Köpeklerin ayak sesleri dü- yuldu. — Haydi yürü. — Bana yarın Jönevievi göre ceğimi temin edersen gel " 31 Teşrinievel 1929 Tefrika numarası:17 KANLI MACERA BiRiNCi KisıM: MEÇHUL ADAM 9 — İşaretten sonra — Benim kulaklarım uğudadı- ğından hiç bir şey işitemiyorum. Bir müddet daha kulak kabart- tılar . Trekye gene sordu: — Bir şey duyuyor musun Löken? | — Hayır. — Halbuki benim burada, pen- cerenin altınd - olduğumu biliyor, biliyor da, kovmak için olsun gelmiyor. — Yavaş söylel Trekye sinir içindeydi, Kapı yurmak icin elini kaldırdı. Jak yakaladı; Trek, — Birak - Löken, | iriyorum. — Kuzum yavaş konuş. — Jeneviyevl.. Jöneviyevl.. — Sus... Dinle bak. Ta ötelerde, iki köpek havla- ması duyuldu. — Haydi kaçalım Trekye. — Hayır, bir yere gidemem. Havlamalar şiddetleniyordu. Jak arkadaşını ağaçlara doğru sürük- ledi. — Köpekler buraya doğru ge- liyorlar. Yakalanacağız. Parktan çıkalım. Yarın gece gelirsin. — Ne çıkar. Gene pencereye daş atacağım, gene köpekler hav- iyacal çe — Geliyorlar. — Gelsinler. Yarın Jönevyevi görmek - ihtimalim yok ki.. Ne deye kaçayım? Amma edemezsin .. Bana, son dakikya kadar muavenet edece- vadediyor musun? — Evet, — Şu halde gidelim. , Parktan çıktılar. Eve gittiler. Trekye — Löken, dedi, evim senin vindir demek sırası bana geldi. “ Geceyi rahat geçirdile. Ertesi sabah Jak çıktı. Köyü dolaştı, şatonuy parkına girdi. Kimseden korkusu yoktu. Görülecek olursa, parkı pek be- ini ve girdi söyleyebi- Agaçların faltında dolaşmağa başladı. Birden duraladı. Otuz adım ötede, Etiyen Ma-. rua'yı gördü. ,Başı açık, saçları darma dağın, vdesine bir şeyler tirdikten sonra, kazıyordu.. İ SA Jak Löken ağaca yaklaştı, ka- zilan dört hacfi okudu: —E.M. Manasını der- : Mari Valiye , Etiyen Tet.No3e 307eşrinleve! 929 | | “Şarlok Holmes'i Mariletleri ) işak, efendisine, gümi ÖL Bi Gatlerak, Doktor, bu kartı eline aldı. Ve, üzerindeki yazıya seri nazar attı; şu ibareyi okudu: Hiram Geltray — sıçradı; hiddetle haykırı iram Geffray mi?.. adam öldü. tinden öldi O, buraj gelmezl.. Doktor uzandığı sedir üstünden Bu Bu adam, kalp ille- — Biraderi serseri Edmund Geffrey' Mesele anlaşılmıştı. Etiyen Ma- ri'yi seviyordu. Acaha Mari'de Onu seviyor muydu? Acı acı düşünerek eve avdet etti. Trekye sabırsızlıkla bekliyordu — Bütün yol'arı öğrendim dev Gece tekrar Jöneviyevden haber getireceğim - Yemeklerini yediler. Gece Jak çıktı. Parka girdi. Bir gece evvel köpeklerin havladığı kapının önünde durdu. Bir ayak sesi duydu. ince — duraladı. — Benden korkmayınz: Esasen birbirimize pek yabancı - değiliz. Sizi Mon- Diyo ormanmda gör- müştüm. — Ağlıyarak — yanımdan geçtiniz — Trekyenin dostu musunuz? — Evet Jak, Jöneviyevin bahsini açtı. Andrenin ölümünden sonra, genç kız bir daha ağzına Trekye ismi- ni almamıştı. (Bitmedi ) Derlet Bemiryolları Dasa Mağazasından: Zirde y.:ızıh eşyanın 7/11/29 tarihine müsadif perşembe günü saat 14 de Haydarpaşada aleni müzayedı Saat adet 2 Tahta karyola n Koltuk eee Tabure ea Sandalye muhtelif — , — 8 Kanape — » » Bit Korniş s a Pencere tentesi — ) 5 İstor perde L Perde wG7 Perde mesnedi A Perde çengeli muhtelif , — 10 Perde saçağı n AF Perük Ka Paspas v S9 Köat sepeti tahta — , — 18 Masa mutelif Ka Masa ve ayna HĞ Konsol T Na Komodin SA Dolap h Anahtar tablosu — /— 7 Elbise askısı 5 Etajer ŞA Pencere kasası —— , 4 Kapı 3 dir bu. gelenl. a?.. Sav şunul. di, gitl.. bahçeme bile almam.. Koş, şunu derhal defet ki, oralardan bir- Zira, müthiş serserilerden biridir... Muhakkak, birşey araklamak için buraya gel- miştir. Uşak, fena halde korkmuş bir halde, gerisin geriye sendeledi. Odadan dış: Zabita - tabi halledildiğinden Ne anyör v bur süretle kendii attı. lerini yatıştırmak için, Havana cinsi purosunu birkaç kere art- 'arda çekti. Zehi gaflet! Mesele, yatışmamıştı. Aradan bir dakika bile geçme- mişti ki, kapı, gene açıldı. emin, yeni baştan sedir üzerine 'e ansızın ayaklanan / sinir- gideceğim ve sana | Bir ziyaret iddiamızı ispata kâfidir. şunda No. 27. Telefon İstanbul 3407. ASRİ MOBİLYE Mağazamızda her keseye uygun yatak, salon, yemek ve yazıhane takımlarile karyolalarımız rekabet kabul etmez derecede ehvendir. İstanbulda Fincancılar yoku- AHMET FEVZİ ADANA vapuru 31 teşrinlevel PERŞEMBE günü ak eci rılıtımından haraket anakkale, İzmir, Küllük, talya, Alâiye ve l cektir. — Farla — taf Galatada Site Fransez 12 numrâda acenteliğine müra “Tel. Beyoğlu 104 caat. Pake ve Me: Kumpanyalarının Vapuru ile Güzel seyahatlar Tler hafta Tarsily yapuelar Pire ve larına dahi O üğrarlar Te b Karaköyde Lorant Röbul ve Şürakâsına müracaat olunması — Telefoni Boyoğlu 203 - 204 -1704 1 Ve Limanları Haydar ya hareket eden satılacağı ilân olunur. Resim masası Panjur ı Merdiven parmaklığı — 10 adet Sıgara tablası ü iy Lavabo A, Kova ı , Liğen 5 Teneke ç Et makinesi İ * Muhtelif mutfak levazımı - Barametra alasray âk çŞ 3kre Çinko ve tahta çamaşır 4 — , makinesi Sandık tahta Mcik Bakır kazan B u Hurda muşamba 18 kilo Dikiş Makinı 1 adet $ KA gik 5 Su fıçısı W e) Sandal küreği ve direği 4 / yangin dolabı İ Ahşap bilet dolabı — 25 , Kiloluk dirhem & Fakat bu sefer, vurulmadı! — | İçeriye, üç adar Biri, Hiram Geffray, uzunca boylu, zaif bir zat, ( tahmin bu- yuracağınız gibi Şarlok Holmes ); üçüncüsü de abdi hakir! Odaya şöyle bir nazar . yerinden sıçradı. — Bu ne terbiyesizlik? Bu ne hayasızlık? Bu ne namussuz- luk? «diye haykırdı .- Bu ne küstahlık — böyle?.. — Siz kim oluyorsunuz da, benim evime, hat- tâ, benim odama, izinsiz giriyor- sun? Hem deüç Rezalet!.. Beni soymak niyetin- | iz yoksa? Haydi, defolun! Çabuk çıkın! Hey, buraya bakın, Edmund | Geffrav 11 Edmund | dereceye vardırdınız! Sizi. derhal ihanşümul marka ( MANDLEBERG ) Empermeablize gabardin PARDESÜLER gelmiştir Vücudu. rüzgârin tesirine K muhlafaza ede Hafif ve giyinmesi kolay Yalnız Galatada Karaköyde Voyvoda caddesi karşısında EKSELSİOR Büy İngiliz biçimi » Kostümler ve Pardesüler gayol ve muşamba dairesinde hanımlara mahsus müntahap ve son moda ipekli muşambalar dahi vardır. 'TEDİYATTA TESHİLÂT ANKARA MİLLİ MENSUCAT ŞİRKETİ TASFİYE MEMURLUGUNDAN Şirketin Ankarada Sarı kışla civarında olup milkiyeti müzayede de bulunan Dokuma fabrikasına teklif edilen bedel haddi lâyık görülme- miş ve müzayede Teşrinievelin 31 inci perşembe gününe kadar temdit edilmiştir. Müzayede alenidir. İştiraya talip olanlar yevmi mezkürun saat onbeşine kadar Ankarada Zafer caddesinde Zafer otetinde (2) numarada tasfiye memurluğu — yazıhanesine tekliflerini bildirmeleri ilân olunur. Arzu edenlere bu baptaki şartname gönderileceği gibi izahatı saire de verilir. Nafia vekâleti Yollar münakasa komisyonundan: Kütahya vilâyeti dahilinde ve Kütahya - Afyon yolunun"10,, uncu kilometrosunda, Porsukçayı üzerindeki (B. T. 83) Porsuk köprüsünün mevcut fayakları üzerine yapılacak betonarme üst yapısı kapalı zarf usülüyle münakasaya konulmuştur. Münakasa 20 teşrinisani 1929 Çarşamba günü saat 15 de Nafia Vekâleti Müsteşarlık makamında müteşekkel komisyon tarafından icra kılınacağından taliplerin münakasa müzayede ve ihalât kanunu ile olbaptaki şartnameler tarifatı dairesinde hazırlıyacakları teklif mektuplarını makbuz mukabilinde vekâlet Müsteşarlığına tevdi eyle- meleri ve şeraiti öğrenmek Üzre İstanbul ve Kütahya Nafia başmü- hendisliklerine ve Ankarada Yollar Umum Müdürlüğüne |müracaat etmeleri lâzımdır. Proje ve şartnameler Ankarada Yollar Umum Müdürlüğünden (10) lira bedel mukabilinde alınabilir. Münakasaya iştirak edeceklerin ehliyet vesikalarını” berayı tetkik münakasa gününden lâakâl 2 gün evel Ankarada Yollar Umum Mü- dürlüğüne tevdi eylemeleri meşruttur. Evkaf Umum Müdürlüğünden: Gureba hastanesine yevmi lüzumu olan (80-100) kilo ekmek müna- kasaya vaz edilerek Teşrinisaninin onaltıncı Cumartesi günü saat, ondörrtte ihalesi icra edileceğinden talip olanların şeraiti anlamak üzere her gün levazım idaresine ihale günü de idare encümenine müracaatları. Geffrayli Artık siz, kepa: sizi , kim olu: iği son tanımıyorum. yorsunuz? Bana karşı böyle mu- ne hakkınız var? 'de ne yapmak için bu- z? | tevkif ettiririm! Şimdi merkeze | telefon ederiml Geffray, yumruklarını sıktı: — Hayır, dişarya — çıkamam! Aramızda — anlaşmalıyız. - Hesap görmeliyiz! Hem, ben, Edmund değilim, Hiram'ıml Anladınız mı? üzerine, zabıta tabi atmak istedi. Fakat, Şarlok Holmes, ile- riye doğru iki adım attı; ve çelik — Ne yapmak - için geldiğimi çok geçmeden öyreneceksiniz , doktori - diye yüksek perdeden haykırdı. Zabıta tabibi ise, sesini büsbü- ! Çıkınız! Bu sefil birlikte buraya gel- aşığı ile parlıyan kurşuni gözlerini maznunun üzerine dikti. Şahane — Durl - diye haykırdı. - Zili çalayım demel - Zili - çalmadan evel, azıcık konuşmamız lâzım. Movbray, boğulma derecelerine gelmişi — Kepazeliğin bukadarı dün- yanın neresinde görülmüş? Ben diğiniz için, sizin de kim olduğu- nuz bellil Siz de, onun gibi, do- landırıcı zorbanın biri olacaksınız şüphesiz! Fakat, size haber veri- yorüm ki, şayet bü. mülevves işlere burnunuzu sokacak olursa- niz, haliniz berbatlaşır. Haydi, defolun dışarıya polise müracaat etmeme lüzum kalmadanl! (Mabadı var)