Üüriçten memlekete para gelsin diye beklerken... « koşa koşa, levazımcı İsmail Hakkı Paşa geldi!.. AKŞAM Sene 12 — No : 4089 Tahrir telefonu » İstanbel — 1656 CUMA — 28 Şubat 1930 İdare telefana : İstanbul — tası Fiabı 5 kuruş Can damarı kesilir mi? Bir şeyin ismini değiştirmek, şeklini tebdil etmekten daha İstanbulun biç bir hali iyor, Oyalmız bu zavallı şehre, her sene yeni bir lakap takılıyor: - Bir vakitler, İstanbula "sefahat şehri ; demişlerdi. Bunu is için de — mühteşem - bir açmışlardı. - Fakat, * sefahat , — değil, İstanbulun “sefalet , şebri olduğu anlaşıldı. | Sonra, sabık paytahta “ seyyah şehri,, dediler, az zamanda bir çok seyahat acentaları türedi. Fakat, buraya — gelen seyyah- | lar, —sabah vapurdan ” çıkıp, camileri gezdikten sonra şehre beşpara bırakmadan akşam üstü Yapura dönen seyyar yolculardan ibaret olduğu için, bundan da umulan hayır çıkmadı. Daha ciddi düşünmek — istiyenler, — İstanbul | “ sanayi ve İabrika şehri , olmalı, fetvasını verdiler. Ancak, arzu ile imkân arasında haylı uzak mesafeler olduğu için bu fikirden de, -mecburi - vaz geçtik. Şimdi yeni heveskârlar, eski İstanbula yeni bir rütbe keşfet- mişler; İstanbul liman şehril “İstanbul ancak limanla zengin olur. Bunun için de güzel bir | Himan İâzım...,, Bu fikre itiraz etmek güçtür. ; — Fakat İstanbul limanını boşaltarı sebep Jimansızlık değil, limana 'en yahut girmek isteyen, mal — alan, mal çıkaran vapurların bu- rada maruz kaldıkları (maliyeye, bıtaya,gümrüğe, pasaporta,liman Fransız buhranı M. Tardieu ve Poincare kabineyi teşkil vazifesini kabul etmek istemiyorlar Üç günlük başvekir m. Chautemps M. Tadicu'nün istifası üzerine Fransada yeni teşekül eden Chau- temps kabinesinin daha meelis huzuruna çıkar çıkmaz devrildi- ğini yazmıştık. Reisicumhur M. Dumerg bunun üzerine yeniden N, Tardieu yü davetle kendisine kabineyi teşkil gtmesini —teklif eylemiştir. M. Tardicu bu teklifi kabul etmemi; M. Peincareyi tavsiye etmişti M. Poincare sıhhatinden dole yı bu vazifeyi kabul edemiyece- ğini — söylemiştir. Vaziyet çok işlerine, hattâ hamal meselesine | kadar bin türlü idari, muamelevi, mali kuyudu şuruta ait müşki- lâttır. Fenni liman noksanı en sonraya kalır. — İstanbul limanı, geçmiş seneler oldu ki, —daha fenni vasıtalara malik daha çok vapur yüzü Asri ve fenni | liçte / yapılması fikri ise baştan | başa münakaşa ve tetkik edilecek bir meseledir. Bu işe üç kişiden | (ve bu fenni işlerden çok iyi | anladıkları şüpheli üç kişiden)mü- rekkep bir konisyonun, motöre | binerek Haliç içinde tenezzühe | benziyen bir cevelân yapmaları | ile karar verilmez. Haliç çok | dardır, ve bugünkü deniz merakibi oraya girip çıkamaz, — Sonra, kenarlarına rıhtim - yapılması da mümkin değilmiş. Halicin dibi mütemadiyen temizlenmek- ister. | Bu da milyonlara muhtaçtır. Esa- sen, Bizans zamanında,küçük ge- milere liman vazilesini gören Haliç, cesim serbestçe | | Halicin | gemilerin hacmi düğü için - İstanbulun olmaktan çıkmıştı. Bütün bu — sebeplerden — sarfı ( öprüyü kaldırmak arzusu | Timanı Bayıltıncıya kadar dövdi ler, sonra savuştular! Dün gece saat 21 de Beyanıita tuhaf bir hadise olmuştur. Çukur çeşmede Taşhanın odabaşısı kendi odasında istirahat ederken birden- bire kapı açılarak içeri 2 adam girmiştir. Mehmet; bu meçhul şahıslar 'ne istediklerini sormuş ve şu ce- vabı almıştır: "Seni öldürmek için geldik, bize 200 lira verdiler, senin düşmanların - bizi buraya gönderdiler.., Mehmet alık ahık akıbetine in- | tizar ederken 2 şahıs derhal lam- | bayı söndürüp oda başıyı bayğın bir hale — getirinceye — kadar #övmüşlerdir. - Meçhul Mahmedin sesi çıkmayınca öldü zennederek firar etmiş Tah- kikat yapılmaktadır. ÇOCUK DÜNYASI B inci sahifemizdedir. Manzum masal, resimli hikâye, eğlenceli yazılar, bilmeceler ve hediye kazananların isimleri vardır.. Okuyunuz. ÖldurıLeğl geld—ik! v şabıslar | | Reisicumhur Hz. dün akşam İzmire hareket etti Ankara, 26 — Reisicumhur | Hz. dün saat 6 ya 10 kala İzmir'e müteveccihen şehrimiz- | den müfarekat - buyurdular. İstasgonda bir çok mebuslar, kile özası tarafından bit şekilde teşyi ibi umumt Tev- Rüsuhi Beylerle Şükrü Kaya, müfettişi Ali Nazmi, | tayyare cemiyeti reisi Faat, | doktar Reşit Galip, Kılıç Ali, | Recep Zühtü Beyler” bulun. makta idi. Dünkü yangın Beş dükkân tamamem bir dükkân kısmen yandı —T v Büyâkadadağı define Adada bulunan altınlara kıymet takdir ettiriliyor Satılan ve ötekinin berikinin elinde kalan altınl: ar topla: nıyor Adada bulunan altınlardan bir kaçı Bir kaç gün evel Büyükadada bir define bulunduğunu yazmıştık. — Makedonyalı Bir çok altınlardan mürekkep olan bu definenin şimdiye kadar hakiki — koymeti / tayin edilme- mişt Polise celbedilen antika- çılardan bazıları tek bir altına | ağırlı 300 Jira kiymet vazetmişlerdir. daktilografla aa Piyangomuza iştirak € Fi Bizans imperatarluğundan evvel e ait olan bu meskükâtın biç biri şimdiki altın- lara benzememektedir. Bu asarı atikadan — yalnız tanesi den dan bazıları İtfaiye dünkü yangında çalışırken Dün İstanbulda Ketdhciler ka- pısında çocuk fişek ve tabanca 'a Leonidis efendininin dükkâ-) | nundan, yangın çıkmıtır. İtfaiyenin gayretine rağmen beş dükkân tamamen, bir dükkân da kısmen yanmıştır. Yangın - neticesinde — Leonidis ef, nin ayağı tutuşmuş ve genç adam — (hastaneye — kaldırılarak bacağı kesilmiştir. Yanğın bir buçuk saat devam ettikten sonra söndürülmüştür. 2 yangın Dün gece biri Üsküdarda diğeri Mahmut paşada 2yangın olmuştur. Üsküdarda meyhaneci Mehmet Fevzi efendinin yatak odasından kıvılcım sıçramak süretile yangın çıkmış, söndürülmüştür. Mahmut paşada kürdeleci apos- tolun elektirik ütüsünden yangın çıkmış, söndürülmüştür. 8 — İsmet Hanım : Kadıköy (İşsiz), 9 — Hatice Hanım : Beşiktaş İşsiz Muhtar Hanım : (İşsiz) , 15 — Meliha Hanı Daktilograflar ! 3 üncü sal 10 — Hikmet Saffet Hanım : Moda, 11 — Cavide Hanım : Haydarpaşa, 14 — Adile Hiln © kadar mühim ki.., . İsmet güler 1 Levazımcı paşa — Yunüs Nadi B orkup Kaçarl. — baş — makaloler yazarl, 0 bana aşık olur'. Amma katiyen