Akşam 20 Teşrinisani 1931 G. Saray da oynamıyor Her kes: Korktular! Diyor - Galatasaray baş kaptanı ne diyor Bugün Galatasaray - Beşiktaş maçı oynanacaktı. Bu maç da Fener - Beşiktaş maçı gibi sere- monili bir galibiyetle, Beşiktaşın hükmen kazanmış olmasile neti- celenecektir. Çünkü bugün Gala- tasaraylılar sahaya çıkmıyacaklar. Fenerbahçe cuma liginden çe- kildi. Galasaray da bugün Beşik- taşa çıkmamakla cuma liginden çekileceğini anlatmış oluyor. Bir taraftan birinci sınıf klüpler cuma liginden çekiliyor; diğer ASE olimpiyat ligini yapıyor- ar. Görülüyor ki, G.S-F.B nin şam- piyonayı oterketmelerinde | ilân edilmiyen sebepler vardır. Kulüp idarecilerinin (aralarında kalan harice sızmıyan maksat ve sebep ne olabilir... Hasılât meselesinin son vaziyette mühim bir rol oynadığını zannet- miyoruz. Cuma Jiğini bırakan kulüplerin stadyomda hisseleri vardır. Sönük devam edecek cuma maçları şüphesiz geçen seneki basılâtın yarısını bile temin etmiyecektir. Cumaları hasılat noksanın pazar günlerine tahsis edilen olimpiyat ligi maçlarının telâfi edeceğini zannetmiyoruz. Pazarları devair, ve mektepler açıktır. Merak ne kadar fazla olursa müesseseler olsun pazar maçları kalabalık olmaz. Bu vaziyette cumayı bırakan kulüplerin hasılat tarafında zarar- ları muhaktır. Görülüyor ki, bu günkü ihtilâf hasılat taksiminden doğmuş bir şey değildir. Şu sessiz sedasız çekilmelerin daha esaslı sebeplerini ararken akla Galatasarayla Fenerin Be- şiktaştan çekindikleri hatıra ge- liyor. Buihtimal son haftalar zar- fında ekseri meraklıların ağızların- da dolaşan cümlelerden çıkıyor. Itiraf etmek lâzımdır ki, Fenerle Galatasaray lig maçlarının bida- yetinde Beşiktaş kadar hazırlıklı görünmüyorlardı. Fazla olarak Yunan omuhteliti (o maçlarından yorgun çıkan oyunculari vardı. Beşiktaş G. S-F. B nin bu vazizetine nazaren daha canlı ve daha hazırlıklı görünüyordu. Mer- keze gol cıkarabilecek oyuncuyu Hakkıyı bulmuşlardı... Ibtilâf sebeplerini zihnen bul mak istiyenler arasında böyle düşünenler çoktur. Bilhassa son günlerde Eminönü ile Beşiktaş arasında işliyen (o tramvaylarda; Beşiktaşla ilk ağızda çarpışmak kolay değildir. Diyenlere her gün tesadüf ediliyordu. Ahali arasına yayılan bu şayıa- lara rağmen, G.S - F.B. nin Beşiktaştan çekindikleri için Cuma liğini bıraktıklarını iddia etmek pek doğru olmaz zannındayız. Beşiktaşıda Pazar maçlarına al- mak istiyen G. S - F. B idarci- leri karşılaşmaktan Okorksaydılar Beşiktaşı olimpiyat liğine almağa çalışmazlardı. Beşiktaş taraftarları vakit ka- zandıktan sonra oynamak kolay- dır. Diyebilirler. Fakat bu çok kuvvetli bir delil olamaz. Bizce olimpiyat liğinin doğma- sının sebeplerini başka yerlerde aramalıdır. Galatasaray başkaptanı Adil Giray bey, G. Sın Cuma maç- larından çekilmesine sebep olarak hem pazar hem cuma oynamanın yorucu olduğunu söylüyor. Mınta- ka heyeti de başka fikirdedir. Zamanımızca meselenin hakiki sebepleri biraz sonra anlaşıla- caktır. Eşref Şefik Tenis kralı ile Prensi karşılaşacak mı? Tenis krali denilen amatör dünya tenis şampiyonu Henri Cochet'in son resimlerinden biri Fransız teniscilerinden Henri Cochet dünya amatör tenis şampiyonudur. Dünya tenis şampiyonluğunun seneler 'en beri Fransada kalma- sına başlıca âmil olan Cochetye tenis krulı derler. Senz başında profesyonel olan Amerikalı Tildene de meraklılar, tenisin prensi diyorlar. Tilden üç aydır profesyonel oyuncularla büyük bir turne tertip etti. Tilden turnesi Avru- pada çok rağbet gördü. Meşhur profesyone!leriz çarpışan Tilden bütün profesyonel rakiple- TEKİ EE) ihtilâf hakkında karilerimiz ne düşünüyorlar... Galatasaray'la Fenerbahçe'nin Cuma liğinden çekilmesini okuyu- cularımız muhtelif şekillerde tevil ediyorlar. Okuyucularımızdan al- dığımız omektuplardaki fikirleri ilk sütunda aşağı yukarı anlattık. Aşağıya dercettiğimiz mektup ayrı bir noktai nazarı işaret ettiği için bir kısmını naklediyoruz. Heseyin Suat beyin dikkate şayan mektubundan bir kısmı. * Her hanği "bir futbol maçı hakkında, nasıl ki en sahibi sela- hiyet olarak akla, en evel Nihadın veya Zekinin mütaleasını almak geliyorsa, memleket veya şehir sporunun idaresi mevzuu bahs olunca da, en makul ve mantıki hareket, sporda teferrüt etmiş, büyük bir varlık gösterebilmiş teşekküllerin birer nazım ve amil olarak kullanılmasıdır. Bunu hayatın her şeklinde tat- bik ve mukayese mümkündür. Bir bankanın veya bir şirketin en kuvvetli ve nufuzlu şahsiyeti, şüp- hesizki, o müessese eshamını en fazla elinde tutandır. Fener, Galatasaray, Beşiktaş, gibi memleketin göz bebeği ad- dedilmeğe bihakkin seza klüpleri ve onlarınspor namına en fazla söz söylemeğe salâhiyettar idarecileri dururken, çok garip ve anlaşılmaz bir sebeple, yok bilmem Süleymaniye, Anadolu, Altınordu gibi, gayri- kabili inkâr varlıkları artık maziye karışmış ikinci derecede klüp murahhasları mintaka veya spor idaresini tedvire memur edilirse.. İşte iki senedenberi gözümüzün önünde olduğu gibi her defasında başka bir bahane ile çıkan ihti- lâflarla vakit geçirilir ve bütün komşularımız dev adımlarla ileriye atılırken: Biz halâ on beş sene evvelki kuvvet ve kudretimizi bile mu- hafazaya muvaffak olamayarak şahsiyet ve şahsi menfaat kay- gusundan kurtulamayız. Hürmetler efendim. 4 Hüseyin Suat Arsenal 3-2 kazandı Fransızların Racing kulübü ile geçende Pariste çarpışan meşhur İngiliz Arsenal takımı hevessiz ve gevşek bir oyundan sonra Fransızları 3-2 maglup etmiştir. Fransız gazeteleri İngilizlerin fevkalâde mahir oldukları halda iştihasız (oynamaları (yüzünden ufak bir farkla galip geldiklerini tastik etmektedirler. ar sre nana rini yen için o Amerikalıya yeni rakipler arıyorlar. Organizatörlerin meşhur ama- törlere büyük O servetler teklif ettiklerini, oObu meyanda dünya şampiyonu Cochetyi profesyonel yapmağa ugraştıklarını yazmıştık. Coçhet bütün teklifleri redderek amatör kalmağı tercih etmişti. Porfesyonel organizatörler para ile (o kandıramadıkları Cochetyi izzeti nefsini tahrik ederek Til- denle çarpıştırmak yolunu dene- meğe başlamışlardır. Bir profesyonelle bir amatörün hususi müsade ile karşılaşmasında Beynelmilel nizamnamede mesağ olduğu için yakında bir Tilden- Cochet maçına her kes intizar etmektedir. Bu iki şampiyon ev- velce bir çok defalar açık kort- larda karşılaşmışlardır. (o Ekseri maçları Fransız Cochet kazan- mıştır. Şimdi müsade çıkarsa kapalı kortta karşılaşaçaklardır. Antrepolar dop dolu Istanbuldaki antrepolarda pek çok mal mevcut olduğunu, bu sebeple uzun müddet Avrupadan getirtilmesi lâzım gelmiyeceğini dün yazmıştık. Filhakika Istanbulda, Galatadan Kuruçeşmeye kadar olan sahada, Haliçte mevcut antrepolar kâmilen mal doludur. Bun- dan başka bir çok mavnalar da mal yüklü olarak yatıyor. Tüccar şimdi bu malları gümrükten çekeceği için yeni sipariş durmuştur. Diğer taraftan bir kısım tüccar tahdit kararı üzerine malları arttırmağa başlamıştır. Halbuki gümrükten çıkmış olarak şehrin depolarında halkın ihtiyacına kifayet edecek mal vardır. Bu sebeple fiatlere zam teşebbüsünün iyi bir netice veremiyeceği zannolunuyor. Resmimiz bu antrepoda yığılı duran eşya denklerini gösteriyor. Hayvanlara miras! Bülbüle 1 milyon, bir kediye 2 milyon lira miras bırakıldı Amerikanın Filadelflya şehrinde Jenny Vilson namında yetmiş beşlik bir kadın vefat etmiştir. Bu kadın Amerika hayir müesse- selerine 42 milyon dolar, yani bizim paramızla 84 milyon lira bırakmıştır. Bu kadın, bu kadar ihtiyar olduğu halde, başında tek bir beyaz kıl bile yoktu. Madam Jenny son otuz senede evinden dışarı çıkmamış, kimseye görünmemiştir. Bunun da sebebi, bir aşk macera- sıdır. Madam Jenny bundan tam otuz beş sene evvel Amerika bahriye yüzbaşılarından birile nişanlanmış ve düğünlerinin arefesinde denizin cazibesine dayanamayan yüz başı, son defa olarak bir kayığa binerek denize açılmış, fakat ondan sonra bir daha görünmemiştir. Madam Jenny tam otuzbeş sene bir gün tekrar nişanlısına kavu- şacağı ümidini kaybetmemiş bunun için her yemeğinde, yalnız önüne konulan düğün tatlısından ye- miştir. Bu tarz tagaddi sadık kadının sıhhatini bozarak kendisini asabi- leştirmiş ve insanlarla alâkasnı kestirmiştir. Kadın yalnız kedile- ri ve köpeklerile beraber yaşa- mıştır. İhtiyar kadın, vasiyetname- sinde, kedilerine ve köpekleine bü- yük bir meblağ bırakmıştır.Pek sev- diği bülbüle de bakmak için ya- kın akrabalarından birine beşyüz dolar yani bir milyon lira vasiyet etmiştir. Amerikada Nev Yorkta da zen- gin bir kadın kedisine bir milyon dolar miras birakmıştır. Bu kadı- nın vasiyeti mucibince kedi için bir hizmetçi tutulmuştur. Fakat kedi kadını çok sevdiği için ancak üç hafta yaşıyabilmiş ve kadının arkası sıra ölmüştür. Kral Garolun sıhhati yolunda Bükreş 18 (A. A.) — Tıbbi bülten, kralın * nekahat devresine girmiş olduğunu bildirmektedir. Hükümdar, gelecek hafta Sinaia- dan Bükreşe avdet edecektir. Urlada bir cinayet Urla 19 — Urlada Yeniköy cıvarında bağ damlarında bir cinayet olmuştur. Ambarcı oğlu Ali ismindeki şahıs tabanca kur- şunlarile öldürülmüş olarak bu- lunmuştur. Cinayet hakkında tah- kikat yapılmaktadır. Katil yaka- lanmak üzeredir. Yerli istihsalât artırılıyor Sanayi birliğinde bir içtima yapılarak yeni kanun münasebetile istihsalâtın artırılmasına karar verildiğini yazmıştık. Bir çok fabrika sahipleri bu hususta faaliyete başlamışlardır. Bilhassa ipek fabrika- ları istihsalâtı tezyit için istihsalatı da arttırılacaktır. tetbirler almışlardır. Dokuma ve saire