Toplu Bir Bakış Evlere Şenlik Başkanlar Bu bölümün en başında Refik Ko- raltan zikretmemek, hakşinas- lığa aykırı olur. Kozmetiğe ve kı- naya ciddi işlerden çok daha fazla değer veren bu keyfine düşkün po- litikacı, tam on yıl Millet Meclisi Başkanlığı yapmıştır. Bu on yıl için- de Meclisin nasıl idare edileceğini öğrenmek için en küçük bir gayret dahi göstermeyen ve bu işi kıvır- mak için Menderesin emirlerini har- fiyen yerine Oo getirmeyi kâfi gören R. Koraltan Koraltan, Meclis Başkanlığı yap- mak isteyen herkesin ibret alacağı bir örnektir. Şöyle ki: Koraltanın yaptıklarının tersini yapmak, başarı için sağlam bir usüldür! Bilgisizlik, sululuk ve parti- zanlığı nefsinde başarı ile birleştirmiş olan Koraltan bu memlekete ve demokrasiye epey kötülük yapmış- tır. Millet Meclisi sadece DP devrinde değil, 1950'den önceki CHP devrinde de "Kötü Başkan"lar görmüş- tür. 1946'nın Başkan Vekili oCevdet Kerim İncedayı bunlardan biridir, İncedayı, Meclis idare ederken CHP'ye hizmet etmeyi iyi bir iş sanmıştır.İncedayı ile aynı zamanda görev yapan Feridun Fikri Düşün- sel ise müfrit bir partizandı. Paris Hukuk Fakültesi mezunu ve hukuk doktoru olan Düşünsel sonra da DP'ye geçmiş ve hukuk bilgisini bu defa da DP uğru- na partizanlık yapmak için kullanmıştır. DP zamanında, 1951 ile 52 yıllarında Başkan Ve- killiği yapan Mustafa Zeren ile Celâl Yardımcı, taraf tutmanın ve başarısızlığın kapısını Koraltanla birlikte açan politikacı- lardır. Bu ekol 1953'de Muzaffer Kurbanoğlunu ve 1956'da Agâh Ero zanı getirmiştir. Erozan, Mecils ida- re edenlerin en kötüsüdür. Tekir- dağ Vali Muavini iken siyasete atı- lan Erozan, tedavisi mümkün olmı- yan bir ezberci idi. Aynı zamanda Mevlithanlar Cemiyeti Başkanı o- lan Erozan, Meclis içtüzüğünün maddelerini, tefsirleri ve temadileri ezbere bilir, fakat bütün bu bildik lerini partizanlık için, partisine hiz- met için kullanırdı. 1958'de Başkan Vekili olan İbrahim Kirazoğlu hakkında nın eşiydi" demek kâfidir. Meclis son zamanlarda da böyle "evlere şenlik" bir Başkan Vekili görmüştür: Mekki Keskin! Çok ba- kımdan Koraltana çok benzeyen Keskin, tuhaf bir idare tarzı yürütmüştür. Meclis çok zaman Keskinin sayesinde elektriklenmiş, kavga çıkmış, ortalık harp A. Erozan ise, "Eroza- meydanına dönmüş ve bütün bunların müsebbibi "Mekki Bey", Başkanlık okürsüsünde tebessüm ede- rek, etrafa espriler savurmuştur. Keskin, Koraltana bir bakımdan daha benzemektedir. Meclis albümüne bildiği lisan olarak "az almanca" yazdırtan Koraltan gibi, Keskin de "az fransızca" yazdırtmıştır. Son defa Başkan seçiminde Keskin, o Bozbeyliye rakip olarak adaylığını koyunca çok kimsenin yüreği ağzına gelmiştir. Allahtan, o AP'lilerin iyi taraflarına gelmiş ve oOKeskine oy vermemişlerdir. - Parlâmento böylece, "Koraltan No 2"nin hışmından kurtulmuş- tur. Silik Başkanlar Sadece tarafsız olmak, Meclisi ida- re etmek için yetmemektedir Tarafsızlıklarının yanına bilgi ve dirayet katamayan, yahut, bunlara sahip oldukları halde tutuk kalan bazı isimler de vardır. Önceki yılla- ra ait Meclis albümlerinin sayfala- rında unutulmaya mahküm bu tip- ler ne kokmuşlar, ne de bulaşmış lardır. 1947 yılında Başkan Vekilliği ya- pan "özel" tahsilli Hasan Fehmi A taç bu tiplere bir örnektir. 1 948 H. F. Atanç 30 Kasım 1965 ve 49 yılının Başkan Vekili Raif Karadeniz, 1952 yı - lında Başkan Vekilliği yapan Muhlis Tümay da silik almışlardır. Yüksek mühendislikten 1952'de Meclis Başkan vekilliğine gelen Mehmet Şevki Yazman ile 1 9 6 | yı- lında Başkan-Vekilliği yapan Refet Aksoy da bu bö- lümde sayılacak isimlerdir. Edebiyat Fakültesi me- zunu. Dokuz ve Onuncu devre milletvekili ve eski Ça- lışma Bakanlığı Müsteşarı olan Aksoyun başarı gös- teremeyişi. Meclis yönetmenin ortaya koymaktadır. ayrı bir iş olduğunu