet göreni şüphesiz ki, Aafa şirketinin “İbtiyatlar serbes,, adındaki filmidir. Bu filmin mevzuu harpten evvelki Alman askerlik hayatından alın- mış, bu âlemin çok meşhur olan tekmil şahsiyetleri canlandırılmış- tır. Askerliğe tamamen yabancı ilim adamlarından veya şehir ço- cuklarından (toplanan o hizmeti maksureliler, tam devreli askerler, korkunç çavuşlar, hiddetli bölük kumandanları... Dilber kızlar, ve insana aman vermeyen çaçaron ev sahipleri... Mevzu kısaca şudur: Dr. E on Breitner (Paul Hörliger) felekiyat- çıdır. Semanın tekmil yıldızlarını birer birer tanır, fakat hayatta çok acemidir. Günün birinde as- kere çağırılıyor. Kısa hizmet... Bölük kumandanı, ve çavuş kısa hizmetlileri? hiç sevmez... Bunların beceriksizlikleri yüzünden fena mevkie düşmek istemiyor- lar. Bu Dr. Breitner'de dünyanın belki en beceriksiz adamı. Gayet de sıkılgan. Bin bir patavatsızlık yopıyor, ortalığın altı üstüne geliyor. Bereket versin tam devreli nefer Paule Zapp (Pritz kampers) onunla dost olmuştur, ve bu acemi askeri himaye ediyor. Zapp, alay terzisinin kızı Aen- neye (o (Lucia Englixb)e âşıktır. Kızın gözü ise daha yukarlarda. Dr. Breitnerde. O zavallı ise bü- tün beceriksizliği ile darülfünun kız talebesinden Sotteye (Claire Rommer) âşık olmuştur, lâkin tesadüf eder. Mayer genç kızı bilmediği için pencereden hava- daki tayyareyi göstererek müdü- rün kızının çılgınlıklarından bah- seder: — Böyle bir kızı dünyada al- Lian kendisini Şuly maml.. der. Berlin mektupları Yeni bir alman filmi: Ihtiyatlar serbes... Eski alman askerlik hayatını gösteren bu filim çok reğbet gördü “ Ya, yal Askerlik kolay değil!,, ağzını açıp aşkından bahsetmiyor. Bir gün bir randevu alıyor, ona gitmesine de çavuş mani oluyor. Zapp, imdada yetişerek, çavır- şun nasıl gönlü yapılarak, dışarda binada da yatmak mümkün oldu- ğunu, izin almadan mezun olma- nın yolunu gösteriyor. Gitgide Dr. Breitner askerlik, ve Zappın arkadaşlığı sayesinde hayat adamı olmaya başlıyor. Günün birinde manevralar baş- lıyor. Yüzbaşı, maksurelinin bu- dalalık yaparak kendinin binbaşı olmasına mania teşkil edeceğin den korkuyor. Halbuki bir çok tuhaf tesadüfler neticesinde Dr. Breitner ile Zapp büyük muvaffa- kiyetle düşman mevzilerine ilk defa girmeye muvaffak oluyorlar. Artık ibtiyata nakledenler ser- besttir, istirahate gidebiler, terhis olundular. Aemeyi evlenmeye razı edemiyen Zapp sivil kıyafette bütün bütüne pejmürde göründü- ğünden, artık hiç ümidi kalma- mıştı, Bu sefer de Dr. Breitner ona yardım ediyor, ve çifte bir nişanla oyun sonuna eriyor. Bu filim çok muvaffak olmuş- tur. Askeri komediler için esasen Lucie Englat emsalsiz. o Fritz Kompers dramda olduğu kadar komedide de muvaffak olan bir sanatkâr. Paul Hörbiger şüphesiz ki en sevimli Alman komiklerin- den biridir. Hele ev sahibi rölün- de Senta Söneland ömür !.. Bu filmin bir hususiyeti de Alman halkının âdet ve ahlâkını seyyahların görüp tanıyamıyacak- ları hususiyetlerine kadar gös- termesidir.. Bu filim kazandığı muvaffakıyete cidden lâyıktır. a A ninde bir kız diye Mayere tak- dim eder. Ve o geceki baloda sevişirler kendisine izdivaç teklif eder, Diğer taraftan zengin bir adam Lianı babasından istemek- dedir. Liyan iki talipten genş memuru terc'h eder, evlenirler.

Bu sayıdan diğer sayfalar: