Boş yere taksile- rin yerini değiş- tirmek için şotör- leri masrafa so- kan Emanet Sene 12 — No ; 4081 « Camilere * israf haram ,, mahya- sını okumadı mı? kurular Fiatı $ kuruş Bütçe sistemi ve Devlet programı “Bütçeni göster, nasıl bir devlet olduğunu anlayayım! , sözü çok doğrudur. Bütçe devletlerin ayna- sıdır. Oraya bakınca - devk şekli derhal anlaşılır. Bu tera: ibresi tetkik meydana çıkar. Devletin şekli midir, yani — halk halkın menfaatleri mi teşekkül etmiştir? Yoksa otokraği esidir, yani bir veya bir kaç şahsm tagallüp 72 istibdadı mı hâkimdir? Bunları bütçedei demokrasi tarafından ve anlamak mümkündür. Esasen ha- kiki bir bütçe mevcüt olup olmaması, hakiki bir devletin varlığına yokluğuna, başlı başına delildir. Bunun için, Türkiyede teessüs eden cumhuriyet hükü- vel bütçesine ehemmiyet her şeyden fazla bütçesini kıskanır, bütçesine hâkimdir. Fakat bir bütçe , bu umumi devlet sıfatlarından başka, muay- yen bir idare şeklinde - meselâ cümhuriyet idaresinde - muhtelif hükümetlerin takip ettikleri sis- temlerin de makesidir. Bir devir- de hangi işlere en çok ehemmi- yet verildiği, memleketin koyub düğu istikamet , iktisadi ve mai telakkiler hep bütçeder an- daşılır. Bu kaideye nazaran,şimdiye ka- dar gelip geçmiş ve şimdiden sonra olacak, yahut ölması lâzim gelen bütçe sistemini mukayese Edersek, devletin, muayyen devirde yeni / ihtiyaçlar, yeni telakkiler karşısmda kaldığımı anlarız. 1930, yani en son bütçeyi ele alalım, ( evvelkiler de, mahiyet itibarile bundan pek az farklıdır) 227 milyon küsur İira varidatın sarf, mahalleri arasında en büyük rakkam olarak yüzde otuzu mü: dafaaya, yüzde on beşi nafıaya, yüzde on dördü düyunu umumiyey, tahsis edilmiştir. Bundan anlaşı- hyor ki Türkiye cümhuriyeti hü- kümeti, her” şeyden evel - pek baklı olarak-vatanın müdafaasına, yollara ve sulamaya, ve bir de zaruri addettiği borçlarına ehem- miyet vermiştir. Memleketin doğ. rudan doğruya iktisadi inkişafile, dabii servet menbalarının istismarı ile, ziraate ve sanayic yardım ile meşgul olan veya olması icabe- den — İktisat — vekâletine ancak yüzde 3,85 ayrılmıştır. — Böyle bir taksim tarzı, parası altın kadar yüksek ve istikrar bulmuş, kambiyosu mütemadiyen düşmek tehlikesinden — azade, ihracatı ilhalatından — fazla, sade - devlet (Devamı ikinci sahifede) Fransız kabinesi Briand tekrar iş başına geliyor mu? baş vekili M. Tardieu aleyhindeki darbe epice zamandan beri ha- zırlanmıştır. Başvekilin Londra'da bulunma- sından ve sonra hastalanmasından istifade edilerek hazırlık ikmal edilmiştir. Maliye nazırı M. Şeron parlamento — manevralarına — pek | vakıf olmadığından vaziyeti re edememiş ve kabine ekalliyette kalmıştır. Yeni kabineyi M. Briand'ın teşkil edeceği tahmin olunuyor. M. Briand sol cenaha mensup ve radikal sosyalistlerin iştirakile bir kabine yapacaktır. — Muhtemel nazırlar arasında M. Chautemps, M. Clemantel ve M. Sarraut'un Romanya kraliçesi Kraliçe Mari perşembe günü geliyor Romanya Kra- liçesi Mari ile kerimesi pren- | ses İlcana Cu- | ma günü Ro- manya bandıralı ile Köstence'den limanımıza ge- leceklerdir. Kraliçe — ve prenses İleana vali vekili Fazlı| ve polis dürü beyler rafından istikbal Kraliçe Mari edileceklerdir. Romanya Kraliçesinin Rodos'a | talimat beklemektedir. Sefir Ati- | gideceği zannedilmektedir. Bankanın teklifleri çok | ağır, reddi muhtemel | Ankara 19 (Telefon) — Osmanlı bankası müdürü M. de Sorbiye dün maliye vekili Saracoğlu Şükü beyi ziyaret etmiştir. Salâhiyettar — menbalardan aldığım malümata göre Os- ) manlı bankası gerek ikrazat |özerek devlet bankası teşkili | Fakkında hükümete tekliflerde bulunmuştur. Heyeti vekilenin bugünkü içiğmamnda maliye vekilinin | bu teklifiee kakkında izahat | vermesi muhtemeldir. Ancak | bu teklifler pek ağır Gide | gandan kabul edilmiyeceği zannediliyor. Heyeti vekilenin bugünkü içtimaında — borsa - kanununa muhalif — hareket — edenlerin şiddetle cezaya duçar edilme- Teri hakkında maliye vekâle- tince hazırlanan ieni - lâyiha da müzakere edilecektir. Mühadele itilâfı Etabli vesikaları hazırlan- mağa başlandı Türk - Yunan itilâfına göre tanbuldaki rumlar * bazı ” küçük istisnalarla etabli addedilecekle- rinden itilâfnamenin imzasından bir hafta sonra etabli vesikaları- nn tevzüne başlanacaktır. Türk - Yunan — itilâfmamesinin imzası için Yunan sefiri Atinadan nadan gelecek talimatın uzamasımı| 'namenin ehemmiyetli bir tet- e maruz kalmasına atfetmekte, iyi bir neticeye varlacağı kat atını beslemektedir. İtilâfnamı pek yakında imza edileceği ve | Atina'nın kararından çok ümitvar olduğunu sefir her fırsatta söyle- mektedir. Spor teşkilâtı esaslı yardim görecek Ankara, 18 — Halk fırkası spor teşkilâtına yardım için esaslı tedbirler almakta ve yeni bir ni- zamname hazırlanmaktadır. Spor teşkilâtının fırkaya raptı, bu su- retle sporcuların maddi ve manevi müzaheretlerle inkişafı esastır. Yakında yapılacak bir içtimada proje kat'ileşecekt Yangın başlangıçı: de tütüncü Vasilin ika- met ettiği 25 numaralı evden baca kurumları tutuşarak yangın çıkmışsada söndürülmüştür. Tak: | verilen malümata Yangınlara karşı tedbir İstanbul mahallelerinde havuzlar yapılacak Beyazıt havuzuna verilen suyun çoğaltılması için de tedbir alınacak navuzu verilen - su miktarını fikrindedir. Bundan başka şehrimizin mul telif semtlerindi Feyziati lisesi yangınında Ba- yezit havuzundan istifade edilmi; lerinden alınan su her türlü ihti- yaca kifayet edecek kadar meb- zul değildir. Emanet bu havuza Havalar tekrar ısındı bet Beyazıt meydanında güneşe karşı oturanlar Geçen hafta bir kaç gün hü- | açık olacaklır. Yağınur ihtimali küm süren soğuklar çabuk geç- | vardır. Rüzgâr şimalden mutedil miş, havalar yeniden ısınmışt olarak esecektir. Sıcaklık düne Bilhassa gün arası hararet hissedi- lecek derecede arlıyor. Bu yüzden parklarda , umumt meydanlarda - güneşe karşı otu- ranlar pek çoktur. Bilhassa Beya- zt meydanı fazla kalabalık olu- nazaran azalacı Dün en fazla sıcaklık 8 gece 3, tü, sabahlayın saat dokuzda 5 dereceydi. sabah Edirneye kar yağ yor. | mağa başlamıştır. Dün de Eski- Bugünkü hava | şehre kar yağmıtır: Yeşilköy rasat — merkezinden i Karadeniz - sahillerine yağmur öre bugün hava | yağacaktır. Nasreddin hoca merbum " — oğlum suratına bir tokat atarmışl.. Bunu görüp de: suya gönderirken — Aman hocam, çocuğun ne kabahatı var? diye soranl — Destiyi kırmasın diye dövüyorum, kırdıktan sonra dövmek neye yarar? dermiş... Eğer hoca merhum sağ olsaydı, ortalık kül olduktam sonra itfaiyeye çare arayan şehir mütehassıslarına güleri — Beyler - derdi - bu telâş evvel gerektil..