19 Temmuz 1950 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2

19 Temmuz 1950 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

( İ L A BÜYÜK KORSAN ROMANI Memi Reis, Fatmanın mini mini ve yumuşak ellerinden birin Öteki, heyecanla Adeta bağırdı: — Tut beni... Düşüyorum! Memi Rels kollarını açt kız boşlukta biraz daha allı tan gönra sevgilisinin kuvvetli kol ları arasına düştü. Fakat Memi Reisin ayağının tındaki taş kaydı, yana , yıkıldı. Kollarında bitkin bir halde yatan Fatmanın vücüdünün incinmemesi için davrandı, sol dirseğini fena halde taplara çarptı. Bu sırada başka taşlar da yü- varlanmış, gürültü olmuştu. Kör Ali, relsin yardımına koştu, Kaldırdı. Bu aralık Fatma da göz- lerini açmıştı. İki sevgili - boyun boyuna, kucaklaştılar. Lâkin kalenin burçları Üzerinde, nöbetçilerin bağırdıkları duyulu - yordu; koşuşmalar oldu. Kör AN hAlâ kucaklaşan iki sev- giliden Memi Relsin omuzunu sar tır — Bizim bürada - olduğumuzu sezdiler sanırım, rets! Onlar da dinlediler. Küledeki gürültü — çoğalmıştı; te peden bakanların - karaltılarım. ben belli görüyorlardı; çünkü ay epeyce yükselmiş, üçüraman dibini de dınlatmaya başlamıştı. — Çabuk gidelim! Daha / birinel adımı atmadan & ne kavrıla kıvrıla bir ; bü, Fatmanın — sarkarak indili ipti. Fatma anlattır — Süt ninem, bağh olduğa van den çözmüştür. Ben dışarı çıkarken © da pencerenin dibinde dua edi- yordu. Alalım bunu, lâzım olur! Kör Ali on beş yirmi kulaç darını topladı, beline doladı ve rei yaklarının se göyle dedi: — Kenardan kenardan — gidelim. Onlar işin #slını anlayıncaya kadar izimizl kaybetmeliyiz ve uzaklaşmın hiyız! İki gün evvel yağan — yağman yerler slanmiştı ve toprak kal ti fakat İnsanın izini böyle yakti görterecek kadar değildi. Memi Rehk Fatmayı kütağında ta pmak İstedi, genç kiz bunü kabül etmedi — Ben de yürürüm! Dedi. Kayaların dibinden, kuytu yetlerden hızla yürüdüler. Memi Reis Fatmanın mini mini ve yamuk ellerinden birini tatmuş, Aara sıra önü yardım ediyordu. | dürdülar ve etrah dinledi! Kaledeki serler. bürbütün artmış tı. Gittikleri yolun üstünden nal ses leri duyar gibi ol Kör Ali çenei — İşi çaktılar Meml Rehi — Ben de öyle T ileride leden gelenler an Türk korsan relei ile be raberindekilerin yöllarını kesebilir- lerdi. Süvariler orayı tutmadan ov vel kendilerinin aşmaları lârımdı. — Koşalım! — Kopalım!, Geçide ulaştılar ve çeçtiler. — Dürmiyalim, çabük — araklaşa hmt Her taraftı gekleri, sert emir ler, parolalar duyalüyordu. Kale ko mutanlığının hâdireyi tam münerlle Söürendiğine artık Fakat yölenlar, Tür balondüğu koya döğrü, gittikçe ar tan bir hüzla - İlerliyorlardı. Yarım TÜRKİYE KREDİ Gelecek çekiliş tarihi nundan: 1 — Gebze İlçesinin Tuzla İsta kilometreleri arı inşası açık eksiltmeye konmuştur. 2 — İhalesi Ağustorun 7 nei gesi alınması lâzımdır. 6B — Bu işe ait şartname tar geçici teminat makbuzu 050 yılı ticaret ödam varikam ile Yüs adım kadar gittikten Yazan: Maysie Greig «— Bevgili Mis Cons> diye elini azatlış «bu Klayy Karston denen münarebetsiz adam niçin sizi böyle höllerde bekletti, sanki mühaveremizi dinliyemez niz? Hani ga korılıl lesi hakkında,.. Lükin ne remantik bir k değil mi? Hele böyle evlenmeden aynı yı mek bil bil hil Tabit atacaksınız. Ama bana öyle geli- or ki kaderle biraz / eüretkârene yanyorsanas mlk Conel> Katlin şağırı e— Demek Klayv vine anlattır iliyebildi. Kendisini münen çok hisediyordu. Evvelâ — bu — (Mls Cons) hitabiyle karşılaşmanı, sonra (aynl yatakta yatmak) meseleri 0 perlişan na birdenbire — çöktürdü —sanki. Klayv ise bu işin ©1 zmiyeceğine dalr teminat vermişti. Şa hinzır ka n karşınında temize çıkmak - Çin Be yapmalıydı, annesine hal gönderip çağırtan da hakikatl mey- dana çıkarsa rahat edebilİrdi. Ama —e hayır 6 xaman da Klayvla olan alâ- kasını kesmesl lâzimdi. Halbukl Katlin buna imkân göremiyordu, hakikat meydana çıktığı - takdirde allı Klayv nekadar bozulur neti melsi rencide oluru Erik'in karısıt «— İçeri gelin, sizl iyama dedi. Kadın Akisi bir an holde yalaı «— Seni üzecek bir yey söyle di ya Katlin?» Katlin tebetelim eli «— Söyledikleri şeyler İçin onu muaheze edemensin ki Klayv, kim ols böyle düşünürdü. Hele sonra- dan İşin aslı meydana çıkarsa...» «— Keşke seni bu İşe sürüklema seydim, ama yine de vakit var, dön mek İçin geç değilr &— Sen benim İçin Ürülme Klayr, ben kendi kendimi İdare edebllirim. Hem daha İşe kabul e- dilip edilmiyeceğimiz de meşkük, ÇAY görmeden paçalarımızı sıvamı: yalım.> kocama ta- ve Mnİr evrak İl daimi kömisyon bayındırlık müdürlüğü kalemlerinde görülebilir. i tutmuştu t kadar böyle serbentçe yola de yam edebilirlerse, ağaçlığın ye iki yüksek kayalığın ortasındaki sön geçidi demekti. Yanlardan dolaşmağa İmkân yok- daş günkl oraları sarp - tepelerden ibarettiş aşmak için hiç olmazan #nat İsterdiş. halbuki nt elireri de aşarlarsa / kurtuldular cak yarım Ay her tarafı adeta bir akşam ay- dınlığile doldurmuştu. Memi Reir düşündü —Ne olurdu, birar daha geç doğ saydı! Geçide - yaklaştıkları — sirada, nal serlerini, kulaklarının dibindeymiş gibi duydülar. Demek ki süvarller onların İzle- Tint bulmuşlardı. Artık geçidi aşanlar Un faydası yoktu. Meml Rehs ve beraberİndekiler bütün küvvetlerini ayaklarında bacaklarında toplayarak - ilerl (Devamı var) atıl. BANKASI A, O0. (Yenl Postahana karşısında) TASARRUF HESAPLARI SERVİSİ HER AY BİR ÇEKİLİŞ Yalnız para İkramiyesi verilir Bütün İkramiyeler İstanbul Merkezine tahsis edilmiştir. : 4 Ağustos 1950 En geç 25 Temmuz 1950 tarihine kadar yatırılan her 100 lira çekilişe iştirâk eder. Kocaeli İli Daimi Komisyo- ayon - tuzla yolunun 0X000-2X470 li tamiratı ile bir metre açıklığında bir menfez | Pazartesi günü aaat önbeşte il dai. kuruş geçici teminatı da 1663 lira 4 — Ekviltmeye iştirak için etatll günleri hariç> Mhale tarihinden mi komisyon odasında — yapılacaktır. 8 — Keşif bedeli 22182 lira 25 67 kuruştur. en az iki gün evval dilekçe ile il makamına müracaatla yeterlik bel 6 — İsteklilerin ikinci maddede yazılı gün ve snatte belli mik- veya banka mektubu, yeterlik belgesi ve) il dalmi komisyonuna müracaatları (8556) Sunan: Halide KARAMÜRSEL «— Haklısın, işe kabul edilmiye biliriz, belki birden başka yüz ki #i daha bu İşe taliptir.r Erikin karısı, kocasını bulamayınca yine hole avdet ede rek onları yatak odalarına çıkardı. KISIMı 6 Sabaha doğru pamuk gibi beyaz, serpme bulütlar mavi göğü eükler meye başladı. Parlak günep bütün haşmetiyle yükselerek tablatın ean h renklerini fade etti. Katlinin ©- küçük koya nazırdı, genç kır ayanıp açık pencerenin — kenarına geldi. Deniz de bu sabah gök yüzü kadar mavi idi, Bumerang suyun sathında kocaman bir ördek gibi hafif hafif yalpalanıyordu. — Ha; tınin en güzel günlerini a küçü cük teknede geçirmiş olması garip değil miydi? Bir gün Bumerangı satın ala cağım» diye düşündü, fakat Klayvı satın almasına imkân yoktu, halba: ki Klayvsz Bumerang ne münâ |- fade ederdi, bilâkle onsuz ba kot raya tahammül bile edemerdi. enlonda WMeyva,sebze (fiatlarındaki pahalılık | Geçen seneye nazaran | — yüksek olon fiatlar | bir türlü inmiyor ki belediye kontrolerine — rak- n yap sebze ve meyva (latları ge- çen seneden pahalıdır. Belediye ve | Ticaret Müdürlüğü — tarafından y pilan tetkiklere göre fiatların yük- sek oluşu, müstahallin antış fiaı yü zündendir. Faturalar yüksek — gö rildiğinden daha fazla bir yey yi a bir ilgili yünları söy lemiştir: a— Bü sene bavalar iyi/ gittiği sebze fiatlarının Halbuki erine nazaran den yaş meyva düşük olm geçen el ı umulmuştu, nin bu gü fiatlar daha pahalıdır. Fiatların hiç sonra — ucuürlamanı uralar daha kabarık yeniden perakende 1 yükseltenler beklenirken, f geldiğinder b dir. Bununla beraber yaş meyva ve seh- bulunmaki ze Tiatları daha cak bu urlatılabilir. An- kontrollerin daha sık- hailin ve manavla rın İnsaflı oluşu ile temin - edilebi- lira laştırılması, mi n Muhtar ve ihtiyar hey'eti seçimi hazırlıkları Yarına kadar mahalle muhtar ve ihtiyar heyeti ile köy muhtar ve ih- tiyar meclisleri seçimlerine ait kü- tüklerin tanzimi — tamamlanacaktır. Bundan sonra seçim defterleri anlı cak ve parti adayları İlün edilecek- tir. Bu seçimlerde D. P. &in ekserl yeti sağlıyacağına muhakkak nazarile bakılmaktadır. Seçimler adli mura- kabe altında yapılacaktır. geee GanmiLin İstanbulda et sıkıntısını önliyecek tedbir İstanbul Belediyi şehirde Tetmek İ aaman aman akubulan et sıkıntisini hal- n yakında yeni hükümet nezdinde teşebbüslerde — bulunacak- 'tr Belediye bu arada İstanbulda b yük ve şehir ihtiyacımı üç dört gün | karşılıyacak et depo edebilecek bir soğuk hava deposu — inşaatımı talep edecektir. Esasen bu depo İn- gantı için Marşal pli sisat ayrılacaktır. undan da tah- Galata Borsa hanı müstecirlerine tebligat Karaköyde - seyrüseleri drmak İçin alınan karar Galata Borsa kolaylaş- gereğince ancak Mart a; ilecektir. dan sonra yıkıl, Belediye handa mevecut ticarethane dal ne yakında tebligat yapacak ve Mar- kkânları tahliye etmele- Prof Feyyazı öldüren talebenin duruşmosı Teknik Üniversitede, hocası pro- tabanca ile sanık — öğrenci fesör Feyyaz Gürsan'ı vürap öldürmekten Maraşlı Meh masına bu gün bi et Taşkesen'in dürüy nci ağır cerada devam edilecektli Bu günkü — duruşmada tek şahidi profesörün aslatanı Selma Soytal dinlenecektir. KISA HABERLER * Sağlık Müdürü De. Falk Yar. gicinin başkanlığındaki bir saklık ekibi dün Çatalca köylerinde bir atihhi taramas yapmıştır. * Dün Ankı viçreli gazetcel gelmiştir. hidisenin 4 vapuru İle İki İ Acele giyinip kahvaltıya İndi, ev halkı masa başındaydı, Klayv onu görür görmen derhal ayağa kalktı, fincanlara çay boşaltan misla Etik Vay — 0000» diye düştndü, «Klayr htediği kadar inkâr etsin, bu blr yey var. Muhakkak ki kiz çok — güraldi, Ayl bir uykudan sonra yüzü gayet Ai bir hal almıştı, slyah saç- darı, kahverengi gözleri canlı — ve parlaktı, kadın Asyanamadır hi mister Karston, mlt un her odaya girişinde «lx e- kalkarsara, foyanız İkl pünde meydana çıkar, Bu vöre hepil güldüler. Anlı lan kadın bir gece evvel kocasın: dân papara yemiş olacaktı ki artık Byle mütecarla bir Jisanla konuş müyordu. Masadan kalkar kalkmaz Oukfild Park mülikânesine telgrel gekmeyi teklif eden o oldu. Ralfın Hortona hitap ederek sebeplerden dolayı çok memnun kaldığım hiz metkârlarımı, gazetede - gördüğüm İlânınız Üzerine size tavsiye ediyo rum. Arzu ettiğiniz takdirde bu gün görüşmek için mülikânenizi gelebilirler. Meci Vaymen, Klayv: «Çok teşekklir ederiz mi- vf Vaymeno dedi. «Kocanız da ü zim olan kiyafeti tedarik - edebil memla İçin, otomobiliyle — bizi Portamuta kadar götürmek nezake tinde bulunuyor. Belki dönüneiye Güzel Banatla « rin her şubesinde datldatlı bir mil » tı. Fakat bu marifete iltifat edil çalışamıyan resmam ve heykeltraşla rımızdan, daha fazlası beklenemez di, Geçenlerde, bü gün doksan bar yaşını aşmış olan bir hattatla gö rüşmüştüm. Gençliğinde Maliye Nı zaretinde memur imiş; rakamlar Ia uğraşmaktan, yazı yazmağa an yüzden yakit bulduğunu ve bu hat sanatında fazla başarı gönteres mediğini söylüyordu. Duyduğu —& züntünün tesiri hAlâ silinmemişti. Başarının sirri, devamlı çalışmak ta olmakla beraber, bildiğini tek rarlamaktan ibaret değildir. Rah | metli hattat Kâmil Akdik'in sengin bir kölleksiyonu vardı. — Ölünceya kadar Üstad olarak tanıdığı hattat layın eserlerini tedkik — etmekten yaz geçmemişti. İşte binim — resim ve heykelimizde eksik olan budur. Bildiğini faslasile kâfi — bularak pıllardanberi aynı şeyi tekrarlamalı İn kanaat edenler bulunduğu — gibi tedkik imkAnlarından mahrüm ol dükları için kırılan; — kaygılarını düşüncelerini / cevaplandıramadıkla rından tereddütler İçinde, aradık ları yeni yolu bulamıyanlar da var Birinciler hayatlarından pek mem. nundurlar. Yıllardanberi alıştırdık ları amatör ve sanatseverlerin tak dir ve İltifatları onlara yetiyor. Fakat ikinciler İsa'yı gücendir miş, Muhammed'e yaranamamış va siyettedirler. Bu halin kötü tesir leri, yalmız sanatkârla amatörleri ne inhisar etmiş olsa, omuz silkip geçeriz. Fakat halkın sanat terbi. yesinde ve aanat tedrisatında ak. saklıklar yaratan, nesiller arasında uçurumlar meydana getiren bu ili iyi ehemmiyetle — gözönünde Öğrendiklerile kanaat ederek tek rarlamak hareketsizlik, — dolayısila | ölümdür. Klâsik devirlerde olduğu Kibi bugün de şahsiyet sahibi bir |sanatkârın ustasından öğrendiğini tekrarladığı görül. memiştir. HattA ustasının tesirle rinden kurtulup yeni bir yol açan. lar dahi mal bulmuş Miğrıbi gib buldukları bu yolun başlangicındı kalmam la yeni ufuklara doğru ilerlemişler dir. | Rossam ve heykeltraşların ted larik bunlara sahip olmaları im kânsızdır. Esasen bu unsurları top layan müzelerden de mahrumuz.. ölünceye kadar © devamlı araştırmalar | kik malzemesini bizzat t et | Baki ve şeni sanat eserlerinden ör. nekler veren mulaj ve röprodüksi- yonları getirtmeğe yeni başladık. Kajdı ki, bir sanât eserini kopya larla tedkik etmek ve yahut müze 168 bir seysah gibi aüratle gezip görmek de. işi halletmiyeceğinden, büyük #annat merkerlerinde, | kaynaşmalarının içinde zım geliyor. Kökleşmiş bir ananeye #ahip o. lan ve sanâtkârlar İçin geniş çalış ma sahası bulünan memleketlerde kadar cevap da gelir.» Hakikaten onlar döner daha yemeğe otarmadı tiştli. Kadınla kocasını bu gün gönde edilecel dönmez . Yol paraları temin tirlem. Misls Horton Erik derhal — muüvaffakiyetin çe refine bir kokteyl hamırladı, ber berce İçtiler. Misla Vaymen onları selâmetlerkeni <— Aman çocuklara dedi, «iler olanları bana, bütün, ama bi teferrüntiyle anlatırsınız değil d " mi Sant İkl buçukta Erik önları Tiy ford İştasyonuna götürdü. Oradan trene binip Ouklilde geldiler, geç tikleri yollar harikâlâde — güreldi. fakat ne Katlin ne de Klayv bunu farkedecek — dürümda - değillerdi. Genç kıs beyaz yakalı, düz siyah bir. esvap — giymiş, iklde birde Klayvar &— Nanil hizmetçiye - benremiş miyim?» diye sorayordu. Genç adam Portamnttan ona v- cax bir nişan yüzüğü alraytı, fakat atancından — ble Vürlü - veremiyor da, Kaç defat AL banu parmağına tak, bü- tün İeaplara rlayet etmiş olalımı demek İstediyse de müvalffak. öla mamıştı. En sonunda vinden İstasyona gitmek İçin oto mobile binerkent (Dovamı var) mediğinden bir amatör kadar bila| Eriklerin © | | | | | San'at Bahisleri ! Nesiller arasındakiuçurumlar YAZAN: Cemal TOLLU panı Memleketin. deki eski eserlerden dahi faydala namaz olmuştur. Asrımızın karakterini yapan - bir cihet de, kıma bir samanda değişme ler, ilerlemeler kaydetmesindedir. Güzel Sanatlar, kondisini kurtaramas, — Banatkâr da, hizile ilrleyen çeşitli fikir cereyan. ları arasında kendine en uygun ©- lan bir yolda ilerlemek sorundadır. Halbuki bu kaynaşmalardan çok usakta kalan memleketimzde vazi- yet tamamile başka türlüdür. Bir aralık nasılan bir kaç genç Avru: Paya gönderilir. Memlekete dön » dükleri saman eskilerle anlaşmaları 'na imkân yoktur. Çünkü en aa yir. mi yil kendi dünyasında kapalı o- larak yaşamış olan yaşlı sanatkâr önünde Ansizın açılan bir pencere den kondine yabancı bir dünya gö rüyor. O, Ashabı Kehf'den - biri gibi, uyandığı zaman — kıyafetleri değişik buluyor, elindeki para pa- zarda geçmiyor. Bugün Raphael gi bi ve aynı kudrette resim yapan bundan bütün birl ortaya çıkmış olsa, şüphe İla karşılanır, belki de sahtekârlık a nadile hapse tıkılırdı. Nitekim bir rmüddet evvel Vermer'i taklit eden birinin macerasını duymuştuk. Nesiller arasındaki — uçurumların meydana gelmesi ve anlaşamamaz lıkların başlıca — aebebi, her hangi (8 Ayaktır) Satış yerleri : Adalet Bakanlığından: yri aafi geliri 48703 Jira 26 kuruş ve lira 8 kürüş olan Beyoğlu Altıncı Noterliği açılmıştır. 1040 yilı İmtihansıs noter olmak vasıf ve şartlarını hala taliplerin, Noter| nci maddesinde yazılı belgelerile birlikte, bir ay içinde Kanununun 7 Bakanlığa müracaatları ilân clunur. Bütün tünya Her zaman birinci gelen Çekoslovak Motosikletleri || Halen piyasamızda en ucuz satılan motosikletlerdir. Bol, Yedek, Aksam Türkiye Genel Mümessili MEHMET Galata Tahir han Teşhir ve satiş yeri TEPEBAŞI ALP Buz Dolap!arı Gelmiştir Birkeol Tramyay Cad: 88 #0cerCce bir bahane İle sa- natkârlarımız 1 n yıllarca sanat mer let lduğumusza kerlerinden uzak inanmakla - bera - ber, yanlış — bazı Uzun ınnı telkinlerin tesirile resim ve heykel| dahi annatkArların başka sanat mer| tahsil makandile öğı a sahurinda geri — kaldığımızı, daha| kezlerine koştuklarını sanat tarih | mediği gibi, eâkiler de pek lüseml | doğrunu bu işe çok geç başladığım | İsri yazar. Hem de aylarca süren| olan bu temaslardan mahrum bul ai biliyorus, Burada minşatür an | yorucü yolduluklara katlanarak A)İ yorlar. Cünüa — birinde bir imklı anesinin kayboluşunun — #eveplerini| manvadan, Hollandadan kalkıp, İ | çikar da, bir kag kişi Avrupaya aramıyacağın. Garplilaşma hareke.| taiyaya, İspanyaya giderok yıllarca | gitımek fıramtını bulursa, geri dön | t başladıktan biraz sonra ve sa. | Wükikatta bulunan, oraların meş | dükleri zaman çatışmaların ba dece askeri okullarda resim dervi | hur Üstadlarile tanışmayı, konuş | Yücağı muhakkaktır. Bu anlaşama- nin hwulnu sayesi ;W rekim tahaili| mayı meslek borcu sayan ve bu aa | Mazlıklar, genç nesiller üzerinde ve için istidatlı gençlerin Avrupaya | vede mahalli #annta yenilikler ge | Umumi efkârda kötü tenirli | nilikler ge lekirler yap | gönderilmenile başlayan Türk sana- | tiren sanatkârların adedi am de | Maktan, bilhasan memleketten dı ti, İltifat — görmediği İçin Tüsumu | gildir. şarı çıkamıyan genç Banatkârları kadar terakki edememişti. İşte dÜÜ alöntükik MAĞA Treredütlle Güpürcükl yi YNi Yazı ve tenhip sanatlarında Rö-| man hafif kıpırdamalar kaydettik | ** nesans unlaları ayarında bir olgun. ten sonra bir ölü mokinda kalmlar | çç B9 Marazın ortadan — kalkması Puk ve kudrete sahip Hanatkârlar ( vın bir sebebini de burada aramak | 1 Ü'K sanatının daimf bir yenilı yetiştiren bu millet elbet de resim| icap edor. Dar bir. muhitte, fazla | Y€ Relişme imkânını bulması — İçin vEherkelde de aşağı kalmayacak- | enerji harcadığı halde ufuklar ka | Pilhasın hocalık yapan sanathâr lara en az beş yılda bir tedkik se yahati yapmalarını sağlamak — ve her yıl ara vermeden, akademi ma zunlarından bir kaç kişiyi tahs göndermek icap ediyor. | Yalnız, gönderilecek —gençlerin burada İi hasırlanmış olmaları ve en değerlilerin çok dikkatle secil miş olması şarttır. Bilhasaa aknde mi mezunu gençlerin gönderilmesi 'ne ara verilmezse, nesiller arasın daki düşünce ve telâkki ayrılıkları | birbirlerini anlamıyacak bir derece e olmayacaktır. Devletin müsabaka İle göndereceği bir kaç gençten maada, kendi he sabına gitmek İsteyenlere de — dö.| yin müsaadesi vermek suretile da ha fazla miktarda sanatkârın yotiş mesini temin etmeliyis. Ailelerinin 'ufak bir yardımına güvenerek git mek isteyenleri tanıyorus. Bunlar y baş vürarak a) 'mafa duçar oluyorlar veyahut bunu yapamadıkları için kırılıyorlar. Hal buki sanatkârlara verilecek olan dd |vin miktarı, yapılan rafların ya nında pek mühim bir şey değildir. Yeni bir gözle eskiyi iyi öğrenen gençler yetiştirirken, olgunlaşan es kilerin; yeninin hakkını — verecek onu evecek bir gihniyette bulun malarını, olgunlukları nisbetinde yeni düşünceler taşımalarını sağle | yacak olan tedkik seyahatlerine e hemmiyet verilmelidir. ) Taksitle verllir. (9640) AOREAN F aTAMI NL yollarında KAVÂLA Telefon: 40430 - 42673 Telgraf: Lamet, İst. | Bekçiler mes'elesi smanlı — İmparatorluğunun 'son zamanlarını iyi hatı: | rım. Mahalle bekçileri o za- man da vardı; muhtar ve imam tarafından tâyin olunurlardı; elle- rinde koca birer sopa ile bütün ge- ce dolaşırlardı; sopalarını ara sıra kaldırımlara vururlar, varlıklarını ilân ederlerdi. Cumhuriyet —devrinde - sopalar kalktı, bekçilere de tabanca veril- di; fakat yine muhtar ve imam tarafındı çiliyorlardı;. muhta- rın emrinde bulunuyorlardı - hallenin muhafaza hizmetini gö- rüyorlardı; ayrıca muhtarla ima- min tebliğlerini yapıyorlardı. ata mahallelerinden birinin bekçisi dert yandı «— 1938 de bizim mahallede al- 'tı bekçi vardı, en kabadayı tüccar ayda yüz kuruş verirdi, bekçi pa- raları umumiyetle 25 - 60 kuruş arasında İdi. Paraları - kendimiz toplardık, her birimize 60 - 70 lle ra düşerdi, rahat rahat geçinir- dik hattâ biraz para da artırır- dık. Bir kaç sene önce yeni bir bek çI teşkilâtı kuruldu; Üniforma giy dirildi, karakollar emrine verildik, muhtarlarla kalmadı. akat çok istirap İçindeyiz; çün- kü elimize geçen para 69 lira 73 kuruştur. Bekçi tahsisatı eskisine göre pek çoğalmıştır; her dükkâün fAyda en az 75 kuruş veriyor; ayda 'on İlra verenler de çoktur. Eski- den meselâ hanların sahiplerinden bir lira aylık alırdık, şimdi her o- dasından bir. lira alınmaktadır. Bizim mıntakada dürt bekçi var- dır; mükelleflerden toplanan para 15.000 Urayı buluyor, halbuki bi- İze verilen paranın tutarı senede âki |dört bin llra kadardır; bekçi ko- misyonlarının emrinde füzulü me- murluklar ihdas olunmuştur; me- selâ bir emniyet Amiri emekliya ayrılıyor, bekçi sandığının kontre lörü oluyor. Bizim hattâ tahsilda- ra ihtiyacımız — yoktur, — paraları kendimiz toplarız. Ücretin azlığın dan dolayı bekçilik meslek haline gelemiyor; karakollarda — süpür- mek, silmek gibi hizmetler yapı- »yoruz; bu da hoş bir şey değildir ve giydiğimiz üniformaya yakış- mıyor. Beklenmedik bir ramanda, hattâ hiç bir sebep olmaksızın vazifeden çıkarıldığımız oluyor.» Geçenlerde yüz bekçinin btrden işine son verildiğini — gazetelerde okuduk. Gerek mali bakımdan ge- rek meslek zaviyesinden İstanbul- da bir «Bekçi meselesi> nin bulun glağuna şüphe yoktur. Yeni teşki- lât kurulmadan evvel ve 1948 de ayni mahalledeki bekçiler 220 lira aylık alırlarmış; gelir arttığı hal- ların azalmış olması aca- ba ne ile izah edilebilir? Kadircan KAFLI Maden — Ali Riza Kulay: Güneşin sabit olduğu sanılırdı; fennin son keşiflerine göre meçhul bir istikamette gitmektedir; böy- lece <Yâsin> süresindeki âyet müs bet ilim tarafından da tasdik edi- liyor. Kâlnatta her ne olursa Alla- hın izniledir; tefsir bu bakımdan doğrudur. K. K. 1369 Hicri 1950 Temmuz 19 | Şevval Kara gün dostu Kızılaya &za olunuz PARLAK ve YUMUŞAK SAÇLAR Bon tıbbt araştırmalar neti- cesi, Amerikalı — mütehassıslar, çları dökülen kimselere baş açık olarak dolaşmalarını tav- siye etmektedirler, Bu suretle havada bulunan ve saçlar Üze- rinde kiymetli tesirleri - tesbit edilen mühim unsurların, — iyi bir #aç ilâcı kullanıldığı takdir- de saçları dökülmekten kurtar. dığı müşahede edilmiştir. Bo maksatla kullanılan ilâçlar için. de en müeasirinin Petrol Nizam olduğu artık şüphe bir hakikattir. Saç dökülmesi 've kepeklere karşı yegâne ve mutlak tesiri bulunan «Pilocarpine> cevberi Petrol Nizamın, teşkil et götürmez müestir maddesini ÖTELİ ALTINDA | mektedir. Bütün — ecaanelerde ve parfümeri mağazalarında 18- rarla Petrol Nizam arayının,

Bu sayıdan diğer sayfalar: