1 Nisan 1935 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4

Hikâyeciliğin menşei ve inkişafı Te ai üğdüğ ü layer o muştar, Modern bikâye / Fdgar. Allan y ilara bu arablarele, kaçlk bikâyeye Praa” Üökmalik mektebine massay bir merzuu sorüyor ve bugün çok vağbet gören “Küçük Hikâye, İnkişafını anlatmamızı nnn gibi üstatlar küçük düklari halde dal edebiyatın bedil bir şekli ür imparatorluğunun genişledi. İ sıralarda şahsi maceraların da — kaydolunduğunu görüyoruz. Hindistanda da Buddasın de- | makta hüner göstermekle beraber Oatattaki derinliği görteremedil Daha sonra yetişen en / büyi Gstatlardan biri Anatole France'dır. kayran hikâyeleri, Erop masallarını ilhametti. Küçük hikâye Yunanlıların elinde gözelleşti ve inceleşti. Yur Romen kültüründa yıkı üzerine küçük hikâye, Arrupada bir süz olarak yaşadı. kof hikâyeciliğe en ince tekniği edi. H kâyecitik, M de, romantik hüli rip bir millete vurulan bir kare baçtı. Kiplingin elinde mi canu, çalışma. hizlarını alevliyen bir trampelti, Chekof, onunla har ı bir yanı ifadeye Amil olmuş ve bu b Fransızlara, İtalyanlara ve İ Yeni Türk meecmuası “Televizyon, ihtirar 1935 de taammüm edecek mi ? Insanları sek, el ERE eşliyecek “bir vanta tır. Bir kere düşünün, bugün Ame: bilmeyit bangi, gebrinde okuyan bir kadısının şarkı onun okumasiyle ayni sanir Fede odumurda oturup dlnliyoruz. yine radyo maz ti mahalli cer. t Bulünüyormuş bizde bunu seyre- cidden bir ha- a kaldığımizı inae dyoyu da, hatta tay yareyi de geride birakacak olan €n mübim ibtirsı bakkında gürel Sahibi makale Bay “Yelman,, 1n dediği gibi evvelâ Amerikada Fakatf | POLİSTE Bir kadın sokak- ta düşüp öldü Küle dibinden — geçmekte olan bir kadın, birdenbire fe- nalaşarak olduğu yere yıkılıp ölmüştür. adan baberdar olan z adının üzerinde büviye- bulamamıştır. Bu kadın S0 yaş- | larındadır. Üstü başı pek mun- tazam de Ceset, ailesindem birinin çık- ması veya bir teşhis eden bu- Tünması - ihtimalile — mubafaza | altına alınmıştır. Yanğın Fi li B EETE t ka mağazasından yanğın mış, kısmen yandığı halde sön- dürülmüştür. panyalarının yükselmekte üzerine atıldıkları malümdur. 1929 ve S1 deki boran buhrane darı anların akıllarını başına ge tirmemişir. Bu böyle olmakla ber zaber. Amerikada “tel tatbik vaharına geçtiği yizyan,, âletlerinin binnisbe ucur Aatıldığı da mühakkektir. Bu İşte yalsız Franszlar geri kalmıştır ve onların neşriyahan bakılırın “ter lerizyan, ua tekemmülüne daha bir ikl sene Halbuki “telerizyon, totbikatı Avrupada İngiltereye ve Al YoN ua “teler muhakkak nazarile bakatl İşte Bay “Yelman,, bu mühim bir kat daha tenvir etmiştir. bu mü bilmez, Yermi / gazeteler him mereleye dair harta saçına sapan yazılardan baş- için bu ka birgey intişar etmedi; yazının bir b Tarihi makaleler içinde “Bay Ahmet Ekremin (Karkamış) unvanlı lesi gayanı zikirdir. “Cerab. Hititler zamanındaki namı imi olan bu gekir hakkında bir tetkik yazmış ve “Kar- » için "Bir vakitler muar- zam ve çok kürrelli bir impara- forluğun paytahtı idi,, demiştir. Bay Salih Münürün "İngilizler- e münasebatımız manl başladı?, faydahi akaleri de çok etme: Samsun (Hu- |asusi) — Memle- | ketimizde sürel K avcilik faal yeti çok ilerle- mektedir. Avcı kulübü. 931 si nesinde teşekkül edip iki sene kı dar kuş avlarıle meşgül oldukte safbada f çen sene üç yüzü müt süreklerde yüzell domuz imha edilmi Avcı kulübü, mahrakat kırtasiye, ireklerde 6 l Dr. İdare heyeti senelik okudu. Raj geçilerek üyeliklere müdürü Cemil Atalı Yetkin, İsm Beşe, Hakkı Taşcı mişlerdir. Urfa buğdaylarının ihracı yet ve Ticaret Od: bereye gi çok feyizli görülmel mesine atıcılık ve binicilik kı- amları da ilâve edilerek her iyete geçmiş, ge- muz, çakal, kurt vurulmuş, bu senede şimdiye kadar yaptı- hir biniciler ye- Kulüb, azanının aldatile ya- şar, az çok hükümetten mub: iye bütçesinden yar- dım görmekte ise de bina i elektrik, mü.tahdemin maaşı, gibi bütçesi üç bin liraya yakındır Gaziayıntap (Hususi) — Milli iktisat ve tasarruf cemiyetinin senelik kongresi dün Halk Fır- kasında toplandı. Kongre fır- kadir Göksel tarafından açıle edildi. Daha sonra intihaba Bilginci Urfâa buğdayları 27 — Türkofis Urfa için vilâ. Urfa mezruati bü sene için Avcılar kulübü vurulan domuzların para mesinden çok şikâyetçi Samsunda Accılık kalâbü Gzanı ve sürek '«vında öldürdükleri domuzlar bir meblâğdan ibarettir. Çok temenni olunur ki bu sene mu- hasebei hususiye ve belediyeden birer miktar yardım görsün. Aycılık - kulübünün elli kişi ile Samsundan 28 kilometre mesafede Müştayle Engiz kö- idaki ormanlarda ya- pılan sürek avında 32 domuz öldürülmüştür. Memleketimizde domuzlar para etmediğinden itecaviz do- len fazla iştir. . Ezcümle otomo. | ve vesaitin yokluğundan hepsi motosiklet — kullanmıyan | t€bre getirilememiş ve ancak de hemen yök | Yol kenarlarında / öldürülenler kamyonlarla merkeze nakledi- lebilmiştir. Avcılar kulübü her hafta ya- pilan sörek avlarında vurulan Domuzların para — etmeme- sinden çok müştekidir. “Kulüp T azası, geçen senelerden daha vesaili'nak- | fazla, para eden kuş avlariyle sarfettikleri | meşgul iken sırf memlekete ve lâta zarar veren hayvanat av- Geçen sene mühasebei husu- | Jarı tertip etmişlerdir. Bunla- yeden gördükleri yardım iki | rın da para etmemesi kulübü 'yüz yetmiş beşlira kadar cüzi | müşkül vaziyette bırakmıştır. Ayıntap'da tasarruf Bataklıklarda kurutma eti kongre: faaliyeti Aksaray 30 — Sıtma mü- cadele cemiyeli kurulma işine 28/3/38 tarihinde başlamıştır. Köylüler istekle işlerine devam ölliyoclar. Har.ikı bölekeikiz açılacak kanalın uzunluğu 3 kilometredir. Kurutulacak ve tarla haline gelecek yer 400 hektardır. Urfanın kurtuluşu Urfa 27 — 11 Nisan . Urfa karislif tayamın gd zi iça belediye ve balkari tarafından. Büyük huzırlıklı yapılmaktadır. Tephirhane Gaziayıntap (Husı Ü rabea eui tephirbanahin iaşsaban' B. Abdül- por tas İş bankası lay, Kümil Ali oğlu seçi ktedir. Sa- köylüye yardım gayesi ile mahsu- 1320 Metre yük- sek olan Yozgat Büyük ova ufak bir | himmetle servet kaynağı olabilir Yozgat 27 (Hususi) — Ana- doluda — yükseklik itibariyle | dördüncü dereceye geleni Yoz- gat vilâyetinin merkezi olan Yozgat şehri deniz sevi den ()320) metre yüksek ol. ğine müsavi, her törlü ziraata elverişli geniş ovalarıda var- dır. Bu ovaların en / mühi Ankaraya gidib gelenlerin de A gözüne çarpan ve orta- lan Kızılırmak ayakların- dan ( Delice ) suyu geçerek tahminen beşte biri / sular 'on binlerce dönümü bavi ve Bu ovanın üzerinde ve &- yarında bülunan köyler tarla- larını eskiden beri yaptıklı ve çok suların gelmesile sene. de bir iki defa — yıkılana; bentler ile sulalar'ar. Bu kabil her köyün ayrı, ayrı bentleri vardır. Bunların esile Haydarlı köj ında bir ve Ar dan hıcılı bendinin yerinde bir adet fenni bent vücude. , getirilirse kuvvoi inbatiyesi (8 kalâde ve hayvan beslemeğe heryerden müsait olan bu bü- yü olur. Yetiştireceği mabsüller ile hayvanların bolluğu bakımın- dan birinci dereceyi kazana- cağı muhakkak olan bu o nn etrafındaki tepelere muba- cir yerleştirmek suretiyle nu> müne köyleri tesis edilecek olursa diğer şehirlere nisbeten fazla zahire ihrac eden Yozgat pek yakında bir zenginlik kay- nağı olacaktır. ova tamamen sulanmış Samsunda yeni köprüler Samsun 30 — Vilâyet da- hilindeki ağaç köprülerin ber tona çerilmesini tetkik ve ye. niden - yapılacak — köprülerin yerlerini araştırıp bulmak üze- ve Bayındır bakanlığı köprüler mük B. Kemal buraya geliniş ve işe başlamıştır. Antalyada koşular Antalya 30 — İlkbahar ko- G varitiri İönre'da İlgilterede Bi sabi | Mecmusya bu g B ÖL e Bi | ai sk ae e BAA | apiaa gezre Tef B BaLn bzne geri 5 ee yer G barlal ıt işleri tanzim edilirse Urfa- | başl .. Binanız ea Rme n c AOA Sete e LK | Masal e D e HER gah Gi BK DB | y M benai elamz, İ Si tezviyesine başlanmıştır. — İ alâkalı olmuştur. Ka mölak aa Ka | v MA ee ancam, f Hardür aç Blasm'a alyü işin | Ürküder müdüki vumaliğine mi a,rpuz ler burada bekliyorlar, on- racaat etsin, Aymı zamanda Fehim | Nihayet M bader Tümetün aa dia ahi gtü e 'dis vedate Te m Ö Pa darz ee yereri BŞ n LK a u u boğarında tıkılıd. kal Sabri beylerin köşkünde misafi .den hallerin we olduğunu ae Li çN | görimen — mütli bir korküye | vir. Benl da herüde bulacağ Zei ZI Te Bbaml Teme NUK İ tadiki oeti ai ei giki | Tle y aG G -Miüli Roman- |) Şee aN Şaka'ağnn | slas açasak bir yer ” yöktü | T Şadan b sörleri söyledikten b hemclki ae Yazan: I. Vecihi yaklaştırdı, fakat birder cığa: | koltuğun — üzerinde — mıhlanı en de "_.';.MF Ü —86— elit kayın valdeninla höyle | / Dedi e yerinden kalkıp yer güpegündüz Yhlemur İçmesine de | vaş yeraş aalon: — Gzirlendi, bunu da büyük bir yar | — İt kadın hiçbir Bayağılık alâmeti addediyordu. oldukları yerde Şadan tabakasını çıkarp bir | lâhat da bir ince kadın bi de sigara aldı. Bir kibrit çaktı va | yakmış, onu içiyord ni yakacağı sıre Kendisinin böyle; ameiçi gelip kalağıaa . bir gey | kayınvaldesii öyledi Z diğini bilen - Melhet ol O zük olan e garadan nefes mefes üz. E daken damunlcı saruruyordu. git tutmakta olduğu eli titredi Bir 1ki dakika vonra Şadı O n düştü. tün mevtaf bir. renk almıştı, ade- Şadan boğuk bir aada iler ulacak gibi bir sesle dedi,kir — Ürküdara gidiyorum, müd- delamumi Hadi Beyia beni aeole Tayı da kabriti de yare attı, sapı büyümüştü. n adeta. çıldire Kgibi hiddetlenmiş olduğu görülü yordu, ayağiyle yere attığı Tayı giddeti raş bir ân İler — B me talisizlik, bu me ah gibi kalmıştı, fal siyle simanı o kadar müstekrek bir. manzar t tekrar çıkardı, bir e dedi ki t muhakkak üzerine atılacak v Jan, Melâhatin korku ile bu kudar borulduğunu | görünce yine aldı, enu da yaktı. ve dönüp val- dan öptü, le terbiyesi getle, metanetini, soğuk kanlılığı: t muhafaza ediyordu, fakat di dakları bembeyaz olmuştu. Şadan 'sonra dönüp / Melâhste bir fesi, hati ra almıştı,ki metin adımlarn. gidip açt ve erkeklik hissi galip geldi. bir ateş gibi parlamış olan hiddeti | serler Şine aa Yaüratle geçti, pek de | — — Allahsısmarladık anae, Ak- G yaptığını bilmiyerek tabakasr belki avdçt ederim, Takat Avdet elmezsem merak etmeyin. Dedi ve dışarı çıkıp kapıyı padı, Biraz sonra iki taharri m Aurüuun beraber getirdikleri pol köşkün önünden ha ğ doyuldu. ra di etomobil Teket edip uzal kmakanzın, bir tek Iâkıre Belier l Bişime ocunde bi tehlike dları Batün ailemizin, Ş Şadandan ne istiyorl Te Deraber götürdüler? kabahat buluyorlar. Ze