9 Mart 1930 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

ST UK S0 UD , Ç ASN RLSE PY S EER . Akğalın İngiliz siyasi fırkalarında inhilâl başladı. Tardieunün ikinci kabinesi- yaşayacak | mı? Ispanyada cumhuriyet hareketi Avrupa - devletlerinin iyasetlerinde ediyor ve gittikçe v. hamet ve ehemmiyeti artıyor. Bu halin baş- hca sebebi harbi umu- minin — yadigâr — olan muzayakatlar ve ikti- sadi müşkülâtın deva- mindan Avrupa halk- ları arasında memnu- niyetsizlik — ve —( hükümferima olmasıdı Avrupa halklarının bulundukları müşkül iktisadi ve siyasi vazi- yetlerden — kurtulmak için Mmuayyen ve kat'i bir yol bulamadıkt: başlıca alâmeti parlâ- mentolarda — bir. çok ufak tefek — fırkaların zuhur etmesi Mevcut fırkalarda da istikrar yoktur, cümle- sinde inhilâl başlamış- tır. Meselâ İngilterede iktidar mevkünde bu- Tunan amele fırkasının sol cenahi bir çok meselelerde - muhalefet mevküne göçmiş olduğundan hü- kümet kendi fırkasında bu cenaha mensup - kırktan - fazla mebusa güvenemiyor. Diğer taraftan Avam kamara- sında nazımlık - vazifesini gören bazı tadil tekliflerini inden bu fırkanın lideri hükü- meti devirmeğe karar vermişti Fakat Loyd Corç fırkasının mebuslarından bir baylısına sözü- 'nü geçiremediğinden - bunlardan dördü amele hükümeti lehine rey vermiş ve sekizi de müstenkif kalmıştır. Bu sayede Makdonald kabinesi dokuz rey ekseriyetle sukuttan kurtulmuştur. Bu netice Kiberal fırkasında / intizam bırak- mamıştır. İngiliz #arkaları arasında en mazbüt ve sağlamı olan muhafa- zakârlarda da inbilâl başlamıştır. M. Baldvin'in serbestü — ticaret politikasını — büsbütün terketmek istememesi ve İngiliz €en büyük ve zengin pazarı ” distana vasi muhtariyet verilmesini iltizam eylemesi muhafazakârların müfrit milliyetperver olan sınıfını güleyane den — bunlar tarafından Tük fırkası , namı altında yeni ırka teşkiline mübaşeret edil- miştir. Yeni fırkanın - başında İngilterede en çok satılan iki büyük halk gazete baş muharriri bulunuyor. Yeni fırk fırkasının / ölümü demek Baldvin bu tehli- keyi çabuk hissetmiş olduğundan yeni fırka rüesasile uyuşmak isti yor. Bu inhilâl hareketleri İn; tereyi yeni intihabat umumiyeye sürüklemektedi Yeni Fransız kabinesi Fransa parlâmentosunda da se- Bebi bir ve şekli başka müşkülât wardır. Burada belli başlı büyük fırkalar olmadığından ve bahusus sabit ve kuvvetli merkez fırkası yahut gürüpü - bulunmadığından bir türlü sağlam ve müstakir bir 'M. Makdonald ve ekseriyet vücuda gelemiyor. ivin konuşurlarken ki küçük fırkalar yek- diğerile ik etmek şöyle dur- sun azaları arasında bile tesanüt olmadığından aynı fıkanın - bir kısmı hükümetin lehine rey ve- rirken diğer kısmı aleyhine rey veriyor. Bu fırkalar kırktan fazla meb- usu olan Louchor'un sol radikal- lar fırkası ile Franklen Buyon'un 16 kadar mebusu olan sol radi- kal ve sosyal fırkasıdır. - Bunlar rasgelen hükümeti devirip du- ruyorlar. Bu defa teşekkül eden Tardicu kabinesi vasi temerküz esasına müstenit olup kırktan fazla ekse- riyeti olduğu temin olunuyor. Fakat kendi am eden na- zım fırkalar, azâsını rey vermi serbest biraktığından ” bu hükü metin mali meseleleri intaç ve Londra deniz konferansını bir neticeye raptedinciye kadar yaşa- ması şüphelidir. İspanya kralının tahtı tehlikede İspanyada diktatörlük devril- dikten sonra Avrupanın bu büyük memleketinde zuhur eden fitret devri anarşiye müncer olacak gibi görünüyor. Diktatörlük memleke- 'tin kanunu eşasisini çiğnemiş ve parlâmentosunu dağıtmış ve oldu- ğundan eski rejinin idaresi kolay değildir. Altı buçuk sene devam eden keyfi idarede hakları kay- bolan herkes ve bahusus münev- verler halkın başına / diktatör- lüğü musallat edenin kral olduğuna | kanaat hasıl etmiştir. Bunun için kral şiddetli hücumlara hedef oluyor ve İspanyanın bir daha böyle bir felâkete maruz kalma- en sağlam teminatın cumhuriyet olduğu fikri ileriye sürülüyor . Sabık — başvekillerden 'Guerra” bile ahiren irat eyledi- ması ik ği büyük nutukta buna işaret | etmiştir. Vaziyetin fenalaşmakta olduğunu ren şimdiki başvekil Ceneral Berenguer sabık. dikta- törün yadigârı olan sansörü ve içtima memnuiyetini teşdit etmiş- tir. Butedbirler büsbütün aksi tesir Düseldorf canisi Cani hayatını anlatıyor ve! eşkâlini bildiriyor Boyu 1,68 dir,ekseriya | üzerinde lâcivert bir pardösü vardır Düseldorfta 21 kişiyi öldüren esrarengiz cani hâlâ ele geçme- miştir. Zabıtanın yaptığı bütün tahriyata rağmen bu meçhul katile it bir şey öğrenmek kabil olma- mıştır. Polisin bu muvaffakıyetsiz- liğinden bizzat esrarengiz caninin bile canı sıkılmıştır. Meçhul katil tesine gönderdiği bir mektupta diyor ki: “Polis beni arıyor ve bir türlü bulamıyor. Muvaffakıyetsizliğin bu derecesi beni / sıktı. Bari bir ( beni ucu - vereyimde — zabıtanın yakalamasına medar olsun.. Her halde işitmişsinizdir. Geçen cumartesi akşamı Zov da - bir maskeli balo vardı. Kalktım gi Doğrusu ya balo pek eğle: celi geçti. Gelenlerin üçte iki kadındı. Hem de fevkalâde güzel kadınlar.. Benim meşrebime muvafık bir çok genç kızlar vardı. İçimden: — Şunlardan bir ikisini kar dırayım.. Dedim. Lâkin hepsi de fena halde korkuyorlardı, bütün bunlardan başka hemen cümlesi annelerinin sıkı bir kontrolu altında) bulunmıyordu. — Binaenaleyh birine yanaşmak kabil - olamadı. Ne yapayım kısmet değilmiş!. Size bir az da hayatım hak- kında malümat vereyim.. Babam yüksek bir memurdu. İyiligini inkâr edemem, — bel gayet iyi okuttu.. Evvelâ banl cılığa merak ettim, ve bir banka- 'ya memur oldum.. Lâkin pek az sonra münasebetsiz bir hareket oldu, beni bankadan kapı dışarı ettiler,ilk meslegimden işte böyle kovuldum.. üseldorf'a git- ine — başladım. Lâkin istidat meselesi bu.. Bir türlü resimde muvaffak olamıyordum... İşte bu sıralarda kendimi sefa- hat hayatına kaptırdım.. Geceli ündüzlü eğleniyordum. Muhitim- kızların ne kolaylıkla srüyordum..Bir az sonra/ kurnaz bir kadın avcısı olmuştum.. Ailem benim bu halime ta- hammül edemedi. Nihayet evim- den de kovuldum.. Bir müddet sonra dehşetli parasız kaldım. Züğürtlükten ne yapacağımı miyordum.. - Para bulmak için ağıma düşürdüğüm genç kızları öldürmekten başka bir çare yok- tu.. Ve ben de böyle yaptım... Kendimi için bir şey daha söyliyeyim..Ben ekseriya Leichstrasö de dolaşırım.. Ha şu- nu da söyleyeyim.. Geçen gün baloda ihtiyar bir kadın kıyafetine girdim ve işin garip tarafı bu kıyafetle yüksek polis memurla- rından biri ile dans da ettim.. Ne dersiniz buna? yakalatmak Boyümun uzunluğu 1,68 dir. Gözlük taşımam.. Üzerimde ek- seriya kareli bir elbise ve lâcivert bir pardösü vardır. Şimdilik etimde bir miktar para bulunduğu için fırsat gözlemekle iktifa edi yapmakta ve krala kazşı gayz ve hiddeti arttırmaktadır. Kralı tutan kuvvetler ordunun bir kısmı, pa- paslar ve — muhafazakârların kısınıdır. Bu karışik ahvalin İs- panyada dahili harbi ve - iftirak hareketlerini intaç eylemesi ihti- amali çoktur. Düseldorfta çıkan Frayhayt gaze- | 9 Mart 1930 Lil istasyonundaki ceset Sepet sandığ—ın esrarı hâlâ anlaşılamadı Mevkuf Elmasyan aleyhindeki deliller gittikçe kıymetini kaybediyor BZ MRDAAN san Halâ esrarını muhafaza eden sepet sandık Bundan aylarca evel bir gün stasyonunda bir sepet sandık içinde bulunan cesedin esrarı bir türlü anlaşılamıyor... Şimdiye k: dar yapılan bütün tahkikat hâlâ hiç bir netice vermemiştir. Katil zanmı ile yakalanan E- masyan'ın aleyhinde bir çok de- liller vardı. Lâkin bütün bun- lar cinayet hakkında en küçük bir ip ucu bile verememiştir. Bilhassa bu delillerden ikisi gayet mühimdi ve tahakkuku takdirinde Elmesyanı — mabküm son yapılan / tahkıkat neticesinde bu delillerin de bir esasa istinat etmediği anlı mıştır. Bu. delillerden / birincisi Elmasyanın dükkânında görülen kan lekeleri i Polis fen şubesinde yapılan tahlilât neticesinde bu Jekelerin insan kanı olduğu ve Rigoya ait bulunduğu tesbit edilı Lâkin görtlen İüzum özerine lekel, ir kere de Pastör enstitösü tarafından tahliline karar verilmiş ve bu iş üç kişilik bir komisyona havale edilmişti. Bu üç fen adamı Uzun uzün yaptıkları tahlilin ne- ticesini şöyle tesbit etmişler — Vakıa bunlar insan kanıdır. Fakat bu kanın Rigoya ait olup olmadığını fennen kestirmek ka- bil değildir. Bunun üzerine Elmasyanın mü- dafaa — vekili bu kanın Rigoya ait olmadığını ileri - sürmüştür. Lâkin hasım tarafının avuka! — Madem ki insan kanıdır. Bu her halde Rigoya ait olmalıdır Diye iddia etmiştir. Elmasyan kan lekeleri hakkında kendisine soru lan “süallere doğru dürüst bir cevap verememiş — Karım hastadır. Bronşit..Ağzı- 'ndan,burnundan ekseriya kan gelir- i.. Cevabını vemiştir. Vaziyet böyle işevveş bir halde iken müstan- kadın müracaat ederek dce Elmasyanın dük- Bir gün | kazacn Tentürdiyot aramağa Lâkin — bu esnada elimden akan kanlar yere damladı.. Esasen kanlar da pek eski bir zamana aittir. Binaenaleyh kan- darın bu kadına ait olması — ihti- mali çok kuvvetlidir. Bu surette Elmasyanın aleyhinde bulunan en kuvvetli / delillerden — biri pek ziyade zayiflamıştır. Elmasyanın aleyhindeki ikinci delile gelince.. Bu bir para mese- lesidir. Elmasyan son zamanlarda hangi para ile yaşadığn bir türlü izah edememekte idi. Sorulan suallere cevap vermiyor, nereden para - bulduğunu — söylemiyordu. Adeta Elmasyanın para için Ri- göyü - öldürdüğü — zehabı. hasıl olmüştu. Lâkin nihayet bu da anlaşıldı.. Meğer Elmasyaği' iflâs etmeden bir az evel dükkânındaki maki- neleri el altından bazı kimselere satmış... Elmasyan bu makineler- den aldığı para ile yaşıyormuş... Maznun şimdiye kadar bir türlü bunu söyleyememiştir. Elmasyanın vekili, müekkili hak- kındaki bütün aleyhte delillerin suya düşmesi üzerine Elmasyanın tahliyesini talep etmiştir. Müstantiklik Elmasyanın evra- kını mahkemeye vermiştir. Yakında bu yılan hikâyesi gibi , uzayıp giden meselenin muhakemesi baş- layacaktır. Kız futbolcular Amerika'da kadınlar arasında futbol merakı başlamıştır. Resı dercettiğimiz miş Meri Vintham bu sene birinci gelen takımın kaptanıdır. w