19 Kânunusani 1930 e ee || bir evin macerası Büyük pencereli, büyük kapılı eski, harap bir ev, daha doğrusu bir eski zaman konağı... Tam bizim sokağın başında olduğu onu gelip geçtikçe her zaman görürüm... Hani bu harap kı ın macerası yazılsa dört büyük ciltlik mükemmel bir roman olur. Bakın size bu evin hayatınm bir kaç safhasını anlatayım... Harbi umumi başlangıcında idi. Evin o zamanki sahibi ihtiyar bir Sultan Hamit paşası... Bu ada: cağız harp patlar patlamaz müşkil bir vaziyete düştü, evini satınağa mecbur oldu.. Bir müddet sonra köşe başıı daki — konağın - İttihadı terakki fırkası merkezi olduğunu Bir hafta sonrada konak baştan aşağı kırmızıya boyandı, bir kaç — göm gerince. evvelâ masalar ix- leler. bilâhara fırka azaları konağın kapısından içeri girdiler. O günden — sonra mahallede | sükün mamına bir şey kalmadı.. Kırmızı boyalı büyük evde ber gece, geç vakitlere kadar görül tölü, patırtılı, hararetli içtimalar iyordu. Zaman geçti, kırmızi Böyalı konak bu sefer de - Levazımcı İsmail Hakkı - paşanın kulakları çınlasın - zahire anbarı oldu.. Bütün cıvar halkma bu konakta vesika ile bulgur, şeker, zeytin yağı; gaz, ekmek dagtı- mağa başladı. Her gün ahali konağın kapısının önünde birbirlerile cenkleşirdi.Kı evin ne camı kaldı, ne çerçevesi kaldı, ne kapısı kaldı... Pek az 'zaman sonra maruf bir harp zen- gini bu evi satm alıp adam akıllı famir ettirdi .. — Her — akşam | bizim sokağın - başında bir kaç #tomobil duruyor. ve katmer en- seli erkeklerle pırlantalı kadınlar konağın kapısından içeri giriyor- lardı.. Hatta gayet iyi hatırlarım bir gece elimde mısır ekmekleri eve dönerken kırmızı konağın önünde gene mühteşem - bir. otomobil durdu.. Ve içinden bizim zengin komşu ile Miloviç Harbin nihayetlerine doğru zen- gin komşumuz evi yüz üstü bıra- karak Berline kaçtı. Mütareke esnasında ve itilâfçı- ların zamanında burası bu sefer de | hüriyeti — itilâf —merkezi — oldu. | Akşamları kırmızı boyalı konağın | Perdeleri üstünde uzun sakallı kambur gölgelerin hareket ettiğini görürdük amma ses seda çık- mazdı... Evin soön sahibi öleli üç ay oldu. Ev sahibinin iki varisi var İkisi de konağa taşındılar, bun- lardan biri fevkalâde asri.. Kendi | tarafındaki pençerelerden kafes- | leri çıkardı. ve kendi. kısmını başka renge boyattı... Öbür varis pençerelerine çifte kafes kodurttu —E çalın da dinleyelim. Ve onlara çingene - serenatı ismini — verdiğim dağ havasını çalmağa başladım. ingene serendi dediğim şey nedir biliyor musunuz? Çingene- lerin gece şarkısı... Kemanı çene- min altından kaldırdığım zar Cavide otomobilin çamurluguna ilişti: — Vallahi siz bir sanatkdrsınız, dedi, peki ama niçin şehire git meyorsunuz.. Bu güzelim kemanı daglara taşlara otlara mı dinleti- yorsunuz... Aklıma geldi, attım: | dan bir kısmı şehre nükledilmi- roman Ni Sehzî bolluğu Lahanalar şehre nakledilmiyerek çürütülüyor Bu sehe şimdiye kadar kış hafif geçtiği için sebze pek bol ve iyi yetişmiştir. Sebze fiatleri geçen Öseneye — nisbetle daha ucuzdur. Y ERETTRN L | boldur. Sebzeciler okkasını beş kuruşa veriyorlar. Pazarlarda üç kuruşa — kadar — satılmaktadır . Bostanlar lâhne doludur. Bunlar- yerek hayvanlara — yedirilmekte veya fiatlerin dahu ziyade düş- memesi için atılmaktadır. Geçen sene dondan . bilhassa | erken dikilen bakla gibi sebzeler çok zarar görmüştü. Havalar mü- sait giderse bu sene ilkbahar sebzelerinin - bol olacağı — ümit edilmektedir Neden haczedildi? Telsiz telefon şirketinin vaziyeti Telsiz telefon şirketinin bazı alâtına haciz vazedildiği yanl- mıştı. Hacze sebep şirketin me- murlara ait kazanç vergisini şimdiye kadar defterdarlığa vere- Bu para 2800 Hacze rağmen telsiz telefon şirketi faaliyetine devam ediyor. Şirketin bu parayı tediye edeceği şüphelidir. Esasen karşı / kanu edilmemesi masına imkân bırakmıyordu. Bu vaziyet - dolayısile - şirket abonelerini- tatmin edecek prog- ramlar tatbik etmeğe muvaffak olamıyordu. Berlinde açılacak ziraat sergi: Berlinde beynelmilel bir ziraat sergisi açılcaktır. Berlin ticaret konsolosumuz ziraat erbabının bu sergiyi ziyaret etmelerini tavsiye etmektedir. aret odası Berlin ziraat ser- gisinden alâkadar tacirleri haber- dar etmiştir. Sergi şubatın ikisinde açılacaktır. tarafına - isabet başka bir renge boyattı... Şimdi evin bir kısmında gramofon çalınıp dansedilirken, öbür tarafta mevlüt okunuyor.. Hikmet Feridun evin kendi eden kısmını — Bazı — bazı giderim.. Refik beyin ukalalığı üzerinde idi, karısına hikmetler yumurtla- dügünlere de maga başladı: — Bohem efendi bohem.,Tabi- yat bunları poct — ediyr, artist yapıyor.. Cavideye kalsa daha saatlerce bana keman çaldıracaktı, lâkin Refik bey havanın karardığını | gördükçe sabırsızlanıyordu.. Ben de onları oyalamakta fev- | kalâde lezzet buluyorum... Hele karı ile kocanın hayretten hayrete | ha Henüz anlaşılmadı Tıbbiyeli Behçet beyin ölümü hâlâ esrar perdesile örtülü Arnavutköyünde bir balık ağı içinde cesedi. bulunan / tıbbiyeli Behçet beyin ölümü — etraf tahkikat henüz hiç bir vermemişti hakkında - verdiği polis ikinci şube cinayet ma- Sası memuru ve — Arnavutköy merkezi — tahkikata - girişmişler , günlerdenberi f ve ya ci nayet?,, esrarını halletmeğe ça- lışmışlardır. Morgun Behçet beyin boğazında bulduğu parmak izleri; Tıbbi, Tinin- boğulup . denize atıldığını ihsas eti Bu ihtimal üzerine iste vasi bir tahkikat yapılmış, Bekçet “eyin “eilesi, akrabası; eski ve yeni nişanlısı istiçvap edil- netice Morgun Behçet bey rapor üzerin | miştir. Fakat bütün bu istiçvaplar ve tahkıkat hâdisenin bir cinayet olduğuna dair hiç bir emare vermemiştir . Behçet beyin intihar kastile kendini denize attıktan sonra böğülürken — can — ha boğazını tutmuş / olm: temel görülmüştür. Polis tahkika- 'tına devam etmektedir. Halı ticareti İran halılarının fiatı bir- az daha düştü İran halılarının fiatleri biraz daha| düşmüştür. Buna sebep Amerika- ya vaki olan ihracatın durmasıdır. Son günlerde İran halılarınm fi- atları şunlardır. Heriz — iki metrosu 24 lira Horasan T N |. Kirman Ş ae Keşan A eL AŞ Keşan yeni — , Te Musul zencan , — 120 , Telefor : yarı İşleri içini Tek 1686 Telefon : İdare İ G ABONE ÜCRETLERİ Türkiye içini Seneliği 1700, altı aylığı 908, Üç aylığı $00 kuruş, Eenebi memleketler için: Seneliği 3000 alu Aylığı 16007 Üç aylığı 900 kuruştur. Cudalekile Ülalerden mos'aliyok kabal etmak ŞEHİR HABERLERİ Grip başladı Son günlerde nezle ve grip —| vakaları çoğaldı Havaların mütemadiyen değiş- mesi şehrin sıhhati üzerinde fena tesir yapmıştır. Bir haftadan beri nezle ve grip çoğalmıştır. Hemen her evde, her dairede - nerleli, yahut gripli bir iki kişi vardır. Grip hafif geçmekle beraber ibtiyata riayet etmek ve hararet varken yataktan çıkınamak dır. Hararet düştükten sonra da biç olmazsa 24 saat evden çık- mamalıdır. Grip Anadolunun bazı yerle- rinde de hüküm sürüyor. Fakat umumiyetle hafif geçmektedir . Gripten korunmak için sıcaktan birdenbire soğuğa — çıkmamak, elleri, ağrı ve burünü sik sik yıkamak ve nezlelilerin yanından kaçmak lâzımdır. Almancadan sonra Polislere jtalyanca' öğret: mek için bir kurs açılıyor Polis. müdiriyeti yeniden bir lisan kursu tesis edecektir. Defterdarlık - binası dahilinde açılan almanca kursu; kısa za- iyük istifadeler temin edeceğini göstermiştir. Esasen lerimizin — beyneb milel İisanlardan bir veya bir kaçına vakıf -olması arzu edil. için Şerif beyi çok ehemmiyet veriyor. Polis müdürü Şerif bı disile görüşen bir muharririmize için fevkalâde lisan — kursları hakkında şu sözleri - söylemiştir: “— Mümkün oldukça yeni lisan kursları açtıracağım. Polis teşkilâtımız için bu kurs- ların çok ehemmiyetli - olduğu şüpesizdir. Almanca kursundan sonra bir italyanca kursu — açıla- caktır. Memurlarımızın bu kurs- larda ecnebi lisanı öğrenmesi Türk polisi için bir kazançtır. Sonra İstanbul zabıtası — vilâyet lerimizdeki polis teşekkülleri için daima nümüne olur. Bu ciheti daima nazar dikkate almak lâzım- SİHAT 12 ayda ödemek şartile bir elektirik fırını almak fırsatını kaçırmayınız. SATİE METRO HAN BEYOĞLU ELEKTRİK EVİ İSTANBUL . Sahife 3 YENİ NEŞRİYAT, K Akrep Şinasi Gündoğdu B sernamesile neşretti; edebiyat —meraklı nazarı — dikkatlerini mahiyetter ledeki — manzümelerden kısmı hece - veznile, da Nâzım Hikmet'ki Fakat derhal söyliyelim ki, Gündoğdu Bey, her iki cins yazı- larda da pek ince, pek bariz şahsiyetini — muhafaza ediyor ; Faraza, aşağıya — dercettiğimiz şiirde, Nâzım Hikmet'e şeklen yaklaştığı halde, ruhan ondan ne kadar ayrılıyor. Arkasından Akrep şür kitabı, rının eidden celbedecek r. Bu 60 sahifelik bir Çan, Çon Çaça çe Çanl, Mendiller do gönüllerle sallandı; Bir çığlık dallandız. UNUUUUTUN; Unut; Demirden bir ejder Kuyruğunu yerde sürüyor. Tiren öksürüyor. 'lik Tik, Tak Tak tık.. Baylarla bir demir kalp vurdu, Kara bir ağızdan, Daman Bir usun veda mürm savurdu. TTirenin Kaybokluğu yerde Bir ses uzandı perde UNUVUUUUN; “ UNUN Şinasi Gündoğdu. Bey, her manzumesinde bir hususiyet gös- teriyor. Yalnız, şairin kitap satıcıların- dan bir şikâyeti olduğunu işittik. Eserini kendi bastırdığı için, ba- yiler, ondan, yüzde yetmiş beş bey'iye istiyorlarmış. - Yani, 25 kuruşluk bir kitaptan 18 kuruş 30 para kâr. Bir sanat eserina yapılan bu ihtikâr reva m? Kitapçıları insafa davet ederiz. Türk Spor Türk Spor un 16 ncı sayısı eski müvaffakiyetlerini gölgede bırakan nefis bir tabı ve çok cazip mün- derecatla çıklı. Bu sayıda bilhassa şu yazıları şayanı dikkat bulduk: Spor aleyhtarı Salâhattin Enis beye cevap, Avrupa ve Amerika- hlarda Türk kuvvetine şerefler kazandıran Koca Yusufun mena- kibi, Holivatta boks yıldızları, Turizm, Sporcularımız hayatta ne yapıyorlar? Haftanın Spor habere İeri Vs. Artist Pazartesi gününden itibaren bu 'nam altında bir sanat mecmuası intişar edecektir. Refikimize şim- diden muvaffakıyet teme | düşmesine bayılıyorum .. Onun için dedim ki — İsterseniz size bir az da şarkı - söyl Çünkü - verdi- ğiniz para öyle kolay kolay ödenecek gibi değil... Cavide:; — Aman söyleyin.. Dedi, Refik bey: — Gidelim artık.. Diye mırıldanı.. Ben de — Sesim baritondur. Dedim.. Refik beyin ağzı iki karış açıldı.. — Bariton ha.. Bariton ha. Bariton?. Siz amma da garip çin- genesiniz yahu.. — Neden beyfendi Refik bey adeta korkmağa başladı: — Beyfendi mi dediniz. Maşal- lah siz de bu nezaket?.. Şayanı tebriksiniz.. Hele sesiniz de bari- -- vaziyetten ton muş büsbütün şayanı tebrik- Siniz.. Gene güzel bir salon reve- ransı yaptım ve şık bir: — Mersi beyefendi. yi yaplırdım.. Cavide kocasının endişesine nihayet vermek için bana döndü: Hani siz şarkı söyleyecek- tiniz.. Gene aynı nezaket: — Emredersiniz hanımefendi. Gülizar hayretten bogulacak.. Paşa zadelik zamanında az buçuk. gL © vakiler. « İov you,, — isminde — ingilizce bir. romans - söyledim.. Cavide Seni seviyorum manasına — gelen bu romansa bayılırdı. — Nasıl bir şarkı söyleyeyim isteyorsunuz. hanımefendi?. — Nasıl olursa olsun... — İngilizce bir romans olur | mu? ” Romansl, İngilizce!.. Bir insan hayatında bu kadar şaşabilir.. Cavide ile ” Refiği, yüzünde öyle hatlar çizildi. kl Size anlatamam.. Hoş buna kim şaşmaz izçe romans söyliyen bir çingenel Mamafih hayrete va şaşkınlığa o kader alışmışlardı ki ban; — Vay siz ingilizçe de. biliyor sunuz? Diye sormadılar.. Ben der ingilizceyi nerden öğrendiğini izah etmedin ve şarkıma başladın .. İ Lov you.. Daha ağzımı yeni açmıştım İi Cavidenin çehresi fırtınaya tutulmuş bir çerge çadırı gibi allak bullak oldu.. Eskiden ben bu romansi sö) lerken o da incecik sesi İovyuoyu mırıldanırrdı.. Bu sefer de gene öyle yaptı.. Şarkımı bitirdikten sonra sordu (Mabadi var) İngilizcel.. Romansl.. Ş ederiz. — — KUDN