Günün Haberleri Sene 11 — No: 3718 istanbulda yeni mektepler Fiatı S kuruş açılacaktır cuMARTEaI — 16 Şubat 1920 Eksik olan nedir? İstanbul halkına üzücü, korkunç günler yaşatan kar fırtınası, şehrin t gibi gelip geçti. Muhterem Dahiliye vekilinin, Şehremanetine tavsiye ve tenbih , gelecek seneler için tabiatın bu tehevvüründen istifade etmi Şehremanetinin, bu kar fırtına- sında elinden geldiği kadar çalış- madığını kimse söyliyemez . Tabiatın , — çılgın, — küdürmuş unsurlarile, karla, fırtına ile, tipi ve rüzgârla mücadele &n güç şeydir. Uğuldayarak deliği deşiği dol- duran, gözleri kör eden, ayakları , hattâ maddi vesait muattal brakan alelâde bir tipi ında, en yüksek insan azmi ne yolları açmağa, sevkiyatı temine çalışmış olan Şehremanetini ten- kide pek hakkımız yoktur. Bun- dan daha fazlasını yapmak için Avrupa belediyelerinin muazzamı fenni vesaiti bol parası, o geniş teşkilâtı lâzımdı, Biz, belediyemize bunları veremedikçe, ondan daha diyecilik noktasından itiraz ettiği- miz bir fikir var; diyorlar ki; “Ne yapalım, kış, bu senc biç ümit etmediğiniz derecede şiddetli oldu, hazırlığımız yoktu ! Böyle bir muhakemeyi kabul etmeye imkân yoktur. Bir beledi- 'yenin en esaslı” vazifesi, tabi rini temin değil, müstesna hallerde halkın imdadına koşmak, şehi dele etmekti İstanbul, hidematı umumiyesi, kar yüzünden çok aksadı, çünki, belediyenin ve muhtelif mücs- sesatın böyle bir hale karşı hazırlıkları yoktu. Eğer hazırlık, vesait olsaydı, takdir ve tebrik ettğimiz bu himmet, bu gayret, daha müsmir olurdu. Bu hali yal- miz karda, kışda gürmüyoruz : Meselâ havalar çok sıcak olunca, şehir halkı hemen hemen aynı ıztırabı çekiyor. Su yok, buz yok! Biraz farla yağmur yağınca ayni tehlikeler baş gösteriyor: Mahal- leleri su götürüyor. Belediyenin vazilesi, bir hastalığa, semavi 'bir afete, yangına karşı her hazırlıklı olduğu Şok'soağa, çok soğuğa, kara ve vağmura, tipiye ve fırtınaya, bol- luğa ve katlığa karşı da daimi Surette hazır ve müteyekkiz dur- maktır. Hiç bir afet, hiç bir tal at anrası yoktur. ve mutasaver değildir ki, onun karşısında bele- diye: “Bunu düşünmemiştim , bazır değildim!, diyebilsin ve mazur görülsün. Samimi bir hörmet hissiyle sevdi- ğimi ğimiz Muhiddin beyfendiye şunu söylemek isteriz: Şehremaneti, bu müstesna fırtınada çok çalıştı. deki bütün vasıtaları kullandı . r, müşküllerle müca- çalışmadı, bir şey yapmadı, diye, | Emanet teşkilâtını tahtiyeredeme- yiz. Fakat, kendileri de görmüş- farilet ve gayretini takdır etti- Bal AA e vt — Celâl Bey — >yunan müzakeratı hak- “kiüda gayrı mübadiler cemiyetini “ne düşündüğüne ve gayrı müba-- muharririmiz Gayri mübadiller inci reisi Celâl Galip Celal Beyin nezdinde Cemiyet heyeti idare azası da vardı. Gayrı mübadiller, Ankara müzakeratının neticesinden pek de ümitvar gö- rünmiyorlar. Yunanlılar, şimdiye kadar kaç defa taahhüde girmiş- ler, itilânameler imza etmişler, fakat bunlardan hiç birini tatbik etmemişlerdir. Gayrı mübadiller bu defa da ayni akıbetin kuundan korkuyorlar ve yegâne çareyi Yumanistanla müsavi va- ziyet tesisinde buluyorlar. Celâl Bey muharririmizin sualleri üze- ine şu cevapları vermiştir GA AD l Yapılacak tevziat hakkındaki neşriyatta bir az istical ve bir az da yanlışlık var. lerdir ki, bir. haftalık fırtmada, | şehir teşkilâtımızın bütün noksan- | darı meydana çıktı. Netekim, Muhiddin - beyfendi | de, eminiz Her şey - istedi- güm gibi oldu ,, diyemez. Bize öyle geliyor ki, memur teşkilâtı fazla tevsi edlcirek maaş ve) kırtasiye içinde biraz bunalmış gibi duran Şehremanetini - Hattâ | hiç düzumu olmayan belediye | dairelerinin de lağvederek - daha faal, daha sür'atle işler, daha hassas küçük bir makine haline getirmek, yarısı maaşa — giden şehir - varidatını müsmir - işlere hasretmek. lâzımdır. Eksik olan, muhterem Şehremi- nimizin fazileti, hüsnü niyeti, bilgisi çalışganlığı değildir. Buna çoktan kaniiz Eksik olan, makinenin bazı parçalarıdır. Bazen küçük bir vida nuksanı bazen de araya sıkışmış fazla bir parça en mükemmel makineyi işletmekten men eder. Necmeddin Sadık “Türk - Yunan müzakeratı Gayrı mübadiller netice- den ümitvar değil.. | Cemiyet ikinci reisi i Celâl Bey “Artık | sefaletımıze mhayetcvenlsm,, diyor | resi her hususta yunanlılarla mü- Muallim maaşlarına zam Haziranda muallim maaşlarına yüzde 15 zam yapılacak İstanbul maarif müdürü Haydar bey kendisi ile görüşen bir mu- harririmize muhtelif maarif işleri hakkında şu beyanatta bulunmuş- tur: — İstanbulda —mektepsiz köy yoktur. Gelecek sene için İstan- buülün mühtelif semtlerinde yeni mektepler için bütçeye tahsisat koyduk. Bu mektepler daha ziyade) şube mahiyetinde olacaktır. Yeni şubeler Topkapı, Şehre- mini, Aksaray, Nişantaşı, Kasım Paşa ve sair semtlerde açılacak- tır. Bu mekteplerin bazıları için arsa ve bina bulunmamıştır. Bazı- ları için de bulunmak üzeredir. — Bu sene muallim maaşlarına zam yapılacak mı? — Evet bu sene haziranda mnallim maaşlarına yüzde on beş nisbetinde zam yapılacaktır. Bu zam 80,000 liralık bir fark yapa- cakdır. — Söz derleme encümeni faali- Cemal Hüsnü Be, ile görüştük, Tevziatın tesrüni rica ettik. Cemâl Hüsnü Bey, tevziatın süratle yapılmasını ker disinin de arzu ettiğini ve te S cemiyet heyeti idaresi yedile nsip eyledigimi ilâve Ettler. Hariciye ve Maliye Vekâ- letlerinden - cevap bekleniyor, gelince derhal tevziata başlan: caktır. Tevziatta nispet aranacağ ru değildir: Yakında kongra toj Tanacaktır. Hattâ bu hususta bir az geç bile kalınmıştır. Ankarada yapılan — müzakerelerden zavallı | alâkadarların beklediği mesut bir haber alırız diye beyhube bekledik. | Yunanlılar tahminimizden çok | iııh kurnazdırlar; tevil ve tavik pek mahirane - becerirler. Bunu Bildiğimiz. halde ümitlendik. İş bermutat talimat istemeye müncer olursa neticenin ne ola- cağı anlaşıldı. yri mübadiller arasında bir “ihkilâf yoktur. Hedef birdir. G: rı mübadillerin metalibi bir nok- tada temerküz ediyor: Hep iste- imiz, Hükümetimizden daima ricada bulunduğumuz uzun sene- lerden beri çektiğimiz — sefa- letten artık kurtarılmaklığımızdır. Bu kadar zamandan beri felâket- ten felâkete sürükleniyoruz. Ca- nımıza taketti. Bunun yegâne ça- Maarif müdürü Haydar Bey yeti ne merkezdedir? — Söz derleme encümeni her hafta — toplanarak — mülkakattan gelen malümatı tetkik etmekte ve bu mevzular üzerinde müna- kaşalar yapmaktadıı Kar banyosu moda oldu tesis olduğunda imeti Eumhuriyeden temennide yekzebanız. Yunanlılarla bu defaki müzake- reden de bir netice çıkmayaca- i delâletile kanii Savi — vaziyet Bu kış Avrupada ve bilhassa Avusturyada kar banyosu yapmık moda olmuştur. Termometre sıfır- aşağı 15-20 dereceyi göster- i zamanlar bile kadın, erkek bir çok kimseler soyunarak deni: kıyafeti ile karların ü nıyorlar , saatlerce burada yuvar- lanıp duruyorlar. Viyanada Tuna nehri kenarında kar banyosu için hususi bir yer | tefrik edilmiştir. Buraya banyo edeceklerden başka hiç kimse ka- bul edilmiyor, seyirciler uzakta | duruyorlar. Geçen hafta zarfında termo- | metro otuza yaklaşdığı halde kar | banyosu — meraklıları her. gün muntazaman banyolarını yapmış- Ulardır. Bunlar banyodan vuçutlarının kızıştığını ve hçi üşü- | m Hava ısınıyor Yeşilköy raz sat merkezin- den aldığımız malümata göre bu gün hava ekseriyetle ha lutlu olacaktır. Rüzgâr hafif surette şimal- den esmektedir Akşama doğru| ba dönmesi ve Ear ü ması — müuhte- ldir Hararet as- sıfırdan Kadriye Hanım ve rüfekası Kadriye Hanım ve rüfekası | hakkında tahkikata devam ediliyor Dün de bazı kimseler davet edi- lerek istima edilmiş ve müvaceheler mi 12 derece. dir. Bu sabah saat sekizde 7 derece idi. dolayı, pek n mize İstanbulun abidesi.